KÜLTÜR SANAT - 22 Haziran 2023 Perşembe 23:28

5 yılın sonunda restorasyonu tamamlanan tarihi yapı Feshane ziyarete açıldı

A
A
A
5 yılın sonunda restorasyonu tamamlanan tarihi yapı Feshane ziyarete açıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık 5 yıl önce restore edilmeye başlanan tarihi yapı, "Artistanbul Feshane" adıyla ziyarete açıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık 5 yıl önce restore edilmeye başlanan tarihi yapı, "Artistanbul Feshane" adıyla ziyarete açıldı.


Osmanlı döneminde 1833 yılında Feshane-i Amire ismiyle 2. Mahmud tarafından yeniçerilerin yerine kurulan orduya, üniforma üretilmesi amacıyla Fatih, Kadırga semtindeki Cündi Meydanı’nda kurulmuştu. Uzun yıllar kültür merkezi olarak kullanılan Feshane’nın 2018 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restoresine başlanmıştı. Yaklaşık 5 yıl süren çalışmaların ardından 190 yıllık tarihi yapı yeni vizyonuyla Artistanbul Feshane olarak ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. İlk endüstriyel yapılardan biri olan Feshane bugün resmi olarak açıldı. Açılış törenine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, sanatçı Maria Rosa, Beral Matra ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mahir Polat ve davetliler katıldı.


İstanbul Sanat Merkezi’nin "Ortadan Başlamak" adlı sergisiyle faaliyet göstermeye başlayan Artistanbul Feshane’de 300 sanatçının 400’den fazla eseri bulunuyor. İstanbul’un turistik merkezlerinden biri olan 190 yıllık tarihi yapı Feshane’de 8 bin metre karelik alanda bienal alanı, geçici sergi alanları, mağaza konferans salonu, kütüphane ve kafe yer alıyor. Açılış etkinliği çerçevesinde ışık gösterisinin ardından caz piyanistlerinden Kerem Görsev konser verdi.



"Bu şehrin kadim tarihinin sorumluluğunu hep birlikte üzerimizde hissediyoruz"


Artİstanbul Feshane açılışında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "İstanbul’a bakınca eşsiz bir dünya mirasını ve paha biçilmez bir ecdat yadigarını görüyoruz. Bu mirasın 16 milyon İstanbulluya her yönüyle en doğru biçimde, en doğru ihtiyaçları karşılayan şekliyle kavuşturmanın yolculuğunu bu şehirde var ediyoruz. Yaptığımız restorasyonların listesine Feshane’yi eklemenin gururunu yaşıyoruz. Feshane, Osmanlı sanayileşmesinin öncü tesislerinden bir tanesi. Başta fes olmak üzere kumaşlar, askeri çizmeler, halı kilimler ve bu tarz ürünlerin üretildiği Feshane, yerli sanayimizin gelişmesi adına önemli bir tarihçeye sahip. İlk kez buhar makinelerinin kullanıldığı bu tesis zamanla kapsamlı bir dokuma fabrikasına dönüşmüş. Bu endüstriyel mirasın Feshane’nin tarihi kimliğiyle uygun bir restorasyon anlayışıyla bugüne getirdik. Artİstanbul Feshane olarak yeniden tanımlayarak kent hayatına kazandırdığımız gibi hem ülkemizin hem de dünyanın eşsiz bir sanat merkezi olmasına dönül yolculuğa çıktı. Bienal alanı, geçici sergi alanları, mağaza konferans salonu, kütüphane bu tür alanlarıyla Haliç’e yeni bir değer daha hep birlikte kazandırdık. Açılışla birlikte sunduğumuz ’Ortadan Başlamak’ ismiyle beraber oluşan sergi farklı tekniklerden ve dönemlerden oluşan 400’den fazla eseri kapsıyor. 300 sanatçının katıldığı sergi çeşitli etkinliklerle zenginleşecek tarihin ve kültürün yanı sıra süreklilik ve değişim kavramlarına verdiğimiz öneminde kıymetli bir göstergesi olacak. Artİstanbul Feshane’nin kültür sanatla, tarihle nice buluşmalara ev sahipliği yapmasını elbette istiyoruz" diye konuştu.



"Haliç çok özel bir sürece erişti"


"Haliç çok özel bir sürece erişti" diyen İmamoğlu, "Haliç’te ne yazık ki yanlış projelendirmeyle eksik kalan tümden neredeyse 3 kilometreye yakınını sökerek sıfırdan başladığımız biraz önce buradan geçen tramvayı bitirmemiz son 1 kilometrelik kısmını Ağustos sonunda Eminönü meydanına yaklaşacak şekilde bitireceğimiz bu tramvayın bitişiyle bu sahada İstanbul’a yeni nesil pırıl pırıl 800 bin metrekarelik yeşil alanı kazandırdık. Haliç’e sadece tek bir bina ölçeğinde değil yanında ilave yapacağımız sanat alanlarıyla yaklaşık 50 bin metre kareyle değil gerçekten bu alanda 100 binlerce metrekarelik bir alanda tramvay erişimiyle, deniz erişimiyle ve özellikle kültür sanat alanlarıyla dünyaya bir Haliç markasını kazandırma konusunda kararlı bir vizyon genel bakış açısı içerisindeyiz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak İstanbul halkı adına bu atacağımız her adımda gerçekten mutlu olacağınız, İstanbul’a ilave turist konaklama günleri katacağımızı şimdiden müjdelemek istiyorum" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul J70 Eker Takımı, Bacardi Kupası’nda Mixed kategorisinde birincilik elde etti J70 Eker Takımı, dünyanın önde gelen yelken yarışlarından Bacardi Kupası’nda Mixed kategorisinde birincilik kupasını kazandı. 8 Mart’ta Eker Süt Ürünleri Genel Müdür Yardımcısı Nevra Eker’in dümenciliğinde kupayı alan takım, Dünya Kadınlar Günü’nde anlamlı bir zafere imza attı. J70 Eker Takımı, 1-8 Mart 2025 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Miami şehrinde düzenlenen, dünyanın en köklü ve prestijli yarışlarından biri olan Bacardi Kupası’nda kadın ve erkek takımlarının karışık olarak yarıştığı Mixed kategorisinde birincilik ödülü kazandı. 98 yıllık köklü bir geçmişe sahip olan Bacardi Kupası, bu yıl da dünyanın en iyi yelkencilerini bir araya getirdi. Tamamı davetli isimlerden oluşan seçkin yelkencilerin mücadele ettiği bu zorlu yarışta Eker Takımı; dümende Nevra Eker, taktikte Cem Gözen, trimde Uğur Esen ve Ceren Celayir, dört numarada ise Melis Baykan ile yarıştı. Steve Hunt, Peter Duncan, Victor Diaz, Willem VanWayne, Terry Hutchinson gibi yıldız yelkencilerin rekabet ettiği yarışta 36’sı tamamen profesyonel yelkencilerden oluşan 50 takım yer aldı. Dünya Kadınlar Günü’nde kadının gücünü ortaya koydu J70 Eker Takımı, Mixed kategorisi yarışlarında 4 takım arasından sıyrılarak birinciliği elde etti. Eker Takımı’nın, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde denk gelen mücadelede Nevra Eker’in liderliğinde kupayı alması kadınların yelken sporundaki gücünü de ortaya koydu. J70 Eker Takımı taktisyeni Cem Gözen yarış ile ilgili olarak, "Bu kadar üst seviye yelkencilerle rekabet etmeye çalışmak hepimizi çok geliştiriyor. Yarışlara hazırlanma şekillerini, tekne üzerindeki rutinlerini gözlemlemek; taktik dışında profesyonel olarak işe yaklaşımlarını görmemizi ve bu konuda kendimizi geliştirmemizi sağlıyor. İlk gün, üç yarış yaptık. 17-18 knot orta sert kuzeyli rüzgarlar ile başlayan gün, son yarışa doğru 8-10 knotlara kadar düştü. Farklı ve değişken hava şartlarında yapılan yarışlar bizim için zorlu geçti. İkinci gün hava çok hafifti ve sadece bir yarış yapabildik. En son günde de hafif - orta havada 3 yarış gerçekleştirdik. Günün ve serinin son yarışında çok iyi performans ortaya koyarak yarışı birinci sırada bitirdik. Hem ilk orsa şamandırasını birinci döndük, hem de tüm yarış boyunca liderliği sürdürdük. Bu kadar seviyesi yüksek bir filoda yarışı baştan sona lider olarak götürmek bizi ayrıca mutlu etti. Finiş hattını geçtikten sonra arkamıza bakınca tüm filoyu geride bırakmış olmak müthiş bir duyguydu" dedi.
Konya Selçuk Üniversitesinde Tıp Bayramı kutlandı Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 14 Mart Tıp Bayramı Cübbe Giydirme ve Ödül Töreni gerçekleştirildi. Rektör Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Selçuk Üniversitesinde yetişen her hekim adayının, insan sağlığını her şeyin üstünde tutan, donanımlı ve vicdan sahibi bireyler olarak yetişmesi için özveriyle çalıştıklarını söyledi. Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Sultan Alparslan Kültür Merkezinde düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı töreninde sağlık çalışanlarının günün her saatinde en zorlu şartlarda dahi insan sağlığı için mücadele eden, kimi zaman uzun çalışma saatleriyle kimi zaman ise fiziki ve psikolojik yorgunluklarla karşı karşıya kaldığını ifade etti. Pandemi döneminde sağlık çalışanlarının vazgeçilmezliğini bir kez daha ispatladığını vurgulayan Prof. Dr. Yılmaz, sağlık personelinin zaman zaman şiddete maruz kalmasının herkesi derinden etkilediğini aktardı. Prof. Dr. Yılmaz, üniversite olarak tıbbın bilimsel ve teknolojik gelişmelerine göre önemli hamleler gerçekleştirdiklerini kaydederek, "Tıp Fakültemiz ve hastanemiz, yalnızca akademik başarısıyla değil; aynı zamanda sunduğu ileri teknolojiye dayalı sağlık hizmetleriyle de bölgemizin en önemli sağlık merkezlerinden biri haline gelmiştir. Yakın zamanda hastanemize kazandırdığımız Robotik Cerrahi Sistemi, cerrahi müdahalelerde hassasiyetin artırılması ve hastalarımızın iyileşme sürecinin hızlandırılması açısından büyük bir yenilik olarak öne çıkmaktadır. Tıp eğitiminin teorik bilgiyle sınırlı kalmadığı, meslek ahlakı ve etik ilkelerle bütünleştiği bir anlayışla hareket ediyoruz. Fakültemizde yetişen her hekim adayının, insan sağlığını her şeyin üstünde tutan, donanımlı ve vicdan sahibi bireyler olarak yetişmesi için büyük bir özveriyle çalışıyoruz" dedi. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüsnü Alptekin, Tıp Bayramı’nın bir kutlama günü olmanın ötesinde yükümlülükleri hatırlatan bir gün olduğunu ifade etti. Alptekin; sağlık çalışanları açısından sorumluluk duygusu, empati yapma ve duyarlılık göstermenin önemli unsurlar arasında yer aldığını dile getirdi. Konuşmaların ardından 2024 yılında bilimsel çalışmalarında ödül ve en yüksek puanları alan öğretim elemanlarına teşekkür belgesi takdim edildi. 2023 - 2024 Eğitim Öğretim Yılı Gelişim Sınavı birincileri ve dönem birincilerine teşekkür belgesi takdiminin yapıldığı tören, 2024 yılında profesör ve doçent ünvanı alan öğretim üyelerine cübbelerinin giydirilmesiyle sona erdi. Törene; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Ak, Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu ve Genel Sekreter Mustafa Karakışla da katıldı.