GÜNDEM - 26 Ağustos 2024 Pazartesi 11:14

Iğdırlı çocukların eşekle su taşıma çilesi

A
A
A

Iğdır merkeze bağlı 33 kilometre uzaklıktaki Asma köyü sakinleri, su şebekeleri çekildiği halde köy içinde açılmış bir su kuyusu olmadığı için içme suyu ihtiyaçlarını 2 kilometrelik mesafeden eşek sırtında su taşıyarak karşılıyorlar.

Iğdır’ın Asma köyünde yaşayan çocuklar, günlük hayatlarının bir parçası haline gelen su taşıma zorluğuyla mücadele ediyor. Yaz aylarının kavurucu sıcaklarında, köydeki çeşmelerin kuruması ya da yetersiz su akıtması, çocukları her gün kilometrelerce uzaklıktaki su kaynaklarına yönlendiriyor. Köylerin birçoğunda su kaynakları ve altyapı eksiklikleri nedeniyle evlere su ulaştırılamazken, bu eksiklik özellikle çocuklar için büyük bir yüke dönüşüyor. Genellikle ailelerine yardım etmek için su taşıyan çocuklar, sabah erken saatlerde eşeklerine bidonları yükleyerek, bazen kilometrelerce yol kat etmek zorunda kalıyor. Köy halkı, yıllardır süren bu su sıkıntısının bir an önce çözülmesini talep ediyor. Bazı köylüler kendi imkanlarıyla kuyular kazsa da, bu da her zaman yeterli olmuyor. Köyde su şebekeleri çekildiği halde bir su kaynağının bulunmamasından dolayı çeşmeler sürekli akmıyor.

Iğdırlı çocukların eşekle su taşıma çilesi

“Günde iki veya üç defa 2 kilometre yol gidip geliyoruz”

İçme suyunun temini için ailelerine yardım ettiklerini belirten Adem Şengül; “Köyde su olmadığı için günde iki veya üç defa aşağıdaki köye gidip su getiriyoruz” Hayvanlar için su tankerleri ile Iğdır’dan taşınan suları bidonlara boşaltan Şengül; “Böyle tankerlerle su getirip bu suyu da koyunlara veriyoruz” dedi. Köy sakinlerinden Çetin Şengül sıcak geçen yaz aylarının kendileri için çok zor olduğunu belirterek hayvanlar için açtıkları birkaç su kuyusunun da selden dolayı kapandığını dile getirerek; “Burada birkaç tane su kuyusu vardı. Selden dolayı bu kuyular kapandı. Biz yine kendi imkanlarımız ile bir kuyu açtık ama daha güzel kuyular açılabilir. Bizim istediğimiz burada veya köy içinde bir kuyu açılması. Hem içme suyu hem de hayvanlar için suyun karşılanmasını istiyoruz. Birkaç defa ilgili yere başvurduk. Ama hala mağduruz. Yan köylerden su alıyoruz. Bizde diğer köylüler gibi çeşmelerimizden su almak istiyoruz. Bazı köyler ekinlerini bile suluyorlar. Bizde bırakın ekin suyunu içme suyu bulamıyoruz. Yan köylerden hayvan yardımı ile su alıyoruz. Biz yeni bir şebeke çekilmesini istemiyoruz. Zaten herkesin evinde çeşmesi var. Ama o çeşmelerden su akmıyor” dedi.

Iğdırlı çocukların eşekle su taşıma çilesi

“Su olmayınca köylüler köyü boşalttı”

Suyun olmamasından dolayı köylülerin köyü boşalttığını belirten Şengül; “Köyde su olmadığı için köylüler köyü boşaltmaya başladı. Şu an hayvan besleyenler hem çobana para veriyor hem ota para veriyor. Birde kalkıp suya para veriyorlar. Su olmadığı için köylüler şehre gitmeye başladı. Şu an pek bir ev yok. Onlar da gitmeyi düşünüyor. Köy şu an boş kalmış durumdadır” dedi.

“Sular boşuna akıyor”

Köy içinde geçen derenin yaz ayı hariç diğer aylardan aktığını söyleyen Şengül; “Bu derede yaz ayı hariç su akıyor. Aşağıda bir gölet yapsalar o gölet dolar. Hiç olmasa hayvanların suyu oradan karşılanır. Yetkililerden yardım bekliyoruz” dedi. Su taşıma çilesi, Iğdır’ın birçok köyünde sadece çocukların değil, aynı zamanda köy halkının da günlük hayatını zorlaştırıyor. Çocuklar ise bu zorluğun en masum kurbanları olarak, eğitimleri ve çocukluklarını bu ağır yükün gölgesinde geçirmeye devam ediyor.

Sebahattin Yum

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Milli güreşçiler, genç sporcularla buluşup kan bağışladı Türk Kızılay Zonguldak Şubesi tarafından düzenlenen söyleşide gençlerle biraraya gelen milli güreşçiler, mobil kan bağış aracında kan bağışladı. Türk Kızılay Zonguldak Şubesi tarafından "Zonguldak’ta birbirimize candan bağlıyız" konulu söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşiye milli güreşçiler Adem Kara, Serhat Balcı, Fatih Çakıroğlu, Abdullah Güngör ve 4 kez Kırkpınar Başpehlivanı olan Recep Kara katıldı. Genç sporcular söyleşide milli güreşçilere sorular yöneltti. Güreşe başlama hikayesi sorulan Recep Kara, günümüzde sporun meslek olarak da yapıldığını ifade ederek, "Günümüzde artık spor artık meslek olarak da icra edilebiliyor. Çünkü biz 9-10 yaşında spora başladık ama bu işi meslek olarak yaptık. Hem ülkemizi ulusal hem de uluslararası arenada başarıyla temsil ettik. Aynı zamanda da bu işten para kazandık. Ailemizi bu yolda geçindirdik. O yüzden spora başladığınız için size teşekkür ediyorum. İnşallah ilerleyen zamanlarda da kabiliyeti olan gençler bu işi meslek olarak yapabilirler. Güzel bir meslek. Hangi dalını yaparsanız yapın hem sağlıklı oluyorsunuz hem meslek olarak devam ediyorsunuz. Hem sosyalleşiyor, hem de dünyayı görüyorsunuz. Spor yapmayan arkadaşlarımıza da yapmalarını tavsiye ederiz" diye konuştu. Olumsuz alışkanlıklardan uzak durması için çocuk yaşta ailesinin spora yönlendirdiğini ifade eden Fatih Çakıroğlu da "Bizi babamız bu işe yönlendirirken şampiyonluk veya başarı için değil kötü alışkanlıklardan uzak durmak için yönlendirdiler. Spor bizi kötülüklerden uzaklaştırdı ve başarılı olduk. Hepiniz buna yönelik olarak kötü arkadaş, kötü alışkanlıklardan uzak kalırsınız. Sağlıklı ve başarılı olursunuz" şeklinde konuştu. Milli sporculara olimpiyatlarda altın madalya sorusu Katılımcılardan bir genç, Türkiye’nin Paris Olimpiyatları’nda altın madalya kazanamamasının sebebini sordu. Gencin sorusunu yanıtlayan milli güreşçi Abdullah Güngör, "Biz İBB Spor Kulübü olarak olimpiyatlarda üçüncülük madalyası elde ettik. Buse Çavuşoğlu bizim sporcumuz. Gönül isterdi altın almak ama üçüncü oldu. Zaten olimpiyat tarihinde en çok madalya alan branş güreştir. Madalya alamamızın nedenini devlet büyüklerimizin gerekli önlemleri almaları halinde daha iyi fizibilite çalışması yapıp daha iyi sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyorum" diye konuştu. Söyleşide, düzenli kan bağışı yapan milli güreşçi Abdullah Güngör’e madalya takdim edildi. Söyleşi sonrası milli sporcular Kızılay’ın kan toplama aracında kan bağışladı.
Bursa Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi Bursa’da gerçekleşti UN Global Compact Türkiye Kadının Güçlenmesi Bursa Platformu’nun düzenlediği 7. Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi, Bursa’da gerçekleşti. 2016 yılında UN Global Compact Türkiye’ye bağlı olarak BUİKAD, BUSİAD ve Yeşim Grup koordinatörlüğünde, KalDer’in desteğiyle kurulan Kadının Güçlenmesi Bursa Platformu’nun 7. Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi bu yıl "Kadın Liderliği ve Eşit İşe Eşit Ücret" konularına odaklandı. Gücümüz Eşitliğimiz Zirvesi’nin açılışı Yeşim Grup Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur, BUİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Şeyda Şençayır, BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, KalDer Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Ürkmez tarafından hoş geldiniz dilekleri ile yapıldı. Ardından UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Küresel çapta ve Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda ilerleme kaydedilemediğini, hatta bazı alanlarda gerileme yaşandığını vurgulayan UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, "İş dünyasında toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalığı artırma ihtiyacı azalıyor ancak çabalar henüz verilere yansımadı. Kadınların iş gücüne katılımı ve liderlik pozisyonlarındaki temsili hala düşük; hızla harekete geçmeliyiz. UN Global Compact Türkiye olarak şirketlerimizi toplumsal cinsiyet eşitliği hedeflerini belirleme, takip etme ve bu hedeflere ulaşma konusunda desteklemeye devam ediyoruz" dedi. Zirve iki ayrı bölüm halinde paneller şeklinde gerçekleşti. Konuşmacılar, "Kadın Liderliği: Her Seviyede Eşit Temsil ve Dahiliyet" ile "Eşit İşe Eşit Ücret: Şirketlerin Sorumlulukları ve İyi Uygulamalar" konu başlıklarında toplumsal cinsiyet eşitliği, tüm kadın ve erkeklere iş yaşamında eşitlik sağlanması, kadınların güçlenmesi, gelişim imkanlarının desteklenmesi yönünde kuruluşlarındaki örnek uygulamalarını katılımcılara aktardı. "Kadın Liderliği: Her Seviyede Eşit Temsil ve Dahiliyet" başlıklı panelde BUİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Şeyda Şençayır moderatörlüğünde; Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü Melis Sökmen, Oyak Renault İnsan Kaynakları Direktörü Tolga Görgülü konuşmacı olarak yer aldı. "Eşit İşe Eşit Ücret: Şirketlerin Sorumlulukları ve İyi Uygulamalar" başlıklı panelde ise UN Global Compact Türkiye Genel Sekreter Yardımcısı Gaye Sarıoğlu moderatörlüğünde; Kibar Holding Yetenek Yönetimi ve İşveren Markası Direktörü Umut Önen ve Smart Güneş Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Havva Köroğlu konuşmacı olarak yer aldılar. Katkıları için konuşmacılara ve etkinlik sponsoru Villa Verde’ye "Çağdaş Eğitim Kooperatifi Kır Çiçekleri Okusun Diye" kampanyasına, isimlerine gerçekleştirilen bağış sertifikaları takdim edildi.
Tokat Erbaa Alparslan Türkeş Bulvarı’nda büyük dönüşüm Erbaa Belediyesi tarafından yapımına başlanan Alparslan Türkeş Bulvarı yenileme çalışmalarında sona yaklaşıldı. Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl iklim değişikliğinden kaynaklı aşırı sıcaklarla mücadele için yeniledikleri bulvarda yoğun ağaçlandırma çalışması yapacaklarını söyledi. Erbaa Belediyesi tarafından yenileme çalışmalarına başlanan Alparslan Türkeş Bulvarı’nda sona yaklaşıldı. Altyapı çalışmaları tamamlanıp üstyapıda da sona gelinen bulvarda yeşil bant çalışması yapıldı. İklim değişikliğinden kaynaklı aşırı sıcaklarla mücadele için yenilenen caddede yoğun bir ağaçlandırma çalışması yapılacağı belirtildi. Caddede yeşil bant çalışması yaptıklarını ifade eden Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl, “Alparslan Türkeş Bulvarında artık sona yaklaşıyoruz. İnşallah önümüzdeki hafta asfaltını atarak tamamlayacağız. Burada yeni bir mantıkta hareket ederek artık olması gerekenleri burada hayata geçirmeye başladık. Şunu yaptık burada. Kaldırım, otopark ve yoldan ziyade bu caddemizde yeşil banda önem vermeye çalıştık. Yeşil bandı bu cadde üzerinde yoğun olarak kullanıp iklim değişikliği, hava sıcaklığını engellemeye yönelik bu caddemizde yoğun bir ağaçlandırma çalışması da yapacağız. Bununla beraber caddemiz uzun ve ara caddelere çok fazla yol bölünmekte bu kavşaklarda da hem araçlarımızın kontrollü şekilde döneceği hem de birbirlerini engellemeden trafik akışını kontrollü şekilde sağlayacak bir sistem de geliştirdik. Proje bitiminde hemşehrilerimiz bu caddede yapmaya çalıştığımız projeyi tamamlandığında daha iyi görecekler. Erbaa’mıza, Mevlâna, Yunus Emre ve bir kısım Yavuz Sultan Selim Mahallemize hayırlı olmasını diliyorum. Asfaltı attıktan sonra daha güzel bir görünüme kavuşarak mahallemizde yaklaşık 20-30 yıldır beklenen bu hasreti inşallah bitirmiş olacağız” dedi.
Konya Bakan Memişoğlu: "Puf veya elektronik sigaralar konusunda lütfen dikkatli olalım" Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, "Tütün bağımlılığı, alkol bağımlılığı maalesef özellikle genç nüfusumuza bir saldırı olarak düşünüyoruz. Puf veya elektronik sigaralar konusunda lütfen dikkatli olalım" dedi. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, bir dizi ziyaret için Konya’ya geldi. İlk olarak Konya Valiliğini ziyaret eden Bakan Memişoğlu, burada Vali Vahdettin Özkan, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, milletvekilleri ve protokol mensupları tarafından karşılandı. Bakan Memişoğlu şeref defterini imzaladı. Bakan Memişoğlu, Valilik ziyaretinin ardından AK Parti Konya İl Başkanlığında partililer ile buluştu. Daha sonra Karatay Şehit Uzman Doktor Ekrem Karakaya Sağlık Merkezini ziyaret eden Bakan Memişoğlu, burada basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Bakan Memişoğlu, "Konya hem üretimiyle hem tarımıyla hem sağlığıyla hem eğitimiyle örnek şehrimiz. Gerçekten hem şehircilik anlamında hem de diğer alanlarda örnek şehrimiz. Sağlıkta da çok iyi yerlerde var ve biz bunun daha iyi olması için ne yapabiliriz onun için geldik. İstişare ettik. Gördüğünüz gibi sağlıklı hayat merkezinin olduğu, aile sağlığı merkezinin olduğu, aynı zamanda olduğu ve yerel yönetimlerin milletin ve devletin bir araya gelip böyle güzel yapılarda basın toplantısı yapıyoruz. Burayı yapan, hizmete sunan Karatay Belediyesi’ne çok teşekkür ediyoruz. Örnek arkadaşlarımıza burada her bir hekim arkadaşımıza, çalışan arkadaşımıza teşekkür ediyoruz. Şehir hastanesiyle, üniversite hastaneleriyle, 225 sağlık ocağıyla, aile sağlığı merkezi gerçekten Konya sağlıkta da çok iyi yerlerde. İnşallah bizlerin de katkısı olacak. Bugün yeni hastanelerle ilgili, yeni ağız diş sağlığı, Meram Eğitim Araştırma Hastanesiyle ilgili çalışmalarımız da sürüyor. İnşallah milletimize daha iyi şekilde onları da hizmete sunmak için planlamalar yapacağız. Biz insanlarımıza hizmet etmek istediğimiz için buradayız" şeklinde konuştu. "Puf veya elektronik sigaralar konusunda lütfen dikkatli olalım" Toplumun sağlığını tehdit eden 3 husus olduğunu ifade eden Bakan Memişoğlu, "Özellikle topluma birkaç mesaj vermek istiyorum. Toplum için her zaman en büyük üç tane riski olduğunu söylüyoruz. Birincisi kilo, düzgün beslenme, sağlıklı beslenme. İkincisi bağımlılık. Özellikle tütün bağımlılığı, alkol bağımlılığı ve maalesef özellikle genç nüfusumuza bir saldırı olarak düşünüyoruz. Puf veya elektronik sigaralar konusunda lütfen dikkatli olalım. Çünkü sağlığımızı kaybedecek en önemli risklerdir bunlar. Bir üçüncüsü de hareketsizlik. Burası sağlıklı hayat merkezleri, aile sağlığı merkezlerimiz hem diyetisyeni, hem fizyoterapistiyle, hem kanser taramalarıyla hem de sağlıklı kalabilmemiz için her türlü danışacağımız, bilgi alacağımız yerler. Hastaneye gitmeden bazı hastalıkların tedavi edilebileceği en önemli yerlerdir. Toplumumuza öncelikli olarak, aile hekimleriyle tanışmalarını, sağlıklı hayat merkezlerine gidip danışmanlık almalarını, psikoloğuna kadar fizyoterapistinden diş hekimine kadar, kanser taramasına kadar, ücretsiz bu hizmetlerin buralarda veriliyor” diye konuştu.