GÜNDEM - 23 Mart 2024 Cumartesi 09:03

Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

A
A
A
Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

Depremin vurduğu Hatay’da yaşayan el sanatları eğitmeni Çiğdem Fakı’nın eğitim verdiği 33 afetzede kadın, kirpi okunu kullanarak rölyef tablolarını ortaya çıkarıyor.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük yıkım yaşanan Hatay’da afetzede vatandaşların hayata tutunması için çeşitli eğitimler veriliyor. Asrın felaketi olarak nitelendirilen depreme İskenderun ilçesi İsmet İnönü Mahallesi’nde yakalanan 42 yaşındaki Çiğdem Fakı’nın, depremde evi ve el sanatları atölyesi ağır hasar almıştı. Fakı, İskenderun Mustafa Kemal Mahallesi’nde dayanışma gönüllüleri çadırında 33 afetzede kadın, kirpi okuyla rölyef tablo yapma eğitimi veriyor. Kısa sürede ilgi odağı olan kursta afetzede kadınlar, unutulmaya yüz tutan kirpi okuyla rölyef tablo yapımını gün yüzüne çıkıyor.

Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

“Rölyef sanatı, ince bir işçilik ve motiflerin birleştirildiği bir üslup içerir”

Rölyef sanatının Osmanlı dönemine dayandığını belirten eğitmen Fakı, “Rölyef sanatı Osmanlı’ya dayanmaktadır. İnce bir işçilik ve motiflerin birleştirildiği bir üslup içerir. Rölyef sanatı çok kıymetli bir sanattır. Biz rölyef sanatını günümüzde kirpi okuyla yapıyoruz. Kirpi okunun özelliği ise hattatta kullanılır, hattatta mürekkebi tutmaması ve dayanıklı olması ince bir ayrıntıdır” dedi.

Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

Kirpi okuyla rölyef tablo yapımının unutulmaya yüz tuttuğunu belirten Fakı, “Kirpi oku döküm rölyefi kullanırken, ahşap üzerine 9 kat tutkalla, ince bir işçilikle, sabırla ilerliyoruz. Biz kirpi oklarını doğadan, kirpilere hiçbir zarar vermeden elde ediyoruz. Kirpilerin doğaya attığı okları çiftçilerin ve köylülerin yardımıyla kirpilerin okları bize ulaşıyor. Kirpi oku, döküm rölyef sanatı unutulmaya yüz tutmuş sanatlarımız arasındadır. Gelenekli ustalar tarafından yapılır. Ben kendim de gelenekli bir ustayım. Ustalardan öğrenip kültürümüzü yaşatmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

“Rölyef sanatı, bana çok huzur veriyor ve mutlu hissettiriyor”

Rölyef sanatının kendisine huzur verdiğini ve mutlu hissettirdiğini söyleyen 66 yaşındaki afetzede Atiye Elmas “Deprem sonrası yaşadığımız sıkıntıları bertaraf etmek için halk eğitimin açmış olduğu el sanatları kursunda Çiğdem Fakı hocamızın kirpi okuyla rölyef sanatına katıldım. Bu kirpi oku, rölyef sanatı gerçekten çok hassas, ince bir sanattır. İnsana derinlik katıyor ve huzur veriyor. Unutulmaya yüz tutmuş bir sanat olması da beni cezbetti. Bu rölyefin ahşap, kağıt, metal aksamı üzerine yapılanı var ama içlerinde en zor olanı kirpi okuyla yapılan rölyeftir. Bu çalışma bana çok huzur veriyor ve mutlu hissettiriyor” ifadelerini kullandı.

Kirpilerin doğaya bıraktığı dikenler, afetzede kadınların elinde sanat eserine dönüşüyor

Ogün Aslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 16 gündür aralıksız hapşıran genç kadına teşhis konulmaya çalışılıyor Yaşadığı hapşırma nöbeti sonrası Batman’dan Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne sevk edilen ve Ankara’da da hapşırma nöbeti devam eden Benazir Aydın’a teşhis konulabilmesi için tetkikler devam ediyor. Batman’ın Seyitler Mahallesi’nde yaşayan 24 yaşındaki 2 çocuk annesi Benazir Aydın’ın 18 Eylül’de başlayan aralıksız hapşırmaları bir süre sonra giderek artmaya başladı. Önce Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınan Aydın, ileri tetkik ve tedavi için Ankara Bilkent Şehir Hastanesine sevk edildi. Ankara’da sevk edildiği hastanede de hapşırma nöbeti devam eden ve 3 gündür tedavi gören Aydın’ın yeme içme sorunu ise hala devam ediyor. Hastane kaynaklarından edinilen bilgilere göre, sürekli hapşırmaktan dolayı uyuyamayan Aydın, sinir sistemini rahatlatmak için uygulanan enjeksiyon tedavisi sayesinde uyuyabiliyor. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi doktorları, Aydın’ın yaşadığı hapşırma nöbetine teşhis koyabilmek için tetkiklerine devam ediyor. Sağlık Bakanlığı kendileriyle iletişime geçtikten sonra kara ambulansı ile Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne sevkin gerçekleştiğini ifade eden Benazir’in Aydın’ın yakını Vedat Aydın, “Hastanın durumunu söyledik. 12 gün boyunca sürekli hastaneye gidip geliyorduk. Kendisine serum veriliyordu. Normal bir şey diyerek bizi tekrar eve gönderiyorlardı. Biz kaldıramaz hale geldik. Kalbi üç kere tekleyince Allah korusun kalbi durabilir dedik. Sağlık Bakanlığı biz gerekeni yapacağız dedi ve Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne sevkini gerçekleştirdik” dedi. "Hastamızın durumu hala aynı, hapşırığı devam ediyor" Aydın, yengesi Benazir Aydın’ın Ankara’daki tedavisinin 3 gündür devam ettiğini ifade ederek, “Durumu hala aynı, enjeksiyon yaptılar. Tahlillerine baktılar. Az önce MR’dan çıktık. Sağ olsun ilgileniyorlar ama hastamızın durumu hala aynı, hapşırığı devam ediyor. Biz bu hastalığa bir çare bulunmasını istiyoruz. Artık iyileşmesini istiyoruz. Bu durumu artık kaldıramaz hale geldik. Allah korusun başına bir şey gelirse biz ne yaparız? Doktorlar kendisine ilaç veriyor. Yemek yiyemezse sıvı ile beslenmeye başlanacak. Su verdiğimiz zaman bile hapşırıktan dolayı suyu çıkarıyor. Ancak serumla uyuyabiliyor” ifadelerini kullandı. Benazir Aydın’ın hapşırmaktan dolayı rahat bir şekilde iletişime geçemediğini dile getiren Aydın, "Çocukları görüntülü aradıkları zaman annelerini o şekilde görmesinler diye görüştürmüyoruz. Küçük çocuğu durumu çok fazla anlamıyor ama kızı durumun farkında, anlıyor. Sürekli ‘Benim annem nerede? Durumu nasıl?’ diye soruyor. Kandırmaya çalışıyoruz ama kendisi durumu anlıyor. Biz de ne yapacağımızı şaşırdık” diye konuştu.
Adıyaman Bakan Kurum: "Şu ana kadar 101 bin 254 konutu teslim ettik” Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adıyaman’da rezerv alanlarında incelemede bulundu. Bakan Kurum, şu ana kadar 101 bin 254 konutu teslim ettiklerini belirterek, 2024 sonuna kadar toplamda 200 bin konutu teslim etmiş olacaklarını vurguladı. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adıyaman’da Atatürk Bulvarı üzerindeki rezerv alanlarını gezerek incelemelerde bulundu. Bakan Kurum, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar’a teşekkür ederek, şu ana kadar 101 bin 254 konutu teslim ettiklerini belirterek, 2024 sonuna kadar toplamda 200 bin konutu teslim etmiş olacaklarını vurguladı. “Baykar Şirketine teşekkür ederim” Bakan Kurum, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar’a teşekkür ederek, “Kahta’dan Gölbaşı’na, Çelikhan’dan Besni’ye tüm Adıyamanlı hemşerilerimi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Afetzede kardeşlerimize, Cumhurbaşkanımızın selamlarını, sevgilerini iletiyorum. Hemen ifade etmek isterim ki; Adıyaman’ımıza her gelişimizde, bir önceki günden daha fazla yuvamızın sahipleriyle, iş yerlerimizin esnafımızla buluşmasından dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Ben hem şu anda önünde bulunduğumuz şantiyemizde çalışan hem de 11 ilimizin her yerinde alın teri döken; 153 bin işçi, mimar, mühendis kardeşimize çok teşekkür ediyorum. Bugünkü ziyaretimiz kapsamında, Örenli mahallemizde, Baykar Şirketi tarafından inşa edilen yeni yuvalarımızı da burada ifade etmek isterim. Ben Adıyamanlıların huzurunda, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’a, Haluk Bayraktar beye çok teşekkür ediyorum. Bilhassa, bu vatana böyle kıymetli evlatlar kazandıran, daima hayrı ve hakkı destekleyen merhum Özdemir Bayraktar ağabeyimizi rahmetle yad ediyorum. Tabi Selçuk Bayraktar deyince akla Teknofest geliyor. Bildiğiniz gibi, Teknofest, bu yıl depremden etkilenen 11 şehrimizden biri olan Adana’mızda düzenleniyor. Buradan; geleceğin teknolojilerini üreten gençleri bir araya getiren, dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivaline selamlarımızı gönderiyoruz. Yarışmalara katılan her bir gencimizi sevgiyle kucaklıyoruz, tebrik ediyoruz” dedi. “Son üç ayda 60 bin yeni konutun daha inşasına başladık” Son üç ayda 60 bin yeni konutun daha inşasına başladıklarını ifade eden Bakan Kurum, “Bugün üzerinde bulunduğumuz deprem bölgesinde; ilk günden bu yana devlet millet birlikteliğini ortaya koyduk. Bu bölgeyi, yeni bir milli mücadele alanı olarak gördük. İşte bu inançla 11 ilimizde 452 bin konut ve iş yerini kapsayan projelerimiz için ortak akılla, istişareyle, tam bir uyum içerisinde çalışıyoruz. 11 şehrimizde 332 bin yeni yuva ve iş yerimizin inşaatını başlattık. Sadece son üç ayda 11 ilimizin şehir merkezlerinde, yeni yerleşim yerlerinde ve köylerinde tam 60 bin yeni konutun daha inşasına başladık” şeklinde konuştu. “2024 sonuna kadar toplamda 200 bin konutumuzu teslim edeceğiz” 2024 sonuna kadar toplamda 200 bin konutumuzu teslim edeceklerinin altını çizen Bakan Kurum, “Şu ana kadar 101 bin 254 konutu teslim ettik. İnşallah 2024 sonuna kadar toplamda 200 bin konutumuzu vatandaşlarımıza teslim etmiş olacağız. 2025 yılı sonuna geldiğimizde; 11 ilimizde 14 milyon insanımızın tamamı; huzurlu, güvenli, yeni bir hayata başlamış olacaklar” ifadelerini kullandı. “Adıyaman’ımızda 14 bin 605 yeni işyeri ve konut teslim ettik” Adıyaman’da 14 bin 605 yeni işyeri ve konut teslim ettiklerini belirten Bakan Kurum, "Adıyaman’ımız milletimizin gözbebeğidir. Hazreti Safvan’ın, Milli Mücadelenin yiğitleri Besnili Reşit Ağa’nın, Kahtalı Bedir Ağa’nın yurdudur. Bu değerleri yetiştiren; merhametin ve mertliğin timsali Adıyamanlı kardeşlerimizi çok seviyoruz. Ecdadın dediği gibi; ’bu hayattaki en güzel yer, bir duanın içinde yer almaktır.’ Biz Adıyamanlıların duasında yer almak için, çocuklarımızın güvenli yuvalarda huzurla büyümesi için canla başla çalışıyoruz. Şu ana kadar Adıyaman’ımızda 14 bin 605yeni yuvamızı ve iş yerini vatandaşlarımıza kazandırdık. Ve inşallah yılsonuna kadar toplam 7 bin 228 konut ve işyerini depremzede kardeşlerimize teslim edeceğiz. Adıyaman Meydan Projemizle şehrimize, işlevsel, estetik, geniş bir meydan kazandırmak istiyoruz. Şehrimize yeni bir nefes alanı açmayı arzuluyoruz. Meydanımız dükkanları, ofisleri, kütüphanesi, müzesi, okulu, camileriyle gençlik merkezi, parkı ve kafeleriyle; her türlü sosyal ihtiyaca cevap veren bir eser olacak. Bir ay önceki ziyaretimizde vatandaşlarımızın talebi alınarak, çoğunluğun sağlanması halinde projeyi gerçekleştireceğiz demiştik. Gelinen süreçte vatandaşlarımızla görüşmelerimizi yaptık. Yüzde 70 gibi yüksek bir çoğunluğun talebiyle projemizi hayata geçireceğimizi buradan müjdelemek istiyorum. Şunu da ifade etmek isterim. Eski Hükümet konağının bulunduğu alanımızı da hazine mülkiyetine aldık. Burada 1-2 katlı ticari alanlar yaparak, Atatürk bulvarındaki ticari ve sosyal canlılığı arttıracağız. Tabi burada hiçbir kardeşimizi de mağdur etmemek adına Vatandaşlarımıza kira yardımı ve konteyner imkanı da sunacağız. En kısa sürede, tahliye sürecine de başlayacağız. Yine bundan 130 yıl önce yine bir depremde yıkılan, tarihi 500 yıla dayanan Ulu Cami’miz için de yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Bakanlık olarak verdiğimiz desteklerle, Kültür ve Turizm Bakanlığımızla; Ulu Camimizde yeniden ezan seslerini yükselteceğiz. Adıyaman Üniversitesi Morfoloji Binası, Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi ve 71 adet lojmanın, Örenli Mahallemizde 500 kişilik camimizin ihalelerini gerçekleştirdik, yapımlarına başlıyoruz. Ve yine İndere’de de bin 500 kişilik camimizin de inşaatına en kısa sürede başlıyoruz. Burası Adıyaman. Burası, Pera Antik Kenti’yle, Cendere Köprüsü’yle, Nemrut Dağı’yla dünya mirasına ev sahipliği yapan bir kültür atlasıdır. Adıyaman’ımız genç nüfusu, alternatif enerji potansiyeliyle çok büyük fırsatlara sahiptir. Adıyaman’ın sahip olduğu bu değerleri güçlendirmenin yolu da şehrimizi bir an önce yeniden imar etmekten geçiyor. Tam da bu noktada şunu ifade etmek istiyorum. Bizim, hiçbir devletin güç yetiremeyeceği işleri başaran güçlü bir devletimiz var. Kaynağımız, projemiz, irademiz var. Daha da önemlisi; azmimiz, hızımız, millet sevdamız var. Allah’ın izniyle; ekonomik şartlar ne olursa olsun, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 11 ilimizde depremin yaralarını saracağız. Tek bir kardeşimizi evsiz, ocaksız, çatısız bırakmayacağız. Tek bir annemizi, yavrumuzu; geleceğe dair umutsuz bırakmayacağız. Biz deprem bölgesine gelip selfi çekip ayrılanlardan olmadık, olmayacağız. Biz, depremden sonra, turistik bir ziyaret gibi buraya gelip, çay içip, sohbet edip gidenlerden olmadık. İlk günde buradaydık, son güne kadar da, son yuva dolana kadar da burada olmaya devam edeceğiz. Rabbim yolumuzu açsın, işlerimizi kolaylaştırsın diyorum. Rabbim bizi vatandaşlarımıza mahcup etmesin diyorum” diye konuştu.
Sakarya Sakarya Valisi Doğan: "Yatırım yapmak isteyen kişi, hem sermayeyi hem yatırımı Sakarya’ya getirecek” Sakarya’nın yatırımı ve turizmi hakkında konuşan Sakarya Valisi Rahmi Doğan, "Kuzey Marmara Otoyolu, Sakarya’yı İstanbul’a doğrudan bağlamış ve Sakarya’yı mahallesi haline getirmiş. İstanbul’da doymuş ve yer bulamayan, yatırım yapmak isteyen kişi, hem sermayeyi hem yatırımı Sakarya’ya getirecek demektir. Siz bunu asla engelleyemezsiniz” dedi. Sakarya Valisi Rahmi Doğan, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Valilik Toplantı Salonu’nda gerçekleşen programda konuşan Doğan, 10 gün önce göreve başladığını ifade ederek ilçelerdeki taleplerini dinlediğini aktardı. Vali Doğan, “Kuzey Marmara Otoyolu, Sakarya’yı İstanbul’a doğrudan bağlamış ve Sakarya’yı mahallesi haline getirmiş. Bir saat içinde İstanbul’a kadar gidebiliyorsunuz. İstanbul’da doymuş ve yer bulamayan, yatırım yapmak isteyen kişi, hem sermayeyi hem yatırımı Sakarya’ya getirecek demektir. Siz bunu asla engelleyemezsiniz. Bizim buradaki görevimiz, insanlar buraya yatırım yaparken çevreyi ve doğayı koruyarak usulüne uygun olarak yatırımlar yapsınlar ve istihdam oluştursunlar, üretsin, ihracat yapsın, insanlar kaliteli olsun, istenilen yaşam standardına ulaşsın bütün gayemiz budur. Her gittiğim ilde yapılan çalışmalar ortadadır. Ben Kars’ta turizme yöneldim ve orayı turizme açtık. Ama Sakarya’nın turizm açısından ciddi bir pay alması lazım. Çünkü doğası, yaylası, gölü, denizi var” dedi. “Arkadaşlara talimat verdim ve Enerji Bakanımızla görüşeceğim” Sapanca Gölü hakkında konuşan Vali Doğan, “Arkadaşları dinledim özellikle bu su fabrikaları konusundaki hatta buraya geldiğim zaman büyükşehir belediye başkanıyla da görüştüm. Onların ve bizim kontrolümüzde olan su fabrikaları var. Orada bir kamu kaybımız var onları da tespit ettim, arkadaşlara talimat verdim ve Enerji Bakanımızla görüşeceğim. Çevre anlamında da her şeyi takip ediyoruz ve dengeyi kurmamız lazım” diye konuştu.