Yıldız ayrıca, Boğazlardan geçişle ilgili 'altın frank' olarak adlandırılan yüksek geçiş ücreti hakkının bunun kullanılmasını temenni etmediklerini belirterek, ancak zorda kaldıkları takdirde bunu gündeme getirebileceklerini kaydetti.
Bakan Yıldız, TKİ tesislerinde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Doğalgaz kontrat devirlerine ilişkin bir soru üzerine Yıldız, özel sektörün payını artırmaya dönük kararlılıklarının devam ettiğini açıkladı. Yıldız, "Yönetim Kurulu da önümüzdeki hafta içerisinde bu konuyla ilgili kararı alıp, işlemi başlatacak. 6 milyar metreküpü Rusya tarafıyla da anlaşıp, özel sektöre belki 1'er milyar metreküp, belki parçalı belki de bütün halinde devredebiliriz. Biz bunu niçin önemsiyoruz? Bir, rekabetin artması; iki, Rusya'ya ile müzakere edecek, fiyat rekabetini güçlendirecek farklı aktörlerin gelişmesi lazım. Şu anda hem üreticiler, hem de tüketiciler bu gider kalemleri üzerinde çok hoşnut değiller, dünyada böyle oluyor.
Bunun altında bir dram var aslında. Elektrik, doğalgaz parası kimsenin ödemeyi istemediği bir konudur. Ancak bunlar refah seviyemizi geliştirmek açısından önemli girdilerdir. 2011 yılı açısından en önemli gelişmelerden bir tanesi bu olacak. Bu 6 milyar
metreküplük kontrat devrinin özel sektöre ve piyasaya rahatlık getireceğine inanıyoruz" diye konuştu.
TPAO'NUN ÖZELLEŞTİRİLMESİ
Bakan Yıldız, TPAO'nun özelleştirilmesi ile ilgili bir soru üzerine, özelleştirilmeye ilişkin hazırlıkların önemli bir noktaya geldiğini söyledi. TPAO'nun daha özerk ve insan kaynakları açısından daha farklı kabiliyetlerini ortaya koyabilecek bir yapıyı sağlaması gerektiğini ifade eden Yıldız, TPAO'nun gerek yurtiçinde, yurtdışında gerekse Karadeniz'de yaptığı çalışmalarla önemli bir aktör olduğunu söyledi.
Karadeniz'deki arama çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Yıldız, Exxonmobil'in Karadeniz'deki aramaları için kullanacağı yeni bir platform gemisinin Mart ayında Türkiye'ye geleceğini ve faaliyetlerine başlayacağını kaydetti. Yıldız, Statoil'in arama çalışmalarına ilişkin kararlılığını bildiklerini ancak bunu somut bir projeyle taçlandırmadıklarını da sözlerine ekledi.
"ALTIN FRANK'I UYGULAYABİLİRİZ"
Boğazlardan geçişle ilgili soruları da yanıtlayan Yıldız, bu konuda Montrö Anlaşmasının yükümlülüklerini yerine getirmeye hazır olduklarını, boğazlardan geçişin bir gönüllülük ilkesine dayandığını söyledi. Yıldız, Montrö Boğazlar Sözleşmesinden kaynaklanan ve 'altın frank' olarak adlandırılan yüksek geçiş ücreti hakkına dönük bir maddenin de bulunduğunu, bu uygulamanın önemli bir geçiş ücreti bariyeri oluşturduğunu söyledi. Yıldız, bunun kullanılmasını ve bu rakama başvurulmasını temenni etmediklerini de vurgulayarak, ancak zorda kaldıkları takdirde bunu gündeme getirebileceklerini bildirdi.
Altın frank uygulamasının nasıl bir getiri sağlayacağının sorulması üzerine ise Yıldız, bu uygulamanın bir takım komplikasyonları, yan tesirleri bulunduğunu, çünkü boğazlardan geçiş ücretlerini ciddi oranda artırdığını söyledi. Yıldız, İstanbul'u hukuki ve uluslararası haklardan kaynaklanan gerekçelerle hiçbir şekilde riske atamayacaklarına da vurgu yaptı.
Yıldız, şunları kaydetti:
"Montrö Antlaşması 1936 yılında şunu söyler; 'buradan geçmek isteyen herhangi bir uluslararası taşımacılık, buradan geçer'. Biz bu anlaşmaya sadığız ve bağlıyız, ama Montrö'nün diğer maddelerine baktığımız zaman orada Türkiye'ye sağlanan bazı haklar var, bu dikkatle uygulanması gereken Ulaştırma, Dışişleri ve Çevre Bakanlıklarımızın beraber yürüttüğü bir koordinasyonla uygulamaya geçecek bir kalemdir. Dikkatli kullanılması gereken bir argümandır."
Gittikçe artan petrol arama faaliyetleriyle birlikte geçişlerin de arttığını belirten Yıldız, "Örneğin BTC petrol hattıyla bugüne kadar taşınan petrol miktarının 1 milyar varili geçti. Bu hat yapılmasaydı, bunların hepsinin boğazdan geçecekti. Bu konuyu konuşuyor olmamızın nedeni boğazlar konusunda hassasiyetimizin son noktaya gelmesidir. O yüzden alternatif çözümleri sunarak, ne geçişleri sıkıntıya sokacak ne de İstanbul'un, Çanakkale'nin güzelliklerini sıkıntıya sokacak bir durum oluşmamalıdır" dedi.
Boğazlardan yılda 150 milyon ton petrol geçtiğini ve 150 milyon dolar gelir elde edildiğini belirten Yıldız, günde ortalama 18 büyük tanker geçişi olan boğazlarda kaza tehlikesi ile karşı karşıya kalmayı istemediklerini vurguladı.