DÜNYA - 04 Aralık 2023 Pazartesi 21:23 | Son Güncelleme : 04 Aralık 2023 Pazartesi 21:25

Türkiye ile Katar arasında ortak bildiri ve 12 anlaşma imzalandı

A
A
A

Türkiye ve Katar arasında çeşitli alanlarda 12 iş birliği anlaşması ile Yüksek Stratejik Komite’nin 9’uncu toplantısına ilişkin ortak bildiri imzalandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Katar'a düzenlediği resmi ziyaret kapsamında Katar ve Türkiye arasında çeşitli alanlarda çok sayıda anlaşma imzalandı. Katar’ın başkenti Doha’daki Lusail Sarayı'nda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani arasındaki görüşmenin ardından iki ülke arasındaki anlaşmaların imza törenine geçildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Al Thani huzurunda 12 iş birliği anlaşması ile Yüksek Stratejik Komite 9. Toplantısı Ortak Bildirisi imzalandı. "Türkiye Cumhuriyeti ve Katar Devleti Arasında Yüksek Stratejik Komite Dokuzuncu Toplantısına İlişkin Ortak Bildiri", Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Thani tarafından imzalandı. İmzalanan anlaşmalar şöyle:
"Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Katar Dışişleri Bakanlığı Arasında Karşılıklı Çıkar Sağlayan Konular Hakkında Siyasi İstişareler Kurulmasına Dair Mutabakat Zaptı"na Dışişleri Bakanı Fidan ve Katar Dışişleri Bakanı Al Thani imza attı.

"Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Katar Kültür Bakanlığı Arasında Kültürel Alanda İş Birliği Mutabakat Zaptı'nın Uygulanmasına Yönelik Üçüncü Yürütme Programı 2024-2025", Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Katar Kültür Bakanı Abdurrahman bin Hamed Al Thani tarafından imzalandı.

"Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Katar Devleti Çalışma Bakanlığı Arasında Çalışma Alanında İş Birliğine İlişkin Mutabakat Zaptı"nı Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Çalışma Bakanı Ali Bin Semih Al Marri imzaladı.

"Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü ile Katar Devleti Hayır İşleri Düzenleme Kurumu arasında İnsani Yardım ve Hayır İşleri Alanında İş Birliği Hususunda Mutabakat Zaptı", Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Katar Sosyal Kalkınma ve Aile Bakanı Meryem Binti Ali Bin Nasır el-Misned tarafından imza altına alındı.
"Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı ile Katar Devleti'ndeki Lusail Üniversitesi Arasında Türkiye Türkçesi Öğretim Merkezleri Kurulmasına İlişkin İş Birliği Protokolü"nü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Lusail Üniversitesi Rektörü Ali Bin Fetais Al Mari imzaladı.

"Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar Devleti Hükümeti Arasında Askeri Çerçeve Anlaşması"na Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Halid bin Muhammed Al Atiyye imza attı.
"Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti Hamad Bin Khalifa Üniversitesi Arasında Bilimsel İş Birliği İçin Mutabakat Zaptı" ile "Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti Hamad Bin Khalifa Üniversitesi Arasında Stratejik İş Birliği Anlaşması", Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar Vakfı Hamad Bin Khalifa Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Şeyha Hind bint Hamad Al Thani tarafından imzalandı.

"Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Katar Devleti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı arasında Bilgi ve İletişim Alanında İş Birliği Mutabakat Zaptı"na Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Muhammed bin Ali Al Mannai imza attı.
"Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Katar Devleti Maliye Bakanlığı Arasında Ortak İş Birliğine İlişkin Mutabakat Zaptı"nı Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Katar Maliye Bakanı Ali bin Ahmed Al Kuwari imzaladı.

"Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Arasında Yatırımın Teşviki Alanında İş Birliğine Dair Mutabakat Zaptı", Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şeyh Halife bin Casim Al Sani tarafından imza altına alındı.
"Türkiye İhracatçılar Meclisi ile Katar Ticaret ve Sanayi Odası Arasında Mutabakat Zaptı"na ise Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Katar Ticaret ve Sanayi Odası yetkilileri imza attı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli HPV testi ile kanser riskini azaltın Denizli Özel Egekent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Gencer, İnsan Papilloma Virüsü (HPV) testinin rahim ağzı kanseri riskini değerlendirmek için kritik bir araç olduğunu belirtti. Denizli Özel Egekent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Gencer, kanser riskinin azaltılmasında tercih edilen İnsan Papilloma Virüsü (HPV) testinin öneminden bahsetti. HPV enfeksiyonlarının büyük bir bölümünün vermemesi yüzünden düzenli olarak test yapılmasını öneren Op. Dr. Mehmet Gencer, “HPV testi, rahim ağzı kanseri riskini değerlendirmek için kritik bir araçtır. HPV testi, kadınların rahim ağzı sağlığını korumak için son derece önemlidir. Erken teşhis, kanserin önlenmesinde kilit rol oynar. Testin pozitif çıkması durumunda, doktorlar gerekli takip ve tedavi yöntemlerini belirleyerek hastaların sağlık durumlarını iyileştirebilir” dedi. “Cinsel yılla bulaşan en yaygın virüslarden” HPV’nin cinsel yolla bulaşan en yaygın virüslerden birisi olduğuna işaret eden Op. Dr. Mehmet Gencer, “Bazı türleri rahim ağzı kanserine yol açabilir. Birçok insan HPV virüsüne sahip olduğunu bilmez. Bu nedenle, düzenli testler yaptırmak, enfeksiyonun varlığını tespit etmek ve gerekli önlemleri almak açısından hayati öneme sahiptir. HPV testi, özellikle 30 yaş ve üzerindeki kadınlar için önerilmektedir, çünkü bu yaş grubundaki bireylerde kanser riski daha yüksek olmaktadır” diye konuştu. “Toplum sağlığını koruyor” HPV testinin sadece bireysel sağlık için değil, toplumsal sağlık için de kritik bir adım olduğunun altını çizen Op. Dr. Mehmet Gencer, "HPV aşısı ile birlikte yapılan testler, virüsün yayılmasını azaltmada etkili bir yaklaşım sunar. Toplumda farkındalığın artırılması ve testin yaygınlaştırılması, HPV ile mücadelede önemli bir rol oynamaktadır. HPV testi, hem bireylerin hem de toplumun sağlığını korumak için önemli bir adımdır" diyerek, sağlık bilincinin artırılmasının gerekliliğine vurgu yaptı.
Giresun Giresun Üniversitesi’nde eski rektör Prof. Dr. Cevdet Coşkun ve ekibi FETÖ’den yargılanacak Giresun Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Cevdet Coşkun ve dönemin üniversite yönetim ekibi, "FETÖ/PYD’yi koruma" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından yargılanacak. Danıştay 1. Dairesi bu kişilerin yargılanmasına yönelik verilen kararı onayladı. Kararın gerekçesinde, Giresun Üniversitesi yöneticilerinin FETÖ/PYD ile yeterli mücadele etmemek, şüpheli kişilere karşı işlem yapmamak ve belirli akademisyenlere yönelik kin ve husumet besleyerek görevlerini kötüye kullanmak gibi suçlamalar yer alıyor. Danıştay, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından verilen yargılanma kararına yapılan itirazı reddederek Prof. Dr. Cevdet Coşkun ve ekibinin "lüzum-u mahkeme" kararıyla yargı önüne çıkmasına hükmetti. Bu kişiler, FETÖ/PYD ile bağlantılı oldukları düşünülen akademisyenler hakkında gerekli işlemleri yapmadıkları, soruşturmaları kin aracı olarak kullandıkları ve görevlerini kötüye kullandıkları iddialarıyla karşı karşıya kalacak. Öte yandan dönemin Rektör Danışmanı ve şu anda milletvekili olan AK Parti Milletvekili Nazım Elmas’ın dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM’ye yazı gönderildiği belirtildi. Milletvekili Nazım Elmas’ın da yargılanacak isimler arasında yer alıyor. FETÖ/PYD soruşturmalarının ardında başlayan dava süreci Dava süreci, 15 Temmuz 2016’daki FETÖ darbe girişimi sonrasında başlamış ve Giresun Üniversitesi Rektörü olan Prof. Dr. Cevdet Coşkun kendisinden önceki rektör ve Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aygün Attar’ı FETÖ bağlantısı gerekçesiyle açığa alıp soruşturma başlatmıştı. Aygün Attar, gözaltına alınarak serbest bırakılmış ve görevine geri dönmüştü. Ancak Aygün Attar, bu süreçte C.C.ve kurduğu komisyon hakkında YÖK’e başvurarak soruşturma başlatılmasını sağlamıştı. YÖK tarafından yapılan denetim sonucunda Cevdet Coşkun’un ve komisyon üyeleri hakkında "lüzum-u muhakeme" kararı verilmiş ancak suçlanan kişiler bu karara itiraz ederek durumu Danıştay’a taşımışlardı. Bu süreçte Giresun Üniversitesi Rektörü olan Prof. Dr. Cevdet Coşkun 30 Mayıs 2019 tarihinde sağlık nedenlerini mazeret göstererek görevinden istifa etmişti. Danıştay, son olarak itirazı reddederek bu kişilerin yargılanmasına karar verdi. Yargılama süreci başlıyor Danıştay kararının ardından Prof. Dr. Cevdet Coşkun ve dönemin yönetim ekibindeki AK Parti Milletvekili Nazım Elmas’ın yanı sıra M.C., S. S., O.K. ve A.Ç. 28 Şubat’ta Giresun 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak. Yargılama, TCK’nın görevi kötüye kullanma suçunu düzenleyen 257. maddesi uyarınca, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle yapılacak. Bu dava, FETÖ/PYD ile mücadelede kamu görevlilerinin sorumluluğunu ve görevlerini kötüye kullanma iddialarını gündeme getiren önemli bir yargı süreci olarak dikkat çekiyor.