ASAYİŞ - 01 Mayıs 2019 Çarşamba 10:45

MİT ve emniyetten ortak operasyon

A
A
A
MİT ve emniyetten ortak operasyon

Bölücü terör örgütü PKK/KCK üyesi Mehmet Halit A., İstanbul’da MİT ve emniyetin ortak operasyonuyla yakalandı.

Edinilen bilgilere göre, MİT İstanbul Bölge Başkanlığı, bölücü terör örgütü üyesi olduğu saptanan ve sözde “Kürdistan Ulusal Kongresi”nin Stokholm temsilciliğinde eylem ve faaliyette bulunan Mehmet Halit A.’nın İstanbul’da olduğu bilgisini edindi. Yapılan çalışmayla yakın takibe alınan PKK’lının adresi belirlendi. MİT ve İstanbul Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekipleri, geçtiğimiz Cuma günü Kartal’da zanlının kardeşinin evinde saklandığı bilgisi üzerine belirlenen adrese baskın düzenledi. TEM Özel Tim ekiplerince düzenlenen operasyonda PKK’lı Mehmet Halit A. gözaltına alındı. 

Yakalandıktan sonra İstanbul Terörle Mücadele Şubesine götürülen zanlı, çıkarıldığı mahkemece “terör örgütü üyeliği”nden tutuklanarak cezaevine konuldu. 

Yakalanan Mehmet Halit A.’, örgütün talimatları doğrultusunda sözde “Kürdistan Ulusal Kongresi” ve İsveç Kürt Konseyi’nin talimatlarını yerine getirmek, PKK adına faaliyette bulunmakla suçlanıyor.  

Sadık Kahraman
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Acun Ilıcalı: "Hodri meydan diyoruz" Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, maçlarda yaşanan hakem hatalarının yabancı hakemler tarafından incelenmesi konusuyla ilgili Galatasaray Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi İbrahim Hatipoğlu’nun açıklamalarına ilişkin "Hodri meydan diyoruz, istediğiniz pozisyonlar diyoruz. Hem katılmayıp bundan sonra da işi yine sulandırmaya kalkmayın" dedi. Sarı-lacivertli takımın asbaşkanı Acun Ilıcalı, maçlarda yaşanan hakem hatalarının yabancı hakemler tarafından incelenmesi konusuyla ilgili Galatasaray Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi İbrahim Hatipoğlu’nun açıklamalarına ilişkin Fenerbahçe TV’ye konuştu. Hakem değerlendirmesi için yapılan anlaşmanın detaylarını da paylaşan Asbaşkanımız, şu ifadeleri kullandı: “Dün sosyal medyadan konuştum ama detayları anlatmak için aslında bugüne işaret etmiştim. Öncelikle bu yabancı hakem getirip pozisyonların incelenmesi konusunu kısaca açıklayayım. Galatasaray Kulübünden yönetici İbrahim Hatipoğlu biliyorsunuz, canlı yayında, ‘İsterseniz pozisyonlara bakalım. Yabancı hakem gelsin incelesin.’ dedi. Biz de resmi hesabımızdan yönetim olarak cevap verdik. Dedik ki, ‘Bu seneden başlayarak istediğiniz sezonun pozisyonlarına bakalım. İstediğiniz hakemi siz getirin, bu şekilde inceleyelim.’ Teklifi yapan onlar, kabul eden de biziz. Sonra Sayın Hatipoğlu beni aradı. Güzel bir sohbet yaptık. O sohbet içerisinde, ‘Tamam, hakem getirelim. Nasıl yapalım?’ Ben dedim ki, ‘Siz bir hakem davet edin yurt dışından, ben UEFA’ya sorayım, bir hakem rica edelim. Getireceğimiz iki hakemle beraber pozisyonları inceleyelim.’ Sayın Hatipoğlu, ‘Tamam.’ dedi. O sırada biz konuşurken, gayet nezih, güzel konuşuyoruz. Galatasaray hesabından, hatırlarsanız Galatasaray-Beşiktaş maçından sonra bizim aleyhimize, bizi işaret eden çirkin bir açıklama geldi. Bize bir gönderme var. ‘Sayın Hatipoğlu, biz sizinle böyle güzel bir diyalog içindeyiz, siz niye böyle bir açıklama yapıyorsunuz bir yandan?’ dedim. ‘O açıklamadan haberim yok.’ dedi. ‘Peki.’ dedim. Haberiniz yoksa ne diyeyim. O sırada Galatasaray’dan Fenerbahçe’ye saldıran bir açıklama geliyor. Ben yine güzel bir şekilde devam ettim. ‘Hakemimiz hazır.’ dedim. ‘Biz daha hakem bulamadık.’ dediler. Bir hafta böyle geçti. İkinci hafta, ‘Hakem geliyor artık.’ dedim. Biz niye bu işi bir haftada bitirmedik belli değil. İkinci hafta oldu, ‘Biz daha hakem bulamadık.’ dedi. ‘Sayın Hatipoğlu, bir hakem bulmak çok zor değil, yurt dışından. İstiyorsanız biz bulalım.’ ‘Siz bulursanız olmaz.’ dedi. ‘Tamam, siz bulun.’ dedim. ‘Bana biraz süre verir misiniz? 1 gün.’ dedi. ‘Tabii’ dedim. Ertesi gün beni aradı, dedi ki, ‘Tamam, hakem bulduk.’ Biz hakem olarak, Şampiyonlar Ligi finali yönetmiş Mark Clattenburg’u önerdik. Onlardan da Markus Merk ismi geldi. ‘Tamam’ dedim, ‘Çok güzel. Haydi yapalım.’ dedim. ‘Ama bunu millî takım arasında yapalım’ dedi. Ona da ‘Peki’ dedim. ‘Millî takım arasında yapalım.’ dedik. Şimdi çok enteresan bir durum var. Kendisiyle de konuşuyoruz, mesajlaşıyoruz. En son bana mesaj yolladı, ‘Markus Merk için şu tarih uygun.’ diye. Millî takım arasını söyledi. Ben de aradım kendisini ‘Tamam, o tarih de uygun, millî takım arası tarihi de tamam’ dedim. Tarihi sordu, tarihte anlaştık, hakemlerle anlaştık. Bu süreci zaten herkes biliyor. Herkesle paylaşıyoruz. Gizli saklı bir konuşma da değil herhalde. Gazeteciler de bu konuşmanın başını bildikleri için bize soruyorlar devamlı, ‘Ne oldu?’ diye. Ben de gazetecileri, kamuoyunu aydınlatma adına dedim ki, ‘Millî takım arasında pozisyonlara bakmaya karar verdik" diye konuştu. "Her şeyi şeffaf şekilde anlatıyorum" Bir ayrıntıyı daha anlatmak istediğini ifade eden Ilıcalı, "Bu süreçte şöyle bir ayrıntı var, onu da anlatmam lazım. Bütün yönetici arkadaşlarım bana devamlı diyorlar ki, ‘Onlar gelmez.’ ‘Hayır, konuşuyoruz, diyalog içindeyiz.’ ‘Gelmez.’ Dedim ki, ‘Hakemi belirlediler.’ ‘Yok, bir şey bulurlar, gelmezler.’ En son dedim ki, ‘Tarihi belirledik, milli takım arası dedik. Zaten teklifi yapan onlar, tamam dedik.’ dedim. Bizimkiler yine, ‘Gelmezler.’ dediler. Tweet attım, ‘Yine gelmez’ dediler. Tweetten sonra bir açıklama, ‘Sinsilik, bir plan var, yok şöyle’ Ben bir kez daha soruyorum. Her şeyi şeffaf bir şekilde anlatıyorum. Bunun neresinde ne plan var? Pozisyonları, ‘Yabancı hakem getirelim, en üst düzey iki hakem incelesin.’ demişiz. ‘Geçtiğimiz sezona da bakalım.’ dedik. İbrahim Hatipoğlu’yla konuştuk. Önce bu sezona bakalım, o dedi ki, ‘Geçtiğimiz sezona da bakalım.’ Geçtiğimiz sezona bakmayı zaten biz istiyoruz. Bizim hakkımız asıl geçtiğimiz sezon yenildi. İstediğiniz her yere bakalım zaten. Hiçbir sorun yok. Burada konu şu, sizi getiremiyoruz ki masaya. ‘Teraziden kaçan hırsızdır.’ diye bir cümlesi var eski Galatasaraylı bir yöneticinin. Maalesef şu anda teraziden kaçan bir takım görüyoruz. Sorun değil. Tecrübeliler bunu bekliyordu, ben beklemiyordum. Benim yaşadığım tecrübe şu, Galatasaray’a herhangi saygısız bir ifadede bulunmadım. Galatasaray kulübünü aşağılamadım, karalamadım. Hakem hatalarını söyledim, yöneticileri çıktı abuk sabuk hakkımda konuştu, beni karalamaya çalıştı. Şimdi yine başka bir yöneticisiyle konuşuyorum, anlaşıyoruz, ‘Millî takım arasında’ diye mesajı duruyor burada. Her şey artık belgeli, somut. Bu sefer hop, ‘Vay efendim bize sormadan açıklama yaptınız.’ Zaten bunlar gizli bilgi değil ki. Ben zaten herkesle konuşuyorum bunu. Ne yaptım? Gizli bir operasyon mu yapıyoruz beraber? Gizliye mi alıştınız? Konu ne? Her şey gizli mi olmak zorunda? Niye şeffaf olmuyoruz? Anlamadım. Çok mu gizli bir konu bu yani? Şöyle anlatayım, bu konuda Galatasaray’ın bize olumlu cevap vereceğini öncelikle Galatasaray yanlısı hesaplardan okuduk. İbrahim Bey beni aramadan önce zaten ben sosyal medyada okudum ‘Galatasaray Fenerbahçe’ye olumlu cevap verecek’ diye. Siz de iletişim olarak gizlilik öngörmemişsiniz ki. Siz de basına bu konuda açıklama yapmışsınız. Bu konu zaten gizli bir konu değil. Bir şey saklamıyoruz. İletişimde insanların bilgilendirilmesinin ne problemi var anlamadım" diye konuştu. "Biz yine davet ediyoruz" Galatasaray Kulübü’ne bir kez daha çağrıda bulunan Acun Ilıcalı, "Biz milli takım arasında 3 haftadır erteledikleri hakemi getireceğiz. Yurt dışından hakem ya da hakemler. Fark etmez. Getireceğiz, pozisyonları seyrettireceğiz. Pozisyonları ona vereceğiz. İsterlerse katılabilirler. Yine davet ediyoruz. Kendilerinin daveti vardı ya. Biz yine davet ediyoruz. Buyurun, pozisyonlarınızı getirin. Beraber koyalım, incelensin. Eğer katılmıyorsanız istediğiniz pozisyonları gönderin bize, onları gösterelim ama sakın, ‘Vay efendim, şu pozisyon niye yok, bu pozisyon yok.’ demeye kalkmayın. ‘Hodri meydan.’ diyoruz, ‘İstediğiniz pozisyonlar.’ diyoruz. Hem katılmayıp bundan sonra da işi yine sulandırmaya kalkmayın. Yönetici olduğum günden beri beni karalıyorsunuz. Gülüyorum zaten. Biz doğrunun peşindeyiz. Ben geçen gün de açıklamamda söyledim. Kendimiz için değil, her takım için adalet istiyoruz. Her takım eşit olsun istiyoruz. Bunun mücadelesi içindeyiz. ‘Eğer ortada bir sorun varsa da bu görünsün diye yabancı hakemlere gösterelim.’ dedik. Daha doğrusu sizden teklif geldi, biz kabul ettik. Teklifinizi kabul ettik, ortada yoksunuz. Yine, ‘Vay efendim şöyle dedin, sen önce açıklama yaptın çok kırıldım, bize sormadan açıklama yaptın’ Ben durumla ilgili bilgi verdim. Anlaştığımız şeyin somut bir şekilde gününü, tarihini verdim. Her şey de zaten burada yazılı. ‘Milli takım arası.’ dedik, ben de, ‘Millî takım arası.’ demişim zaten. Burada ne var da, ne buldunuz da bu şekilde tepki verdiniz anlayamadım. Belki kendi aralarında bir problem olmuş olabilir. Onu da çözerlerse biz bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Karabük Türkiye’nin ilk SAĞLIKFEST’inde dereceye giren yarışmacılara ödülleri verildi Karabük Üniversitesi tarafından sağlık alanında yenilikçi yaklaşımlar geliştirmek amacıyla düzenlenen Sağlık Bilimleri Festivali (SAĞLIKFEST) sona erdi. Karabük Üniversitesi, yenilikçi ve sorun çözme odaklı yaklaşımlar içeren sağlık model tasarım yarışmaları, çeşitli konularda gerçekleştirilen söyleşi ve etkinlikler gibi birçok faaliyete SAĞLIKFEST ile ev sahipliği yaptı. İki gün süren SAĞLIKFEST kapanış seremonisi ve ödül töreni ile sona erdi. 15 Temmuz Şehitleri Konferans Salonunda düzenlenen programa Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, rektör yardımcıları, akademisyenler, siyasi parti temsilcileri ve öğrenciler katıldı. SAĞLIKFEST tanıtım filmi ile başlayan törende lise, ön lisans-lisans, lisansüstü ve serbest kategorilerindeki 8 yarışmada dereceye girenlere ödülleri protokol üyelerince verildi. KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Türkiye’nin ilk Sağlık Bilimleri Festivalini başarıyla gerçekleştirdiklerini belirtti. Festivale yoğun bir katılım olduğunu ifade eden Kırışık, "Öğrencilerimizden, halkımızdan, farklı üniversitelerdeki hocalarımızdan, öğrencilerimizden, Türkiye çapındaki liselerden her vatandaşlarımızdan çok büyük bir katılım oldu. Bu anlamda bizi oldukça sevindiren çok başarılı bir organizasyon yaptığımızı görüyoruz" dedi. "Projeler açısından baktığımızda ise dört kategoride 8 yarışma başlığı açmıştık" diyen Kırışık, "Bu başlıklarda çok güzel, çok başarılı, üst düzey projeler geldi. Bu anlamda sağlık bilimleri alanındaki sorunların çözülmesinde, yenilikçi geliştirilmesinde oldukça önemli projelerin sahada ortaya konulduğunu görüyoruz. Jürilerimiz oldukça zorlandı. Birbirinden güzel projeler geldi. Karabük Üniversitesi olarak ilk defa yaptığımız ülkemize, milletimize, devletimize çok faydalı, yararlı organizasyonları yapmaya öncülük etmeye, bilimi toplumun, ticaretin, sanayinin her alanında geliştirmeye, genişleme alanları oluşturmaya ve uygulamaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Aydın Kuşadası Belediyesi kamu malına zarar verenler ile çalanlardan şikayetçi oldu Aydın’ın Kuşadası ilçesinde, kentteki parklardan oturma banklarının demirleri ile hayırseverler tarafından yaptırılan çeşmelerin muslukları çalındı, seyir terasının çitleri ve camları kırıldı. Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Seyfi Seyhan Suvari, "Kimliklerini belirlediğimiz sorumluların ceza alması için gerekli yerlere müracaatlarımızı yaptık" dedi. Kuşadası’nda Pazartesi günü rutin bakım ve onarım çalışması yapmak için kent merkezinde bulunan Şevket Ühelge ve Efe Suphi Parkı’na giden Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, ahşap oturma banklarının monte edildikleri yerlerden söküldüğünü gördü. Bankların demir aksamlarının çalındığını fark eden ekipler, olayı tutanakla kayıt altına alındıktan sonra İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bildirdi. Camiatik ve Türkmen mahallelerinde ise hayırseverler tarafından yaptırılan 3 çeşmeden su doldurmak isteyen vatandaşlar, muslukların takılı olmadığını görünce Kuşadası Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekiplerine haber verdi. Ekipler tarafından tamir edilen çeşmelere tekrardan çalınmaması için plastik musluklar takıldı. Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Seyfi Seyhan Suvari, oteller bölgesindeki Doğal Botanik Park’ın çevresine yaptırdıkları seyir teraslarına da tekrar zarar verildiğini belirterek, “Kentimizde kamunun kaynaklarını kullanarak ürettiğimiz belediye hizmetlerine yönelik yapılan vandalca saldırılar ile kamusal alanlarda yaşanan hırsızlık olayları sürüyor. Bu olayların sorumlularını güvenlik kamera kayıtlarından tespit ettik ve haklarında gerekli yerlere şikayetlerde bulunduk. Kuşadası’nda daha önce de benzer olaylarla karşılaştık ve konunun takipçisi olduk. Kuşadası Belediyesi olarak sorumluların ceza alması için ne gerekiyorsa yapacağız. Kentimiz ve hemşehrilerimiz için gerçekleştirdiğimiz yatırımlara yönelik yapılan saldırlar açıkça hizmet düşmanlığıdır” diye konuştu.