Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis, Afrika turuna başladı. Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ne gelen Papa Franciz, II. John Paul'ün 1985’teki ziyaretinden bu yana nüfusunun yaklaşık yarısı Katolik olan Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ni ziyaret eden ilk papa oldu. Papa Francis, ilk olarak başkent Kinşasa’daki Başkanlık Sarayı Palace of the Nation’da Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından Papa, sarayın bahçesinde hükümet yetkililerine, sivil toplum kuruluşu yetkililerine ve diplomatik heyetlere hitap etti. Konuşmasında, ülkeyi kasıp kavurmaya devam eden çatışmaları ve muazzam doğal kaynaklarının yabancı güçler tarafından pervasızca sömürülmesini kınayan Papa, Kongo halkını şiddeti ve nefreti reddederek kontrolü kendi ellerine almaya çağırdı. Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ni bir elmasa benzeten Papa, Kongo halkının "verimli topraklarında bulunan herhangi bir hazineden daha değerli" olduğuna dikkat çekerek, “Şiddet ve nefret artık kimsenin kalbinde veya ağzında yer bulmasın, çünkü bunlar gelişmeyi durduran ve bizi kasvetli bir geçmişe geri götüren insanlık dışı ve Hıristiyan olmayan duygulardır” dedi.
“Açgözlülüğün zehri elmaslarına kan bulaştırdı"
Afrika kıtasında devam eden sömürüye değinen Papa, “Bu toprakların ve genel olarak tüm Afrika kıtasının çeşitli sömürü biçimlerine katlanmaya devam etmesi bir trajedi” ifadelerini kullanarak, “Açgözlülüğün zehri elmaslarına kan bulaştırdı" dedi.
“Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden elinizi çekin”
Dünyayı geçmişte işlenen "feci" adaletsizlikleri kabul etmeye ve doğal kaynakların devam eden yağmalanmasına son vermeye çağıran Papa, “Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden elinizi çekin, Afrika'dan elinizi çekin. Afrika'yı boğmaktan vazgeçin. Ne soyulacak bir maden, ne de talan edilecek bir arazi. Afrika kendi kaderinin kahramanı olsun” dedi.
“Tüm gençler gelecek için umudu temsil ediyor”
Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde "en değerli elmasların parlamasını" sağlamak için eğitime acilen yatırım yapılması gerektiğini vurgulayan Papa, çok sayıda Kongolu çocuğun hala okula gitmediğine bunun yerine sömürüldüklerine ve madenlerde köle gibi çalışmaya maruz bırakıldıklarına dikkat çekti. Papa, “Çocuklar, genç kızlar ve tüm gençler gelecek için umudu temsil ediyor. Bu umudun bastırılmasına izin vermeyelim, bunun yerine onu tutkuyla besleyelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Tshisekedi ise Papa'dan önce yaptığı konuşmada, "Silahlı milislerin yanı sıra, toprağımızdaki madenlere aç yabancı güçler, komşumuz Ruanda'nın doğrudan ve korkakça desteğiyle, acımasız zulümler işliyor" dedi. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin, dünyanın en zengin elmas, altın, bakır, kobalt, kalay, tantal ve lityum yataklarından bazılarına sahip olduğu biliniyor. Madenler nedeniyle ülkede milisler, hükümet ve yabancı güçler arasında sık sık çatışmalar yaşanıyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile komşusu Ruanda arasındaki gerilimde bölgeyi daha da istikrarsız bir hale getiriyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Ruanda’yı ülkenin doğusunda hükümet birlikleriyle savaşan M23 isyancı grubunu desteklemekle ve madenleri kendi çıkarı için işgal etmeye çalışmakla suçluyor. Ruanda ise bunu reddediyor.
Öte yandan Papa Francis, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin ardından cuma günü Güney Sudan’ı ziyaret edecek.