GÜNDEM - 16 Aralık 2022 Cuma 16:44

Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

A
A
A
Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

Şırnak'ta Gabar Dağı'nın terörden temizlenmesinin ardından yapılan sismik çalışmalarla birlikte petrol bulundu. Adını şehit bomba imha uzmanı Esma Çevik'ten alan bölgede, 2019 yılında çalışmalara başlayan ve 2020 yılında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) sondaj çalışmaları sonucu petrol bulundu.

Terör örgütünün en önemli barınma bölgelerinden olan Cudi ve Gabar dağlarının birleştiği alanda güvenlik güçlerinin kararlı terörle mücadele operasyonları sonucunda bölge terörden temizlendikten sonra, yer altındaki zenginlikler de ortaya çıkarıldı. Petrol sahasındaki kuyularda çalışmalar devam ederken, ortalama günlük 5 bin varil petrol üretimi yapılıyor. Artan kuyu sayısı ile birlikte günlük üretimin 25 bin varilin üzerine çıkması bekleniyor. Gabar Dağı eteklerinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından kurulan petrol sondaj tesislerini ziyaret eden Şırnak Valisi Osman Bilgin, “Bir zamanlar bu bölgede bırakın petrol çıkarmayı, siz değerli basın mensupları veya buradaki vatandaşlarımızın normal günlük faaliyetlerini yürütemeyeceği bir alandı.

Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

Çok şükür Türkiye Cumhuriyeti devleti Cumhurbaşkanımızın önderliğinde burada İçişleri Bakanımız, Milli Savunma Bakanımız koordinasyonunda çok büyük mücadele sonucunda Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, jandarmamız, emniyetimiz, istihbarat teşkilatımız, tüm birimler ile birlikte verilen mücadele ile çok şükür burada sadece kamu görevlileri değil bütün vatandaşlarımız rahat bir şekilde bu bölgeyi gezebiliyorlar. Faaliyetlerini yürütebiliyorlar ve bu bölgede hepsinden önemlisi bu bölgenin insanımızın kendi kaynağı olan, doğal kaynaklarımıza ulaşabiliyoruz ve bunları çıkarabiliyoruz. Türkiye’nin gururu olan ve Türkiye’nin son dönemde parlayan yıldızı olan TPAO’nun başta genel müdürü olmak üzere tüm çalışanları ile birlikte verdiği mücadele ile artık hem denizde, hem karada çok büyük keşifler yapılıyor. Türkiye’nin en büyük doğal gaz keşfi hatta dünyanın büyük keşiflerinden biri malumunuz olduğu üzere, Kilyos sahasında yapıldı.

Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

Çok şükür ki burada da Türkiye’nin hatta dünyanın son yılda en büyük 10 keşfinden biri yapıldı. Burada Enerji Bakanımıza, TPAO’nun genel müdürü Melih Bilgin'e ve çok değerli TPAO çalışanları, TPIC hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Özellikle ben sizlere şunu vurgulamak istiyorum. Bu bölge neresi biliyor musunuz? Bu bölge Bayraktar TP-2’nin Türkiye’ye kazandırıldığı bölge. Özdemir Bayraktar, Akçay Tugay’ında Bayraktar TP-2’nin geliştirme faaliyetlerini, alan faaliyetleri yapmıştır. Bugün Selçuk Bayraktar’ın ve onun ekibinin yüksek çalışmaları ile ortaya çıkan Bayraktar TP-2 bu bölgede deneme faaliyetleri, geliştirme faaliyetleri ile birlikte bu bölgede yer altı kaynaklarını çıkarıyoruz. Halkımıza çok büyük bir imkan sağladı.

Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

Ülkemizin, paramızın yurt dışına çıkmasına engel olduk. Şu an açılan 5 kuyu var. 6’ncısı açıldı ama üretime geçmedi. 5 bin 300 varil, çok yüksek grafite ve bir araca koyduğumuzda direkt çalışabilecek vaziyettedir. Türkiye petrol çalışanları gece gündüz demeden çalışıyorlar. Sadece sondaj çalışmaları ile birlikte Cudi, Gabar, Bestler Dereler'de, Kato’da şu an Şırnak’ın her yerinde TPAO ve güvenlik güçlerimiz ile birlikte petrol arıyorlar. Artık güvenliği sağladık bu dağlarda, artık Şırnak son dönemlerde petrol ile adından söz ettiriyor. Şırnak artık çok fazla gündemde kalacak. Artık mutluluğu, başarılarıyla, ülkeye kattığı katma değerler, güvenliği ile gündemde kalacak. Gelecek yıl günde üretimi 25 bin varile çıkaracağız. Bu miktar ile birlikte bölgenin ekonomisi değişecek. İnsanlarımız artık özgürce her türlü faaliyetlerini yapabilecekler. Antalya, Ankara nasıl güvenliyse, artık Gabar, Cudi ve diğer dağlarımız da güvenli olacak” dedi.

Gabar Dağı'nda çıkan petrolde hedef günlük 25 bin varil

Gabar Dağı eteklerinde kurulan sahayı gezen Vali Osman Bilgin’e Şırnak 23’üncü Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral Halil Soysal, Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Al, TPAO Bölge Müdürü Mustafa Demir, Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Enes Ayaz eşlik etti.

Melih Yiğit
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Başkan Bozbey’e ’Spora katkı sağlayan başkan’ ödülü Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) ve Torex Sport iş birliğiyle düzenlenen ‘Yılın Spor Ödülleri’ töreninde ‘Spora katkı sağlayan Türkiye’nin en başarılı belediye başkanı’ seçildi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, İAÜ Spor Bilimleri Fakültesi ve Torex Sport iş birliğiyle düzenlenen ‘Yılın Spor Ödülleri’ töreninde ‘Spora katkı sağlayan Türkiye’nin en başarılı belediye başkanı’ seçildi. Törende, sporcu ve yöneticilere ödüllerini de takdim eden Başkan Mustafa Bozbey, sporun, sadece kent ve ülke tanıtımı için değil, sağlıklı bir toplum için de vazgeçilmez olduğunu belirtti. Her yaştan insanın spor yapmasını desteklemenin, çocukların bir spor dalıyla veya bir sanat alanıyla uğraşmasını teşvik etmenin öncelikleri olduğunu söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, “Bursa, sadece tarihiyle değil, aynı zamanda spor geçmişiyle de gurur duyulacak bir kenttir. Adeta bir sporcu fabrikası diyebileceğimiz kentimiz, pek çok branşta sayısız değerli isme ev sahipliği yapmış, Türk sporuna önemli katkılar sunmuştur. Bu yüzden bu ödülü Bursa adına almak, benim için ayrı bir anlam taşıyor. Bu ödül, kentimizin spor kültürüne ve sporcularına duyduğumuz inancın bir sembolüdür. Bu ödülü, sadece kendim için değil, Bursa için, spora gönül vermiş herkes için alıyorum” dedi. Bursa’da sporun gelişimi için önemli adımlar attıklarını, sporun herkes için ulaşılabilir olması adına tesisleşme yatırımlarına hız verdiklerini ifade eden Başkan Bozbey, Bursa’nın her köşesinde spor tesislerini artırarak, çocukların ve gençlerin spora erişimini kolaylaştırdıklarını dile getirdi. Spor kültürünü küçük yaşlardan itibaren yaygınlaştırmayı ve bir yaşam disiplini haline getirmeyi hedeflediklerini anlatan Başkan Bozbey, “Amatör ve yetiştirici kulüplerimize desteklerimizi artırarak sürdürüyoruz. Onlara adeta bir can suyu niteliğinde katkılar sağlıyoruz. Bursa’nın en kıymetli markalarından biri olan Bursaspor’umuza yönelik çalışmalarımız ise bu çabanın en somut örneklerinden biri. Kulübümüzle akılcı iş birlikleri geliştirerek, yeniden bir güven ortamı inşa ettik. Bugün, yeniden gümbür gümbür gelen bir Bursaspor gerçeğini hep birlikte yaşıyoruz. Bu başarının ardında yalnızca belediyemizin değil, Bursalı hemşehrilerimizin de emeği ve inancı var” dedi.
Bursa Bursa Miras ile İBB Miras’tan güç birliği Bursa Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasında iki kentin köklü geçmişine sahip çıkmak ve geleceğe aktarmak amacıyla ‘İBB Miras ve Bursa Miras’ iş birliği protokolü imzalandı. 8 bin 500 yıllık geçmişiyle medeniyetlerin buluşma noktası olan Bursa’nın sahip olduğu kültürel mirası gelecek kuşaklara aktarmayı hedefleyen Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin tarihi ve geleceği arasında köprü kuracak projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu çerçevede Bursa Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi arasında ‘İBB Miras ve Bursa Miras’ iş birliği protokolü imzalandı. İki kentin sahip olduğu kültürel hafızanın ortak geleceğe taşınmasının amaçlandığı protokolle, hayata dokunan projelerle değerler gün yüzüne çıkarılacak. Tarihi mirasın korunması için önemli çalışmalar Bursa Miras çalışmaları; Kent Müzesi, Merinos Tekstil Sanayi Müzesi ve Karagöz Müzesi’nin yeni nesil müzecilik anlayışıyla yenilenmesi, Zeki Müren, Yıldırım Gürses ve Müzeyyen Senar’ın hatıralarını yaşatacak ‘Bursalı Sanatçılar Müzesi ve Parkı’nın açılması, 2022 yılında kapatılan Bıçak Müzesi’nin yeniden kurgulanarak Bursa’nın köklü mirasının geleceğe aktarılması gibi bir dizi çalışmayı içeriyor. Lala Şahin Paşa Kütüphanesi’nden Keles Cumhuriyet Taşları’na kadar tüm eserler yeniden hayat bulacak. Hisar Bölgesi Medeniyetler Arası Geçiş Koridoru, Cilimboz Deresi Kültür ve Tarih Vadisi Projesi, Yıldırım Mayruk Moda Tasarım Akademisi ve Müzesi, Irgandı Köprüsü ile Kayhan Çarşısı arası Gastronomi Yolu Projesi gibi birçok çalışmayla kent merkezinin adeta bir tarih geçidine dönüştürülmesi hedefleniyor. Bursa merkezinde atıl durumda olan değerler, kültür sanat mekanlarına dönüştürülürken, İznik Çini Fırınları, İznik Roma Tiyatrosu, İznik Su Altı Bazilikal Kilisesi kazı çalışmalarına da destek olunuyor. Aktopraklık Höyük alanı da yeniden tasarlanıyor. Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki programa, Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mahir Polat, belediyelerin daire başkanları ve yöneticileri katıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, Bursa ve İstanbul gibi yüzyıllar boyu büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış kentlerin mirasının, tüm insanlığın ortak değeri olduğunu söyledi. Bu değerleri korumanın ve yarınlara aktarmanın en önemli sorumluluklarından biri olduğunu belirten Yıldız, “Bursa’mız, 8 bin 500 yıllık geçmişiyle medeniyetlerin buluşma noktasıdır. Bitinya’dan Roma’ya, Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan bu kadim kent; hanları, hamamları, külliyeleri, surları, ibadethaneleri ve çarşılarıyla insanlığın ortak kültür mirasına çok değerli katkılarda bulunmuştur. 2014 yılında Unesco Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilen Hanlar Bölgesi, Sultan Külliyeleri ve Cumalıkızık, bu zenginliğimizin sadece bir bölümünü oluşturuyor. Bu çerçevede Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanlığı kuruldu. Bursa Miras adı altında çok önemli projelere imza atmaya başladık. Hedefimiz; tarihi ve kültürel değerlerimizi korumak, yaşatmak ve gelecek nesillere en doğru şekilde aktarmaktır. Bursa’mızı dünya çapında hak ettiği bir kültür ve turizm merkezi haline getirmek için çalışıyoruz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kültürel miras konusundaki bilgi birikiminin, tecrübesinin ve uzman kadrosunun, hedeflere ulaşmalarında önemli bir katkı sağlayacağını anlatan Yıldız, “Attığımız bu adım, kentlerimizin dostluğunu pekiştirecek ve tarihi sorumluluğumuzu yerine getirme yolunda önemli bir dönüm noktası olacaktır. İki kentin iş birliği, kültürler arası köprülerin güçlenmesi anlamına gelmektedir. Bursa Miras, değerlerimizi hayata dokunan projelerle gün yüzüne çıkaracak ve bu önemli katkılarla da daha güçlü adımlar atacaktır. Birlikte üretecek, birlikte koruyacak ve birlikte geleceğe taşıyacağız. İş birliğinin Bursa’mız, İstanbul ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mahir Polat, medeniyetimizin iki büyük enerji kaynağı olan Bursa ve İstanbul arasında önemli bir çalışmanın başlatıldığını dile getirdi. İBB Miras hakkında katılımcılara bilgi veren Polat, İstanbul’un 36 bin kültürel miras envanteriyle dünyada eşine az rastlanan bir alan olduğunu ifade etti. Geçtiğimiz 5 yılda İBB Miras’ın art arda yaptığı restorasyon ve koruma çalışmalarıyla önemli projeleri ortaya koyduğunu anlatan Polat, “İstanbul’da rekor sayıda insanın ziyaret edeceği alanlar üretildi. İBB Miras olarak İstanbul’da 63 anıtsal eser, toplamda 1321 eserin konservasyon, bakım ve restorasyon çalışmalarını yaptık. Birden bire yıldızlaşan, kentlere marka değeri katan alanlar, elinizin altında. Buralardan halka hem gündelik hem de turizm açısından alan kazandırılması bakımından örnek çalışmalar oldu. 5 yılda elde edilen deneyimin farklı kentlere yayılması, kentlerin bu deneyimi alması konusunda çok heyecanlıyız. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, seçimi kazandıktan sonra İBB Miras modelinin Bursa’da da hayata geçirilmesi yönünde vizyonunu ortaya koydu. Bunun hazırlıkları tamamlandı. İBB Miras olarak tüm bilgi ve birikimimizle Bursa’nın yanındayız. Bursa da eş zamanlı olarak İstanbul’un yanındadır. Hayırlı uğurlu olsun” dedi. Konuşmaların ardından Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mahir Polat arasında işbirliği protokolü imzalandı.
Gaziantep Prof. Dr. M. Mutlu Meydanlı: “Servikal intraepitelyal lezyonlara dikkat” Medical Point Gaziantep Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Mutlu Meydanlı, servikal intraepitelyal lezyonların (SIL) kadın sağlığı açısından önemini vurguladı. Servikal intraepitelyal lezyonların genellikle Human Papilloma Virüsü (HPV) enfeksiyonları sonucu geliştiğini belirten Medical Point Gaziantep Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. M. Mutlu Meydanlı, "HPV, servikal kanserin başlıca nedeni olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle düzenli tarama testleri, erken aşamada anormal hücrelerin tespiti için son derece önemlidir" dedi. “HPV testleri ile bu lezyonların büyük bir kısmı tespit edilebilir” Medical Point Gaziantep Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Meydanlı, "Servikal intraepitelyal lezyonlar, derecelerine göre düşük dereceli (L-SIL) ve yüksek dereceli (H-SIL) olarak sınıflandırılır. Düşük dereceli L-SIL’ler genellikle kendiliğinden iyileşebilirken, yüksek dereceli lezyonlar tedavi gerektirir. Erken dönemde yapılan pap smear ve HPV testleri ile bu lezyonların büyük bir kısmı tespit edilebilir. Tedavi edilmezlerse, bu lezyonlar zamanla servikal kanser riskini artırabilir" ifadelerini kullandı. “Risk faktörleri ve önlenmesi” HPV enfeksiyonunun yanı sıra, servikal intraepitelyal lezyonların gelişmesinde sigara kullanımı, bağışıklık sistemi zayıflığı ve çok sayıda cinsel partner gibi risk faktörleri de etkili olabileceğini söyleyen Dr. Meydanlı, "Bu lezyonların gelişimini önlemek için birincil koruma olarak 10-12 yaşları arasındaki kız çocuklarının aşılanması gereklidir" şeklinde konuştu. Tedavi seçenekleri Prof. Dr. M. Mutlu Meydanlı, "Servikal intraepitelyal lezyonların tedavisinde, hücresel değişimlerin derecesine bağlı olarak farklı yöntemler uygulanmaktadır. L-SIL’ler genellikle izlem altında bırakılırken, H-SIL’ler cerrahi müdahale gerektirebilir. Bu müdahaleler arasında lazer tedavisi, kriyoterapi ve konizasyon gibi yöntemler yer alır. Erken teşhis ve uygun tedavi ile servikal kanserin önlenmesi mümkündür. Bu nedenle, kadınların yıllık jinekolojik kontrollerini aksatmaması büyük önem taşır" diye konuştu.