ASAYİŞ - 24 Şubat 2015 Salı 15:34

Burcu'nun ailesi ömür boyu hapis istiyor

A
A
A
Burcu'nun ailesi ömür boyu hapis istiyor

Adana’da, kıskançlık nedeniyle boşanma aşamasına geldiği eşi tarafından 4.5 aylık hamileyken öldürülen Burcu Çiftçi’nin ailesi ve ‘Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ üyeleri, sanığın ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi.

Kıskançlık nedeniyle eşiyle sürekli tartışan ve boşanma kararı alan 20 yaşındaki Burcu Çiftçi, henüz 4.5 aylık hamileyken 10 Eylül 2014 tarihinde eşinin sıktığı 3 kurşunla hayatını kaybetti. Çiftçi cinayetinin 2. duruşması bugün Adana Adliyesi’nde görüldü. Dava, ertelendi. Duruşmayı şehir dışından gelen ‘Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ üyesi kadınlar ve avukatlar da izledi.

Duruşma sonrası basın açıklaması yapmak için İnönü Parkı’nda toplanan grup üyelerinin yanında Burcu Çiftçi’nin annesi Songül Özbek ve kendisini aldattığını iddia ettiği eşi tarafından boğularak öldürülen Halime Yelmez’in annesi Aliye İnal da yer aldı. Birer konuşma yapan anneler, kadın cinayeti faillerinin, töre cinayetlerinde olduğu gibi ilk celsede ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Bu sırada Burcu Çiftçi'nin annesi Songül Özbek, kızının fotoğrafına bakarak gözyaşı döktü.

“İNDİRİM DEĞİL, AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET”

‘Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ adına basın açıklamasını okuyan Elif Karan, sanıkların uydurma bahanelerle indirimlerden faydalandıklarını kaydetti. Mersin’in Tarsus ilçesinde evine gitmek için bindiği minibüsün şoförü tarafından öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’dan sonra Çekmeköy’de bir kadının ölü bedeninin çöp konteynerinde bulunduğuna dikkat çeken Karan, Manisa’da da bir kadının yakıldığını ve kısa süre içerisinde pek çok cinayetin yaşandığını kaydetti.

Devletin mutlaka somut adımlar atması gerektiğini savunan Elif Karan, “Aksi takdirde kadınlar öldürülmeye devam edecek. Ancak kadın cinayetlerinin çözümü bizde. Bir araya gelirsek çözümü bulabilir, kadın cinayetlerinde indirim verilmemesini, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının kanunlara geçmesini sağlayabiliriz. Bu yüzden başka Özgecanlar olmasın diye yılmıyoruz, usanmıyoruz, meydanlarda olmaya devam ediyoruz. Tüm kadınları yaşam hakkı için gerekli olan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yasalaşması için bir araya gelmeye çalışıyoruz” diye konuştu.

Basın açıklaması sırasında Burcu Çiftçi'nin annesi Songül Özbek ve Halime Yelmez'in annesi Aliye İnal'ın gözyaşı döktüğü görüldü. 

Yoldan geçerken basın açıklamasına katılan bir kadın da erkeklerin kadınları kolayca kandırdığını ve büyük zararlar verdiğini belirterek gözyaşı döktü.
Basın açıklamasından sonra grup olaysız dağıldı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’yı film üretim merkezi haline getirmek için imzalar atıldı Akdeniz Üniversitesi ve Akdeniz Film Yapım ve Tanıtım Derneği ile Antalya’nın film yapım şehri olması amacıyla iş birliği protokolü imzalandı. Protokol kapsamında düzenlenecek Akdeniz Film Yapım Festivali ile Antalya’nın, Akdeniz’in sinema sektöründeki potansiyelinin gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor. Akdeniz Üniversitesi Yönetim Kurulu Salonunda yapılan protokol imza törenine Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seçil Deren Van Het Hof, İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ayşad Güdekli, Akdeniz Film Yapım ve Tanıtım Derneği Doğacan Aktaş katıldı. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Akdeniz Film Yapım ve Tanıtım Derneği Doğacan Aktaş’ın imzaladığı protokol ile Akdeniz Bölgesinde film endüstrisini geliştirmek, bölgenin kapsamlı bir film üretimi merkezi olarak değerlendirilmesi açısından gerekli ekibin yetiştirilmesi, Akdeniz Bölgesinin doğal platolarını tanıtmak, ulusal ve uluslararası film projelerinin bölgede çekilmesini sağlamak amaçlanıyor. “Antalya açık hava platosu” Protokol imza töreninde konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Bugün imzaladığımız iş birliği protokolü, bölgemizin ve ülkemizin sinema sektöründe yeni bir sayfa açması adına atılmış önemli bir adım olacak. Şehrimiz, sahip olduğu eşsiz doğal güzellikler, tarihi dokusu ve çeşitli coğrafi yapısıyla adeta bir açık hava platosu. Bu özellikleriyle yerli ve yabancı yapımcılar için cazip bir çekim alanı olma potansiyeline sahip. Ayrıca, kapalı film platoları gibi altyapı çalışmalarını da hızlandırarak, bölgeye film ekiplerini, ekipmanlarını ve yeni yatırımları çekmek için çalışmalar yapmayı hedefliyoruz” dedi. “Küresel düzeyde tanınıyor” Filmlerin çekildikleri bölgelerin uluslararası boyutta tanıtılmasına ve turizme katkı sağladığına vurgu yapan Rektör Özkan, “Sinemanın kültürel ve ekonomik etkileri yadsınamaz bir gerçek. Filmler, çekildikleri bölgelerin uluslararası platformda tanıtılmasını sağlarken, aynı zamanda çekim yapılan şehirlerin turist çekme potansiyelini de büyük ölçüde artırıyor. Bugün birçok şehir, film prodüksiyonları sayesinde küresel düzeyde tanınır hale geliyor ve film turizmiyle önemli ekonomik faydalar sağlıyor. Sadece ekonomik değil, sosyal olarak da sinema sektörünün bir şehre kazandırdığı katkılar çok büyük” şeklinde konuştu. “Altın Portakal Film Festivaline alternatif değil” Üniversitelerin görevinin bulunduğu şehre yeni vizyonlar kazandırmak olduğunu belirten Rektör Özkan, Akdeniz Üniversitesi olarak şehrin sinema endüstrisindeki potansiyelini hayata geçirerek, Antalya’yı sadece Türkiye’nin değil, dünyanın film üretim merkezlerinden biri haline getirmeyi hedeflediklerini söyledi. Protokol kapsamında düzenlenecek Akdeniz Film Yapım Festivali için de bilgi veren Rektör Özkan, “Düzenlenecek festival Altın Portakal Film Festivaline alternatif değil. Bununla amacımız turizm yanında sinema sektörünün Antalya’da canlanıp büyümesi, bir marka haline getirmek aslında. Antalya bunun için çok güzel ve açık bir platform” dedi. “Amaç, Antalya’yı film üretim merkezi yapmak” Antalya’yı yeni bir film üretim merkezi yapmak istediklerini söyleyen Akdeniz Film Yapım ve Tanıtım Derneği Doğacan Aktaş, “Bugün Antalya ve Akdeniz Bölgesi için sinema sektörü için çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Protokolümüz şehrimizde uluslararası ve ulusal büyük sinema projeleri ağı, bir alt yapı kurmak için üniversitemizle bir protokol imzaladık. Bu protokol ile uluslararası film şirketlerinin bölgemizde film çekmesi üzerine bir stratejik geliştirme programından bahsediyoruz. Bunun ilk adımı Akdeniz Film Yapım Festivali. Film üretim üzerine projelerin yarıştığı ve en alt kategoriden başlayarak ilk adımının üniversite öğrencilerinin olduğu ulusal kategorilerin olduğu film yapımcılarının bölgemizde film çektiği bir adımdır bu. Şehrimize önümüzdeki yıllarda uluslararası projelerin daha fazla proje gelmesi için bir çok teşvikin, yerel kaynakların entegre halde çalışarak sinema endüstrisinin bu bölgede İstanbul’dan sonra yeni bir film üretim merkezi olarak ülkemize kazandırmak en temel amaçlarımız arasında” diye konuştu. Protokol imza töreni imzaların atılmasıyla sona erdi.
Kırşehir Bakan Memişoğlu: "Kadro ilanından sonra KPSS puanı ile dağıtım yapacağız" KIRŞEHİR (İHA) – Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Kongre ve Tıp Merkezi’nde Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi açılış dersine konuk olan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Kadro ilanından sonra KPSS puanı ile dağıtım yapacağız" dedi. Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi inşaat alanında yaptığı inceleme sonrasında Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi açılış dersine geçen Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na bir Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri öğrencisi sağlık alanında yapılacak atamaları sordu. Bakan Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, “Kadro ilan edilecek ve KPSS puanına göre de dağıtım yapacağız. Hemşireliğe inanılmaz ihtiyaçlarımız var. Türkiye, Avrupa ortalamasının yaklaşık 3’te birine kadar hemşire ihtiyacı var. Sen iyi hemşireysen Türkiye’de her yerde sana iş var ve ihtiyaç var” yanıtını verdi. "Etik değerler ve çalışkanlık korunmalı" Kırşehir’de, öğrencilere hitap eden ve ilk dersi veren Bakan Memişoğlu, etik değerler ve çalışkanlığın korunması gerektiğini belirtti. Öğrencilere anlatımda bulunan Bakan Memişoğlu açıklamasında, “Hacı Bektaşi Veli, Mevlana, Yunus Emre bilgisi kadar etik değerlerini, çalışkanlığını insaniyetliğini dünyaya hüküm sürecek hale getirmek sizin ve sizin çocuklarının kuşaklarının yapabileceği bir şey. Bizler; bu duruma sadece öncülük etmeye çalışıyoruz. Bugün 40 bin insanı herkesin gözü önünde vahşi bir medeniyet yok ediyorsa bu bizim çalışmamamız ve üretmememizin sebebidir” dedi. Öte yandan programda konuşan Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Mustafa Kasım Karahocagil de, üniversitede yaşanan kalite süreçleri hakkında bilgiler aktardı.