EKONOMİ - 17 Ağustos 2024 Cumartesi 09:11

Gümüşhane’de ‘süper meyve’ Aronya beklenenden erken meyve verdi

A
A
A
Gümüşhane’de ‘süper meyve’ Aronya beklenenden erken meyve verdi

Gümüşhane’nin Kürtün ilçesinde geçen yıllarda çiftçiler tarafından ekimi gerçekleştirilen ve şifa kaynağı olması nedeniyle ‘süper meyve’ olarak adlandırılan Aronya beklenenden erken meyve verdi.


Ana vatanı Kuzey Amerika olan, içerdiği mineraller ve vitaminler sayesinde hücreleri yenileyip vücudun bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinen Aronya meyvesi Gümüşhane’nin iklim ve toprak yapısının etkisiyle erken meyve verdi. Normal şartlarda 3-4 yılda verimli meyve verdiği belirtilen Aronya bitkisinin Kürtün ilçesinde 2 senede gösterdiği gelişim çiftçiyi bir taraftan mutlu ederken bir yandan da tesisleşme ve pazar noktasında istenilen seviyeye gelinememiş olması düşündürüyor.


Kızılderililerin şifa niyetiyle tükettiği ve sağlık üzerindeki olumlu etkileri nedeniyle “süper meyve” olarak adlandırılan Aronya meyvesinin çok yüksek bir katma değere sahip olduğunu ve kilosunun 300 TL’ye kadar satılabileceğini dile getiren Kürtün Ziraat Odası Başkanı Yunus Karakaş ilçede toplamda 100 dekarlık bir alana fidanlar dikildiğini ve ilerleyen yıllarda 100 ila 150 ton arasında bir üretim beklediklerini ifade etti.



“Amacımız Harşit Vadisi’nde 1 milyon Aronya fidanı”


Bitkinin beklenenden erken meyve vermesi nedeniyle pazar arayışı noktasında eksiklikleri olduğunu ve çözüm bulmak için çalışmalarını sürdürdüklerini aktaran Kürtün Ziraat Odası Başkanı Yunus Karakaş, “Aronya Kürtün’e yaklaşık 3 yıl önce geldi. Burada gördüğünüz bahçe bizim örnek bahçelerimizden bir tanesi. Biz uzman arkadaşlarla yaptığımız görüşmelerde Kürtün’ün bu iş için uygun bir iklim ve arazi yapısına sahip olduğunu öğrendik ve bununla ilgili bir çalışma başlattık. Daha sonra DOKAP ve Trabzon Orman Bölge Müdürlüğümüz vasıtasıyla bir proje yaptık, biz de her şekilde destek vermek suretiyle ve bahçelerimizi kurduk. Bu bitkilerin normalde 4-5 yılda meyve vermesi lazım ama Kürtün’de 3 yılın ardından baya verimli bir şekilde meyve vermeye başladı. Bölgemize oldukça uygun bir meyve. Aronya katma değeri çok yüksek olan bir ürün. Bu bilimsel olarak da kanıtlanmış, kansere, kolesterole ve şekere iyi geldiği tespit edilmiş bir ürün. Kürtün’de yaklaşık 60 dönüm kapama bahçe, 40 dönümde açık alanda olmak üzere toplamda 100 dekar Aronya bahçemiz var. 1 dekarda yaklaşık 1 buçuk tona kadar verim elde edebiliyorsunuz. Bu da ilerleyen yıllarda 100-150 ton bir Aronyamız olacak demektir. Meyvelerimiz güzel, bahçelerimiz güzel ama yavaş yavaş pazarlama aşamasına geçtiğimiz için, bu noktada sorunlarımız var. İnşallah bunları da aşacağız. Aronyanın yaygınlaştığı Yalova ve Bursa gibi bölgelerde araştırmalarımıza göre kilosu yaklaşık 300 TL civarında satılıyor. Altyapı kurup kooperatifler kurmuşlar biz bu noktada eksiklikler yaşıyoruz. Biz 4-5 senede meyve vereceğini düşündüğümüzden aslında biraz hazırlıksız yakalandık. Kürtün’ün ve Gümüşhane’nin hemen hemen her yerinde yetişebilecek bir ürün. Amacımız Harşit Vadisi’nde 1 milyon fidan. Bu ürünün soğutma depoları, kurutma ve paketleme gibi altyapılarla desteklenmesi gerekiyor, yoksa yazık ederiz, yazık olmasın” dedi.



“Pazar sorunu çözülürse çiftçinin yüzü daha da gülecek”


Çayırçukur Köyü’nde 2 dönümlük arazisi üzerine Aronya meyvesi yetiştiren ve verimden memnuniyetini dile getiren Ethem Çiftçi, “Yetiştirmesini çok iyi yaptık ama pazarlama noktasında hiç yokuz. Aronya meyvesi kolesterolü aşırı derecede düşürüyor. Test etsinler baksınlar. Bunu 20 gün günde 10-15 tane yesin, ben denedim tabi ki biz doktor değiliz ama düşüyor mu düşmüyor mu görsünler. Şeker, kalp zaten bu ürünün antioksidan özelliğini çok yüksek olduğunu söylüyorlar çok iyi geliyor bu tür rahatsızlıklara. Yetiştirilmesi kesinlikle zor değil, örtü altı olursa verimi kat kat artar. Burası 2 yıllık bir bahçe ama görenler diyor ki burası en az 3-4 yıllık bu bakımla alakalı bir durum. Bahçeye diktim olsun hesabına girerseniz olmaz. Pazar sorunu çözülürse çiftçinin yüzü kesinlikle güler. Gübresini vereceksin, sulaması çok önemli. Kurak dönemlerde 3-4 günde bir su verilmesi gerekiyor ama yağışlıysa hiç suya bile ihtiyacı yok” diye konuştu.



Gümüşhane’de ‘süper meyve’ Aronya beklenenden erken meyve verdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Bu işletmenin kazanları kuru fasulye, duvarları tarih kokuyor Türkiye’nin siyasi ve sanat dünyasının önemli isimlerinin fotoğrafları Rize’de 1958 yılından bu yana hizmet veren kuru fasulyesi ile meşhur işletmenin duvarlarında sergileniyor. Rize’nin Çayeli ilçesinde kuru fasulyesi ile meşhur işletmesinde hizmet veren Selahattin Hüsrev, babadan kalma işletmesinde babadan kalma geleneği sürdürmeye devam ediyor. Baba Hacı Fahri Hüsrev 40 yıl önce Türkiye Cumhuriyeti’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın Başbakan olduğu dönemde kuru fasulyesi ile meşhur işletmesinde çektirdiği fotoğrafı duvarına asmasıyla bir gelenek başlattı. 40 yıldır kuru fasulye yemeye gelen siyasetçi, sanatçı, sporcu gibi tanınmış kişilerin fotoğrafları işletmenin duvarlarını süslerken, kendisinden işi devralan Selahattin Hüsrev de babadan kalma geleneği hiç bozmadı. 40 yıldır süre gelen gelenek şimdilerde ise ilçeye giden herkesin dikkatini çekmesine ve tarihi duvarların önünde fotoğraf çektirmesine sebep oldu. 40 yıldır çekilen bütün fotoğrafları işletmelerinin duvarına astıklarını ifade eden Hüsrev “Fotoğraf olayına 1983 yılında başladık. İlk fotoğrafımıza rahmetli Turgut Özal ile başladık. Daha eski tarihten başlasaydık bir sürü fotoğraf olurdu burada. İşletmemizde yemek yiyen devlet büyüklerimiz, sanatçılarımız hepsinin fotoğrafı var” dedi. Demirel ile güldüren anı Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) merhum lideri Alparslan Türkeş’ten tutun Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e kadar rahmetli olmuş birçok siyasinin fotoğrafını duvarlarında sergileyen Hüsrev, Demirel ile yaşadıkları anıyı “Demirel ile bir anımız var. Böyle fotoğraf çektirirken resimde babam sağına geçti, ben soluna. O sırada babama dedi ki ‘Sen soluma geç’ bana ‘Sen sağıma geç’ dedi. Sonra ‘Ben gençleri sağıma, yaşlıları soluma alırım’ dedi. Bizim için güzel bir anı oldu” ifadeleriyle anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeri ayrı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da birden fazla fotoğrafı olduğuna dikkat çeken Hüsrev, Erdoğan’ın fotoğraflarının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden başladığını dile getirerek “Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da devamlı geliyor. Hatta Belediye Başkanı olduğu dönemde geldiği zamandan bile resmi var. Cumhurbaşkanı olduktan sonra da valilikte birkaç kez yemek verdik kendisine. Her geldiğinde yine bizden yemek alır. Onun yeri bizde ayrı” diye konuştu. “Türkiye’nin yakın tarihinin siyasi ve sanat dünyasını biz bu köşemizde yaşatıyoruz” Türkiye’nin siyasi ve sanat tarihini duvarında barındırarak insanlarında dikkatlerini çektiklerinin altını çizen Hüsrev “Türkiye’nin yakın tarihinin siyasi ve sanat dünyasını biz bu köşemizde yaşatıyoruz. Burada birçok hatıramız var. Hepsinin ayrı ayrı anısı var. Rahmetli Erbakan’ın hocamız da, var Deniz Baykal da var. Güzel bir hatıra hepsi. Müşteriler bakıyor seviniyor devlet sanatçılarımız devlet adamlarımız var mesela. Elimizden geldiği kadar devam ettirmeye çalışıyoruz. Güzel bir hatıra. Gelen müşterilerimizde bakıyor çektiğimiz fotoğraflara. Siyaset ve sanat dünyasının bir tarihini burada yaşatıyoruz. Hatta işletmenin fotoğrafların asılı oluğu kısmını hiç bozmadık. Otantik havasını bu şekilde tutuyoruz” şeklinde konuştu.
Aydın Dikenlerin arasında zahmetle toplanan kuşburnu, tezgahlarda yerini aldı Aydın’ın dağlarından bin bir zahmetli toplanan, kış aylarında tercih edilen kuşburnuna rağbet artarken pazar tezgahlarındaki yerini aldı. Ülke genelinde birçok dağ kesiminde yetişen ve zengin C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiren kuşburnu bitkisi semt pazarlarını süslerken, vatandaşların da talebi arttı. Aydın’ın dağlarından binbir zahmetle toplanarak pazar tezgahlarına getirilen kuşburnu özellikle kış aylarında en büyük şifa kaynağı olarak gösteriliyor. Daha çok vatandaşlar tarafından kış aylarında bağışıklık sisteminin güçlenmesi için bitkisel çaylar başta olmak üzere marmelat ve reçel yapımında da kullanılan kuşburnu, semt pazarlarında kilosu 120 TL’ye satılıyor. Havaların soğumasıyla birlikte vatandaşların doğada yetişen doğal ürünlere yöneldiğini söyleyen pazarcı esnafı Leyla Bilir; “Kuşburnu mükemmel bir koruyucu ve şifa kaynağı. Kuşburnunun insan vücuduna çeşitli faydaları var. Bizler de dağlardan toplayarak vatandaşların hizmetine sunuyoruz. Kuşburnunu toplamak çok zahmetli. Kuşburnun fiyatı mevsimine göre değişiyor. Dağlardan dikenlerin içerisinde toplanıyor. Zahmetle topladığımız ürünleri de burada satıyoruz. Kilosu 120 TL’ye satılıyor. Vatandaşlarımız da doğal ürünlere rağbet gösteriyor. Hem çay olarak hem de reçeli yapılarak tüketiliyor” dedi.