GÜNDEM - 22 Kasım 2024 Cuma 10:38

Kuaförlük kursuna katılan genç kızların hayali kendi iş yerini açmak

A
A
A
Kuaförlük kursuna katılan genç kızların hayali kendi iş yerini açmak

Gaziantep’teki genç kızlar, en büyük hayalleri olan kendi iş yerini açmak için kadınlar için açılan kuaförlük kurslarında meslek öğreniyor.



Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları’na (GASMEK) bağlı merkezlerde ve sosyal tesislerde düzenlenen ücretsiz bayan kuaförlüğü ve cilt bakım kursuna katılan kadınlar hem meslek sahibi oluyor hem de aldıkları sertifikayla işletme açabiliyorlar. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan bayan kuaförlüğü ve cilt bakım kurslarında kalifiye bayan kuaförleri yetiştiriliyor. Eğitmenler tarafından kursiyerlere saç kesimi, boya, perma, röfle, gelin saçı, türban bağlama, fön, topuz, makyaj ve cilt bakımı eğitimi teorik ve uygulamalı olarak veriliyor.


Hem meslek öğreniyorlar hem sertifika alıyorlar


Kuaförlük ve cilt bakım kursuna katılan kadınlar ve genç kızlar, ücretsiz kurslar sayesinde hem meslek sahibi oluyor hem de aldıkları sertifikayla işletme açarak geleceğe güvenle bakabiliyorlar. Kursa katılan kadınlar ve genç kızlar, kursta aldıkları eğitimin ardından ise iş yeri açarak kendi işinin patronu oluyor. Kurslara yoğun ilgi gösteren kadınlar ve genç kızlar, kursta kuaför salonlarında uygulanan işlemlerin tamamını öğreniyor ve kendilerini bu alanda geliştirme fırsatı buluyor. Kimi kursiyerler hobi olarak kursa gelmeyi tercih ederken, kimileri ise aldığı eğitimin ardından kendi iş yerlerini açarak meslek sahibi oluyor.


“Kursiyerlerimiz çocukluk hayallerini gerçekleşiyor”


Kurs hakkında bilgi veren usta öğretici Güneş Bay, kadınların, özellikle de hayallerinin peşinden koşan genç kızların kursa yoğun ilgi gösterdiğini belirtti. Kursiyerlerinin büyük bir çoğunluğunun hobi olarak kursa geldiğini daha sonra ise açtıkları iş yeri ile meslek sahibi olduğunu söyleyen Bay, “Bu kursta kuaförlük ve makyaj üzerine usta öğreticilik yapıyorum. Öğrencilerimiz bu kursa hem kendi hayallerini gerçekleştirmek için hem hobi amacıyla hem de moral bulmak için geliyorlar. Kursta makyaj ve saç bakımı üzerine eğitimler veriyoruz. Kızlarımız kursta bir taraftan eğitim görüyorlar bir taraftan da ders görürken eğleniyorlar. Kursumuzda aldıkları makyaj ve saç bakımı eğitimlerinden sonra ustalık sınavına görüp usta öğretici belgelerini alıp kendi iş yerlerini açıyorlar. Kursunu tamamlayanlar kuaförlerde de çalışabiliyorlar. Kendi iş yerlerini açan kursiyerlerimi var. Kadınlar evde boş durmak yerine hem bu kursa gelerek eğitim görüyorlar hem de para iş yerlerini kurduklarında para kazanıyorlar. Bu şekilde geçimlerini sağlayanlar var” dedi.


"Hayalim olan mesleği öğrenmek ve yapmak için bu kursa geldim"


Hobi olarak başladığı kurs sonrasında iş yeri açmak istediğini belirten Kübra Hanım, “Benim birçok arkadaşım kuaförlük kursuna geliyordu. Ben de arkadaşlarımla birlikte bu kursa gelmek istedim. Zaten hep küçüklükten beri hayalimdi. Daha iyi yerlere gelmeyi istiyorum. Makyaj yapmayı seviyorum. Makyaj yaparak bütün sıkıntı ve stresi dağıtıyorum. Uzun bir süredir bu kursa geliyorum. Makyaj yapmayı öğrendim ve çok mutluyum. Kuaförlük çok severek yaptığım bir meslek” ifadelerini kullandı.


"Bize böyle bir imkan sağladığı için Gaziantep Büyükşehir Belediyesine teşekkür ederim"


Kursu tamamlayıp sertifikasını aldıktan sonra kendi işletmesini açmayı planlayan Esra Demir ise, “Ben 4-5 aydır GASMEK kursuna geliyorum. Kendimi geliştirmek için kuaförlük kursunda işin alt tabanını öğrendim. Bu kursu açtığı ve bize böyle bir imkan sağladığı için Gaziantep Büyükşehir Belediyesine teşekkür ederim” şeklinde konuştu.


"Hem ortamdan hem de kursta aldığım eğitimden çok memnunum"


Çocukluktan beri bayan kuaförü olmak istediğini belirten Buse Nur Engin de, “Birkaç arkadaşımın tavsiyesiyle bu kursa geldim. Kursun hem ortamından hem de kursta aldığım eğitimlerden dolayı çok memnunum. Hocamızın sayesinde güzel eğitimler alıyoruz. Kursumuz çok güzel geçiyor. Güzel bir ortam var. Bu kursu herkesi tavsiye ediyorum” diye konuştu.


(SVY-Y)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi üyeleri savunma yapıyor: "Basında linç edildim" İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine beşinci gününde devam ediyor. Bağcılar Medilife Hastanesi’nde yenidoğan yoğun bakım sorumlu doktoru olarak çalışan ve 4 bebeğin ölümünde sorumluluğu olduğu iddianamede belirtilen Dursun Eryılmaz, verilen aranın ardından savunma yaptı. Eryılmaz savunmasında, bir bebeğin ölümü ile ilgili basın tarafından linç edildiğini söylerken, ölümünden sorumlu tutulduğu bir başka bebeği ise hatırlamadı. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava beşinci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, Bağcılar Medilife Hastanesi’nde yenidoğan yoğun bakım sorumlu doktoru olan; ayrıca Melek Süleymanoğlu, Öykü Helvacı, Havanur Karakoç ve Ayaz Karaduman bebeğin ölümünde sorumluluğu olduğu iddianamede belirtilen Dursun Eryılmaz savunma yaptı. “Basında linç edildim” Eryılmaz savunmasında, “Karakoç bebek Yalova’da doğdu. Bağırsaklarında çürüme olduğu söylendi. 112 tarafından bize sevk oldu ve yatışı yapıldı. Gerekli tetkik ve tedavileri alındı. Çocuk cerrahisi değerlendirdi. Hasta ameliyat edildi, entübe şekilde yatıyordu. Gözlemden sonra beslenmeye başlandı. Çocuk kilo almadı, kilo kaybetti. Bağırsaklarının emilimi bozuk çocuğun. Bu bebek de eks oldu. Bebeğin başında da ben vardım. Bebeği entübe ettim. Müdahale ettim, toparladım, döndü. Sonra genel durumu bozuldu. Canlandırma işlemi yaptık ama 2 saat sonra eks oldu. Akşam polis geldi. Ben sonradan geldiğimde polisi görmedim. Polis çıkıp gitmişti. Basında en çok Karakoç bebek tarafından linç edildim” dedi. Karaduman bebeğin ölümüne ilişkin ise sanık Eryılmaz, “KSS Eğitim Araştırma Hastanesi’nde doğuyor. Solunum sıkıntısı, kan şekeri düşüklüğü nedeniyle hastanemize 112 aracılığı ile sevk edildi. Hastaya damar yolu açıldı. Tedavisine başlanıyor. Bebek yatışı devam ederken eks oluyor. 45 dakika canlandırma işlemi sürüyor nöbetçi doktor var o saatte. Bana hiç haber verilmiyor. Bana olayı anlattılar. Bu bebek de bu şekilde eks oldu” diye konuştu. Ölümünde sorumluluğunun bulunduğu bebeği duruşmada hatırlamadı Dursun Eryılmaz, “Melek Süleymanoğlu bebek hatırlayamadığım bir bebek. Ama anladığım kadarıyla bebek solunum sıkıntısı ile başka bir hastaneden bize geliyor” dedi. Çalıştığı şirketin sahibini bilmediğini iddia etti Sanık Eryılmaz savunmasının devamında, “Benim maaşım şirketten yatıyordu. Şirketin kimin olduğunu bilmiyordum. Tutuklanmadan birkaç ay önce Fırat Sarı’yı gördüm. ‘Ben buranın işletmesini devraldım’ dedi. Ben o şekilde Fırat Sarı’dan maaş aldığımı anladım. Bizde günlük epikriz yazacağız diye bir kural yok. Notlar alıyorduk. Sonrasında da yazabilirdik” ifadelerini kullandı. Mahkeme başkanı tarafından İlker Gönen ile Çağla Durmuş arasında geçen “Dursun ağabeyle ağzın bir olsun yani” konuşması Eryılmaz’a soruldu. Sanık bu konuşmaya ilişkin “Polis geldiği için o gün tedirgin olduklarından böyle söylemişlerdir” dedi.