YEREL HABERLER - 09 Mart 2012 Cuma 14:05

YUKARI KARAVAİZ KÖYÜNDE KUR’AN-I KERİM ÖĞRETİLİYOR

A
A
A
YUKARI KARAVAİZ KÖYÜNDE KUR’AN-I KERİM ÖĞRETİLİYOR

Gaziantep’in Araban ilçesine bağlı Yukarı Karavaiz köyündeki yetişkin erkek ve kadınlara yönelik teknolojinin imkanlarından faydalanılarak projeksiyon cihazı ile ses düzeni kurularak Kur’an-ı Kerim öğretiliyor.
Araban İlçe Müftüsü Ahmet Sevinç, Yukarı Karavaiz köyü taziye evinde yetişkin kadınlara, köy camisinde de yetişkin erkeklere köyün hocası Hacı Emre tarafından pazartesi, çarşamba ve perşembe günleri olmak üzere haftada üç gün Kur’an-ı Kerim öğrettiklerini belirterek, "Teknolojinin imkanlarını kullanarak, projeksiyon cihazı ve ses sistemiyle geçen yıl ilçede ilk defa Elif Beldesinde açtığımız yaz Kur’an kursunda kursiyerlerimize verdiğimiz Kur’an okuma eğitiminin kursiyerlerimiz üzerinde başarılı olduğunu gördük ve kursiyerlerin Kur’an okumaya kısa sürede geçtikleri için bu yıl da ilçe merkezi ve ilçeye bağlı köylerde, İlçe Müftülüğü olarak açtığımız Kur’an kurslarımızda projeksiyon cihazı ve ses sistemi kullanmaya başladık. İlçe Müftülüğü olarak ilçeye bağlı Yukarı Karavaiz köyümüzde cami hocamız Hacı Emre ile yetişkin kadın ve yetişkin erkeklere yönelik Kur’an kursumuzda projeksiyon cihazı ve ses sistemi kurduk" dedi.
Kursiyerlerin projeksiyon cihazı ve ses sistemiyle açılan Kur’an kursundan memnun olduklarını kaydeden Sevinç, "Kursiyerler teknolojinin imkanlarıyla Kur’an okumaya daha iyi ve erken geçtiklerini belirtti. Yukarı Karavaiz köyünde teknolojinin imkanlarını kullanarak yetişkinlere açtığımız Kur’an kursuna köy sakinlerinin yoğun ilgi göstermesi İlçe Müftülüğümüzü memnun etti" diye konuştu.
Müftü Sevinç, ziyaret ettiği kursta kursiyerlerle sohbet edip sorularını yanıtladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Burdur Hiç evlenmeyen 69 yaşındaki Emine ninenin kına gecesi hayali gerçek oldu Burdur’da huzurevinde kalan ve daha önce hiç evlenmeyen 69 yaşındaki Emine Gülay’ın hayali olan kına gecesi öğrenciler ve huzurevi sakinleri tarafından gerçekleştirilen organizasyonla gerçek oldu. 69 yaşında bindallı giyen Gülay’ın mutluluğu gözlerine yansıdı. Burdur’da Aile Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne bağlı Hilmi Hafize Evin Huzurevi ve Yaşlı Bakım Rehabilitasyon Merkezi’nde yaşayan Emine Gülay Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ile Huzurevi arasında imzalanan protokol çerçevesinde huzurevinde düzenlenen zihinsel, biyopsikososyal gelişim atölyesinde üniversite öğrencilerine daha önce hiç evlenmediğini, bu yüzden de bir kına gecesinin olması hayalinin olduğunu söyledi. Bunun üzerine harekete geçen MAKÜ Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Huzurevi yönetimi "Hayaller gerçekleştiriliyor projesi" çerçevesinde Emine Gülay için huzurevi bahçesinde bir kına organizasyonu düzenledi. Organizasyona bindallısını giyip süslenerek gelen Emine Gülay’ın mutluluğu gözlerine yansıdı. Halk oyunları gösteri ile başlayan kına organizasyonunda yerel sanatçılar sahne aldı. Kırmızı bindallısı ile öğrencileri ve huzurevi sakinlerini etrafına toplayan Gülay vur patlasın çal oynasın diyerek kurtlarını döktü. 69 yıllık hayali gerçek olan Gülay, ellerine kına yakıldığı esnada ise duygulanarak mutluluktan gözyaşlarına boğuldu. "Hayalim gerçek oldu" Kına gecesi hayalinin gerçekleştiği için çok sevinçli olduğunu söyleyen Emine Gülay, "Ben daha önce hiç evlenmedim. Huzurevi müdürüm ve hocalarımın sayesinde bugün hayalim gerçek oldu. Kına gecemin olmasını çok işitiyordum. Allah razı olsun herkesten. Benim için kına gecesi yaptılar. Çok mutlu oldum. Şimdi kına gecemde bol bol oynatacağım kızları. Kendime de kına yaktıracağım, altın toplayacağım. Gelen tüm misafirlerimin ayaklarına sağlık. İyi ki varsınız yavrularım" dedi. "Allah devletimizden razı olsun" Kına organizasyonuna katılan Emine Gülay’ın abisi Mehmet Gülay (78) ise, "Kardeşimin bu mutlu gününü daha önce görebilseydim keşke. Biz hanımınla kardeşlerime anne baba olmaya çalıştık. Garibandık eskiden biz, nasip olmadı. Bizim kimsemiz yok. Allah devletimizden razı olsun" şeklinde konuştu. "Yaşlılarımızın yüzünde küçük de olsa bir mutluluk gerçekleştirebildiysek ne mutlu bize" Organizasyonun gerçekleştirilmesinde büyük rol oynayan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Deniz Şahin, "Biz Yaşlılık Çalışmaları Merkezi olarak Hilmi Hafize Evin Huzurevi’nde son bir yıl içerisinde 30 farklı zihinsel, sosyal, etkileşim atölyesi gerçekleştirdik. Bir yıla yaydık bu atölye çalışmalarımızı. Atölye çalışmalarımız sırasında burada huzurevi sakinlerimizi çok daha iyi tanıma fırsatımız oldu. Kendi yaptığımız sohbetler de ve görüşmelerimiz sırasında bazı hayallerinin olduğunu ve gerçekleştiremedikleri bazı şeylerden bize bahsettiler. Biz de Huzurevi Müdürümüz İbrahim Çetinkaya ile bu hayalleri gerçekleştirebilir miyiz acaba diye düşündük. İlk olarak Emine teyzemizin kına organizasyonunu yaptık. Çünkü Emine teyzemiz bize buraya geldiğimiz zaman atölye çalışmalarımızda şunu söylemişti; ’Ben hayatımda hiç evlenmedim, düğün değil ama kına gecesi çok içimde kaldı. Bir kına gecem olsaydı çok isterdim’ dedi. Biz de ilk önce Emine teyzemin hayalini gerçekleştirmeyle işe başlayalım dedik. 2025 yılının aile yılı teması olması da bizim için çok kıymetli. Çünkü biz burada şunu gördük. Biz yaşlımızla, gencimizle, çocuklarımızla aslında ülke olarak koskocaman bir aileyiz. Bu minvalde yaşlılarımızın yüzünde bir gülümseme oluşturabildiysek, onları mutluluklarından minnacık da olsa bir katkımız olduysa ne mutlu bize" ifadelerini kullandı.
Elazığ Elazığspor’da hazırlıklar 3 puan için TFF 2. Lig’de şampiyonluk umudunu sürdüren Elazığspor, hafta sonu oynayacağı Karacabey Belediyespor maçının hazırlıklarına devam ediyor. Nesine 2. Lig Kırmızı Grup’un 32. haftasında evinde Karacabey Belediyespor ile karşılaşacak olan Elazığspor’da bu maçın hazırlıkları sürüyor. Hedefini TFF 1. Lig olarak belirleyen bordo-beyazlı ekipte antrenman öncesi teknik direktör Fırat Gül, futbolcular Maksut Taşkıran ve Muammer Zülfikar Yıldırım açıklamalarda bulundu. "3 puanla ayrılmak istiyoruz" Her an her oyuncunun forma şansı bulabileceğini belirten teknik direktör Fırat Gül, "Önümüzdeki süreç ne gösterir bilmiyoruz. Karacabey ligin dinamik takımlarından birisi. İlk geldiğimde de söylemiştim biz sadece kendi maçımızla ilgileniyoruz. Tek amacımız Karacabey maçından 3 puanla ayrılmak. Taraftarlarımızın desteğine ihtiyacımız var. Bize olan destekleri bizi motive ediyor. 3’te 3’le başlamak ve tarihte bunu yapan ilk teknik direktör olmaktan çok gurur duydum. İnşallah kırılması güç bir rekora imza atarız. Bu 4’te 4 olur, 5’te 5 olur, nereye kadar giderse" dedi. "3’te 3 yaptık, seriyi sürdürmek istiyoruz" Teknik direktör değişiminin ardından takımda yakalanan olumlu havaya dikkat çeken Maksut Taşkıran, "Güzel bir yoldayız. Hoca değişikliğinden sonra iyi bir hava yakaladık. Üst üste 3 galibiyet aldık ve bu seriyi sürdürmek istiyoruz. Hedefimiz kalan maçların tamamını kazanmak ve rakiplerimizin puan kaybetmesini beklemek. Şu an tüm odağımız Karacabey maçı. Teknik ekibimizle birlikte analizlerimizi yaptık. Antrenmanlarımızı da bu doğrultuda sürdürüyoruz. Bu maç, play-off hedefimiz için kritik öneme sahip" ifadelerini kullandı. "Hata yapma lüksümüz yok" Karacabey Belediyespor karşılaşmanın final niteliğinde olduğunu belirten Yıldırım, "Şimdi gerçekten final gibi bir maç oynayacağız. Bu süreçte hata yapma lüksümüz yok. Aksaray ve Serik birbiriyle oynuyor. Onların sonucunu bekleyeceğiz ama bizim önceliğimiz kendi işimizi yapmak. Sahada kazanmak için her şeyi ortaya koyacağız" diye konuştu.
Bursa Bursa’da "Uludağ Enerji Zirvesi" start aldı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Zafer Demircan, "Türkiye’nin kurulu kapasitesi gücü yaklaşık 120 bin megavata ulaştı. Geçtiğimiz hafta açıklanan verilerle, bu yıl içinde bin 400 megavatlık ilave yatırımın da devreye girmesi bekleniyor. Böylece toplam kapasite dört kat artış göstererek bu seviyelere ulaştı. 2035 yılına kadar kurulu kapasitenin 226 bin megavata çıkarılması hedefleniyor" dedi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Enerji Konseyi destekleriyle "Geleceğin Enerji Stratejisi" temasıyla düzenlenen "Uludağ Enerji Zirvesi", Bursa Business School’da başladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Zafer Demircan, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada Türkiye’nin enerji konusunda 22 yılda önemli adımlar kat ettiğini açıkladı. Türkiye’nin enerji üretimindeki artışın büyük kısmını yenilenebilir enerjiden sağlanacağını belirten Dermircan, "Devletin yaptığı yatırımlar, özel sektör yatırımları ve kamu-özel iş birlikleriyle enerji alanında önemli adımlar atıldı. 2025 yılı Şubat ayı itibarıyla Türkiye’nin kurulu kapasitesi gücü yaklaşık 120 bin megavata ulaştı. Geçtiğimiz hafta açıklanan verilerle, bu yıl içinde bin 400 megavatlık ilave yatırımın da devreye girmesi bekleniyor. Böylece toplam kapasite dört kat artış göstererek bu seviyelere ulaştı. Bu büyümenin neredeyse tamamı özel sektör yatırımcıları sayesinde gerçekleşti. Özel sektör yatırımcıları, şeffaf, erişilebilir ve rekabete dayalı bir piyasa yapısının sağlandığını gördüğünde yatırım yapmaya devam ediyor. Oyunun kuralları önceden belirlenmiş, düzenlemeleri yapılmış bir yapı içinde herkesin eşit şartlarda faaliyet gösterdiği bu sistemin başarıyla işlediği vurgulanıyor. 2035 yılına kadar kurulu kapasitenin 226 bin megavata çıkarılması hedefleniyor. Bu dönüşüm, sanayi kuruluşlarının da katkısıyla gerçekleşecek. 2002 yılında 133 teravatsaat olan enerji tüketimi, günümüzde 348 teravatsaate ulaşmış durumda. Bu rakamın 510 teravatsaate çıkacağı öngörülüyor. Artışın büyük kısmı yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanacak. 2002 yılında yenilenebilir enerjinin toplam portföydeki payı yüzde 61’di. Bu oranın büyük bölümü hidroelektrik barajlardan geliyordu. O yıllarda güneş enerjisi yok denecek kadar az, rüzgar ise sadece Çanakkale ve Ege kıyılarında küçük kapasiteyle vardı. 2005 yılında çıkan bir yasa ile süreç başladı ve 2007’de ilk büyük ölçekli yatırımlar yapıldı. Bugün toplam kurulu gücün yüzde 77’si yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyor. Bu kapasitenin neredeyse tamamı özel sektör tarafından inşa edilip işletiliyor. 2035 hedefi doğrultusunda, bu oranın korunarak enerji dönüşümünün devam ettirilmesi planlanıyor" ifadelerini kullandı. "Kömür santrallerinin maksimum kapasiteye ulaşabilmesini sağlayacak yaklaşım geliştirmeye çalışıyoruz" Kömür üretiminin desteklenmesi için yapılan çalışmaların yakında duyurulacağını söyleyen Demircan, "Geliştirdiğimiz bazı stratejik plan. özellikle daha çok yerli ve daha çok yenilenebilir yaklaşımımızı mümkün olduğunca sistem içerisindeki yerli potansiyeli bu kömür ağalarında söylüyorum. Sistemi alabilmemiz lazım. Tabii ki yani kömür üretiminde değişik zorluklarla karşı karşıya kalıyoruz. Bundan önemlisi maliyet, alternatif yakıtlarla kıyasladığınızda yerli kömür, alternatif yakıtlarla maliyeti açısından rekabet edilebilir durumda değil. Bu kapsamda belirli teşviklerle, en azından özellikle enerjiden kaynaklı dış ticaret açığının azaltılmasında önemi olduğunu bildiğimiz için yani kömürün desteklenmesine yönelik çok yakın zamanda bakanımız Alparslan Bayraktar tarafından da açıklanacak bir hususumuz var. Halihazırdaki kömür santrallerinin sistem içinde maksimum etkin kapasiteye ulaşabilmesini sağlayacak bir yaklaşım geliştirmeye çalışıyoruz" dedi. "Bursa gibi ekonomisi güçlü ve enerji ihtiyacı yüksek bir şehirde böyle bir zirvenin düzenlenmesi önemli" Enerjinin ülke ekonomisi için önemli bir güç unsuru olduğuna dikkat çeken Bursa Valisi Erol Ayyıldız ise, "İnsan vücudu için kan dolaşımı ne kadar önemliyse enerji de ülkeler için o kadar önemli bir unsur haline gelmiştir. Ülkemizin son 22 yılda gerek enerji çeşitliliği gerekse verimliliği açısından başarılı bir noktaya ulaşmasını sağlayan Bakanlığımıza vizyonları için teşekkür ediyoruz. Ayrıca Bursa gibi ekonomisi güçlü ve enerji ihtiyacı yüksek bir şehirde böyle bir zirvenin düzenlenmesini de önemli buluyorum. Bu konuya sahip çıkan ve zirveye öncülük eden BTSO Başkanımıza ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi. "Türkiye’nin sahip olduğu yenilenebilir enerji potansiyeli elimizdeki en büyük fırsattır" RES ve GES kapasitelerinin arttırılmasının iş dünyasına yatırım daveti olarak değerlendiren BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, "Türkiye’de son 20 yılda üç kat büyüyen enerji talebinin 2035 yılına kadar 510 teravatsaate ulaşması bekleniyor. Bu büyümeyi sürdürülebilir kılmak için düşük karbonlu kalkınma çözümleri artık kaçınılmaz hale gelmiştir. İş dünyası olarak iki önemli konumuz var, yeşil ve dijital dönüşüm. İhracata dayalı büyüme hedefleyen bir ülke olarak yeşil enerji bizim için olmazsa olmaz. Türkiye’nin sahip olduğu yenilenebilir enerji potansiyeli, bu dönüşümde elimizdeki en büyük fırsattır. RES ve GES kapasitesinin 30 bin megavattan 120 bin megavata çıkarılması hedefi, iş dünyamız için bir çağrı, yatırıma, iş birliğine ve vizyona davettir" diye konuştu. Açılış konuşmalarının ardından etkinlik sponsorlarına plaketleri takdim edildi. Uludağ Enerji Zirvesi, iki gün boyunca "Yerli Teknoloji ve Mega Enerji Yatırımları", "Enerji Yatırımlarında Finansal Dönüşüm: Sermaye Yapıları ve Fonlama Modelleri", "Fosil Yakıtlarda Dönüşüm Stratejisi" gibi 8 farklı konuda düzenlenecek panellere ve özel konuşmacılara ev sahipliği yapacak.