ÇEVRE - 08 Temmuz 2024 Pazartesi 11:02

ESÇEVDER’den, ’Cengiz Holding Türkiye’yi zehirleyecek’ iddiası

A
A
A
ESÇEVDER’den, ’Cengiz Holding Türkiye’yi zehirleyecek’ iddiası

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Sadık Yurtman, Tepebaşı ve Mihalgazi ilçelerinde 15 yıllık olarak planlanan Alpagut-Atalan Projesinde yılda 12 milyon ton kazı yapılacağını, patlatmalı açık ocak işletmeciliği, siyanürlü yığın liç yöntemi ile altın-gümüş çıkarılması hedeflendiğini belirterek "Cengiz Holding Türkiye’yi zehirleyecek" iddiasında bulundu.


Mihalgazi’de düzenlenen ve dernek üyelerinin de katıldığı basın açıklamasında konuşan Yurtman, Alpagut-Atalan Altın-Gümüş Maden Ocağı ve Zenginleştirme Tesisi için Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş.’nin ÇED Başvuru dosyasını Eskişehir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğüne teslim ettiğini belirtti. Yakında halkın bilgilendirme toplantısı yapılacağını anlatan Başkan Sadık Yurtman, "862 sayfalık ÇED Başvuru dosyasına göre ruhsat, ÇED ve ünitelerin toplamı 2740 hektar olup, ÇED alanı 509 hektar’dır. 15 yıllık olarak planlanan Alpagut-Atalan Projesinde yılda 12 milyon ton kazı yapılacak ve patlatmalı açık ocak işletmeciliği, siyanürlü yığın liç yöntemi ile Altın-Gümüş çıkarılması hedeflenmektedir. Projeye göre ilk etkilenecek mahalleler Atalan, Alpagut, Avlamış, Atalantekke, Behçetiye, Çalkara, Demirciler, Karaoğlan, Karacabaşı Pınarı, Tarpak ve Tekeciler olup maden sahası Atalan’a bin 300 metre, Alpagut’a 3 bin 300 metre ve Tekeciler’e 3 bin 400 metre mesafededir. ÇED Başvuru Dosyasına göre proje sahasında 28 endemik bitki türü, 61 omurgalı türü ile 128 kuş türü tespit edildiği ve Birinci Arkeolojik sit alanına 220 metre ve bin 800 metre mesafede olduğu belirtilmiştir. Bu ülkemizin kültürel mirası da bir sermaye şirketinin karı için bir kere daha hiçe sayılmaktadır. Sahanın en yüksek noktası bin 285 metre en düşük noktası ise 340 metre olup, ÇED alanı içinde yüzde 40 dan büyük eğim vardır. Bu eğimli arazi aklımıza Erzincan’daki toprak kaymasını ve bu maden sahasında bir kazada Sakarya nehrine siyanürlü toprak karışması ihtimalini aklımıza getirmektedir" diye belirtti.



"Türkiye’nin geleceği ipotek altına alınmaktadır"


Patlatmalarda çıkan toz bulutunun, Türkiye’nin narenciye ve sebze ihtiyacının yüzde 20 sini karşılayan Sakarya vadisindeki çiftçiliği ve hayvancılığı bu siyanürle altın çıkarma sevdası yüzünden yok olacağını iddia eden Yurtman, şunları söyledi;


"Micro klima özelliği yitirileceğinden yılda 2-4 kez ürün alma şansı yok olacak ve Sakarya vadisi yaşanamaz bir hal alacaktır. Peki bizler bu değerlerimize ne kadar sahip çıkabiliyoruz? Son yıllarda medya veya sosyal medya da duyduklarımızı, okuduklarımızı, gördüklerimizi hatırlıyor musunuz? Son olarak da İliç te yaşanan felaket halkımızı derinden üzmüştür. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür. Ülkemizin doğal kaynakları ağırlıklı olarak geri dönülemez, artı değer oluşturmayan üretimler için kullanılmakta olduğunu gözlemliyoruz. Tarım, orman ve su kaynaklarımız özelleştirilerek veya maden sahalarına terk edilerek Türkiye’nin geleceği ipotek altına alınmaktadır."



"Cengiz Holding’in bu maden aramasını da durduracağız"


Yurtman, Eskişehir Tepebaşı Alpu Kömürlü Termik Santralında, Sivrihisar / Kaymaz 3. Siyanürlü Atık Barajın da olduğu gibi Eskişehir Kıymetlidir Platformu” ile birlikte mücadele ederek Kömürlü Termik Santralını kurdurmadıklarını anlatarak, "Üçüncü siyanürlü atık barajını yaptırmadık isek, Cengiz Holdingin bu maden aramasını da durduracağız. Bu bölgedeki tıpkı Erzincan İliç gibi tepe de ve Sakarya nehrine çok yakın konumda olup, ayrıca İliç maden sahasından 4- 5 kat daha büyük olduğundan burada maden açılması durumunda yöre bütün özelliklerini kaybederek Sakarya nehrinin siyanür ile kirlenmesine ve üretilebilen ürünlerin satılamamasına sebep olacaktır. Bu gün bizler doğasına, doğal değerlerine, toprağına, ormanına, suyuna sahip çıkmaya çalışan gönüllü kuruluşlar olarak bir kez daha sesimizi duyurmak istedik ve bu konuda Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği (ESÇEVDER) olarak var gücümüzle mücadele edeceğimizi tüm kamuoyuna açıklamaktan mutluluk duyuyoruz" diye belirtti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Pazarda 30 liraya kadar çıkan sebzeye 3 liraya alıcı bulamayan çiftçi ürününü sürdü Eskişehir’de bazı çiftçiler plansız üretim ve maliyetlerden dolayı ürünlerini hasat etmeden tarlalarını sürerken, pazarda fiyatı 15 lira ile 30 lira arasında değişen sebzeyi 3 liraya satamadıklarını belirtti. Eskişehir’de pazarda biber domatesinin kilogramı 15 ile 30 lira arasında değişirken, çiftçi 3 liraya alıcı bulamadığını dile getirdi. Hasat yapmayan bazı üreticiler, tarlada çürüyen sebzelerinin bir kısmını traktörle sürdü. Vatandaşın satın aldığı ile tarladan satılan ürün fiyatları arasında fiyat farkının ciddi düzeyde olduğuna değinen Yeşil Sakarya Üreticiler Birliği Başkanı Süleyman Buluşan, "Bu sene farklı bir yıl oldu. Üretimde çok büyük bir ekim fazlalığımız var. Her zaman söylediğimiz bir şey var; o da planlı ekim, planlı pazardır. Buradaki en büyük sıkıntı budur. Ürettiğimiz ürünü satamama gibi bir lüksümüz olduğu zaman üretici çok zor durumda kalıyor. Fiyatlar çok düşük kaldı. Vatandaşın yediği fiyatla bizim sattığımız fiyat arasında bir uçurum var. Pazarda 20 ila 30 lira olan biber veya 10 ila 15 lira olan domates, tarlada 3 liraya alıcı bulamadı." dedi. Tarlasındaki biberi hasat etmeden traktörle süren çiftçi Faruk Doğruparmak da plansız üretimden dert yandı. Doğruparmak, "Düzenli bir ekim olması lazım ki bizler ne yaptığımızı bilelim, ne ekeceğimizi bilelim" dedi.
Mersin İsrail’in saldırılarından kaçanları taşıyan 4. gemi de geldi İsrail’in saldırılarının ardından Lübnan’dan kaçan, aralarında Türk vatandaşlarının da yer aldığı farklı ülkelerden 426 yolcunun olduğu gemi, Mersin’in Silifke ilçesindeki Taşucu Limanı’na getirildi. Limana gelen 4. gemi ile bugüne kadar Mersin’e ulaşan kişi sayısının bin 400’ü geçtiği öğrenildi. İsrail’in Lübnan’a da saldırmasının ardından burada yaşayan başka ülke vatandaşları, hava yolu kapalı olduğu için deniz yolu ile Mersin’in Silifke ilçesine bağlı Taşucu Limanı’na gelmeye devam ediyor. Daha önce 3 gemiyle Taşucu Limanı’na gelen çok sayıda yolcu, buradan ülkelerine gitti. Bugün ise 96 araç ile Türk vatandaşlarının da aralarında yer aldığı farklı ülkelerden 426 yolcunun olduğu gemi geldi. Limanda pasaport işlemleri yapılan yolcular daha sonra ya kendilerini bekleyenlerle ya da minibüs, taksi gibi vasıtalarda ülkelerine ulaşmak için havalimanlarına gitti. Lübnan’da İsrail’in saldırılarının devam ettiğini, kendisinin de işini bıraktığını belirten Yahya Nasr, ABD ve İsrail’in bir olduğunu, orada çocuklara, kadınlara ve insanlara hiçbir saygının olmadığını, sürekli vurduklarını söyledi. Savaş’ın çıkmasının ardından uçakların iptal edildiğine değinen Muhammet Fadak Hassas, "Son durum çok iyi değil. Çok büyük bir bomba attılar, sonra biz yola çıktık. Bir hafta bekledik, gemi geldi, çok şükür buraya geldik" dedi. Gemiyle gelen Türk vatandaşlarından Müsame Tosun ise her an bölgede bombaya maruz kalınacak bir durumun yaşandığını kaydetti.
İstanbul Emniyetten kritik operasyon: DEAŞ’ın bombacısı İstanbul’da yakalandı İstanbul polisi tarafından terör örgütü DEAŞ’a yönelik düzenlenen operasyonda, örgütün bomba imalatçısı İstanbul’da yakalandı. 34 yaşındaki Suriye uyruklu Rami H. adlı örgüt üyesi tutuklandı. Edinilen bilgilere göre, terör örgütü DEAŞ’a yönelik üç gün önce kritik bir operasyon gerçekleştirildi. Kentte DEAŞ’la bağlantılı unsurların varlık gösterdiğine dair istihbarat alan İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube ile Terörle Mücadele Müdürlüğü (TEM) birimleri, örgütün bomba imalatçısı olduğu tespit edilen Rami H. (34) adlı teröristin İstanbul’da olduğu bilgisine ulaştı. DEAŞ saflarında bomba yapım aşamalarında görev aldı Söz konusu örgüt üyesi güvenlik ve istihbarat birimlerince yakın takibe alınarak adım adım izlendi. Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından 3 Ekim’de gerçekleştirilen operasyonda, DEAŞ’ın bomba uzmanı yakalanarak gözaltına alındı. Yakalanan hücre üyesinin, çatışma bölgelerinde bulunan silahlı terör örgütleri ile bağlantılı olarak faaliyet gösterdiği ve İstanbul’da eylem arayışında olduğu değerlendirildi. Rami H.’nin, DEAŞ saflarında bomba yapım aşamalarında görev aldığı aktarılırken, Türkiye’ye Suriye’nin kuzeyindeki Kamışlı bölgesinden geçiş yaptığı tespit anlaşıldı. Bomba yapımını anlattığı video ortaya çıktı Yakalandıktan sonra sorgulanmak üzere İstanbul Terörle Mücadele Şubesine götürülen Rami H., çapraz sorguda çözüldü. Suçunu kabul eden DEAŞ üyesinin üzerinden ele geçirilen dijitallerde ise örgüt üyelerine oksijen tüplerinden ve su borularından nasıl bomba ve füze yapıldığını anlattığı video görselleri çıktı. Türkiye’deki bağlantıları araştırılıyor Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından mahkemeye sevk edilen Rami H., çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, Türkiye’ye gelen teröristin ülke içindeki bağlantılarının araştırıldığı da öğrenildi. Hangi tarihte yurda girip kimlerle temas kurduğu ve eylem arayışında olup olmadığı yapılacak detaylı incelemelerin sonunda belli olacak.
Samsun Başkan Sandıkçı: "Geleceğin teknoloji liderlerinin, yeteneklerini keşfetmelerine vesile oluyoruz" Samsun’un Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsümüzle geleceğin teknoloji liderlerinin, yeteneklerini keşfetmelerine vesile oluyoruz” dedi. Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü, TEKNOFEST Adana’da ziyaretçilerini ağırladı. TEKNOFEST Adana’da yoğun ilgiyle ziyaret edilen stantlar arasında yerini alan Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü stant alanlarında katılımcılar, bilim ve teknoloji alanında uygulamalı eğitimler ile deney ve gözlem çalışmalarıyla buluştu. TEKNOFEST Adana’da Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü stantlarını ziyaret eden katılımcıların, uzman eğitmenler eşliğinde bilim ve teknoloji dolu dakikalara imza attıklarını ifade eden Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsümüzle geleceğin teknoloji liderlerinin, yeteneklerini keşfetmelerine vesile oluyoruz” dedi. Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’in farklı noktalarında yer alan Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü stantlarıyla katılımcıları bilim ve teknoloji ile ilgili birçok etkinlikle buluştururken, ayrıca ziyaretçilere ilçe hakkında bilgiler aktardıklarını ifade eden Başkan İbrahim Sandıkçı, “TEKNOFEST’te yer alan Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü stantlarımızla, çocuklarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere her yaştan katılımcımızı bilim ve teknoloji alanında eğitimlerle buluşturuyoruz. İlçemiz, Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsümüz ve eğitime yönelik projelerimiz hakkında ziyaretçilerimize bilgiler veriyoruz. Gelecek nesillere ilham olan, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’te, vatandaşlarımızla buluştuğumuz için büyük mutluluk duyuyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi’nin en önemli parçalarından olan TEKNOFEST, gençlerimizde ve çocuklarımızda bıraktığı izlerle insanlığa fayda sağlayan, ülkemizin gururu olan nesillerin yetişmesinde önemli rol oynamaktadır” şeklinde konuştu.