ASAYİŞ - 06 Ekim 2024 Pazar 10:41

Jet ski ile Yunan adalarına geçemeden yakalandılar

A
A
A
Jet ski ile Yunan adalarına geçemeden yakalandılar

Muğla’nın Bodrum ilçesi açıklarında jet ski üzerinde 2 düzensiz göçmen ve 1 göçmen kaçakçısı şüphelisi yakalandı.


Edinilen bilgiye göre, Bodrum’dan jet skiye binen 2 düzensiz göçmen ile 1 göçmen kaçakçısı, Yunan adalarına geçmeye çalıştı. Sahil Güvenlik Botu (KB-35) tarafından tespit edilen hareketli jet ski durdurularak 2 düzensiz göçmen ve 1 göçmen kaçakçısı şüphelisi yakalandı. 2 düzensiz göçmen, Muğla İl Göç İdaresi Müdürlüğüne gönderilirken gözaltına alınan göçmen kaçakçılığı şüphelisi ile ilgili adli işlemlere başlandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Kozan Lisesi mezunları bir araya geldi ADANA (İHA) – Adana’da yarım asırlık tarihi ile bilinen Kozan Lisesi’nin mezunları lisenin gelecek nesillere aktarılması ve eğitimdeki başarısını arttırması için bir araya geldi. Kozan Lisesi mezunları yarım asırlık tarihini koruyan lisede bir araya geldi. Düzenlenen etkinlikte Kozan Kaymakamı Bahattin Alp Arslanköylü, Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, Kozan Meslek Yüksek Okulu müdürü Doç. Dr. Volkan Yurdadoğ ve okuldan mezun olan farklı meslek gruplarındaki mezunlar katıldı. Toplantıda, derneğin kurucu başkanı Prof. Dr. Emine Erman Kara, Kozan Lisesi’nin tarihi önemine dikkat çekerek, “Bu derneği kurarken amacımız yalnızca geçmişi yad etmek değil, okulumuza ve Kozan’ın eğitim hayatına katkı sağlamaktı. Bundan sonra da Kozan Lisesi’nin eğitimdeki başarısını sürdürebilmesi ve geçmişte kalan hatıralara sahip çıkması adına çeşitli projeler yürüteceğiz” dedi. Kaymakam Bahattin Alp Arslanköylü de lisenin ilçede eğitimde başarının ve gelecek nesillerin hazırlanmasında önemli bir yere sahip olduğunu ifade ederek, eğitimde tüm desteği verdiklerini ifade etti. Belediye Başkanı Mustafa Atlı ise Kozan’da eğitim alanında tam destek vereceklerini ifade ederek, “Kozan Lisesi, ilçemizin eğitimdeki gurur kaynağıdır. Bu dernek, geçmişten geleceğe bir köprü olacak. Sadece Kozan Lisesi değil ilçemizde eğitim alanında öğrencilerin geleceğe hazırlanması için bizler belediye olarak tüm geçlerin arakasındayız” dedi. Toplantıda, okulun eğitim ve sosyal alanlardaki eski başarılarına yeniden ulaşması gerektiği vurgulandı. Mezunlar, bu hedef doğrultusunda çalışmalara başlanması gerektiğini belirtti. Dernek üyeleri, mezunların bilgi birikimlerini öğrencilerle paylaşarak, onların eğitim hayatlarına katkı sağlamayı amaçladıklarını ifade ederek lisenin eğitimdeki öncü rolünün devam etmesini hedeflediklerini söylediler.
Bursa Estetik için gittiği hastanede hayatını kaybeden sosyal medya fenomeninin eşi: "Ölüme kadar götürecek ihmal var" Bursa’da karın gerdirme ameliyatı için İstanbul’daki gittiği bir özel hastanede hayatını kaybeden 27 yaşındaki sosyal medya fenomeni Neşe Özkan’ın eşi, "Ölüme kadar götürecek ihmal var" dedi. Bursa’da 8 yıl önce dünya evine giren Neşe Özkan (27), bir arkadaşının personel indirimi yapacağını söylemesi ve tavsiyesi üzerine polis memuru olan eşi İskender Özkan ile birlikte 18 Aralık Çarşamba günü İstanbul’un Gaziosmanpaşa ilçesindeki Özel Bilge Hastanesinde karın gerdirme ve göğüs küçültme operasyonu için ameliyat masasına yattı. Özkan, 5 saat süren ameliyat sonrası hayatını kaybetti. Özkan’ın yakınları doktorlardan şikayetçi olurken, genç kadının polis memuru olan eşi İskender Özkan ise sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Özkan, "Öncelikle eşimin ölümünden Vita Estetik firması ve Özel Bilge Hastanesi sorumludur. Özel Bilge Hastanesinde ameliyat olduk. Hastanede ameliyat yapan doktor ve anestezi doktoru eşimle konuştular. Eşimin durumunu sordular. Daha önceki ameliyatlarını sordular. Her zaman sorulan soruları eşime de sordular. Eşim de 17 yaşında kalp kapama, kalpteki deliği kapama ameliyatı olduğunu sonrasında doktorunun kendisine iyileştiğini söylediğini ifade etti. Orada anestezi doktoruna söyledi. Anestezi doktoru da üstünden yeterince zaman geçmiş o sorun olmaz şeklinde bir beyanda bulundu eşime. Bir doktor bize bunu söylüyorsa, yani güvenebileceğim daha üst bir merci yoktur. Ben ikna oldum. Bu soruya eşim de aynı şekilde ikna oldu. Ancak hastaneden aldığım evrakları incelediğimde kalbiyle alakalı bir tetkik yapılmadığını fark ettim. Yani eşimin kanını aldıkları sırada veya diğer odalara girdiği sırada ultrason çekildiğini, röntgen çekildiğini biliyorum ama EKG çekildiğini bilmiyorum. Bunun çekilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben burnumdan ameliyat olduğumda EKG çekildi fakat eşimin kalp rahatsızlığı olmasına rağmen EKG’si çekilmedi. Ancak burada ölüme götürebilecek kadar bir ihmal olduğunu görebiliyorum. Çünkü bu ameliyat birçok insanın olduğu ve kolaylıkla geçen, girip çıktığı ve işin sonunda ölümü düşündükleri bir ameliyat olmadığını biliyorum" dedi. Böyle bir risk olduğunu bilseydi eşinin zaten bu riski almayacağını belirten Özkan, "Eşimin ameliyat sırasında yanlış bir işlem, yetersiz ekipmanlar ve insanlar tarafından öldürüldüğünü düşünüyorum. Burada şunu söylemiyorum. Kasıtlı yapılmış bir işlemdir demiyorum. Böyle bir iddiada bulunmuyorum. Ancak burada sonunda ölebilecek yani ölüme götürebilecek kadar bir ihmal olduğunu görebiliyorum. Eşim çocuklarını, hayatını çok seven bir insandı. Böyle bir risk olduğunu bilseydi eşim zaten bu riski almazdı onu çok iyi tanıyorum. Yani Vita Estetik firması ve Bilge Hastanesinin yetersizliği, eksikliği yüzünden benim eşimin öldüğünü düşünüyorum. Hastanenin şöyle bir beyanı var. Eşimin uyandıktan sonra, konuştuktan sonra fenalaştığı yönünde. Sonrasında da evraklarda gördüğüm kadarıyla anestezi doktorunu evinden çağırmışlar. Yani ben buradan şunu anlıyorum. Eşimin ameliyatı sırasında anestezi doktoru ya ameliyathanede değil ya da sonradan ameliyathaneye girdi. Başta girdi, uyuttu ve sonradan çıktı. Ameliyatı takip etmedi. Uyandırmada bulunmadı. Kamera kayıtları ameliyathanenin kamera kayıtları emniyette mevcut. İncelenmesini talep ettim. Anestezi doktorunun hangi saatler arasında ameliyathanenin içinde olduğuna dair" ifadesini kullandı. Öte yandan, genç kadından geriye 10 ay önce bir televizyon programında katıldığı yarışmada eşiyle tanışma ve evlilik hikayesini anlattığı görüntüler kaldı. Neşe Özkan’ın babaevine getirilen cenazesi, Demetevler Camii’nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazı sonrası Demetevler mezarlığına defnedildi.
Antalya Dünyaca ünlü profesöre yapay zeka ile ürün tanıttırdılar Dünyanın ilk rahim naklini, Türkiye’nin ilk yüz ve çift kol nakillerini gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan, dolandırıcıların hedefi oldu. Sosyal medyada, yapay zekâ teknolojisi kullanılarak oluşturulan bir videoda, Özkan’ın adı ve sesi taklit edilerek sahte bir krem tanıtımı yapıldığı ortaya çıktı. 10 gün önce dolaşıma giren video, suç duyurusuna rağmen halen kaldırılmadı. Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan’ın, daha önce verdiği bir röportajını alan dolandırıcılar, yapay zekayla sesini bire bir kopyalayıp, sahte bir kreme övgüleri video haline getirip sosyal medyada paylaştı. Sahte bir haber görüntüsü olarak hazırlanan videoda, bir haber spikeri, "Portekiz sağlık komitesinin toplantısında bir doktorun yasağa öfkelenip temsilciye saldırdığını" duyuruyor. Ardından Prof. Dr. Ömer Özkan’ın adını ve görüntüsünü kullanan bir yapay zekâ modeli, kremle ilgili şu ifadeleri seslendiriyor: “Sağlıklı olup olmadıkları umurlarında değil. Yeni bir krem formülü geliştirdik. Binlerce insan faydalandı. Ağrıyı tamamen ortadan kaldırıyor ve eklemleri yeniliyor. Bu kremi talimatlara uygun olarak günde bir kere uygulayın. Satış rekorları kırdık ve şu an da Avrupa çapında 1 milyondan fazla memnun müşterimiz referanslarını bıraktı. Acı çekmeye devam etmek istiyorsanız haplara ve ameliyatlara para harcamaya devam edin. Yaşıma rağmen eklemlerimi iyileşirdim ve kendimi harika hissediyorum.” Prof. Dr. Özkan’dan uyarı Olayın ardından açıklama yapan Prof. Dr. Ömer Özkan, dolandırıcılığa karşı uyarıda bulundu: "Beni Kenyalı bir doktor olarak tanıyorlar. Portekiz Meclisinde kavga etmişim, ilacıma karşı çıkanları dövmüşüm diye anlatılıyor. Bu tamamen yapay zekâ ile hazırlanmış bir video. Konuşmadığım bir konuda konuşmuşum gibi gösterilmiş. Bu ürünün benimle hiçbir ilgisi yok. İnsanların umutlarıyla oynuyorlar ve kişilik haklarıma saldırıda bulunuyorlar. Toplumda bu yöntemle kargaşa çıkarılabilir, kamuoyunu yanlış yönlendirebilirler." Prof. Dr. Özkan, bu tür yöntemlerin yalnızca bireysel zarar değil, toplumsal sorunlara da yol açabileceğine dikkat çekerek, özellikle tanınmış kişilerin ses ve görüntülerini taklit ederek yapılan manipülasyonların, kamu güvenliğini tehdit edebileceğini belirtti. Hukuki süreç devam ediyor Olayla ilgili suç duyurusunda bulunan Özkan, 10 gün geçmesine rağmen videoların sosyal medyada hala yayında olduğunu ifade etti. Bu süreçte, ünlü sanatçı Levent Yüksel’in de benzer şekilde adının kullanıldığı başka bir videonun yayınlandığını belirten Özkan, yasal düzenlemelerin hızla hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Özkan, “Suç duyurusunda bulanalı 10 gün oldu ama video hala devam ediyor. Geçtiğimiz hafta salı ya da çarşamba günü videoyu gördüm. Levent Yüksel’in olduğu video yayınlanalı 5 gün oldu” şeklinde konuştu. Yapay zekâ suistimali Özkan, yapay zekâ teknolojisinin kötü amaçlarla kullanılmasının giderek büyüyen bir tehdit olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: "Bu durumu ’yapay zekâ şiddeti’ olarak adlandırıyorum. Sesimizi ve görüntümüzü manipüle ederek şiddet, dolandırıcılık ya da kamuoyu manipülasyonu yapabilirler."