GÜNDEM - 13 Mart 2025 Perşembe 11:14

Palandöken’de kayak keyfi sürüyor

A
A
A
Palandöken’de kayak keyfi sürüyor

Ülkemizin önemli kayak merkezlerinden birisi olan Palandöken’de kayak keyfi hız kesmeden sürüyor.


Ülkemizde artık bahar günleri etkisini hızla göstermesine rağmen Erzurum’da Palandöken Kayak Merkezi’nde kayak severlerin ilgisi azalmadan sürüyor. Toz kar özelliği sayesinde kayak sezonu boyunca mükemmel kalitede kar sunan Palandöken’deki pistler kayakçılar için en iyi şartları sağlıyor. Bölgede dördü 4 yıldızlı ve altısı 5 yıldızlı olmak üzere on turistik tesis bulunurken, kayak evleri, günübirlik tesisler ve lokantalar da mevcut. Kayak merkezinde konaklama kapasitesi yaklaşık olarak 5 bin 530 kişiyi kapsıyor. Bu imkanlar, ziyaretçilere rahat ve keyifli bir kış sporları deneyimi sunuyor. Palandöken Kayak Merkezi, toplamda 56 adet pist içeriyor. Bu pistler farklı zorluk seviyelerine sahip ve 30 kolay pist, 12 orta pist, 9 profesyonel (zor) pist ve 5 doğal pist olarak sıralanıyor. Palandöken 2 olarak bilinen Konaklı Kayak Merkezi, bu toplam pist sayısına ek olarak 24.8 km’lik pistlere sahip. Bu iki kayak merkezinin toplam pist uzunluğu ise 87 km’yi buluyor. En uzun kayak parkuru 12.5 km uzunluğunda ve bu parkur boyunca kesintisiz olarak kayak yapılabiliyor. Ayrıca, başlangıç ve bitiş kotları arasındaki irtifa farkı bin 100 metre.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Somalı öğrencilerden büyük başarı 12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Âkif Ersoy’u Anma etkinlikleri kapsamında Millİ Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen "Bir Yıldız, Bir Hilal, İlelebet İstiklal" başlıklı Türkiye geneli çevrim içi bilgi yarışmasında Soma Linyit Anadolu Lisesi öğrencileri Zeynep Çoban ikinci, Ece Yılmaz ise dördüncü olarak büyük bir başarı gösterdi. Öğrenciler, 12 Mart’ta Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür Sitesi Lale Salonunda düzenlenen ödül törenine katılarak, plaket ödüllerini Manisa Vali Yardımcısı Aydın Memük ve Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Uğurelli’den aldı. Başarılarının devamını dileyen yetkililer, Soma’nın gurur kaynağı olan öğrencileri tebrik etti. Soma Linyit Anadolu Lisesi Müdürü Ömer Akbulut yaptığı açıklamada, "Geçmişin mirasını ve geleceğin emanetini taşımanın sorumluluğunun bilincindeyiz. Şanlı ecdadımız bize bu güzel vatanı emanet etti. Bizler de bu emanetin geleceğe en güzel şekilde taşınması için var gücümüzle çalışıyoruz. Öğrencilerimizin gösterdiği bu başarı, bu sorumluluğun bilinciyle hareket ettiklerinin en güzel örneğidir. Türk Dili ve Edebiyatı Uzman Öğretmeni M. Hakan Yılmaz hocamıza öğrencilerimizin bu büyük başarısındaki katkılarından dolayı kendisine teşekkür ediyorum. Emeği geçen her öğretmenimize ve öğrencilere destek olan tüm eğitimcilerimize minnettarız" ifadelerini kullandı. Öğrenciler Zeynep Çoban ve Ece Yılmaz, Soma İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Dikici’nin daveti üzerine Soma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nü de ziyaret etti. İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Dikici, öğrencileri başarılarından dolayı tebrik ederek, hediyelerle ödüllendirdi.
Antalya ‘Anayasa Değişsin, Aile Korunsun’ imza kampanyası Memur-Sen Konfederasyonu tarafından "Anayasa Değişsin, Aile Korunsun" mottosuyla 81 ilde imza kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında Antalya’da da imza standı kuruldu. Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) tarafından Anayasa değişikliği için "Anayasa Değişsin, Aile Korunsun" başlığıyla 81 ilde imza kampanyası başlatıldı. Hafta başında Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın tarafından duyurulan kampanya kapsamında Antalya’da Kazım Özalp Caddesi havuz başında da stant kuruldu. Aile kurumunun korunması için "Aile kadın ve erkekten oluşur, aile ilişkisinin temeli evliliktir" ibaresinin Anayasa’da yer alması ve inanca dayalı kılık-kıyafet özgürlüğünün Anayasa’da teminat altına alınması için başlatılan imza kampanyasının startını Antalya’da Memur-Sen’e bağlı sendikaların şube başkanları, temsilcileri ve üyeleri hep birlikte verdi. "Güçlü bir aile yapısına sahip olmalıyız" İmza kampanyasıyla ilgili Memur-Sen adına açıklama yapan Diyanet Sen Antalya Şube Başkanı Mevlüt Sancar, "İyi yetiştirilmiş bir nesil geleceğimizin teminatıdır. İyi yetişmiş bir neslin en önemli şartı ise iyi aileye sahip olmaktır. Aile, toplumun temel direği ve değerlerin taşıyıcısıdır. Geleceğimizi inşa etmek için güçlü bir aile yapısına sahip olmamız gerekmekte. Ailenin zayıfladığı bir ortamda ne kültürümüzü koruyabiliriz, ne millet olarak ayakta kalabiliriz ne de sağlam bir gelecekten bahsedebiliriz" dedi. "Toplumsal sıkıntılar aileyi tehdit ediyor" Türkiye’deki aile yapısının küresel sapkın ideolojilerin büyük tehdidi altında olduğunu söyleyen Sancar, "Aile yapımızı hedefleyen uluslararası lobiler, birtakım sapkın anormallikleri özgürlük olarak sunmakta, sosyal medya, moda, dizi ve film sektörleri üzerinden aileyi zayıflatan kültürel operasyonlar yürütmekte. Bazı medya kuruluşları ve sivil toplum örgütleri de, bu sapkınlıkları çıkarları doğrultusunda pazarlayarak lobilere destek olmakta. Bunların yanı sıra işsizlik, şiddet, bağımlılık gibi toplumsal sıkıntılar da ailemizi tehdit eden diğer unsurlardan" şeklinde konuştu. Aile için anayasal güvence talebi Aileyi korumanın sadece bireysel bir mesele değil, toplumsal ve kültürel bir sorumluluk olduğunu kaydeden Sancar, "Aileyi savunmak, değerlerimizi yaşatmak ve nesillerimize aktarmak için zorunluluktur. Bu sebeple Anayasa’nın 41. maddesine, ’Aile, kadın ve erkekten oluşur. Aile ilişkisinin temeli evliliktir’ cümlesinin eklenerek anayasal güvence verilmesi talebimizdir. Aile kurumunun sapkın ideolojilere karşı korunmasını ve ailenin tanımının, kadın, erkek ve çocuklardan oluşan bir yapı olarak kabul edilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı. ‘24. madde yeniden düzenlenmeli’ Kadınların başörtüsü nedeniyle ayrımcılığa uğramaması için başörtüsü özgürlüğünün anayasal güvence altına alınmasını talep ettiklerini de açıklayan Sancar, "Anayasa’nın 24. maddesinde gereken düzenlemenin yapılmasını istiyoruz. Ailemizi korumak ve başörtüsü özgürlüğünü güvence altına almak için Gazi Meclisimizi biran önce harekete geçmeye çağırıyoruz. Memur-Sen olarak aileyi korumak ve başörtüsü özgürlüğünün güvence altına alınması için başlattığımız imza kampanyasıyla ’Anayasa değişsin, aile korunsun’ diyoruz" açıklamasında bulundu. İnternet üzerinden de imza atılabiliyor Herkesi başlattıkları kampanyaya destek olmaya çağıran Sancar, kampanyaya tüm illerde kurulan stantlar aracılığıyla ve www.imza.memursen.org.tr internet adresi üzerinden katılım sağlanabileceğini bildirdi. Açıklamanın ardından hep birlikte kampanyanın startı verildi.
Ankara Güvenpark’daki bombalı terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşlar anıldı Ankara’da 13 Mart 2016’da bomba yüklü otomobille terör saldırısı düzenlenen Güvenpark’ta hayatını kaybeden 36 vatandaş, düzenlenen törenle anıldı. Terör örgütü PKK’nın bomba yüklü araçla Ankara’nın merkezi Kızılay Güvenpark’ta 36 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan saldırısının üzerinden 9 yıl geçti. Kızılay Güvenpark’ta terör örgütü PKK’nın 13 Mart 2016 tarihinde düzenlediği bombalı terör saldırısında hayatını kaybeden 36 vatandaş, patlamanın meydana geldiği noktada gözyaşları ile anıldı. Avukat Tülay Bekar, törende Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın mesajını okudu. Yavaş mesajında şunları söyledi: "9 yıl önce bugün Ankara’nın kalbinde Güvenpark’ta gerçekleşen hain terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum. Acımız hala taze. Kayıplarımız hala yüreğimizde. Birlikte yaşama irademizi hedef alan teröre ve şiddete karşı kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz. Bir kez daha terörü lanetliyor, ülkemizin bir daha böyle acılar yaşamamasını diliyorum." Şehit Elçin Buğra Arslan’ın yeğeni olduğunu belirten Faruk Dinç, "Her sene 13 Mart’ta biz buradayız. 9 sene geçti. Unutuluyor, bizim dışımızda hatırlayan yok. 9 sene önce o gün yine aynı hava böyleydi. Gençlerimizin bir kısmı sınavdan çıkmıştı, bir kısmı kurslardan, bir kısmı geziyordu. Akşam 18.45’de burada bir bomba patladı. Kendiliğinden patlamadı, bunu birileri patlattı. Biz 9 senedir aile olarak buradayız. Kaybettiklerimiz giderken bizlerden birer parça götürdüler. Kocaman bir parça. Acılarımızı birlikte yaşayalım diye sizleri bir araya getirmeye çalıştım. Yaşayalım ki hatırlansın. Yaşayalım ki kaybettiklerimiz hatırlansın. Unutulmasın ama unutulacak mı? Biz unutmayacağız. Eminim ülkenin hassas birliğine, bütünlüğüne, bayrağına, felsefesine inanan hiçbir insanımız bunu unutmayacak" ifadelerini kullandı. Şehit Elif Gizem Akkaya’nın annesi Gülten Akkaya ise, "Kızım 19 yaşındaydı. Bilgisayar mühendisi kendisi, kursundan gelmek için otobüs durağında otobüs bekliyordu. Hiçbir suçu günahı yokken, birilerinin canı istedi ve bombayı patlattı gitti. O gün bu gündür biz ateş içerisindeyiz. Son günlerde yaşadığımız olaylar bizim acımızı daha da bir arttırdı açıkçası. Bu acıya dayanmak çok zor. Çocuklarımızın katili ne acıdır ki hayal bile edemeyeceğimiz şekilde beyefendi lakabıyla anılmaya başlandı. Çok üzücü. Bu patlamayı yapan sadece PKK değil, FETÖ de var, başka terör örgütleri de var. Keşke biz bunları görmeseydik diyoruz. Keşke bunları yaşamasaydık. Sadece üzgün ve kırgın olduğumu söyleyebilirim bu süreçte. Evlatlarımız suçsuz toprağın altında ya. Onların katili, bu ülkede binlerce insan toprağın altında. Dilerim terör biter, dilerim başka analar ağlamaz" dedi.