EKONOMİ - 13 Kasım 2024 Çarşamba 16:25

EDH: “Bölgemizden batıya canlı hayvan değil sadece karkas et gönderilmelidir”

A
A
A
EDH: “Bölgemizden batıya canlı hayvan değil sadece karkas et gönderilmelidir”

Erzurum Düşünce Hareketi (EDH) “Dumlubaba Suyu”, “Erzurum ve Bölgesinin Ulaşım Problemleri” gündemlerinden sonra “Erzurum ve Bölgenin Hayvancılık Problemleri ve Çözüm Önerileri” konulu çalıştay yaptı.


EDH Yönetim kurulu Üyesi, iş adamı Sıddık Takar’ın başkanlığında yapılan dört çalıştaya sektör temsilcileri, akademisyenler ve çiftçiler katıldı. EDH tarafından yapılan açıklamada “Hayvancılık” konusunun, il ve bölge bazında değil Türkiye’nin tüm bölgelerinin entegre olacağı, tüm bileşenlerini kapsayan büyük bir tarım politikasıyla ele alınması gerektiği vurgulandı.


İşte çalıştayın raporu


Çalıştay raporunda Erzurum ve bölgesindeki hayvancılık problemleri genel itibariyle şöyle sıralandı: “Köylü-çiftçi kavramlarının iç içe olması, girdi maliyetlerinin yüksek olması, ahırların küçük ve bakımsız olması, ziraat liselerinin henüz yaygınlaşmaması, çoban sıkıntısı, hayvanların bakım ve beslenmesinin yetersizliği, çiftçilerin yaş ortalamasının yüksekliği, yem fabrikası ve kesimhane eksikliği, TMO silolarının yetersizliği, film ve dizilerde tarım ve hayvancılığın işlenmemesi ve özendirilmemesi, yem bitkilerinin (şeker pancarı, arpa, buğday, mısır, ay çiçeği, kenevir) desteğin yetersiz olması, çayır ve meraların besleyici değerlere sahip olmaması, aile tipi işletmelerin azlığı, hayvancılıkta kullanılan teknolojinin eski olması, et ve süt ürünlerinde markalaşma ve pazar sıkıntısı, denge ve denetlemenin yetersizliği, damızlık hayvan yapılanmasının ve tohumlamanın yetersizliği, banka kredilerinin bölgemizde limitinin düşük olması, hayvancılığın müstakil meslek değil de ikinci iş olarak görülmesi, devletin tarımsal üretiminin tamamına (et, süt, bitki) destek olmaması, nüfus hareketliliği, işlenmeyen ve parçalanmış arazi varlığı, çiftçinin kendi yemini üretmekten uzak olması, Erzurum’daki “Et ve Süt Kurumu”nun süt ürünlerinde geri olması, ortak üretim ve pazarlamanın gelişmemesi, et ve süt entegre tesislerinin yetersizliği, ziraat fakültelerini başarı sıralaması düşük öğrencilerin seçmesi, gübre üretiminin yetersizliği, temizlik.”


“Erzurum ve Bölgenin Hayvancılık Problemleri ve Çözüm Önerileri”


Problemlerin bilinmesinin kendi çözümlerini doğal olarak ortaya koyacağını belirten EDH raporunda konuya dair en etkin çözümün batıya doğrudan canlı hayvan değil, sadece karkas et gönderilmesi gerektiği vurgulandı. EDH’nin “Erzurum ve Bölgenin Hayvancılık Problemleri ve Çözüm Önerileri” raporunu açıklayan EDH Yönetim kurulu Üyesi Sıddık Takar “karkas et/dökme et” konusunun birçok meselenin çözümünü de beraberinde getireceğini, dolayısıyla bu çözüme odaklanmaları gerektiğini söyleyerek şunları söyledi: “Mera, yayla ve arazi varlığıyla Erzurum’un da içinde bulunduğu hayvancılık bölgesi adeta Batı’daki nüfusumuzu besliyor. Hal böyleyken doğudaki çiftçi bu sektörden pek para kazanamıyor ve bu durum hayvancılığa olan ilgiyi bölgemizde azaltıyor. Bu bölgedeki besiciler, girdi maliyetlerinin yüksekliği dolayısıyla hayvanı bir iki yaşına gelince Batı’dan gelen hayvan tüccarlarına malını satıyor. Zahmeti çeken doğulu kazancı yüksek olan batılı tüccar oluyor. Buradaki hayvanların ciğerleri rakım yüksekliğinden dolayı gelişmiş oluyor ve bu, hayvanın besi süresini uzatıyor. Bu bölgeden batıya giden hayvan yüzde 60 randıman verirken batıda beslenen hayvan yüzde 50 randımanı geçemiyor. Bu bölgenin her alanda gelişmesi için Giresun-Sivas ve Hatay hattından doğuya doğru olan bölgeden sadece karkas et çıkmalıdır batıya ve bölgede hayvan ürünlerinin işleneceği endüstri kurulmalıdır. Bölgemizden canlı hayvan çıkmayınca, batıdaki büyük sermaye sahipleri yatırımlarını doğuya yapmak zorunda kalacak. Böylelikle bu bölgede hayvancılığa dayalı sanayi doğmuş olacak. Et ve süt ürünleri işleme ve entegre tesisleri bu bölgeye kurulacak, olanların sayısı artacak. Bölgemiz sucuk, salam, pastırma, kavurma gibi et ürünlerinde; süt, yoğurt, peynir, yağ vb süt ürünlerinde birçok marka üretmiş olacak. Et ve süt ürünlerinin endüstrileşmesi bir milli güvenlik meselesi haline gelen bölgeden göçü keseceği gibi geri göçü de başlatacak. İşsizlik azalacak, istihdam artacak, ülkenin dört bir yanına jelatinin, yem sanayinin ve birçok sektörün ham maddesi bizim bölgeden gitmiş olacak, sakatat işletmeleri ve hayvancılığa dayalı tematik organize sanayiler kurulacak, tem fabrikalarının sayısı artacak, biyo-santraller kurulacak ve üretilen enerji sayesinde girdi maliyetleri düşecek, deri ve deriye dayalı tekstil fabrikaları kurulacak. Bu teklifimizin devlet ve hükümet politikası olması için ciddi bir lobi çalışmasına ihtiyacımız var. Üniversiteler, ticaret odaları, ticaret borsaları, kooperatifler, siyasi erk, yerel yönetimler gibi tüm paydaşların ortak akıl ve ortaya konacak fikirle Tarım ve Orman Bakanlığı’na bu teklifimizi sunması gerekir.”



EDH: “Bölgemizden batıya canlı hayvan değil sadece karkas et gönderilmelidir”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Başkan Böcek: “Aksu’da yapılması gereken ne varsa yapacağız” Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Aksu ilçesini ziyaret ederek çeşitli temaslarda bulundu. Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım’la bir araya gelerek, projeler ve iş birlikleri hakkında görüş alışverişinde bulunan Başkan Böcek, “Ortak hedefimiz, Aksu’nun gelişimine katkı sağlamak ve halkımıza en iyi hizmeti sunmak. Aksu’muz için elimizden gelenin en iyisini yapacağımızdan hemşehrilerimizin şüphesi olmasın” dedi. Aksu ilçesini ziyaret eden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım’ı makamında ziyaret etti. Böcek, Büyükşehir Belediyesi bürokratları ile birlikte bölge halkının sorunlarını dinledi. “Bahane üretmeden hizmet yaptık” Aksu ve Antalyalıların desteğiyle üst üste ikinci kez Büyükşehir Belediye Başkanı seçilerek, Antalya’da bir ilki gerçekleştirmenin mutluluğunu ve gururunu yaşadığını söyleyen Başkan Muhittin Böcek, “Gazipaşa’dan Kaş’a kadar bütün vatandaşlarımızın emrinde olacağımızı söyledik. Planlı, kurallı bir kent için geliyoruz, Antalya’yı birlikte yöneteceğiz dedik. 5 yıl süre içinde her şeye rağmen bahane üretmeden Antalya’da 3 bin 311 km yeraltına su hattı döşedik. Bu bir ilktir. Aksu’da kanalizasyonla ilgili çalışmalarımızda dahil buradan Ankara’ya kadar 514 km kanalizasyon yaptık. Dağlara taşlara 2 bin 656 km asfalt yaptık” dedi. “Aksu demek Antalya demek” Antalya ve Aksu için çalışmaya devam edeceklerini ifade eden Başkan Böcek, “Aksu demek Antalya demek. Aksu tarımıyla da turizmiyle de öne çıkıyor. Önümüzdeki 5 yıllık süre içerisinde de İsa Yıldırım kardeşimizle 35 mahallemizde ve Aksu’muzda yapılması gereken ne varsa yapacağız. Seçim döneminde ne söz verildiyse yerine getireceğiz” diye konuştu. İlçe örgütünü ziyaret etti Başkan Böcek, daha sonra CHP Aksu İlçe Örgütünü ziyaret etti. CHP Aksu İlçe Başkanı Hamza Erdem ve yönetimini ziyaret eden Böcek, “Birlik ve dayanışma içerisinde daha güçlü bir Aksu için çalışmaya devam edeceğiz. İlçe örgütündeki arkadaşlarımız da bu konuda büyük bir gayret gösteriyor. Herkese emekleri için teşekkür ederim: Antalya’mız için birlikte çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. “Büyükşehirdeki çalışmalarınızın meyvesini Aksu’da aldık” CHP Aksu İlçe Başkanı Hamza Erdem de ziyareti için Başkan Böcek’e teşekkür ederek şunları söyledi: “Tabanda size karşı olan sevgiyi farkındayız, iki dönem üst üste Antalya’da bir ilki başardınız. Büyükşehirdeki çalışmalarınızın meyvesini Aksu’da aldık. Aksu’da yerel seçimlerde yüzde 55 ile en yüksek oranı yakalayan ilçe olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.” Böcek, son olarak Aksu’da bulunan Antalya Büyükşehir Belediyesi ATASEM kurs merkezini de ziyaret etti. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Güven Ulutekin çalışmalar hakkında Başkan Böcek’e bilgi verdi.
Antalya Manavgat’ta “Halk Lokantası” açıldı Manavgat Belediyesi, Antalya’daki ilk Halk Lokantası’nı hizmete açtı. Vatandaşlara destek olmayı hedefleyen lokantada, 60 TL’ye 4 çeşit yemek sunuluyor. Açılış töreninde konuşan CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, Manavgat Belediyesi Halk Lokantası’nın Antalya’da açılan ilk halk lokantasını olduğunu belirtti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem ise halk lokantalarının, belediyelerin sosyal dayanışma ve yardımlaşma anlayışını pekiştiren önemli projeler olduğuna değindi. Adem, “Belediye Başkanımızın halkının yanında olduğunu gösterdiği, dayanışma ruhunun en üst seviyede tutulacağı halk lokantasının açılışında bulunmaktan mutlu ve gururluyum. Antalya’da ilk halk lokantası açılışını yapıyoruz, İl Başkanımın da söylediği gibi devamı gelecek” ifadelerini kullandı. "Komşusu açken tok yatan bizden değildir" Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara da, belediye olarak hedeflerinin sadece altyapı ve hizmet üretmek olmadığını, Manavgat halkının mutluluğu ve refahı için de projeler geliştirdiklerini vurguladı. Kara, "Yola çıkarken hedefimiz, mutlu bir Manavgat’tı. ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ anlayışıyla hareket ediyoruz" dedi. Belediye olarak Manavgat’ta birçok projeye imza attıklarını belirten Kara, bu lokantanın da bu vizyonun bir parçası olduğunun altını çizdi. Kara, projeye katkı sağlayan iş insanları Erol Okutan ve Kemal Taş’a teşekkür ederek, "İyilik bulaşıcıdır. Onlar belki istemese de bu iyiliği paylaşmak gerektiğini düşünüyorum" şeklinde konuştu. Gelecek projeler ve hedefler Başkan Niyazi Nefi Kara, halka yönelik projelere devam edeceklerini belirterek, “Birlik ve dayanışma içinde daha birçok güzel projeye imza atacağımıza inanıyorum. Yola çıkarken dediğimiz gibi, ‘Mutlu bir Manavgat’ için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Açılış törenine, CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, Manavgat Belediye Başkanı Dr. Niyazi Nefi Kara, CHP Manavgat İlçe Başkanı Oykun Başar ile vatandaşlar katıldı.