YEREL HABERLER - 18 Ağustos 2017 Cuma 11:23

Göz protezinde bilinmesi gerekenler

A
A
A
Göz protezinde bilinmesi gerekenler

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof.

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr.Ümit Beden, göz protezi konusunda bilinmesi gereken hususlar konusunda uyardı.


Göz protezinin, gözü doğuştan olmayan veya sonradan gözünü kaybetmiş olan hastalara kozmetik amaçla uygulanan protezler olduğunu kaydeden Prof.Dr.Ümit Beden, “Bu protezlerin görme fonksiyonuna katkısı yoktur. Sadece kozmetik olarak kabul edilebilir bir yüz görüntüsü sağlamak için kullanılırlar” dedi.


Protez göz takılmasının aşamaları hakkında da bilgiler veren Prof.Dr.Ümit Beden, “Gözün küçülmüş olduğu durumlarda göz küresi ile göz kapakları arasındaki boşluğun silikon ile kalıbı çıkarılarak akrilik protez kişiye göre üretilir. Gözün küçülmemiş ve deforme olduğu durumlarda ise öncelikle fonksiyonunu kaybetmiş olan göz küresinin bir bilye ile değiştirilmesi veya küçültülmesi gerekecektir. Bu şekilde göz yuvası proteze hazırlanmış olur. Birkaç hafta sonra göz protezi için göz yuvasının kalıbı alınarak protez hazırlanır ve beyaz ile renkli kısımları diğer göze uygun olarak tamamlanır. Ardından, protez göz, göz yuvasına yerleştirilir ve protezin duruşuna göre üzerindeki son rötuşlar yapılır.


Göz yuvasının kalıbı alındıktan sonra, birkaç gün içinde protez göz hazırlanır. Bu aşamadan sonra protez son halini alana kadar birkaç kez randevulu olarak protez uygulamasına gelmek gerekli olacaktır.


Doğuştan gözü olmayanlarda da göz protezi takılabilir mi?


Doğuştan gözün olmaması veya gözün çok küçük olması (görme fonksiyonu yok ise) protez takmayı özellikle gerektirir. Bu hastalarda göz hacmi eksik olduğu için yüz kemiklerinin gelişimi eksik kalabilir. Bu nedenle bu hastalara zaman kaybedilmeden protez takılmalı ve bu protezler düzenli aralıklar ile daha büyüğü ile değiştirilerek simetrik yüz gelişimi sağlanmaya çalışılmalıdır.”


Protezin kendisinin takılması için ameliyata gerek olmadığını fakat öncesinde göz çukuruna hacim ve hareket sağlayan bir bilyenin konulmuş olması gerektiğini dile getiren Prof.Dr.Ümit Beden, “Göz kaybının telafisi için gözün yerine bilye konulur. Bu bilye üzeri doku ile örtülen ve konulduğu yerde sürekli kalacak olan bilyedir. Göz protezi ise, daha sonraki süreçte (2-4 hafta), göz yuvasına takılıp çıkarılabilir. Protez takılması ve çıkarılması sırasında fazla bir ağrı duyulmayacak, sadece kapaklarda biraz gerilme hissedilecektir.


Gözün kaybı, göz çukurunda bir hacim kaybına neden olur. Buraya yerleştirilen bilyenin amacı, bu hacim kaybının telafi edilmesi ve iyi bir protez hareketi için göz yuvasının hazır hale getirilmesidir.


Gözün yerine yerleştirilen bilye, ileride kullanılacak protez açısından son derece önemlidir. Bu bilyeler silikon, plastik, akrilik veya vücut ile bütünleşebilen farklı maddelerden imal edilebilirler. Bilyenin çevre dokularla olan uyumu ve hareket yeteneği, üzerine konulacak protezin görüntüsünü ve hareketlerini direkt olarak etkileyecektir. Bu aşamada, kaliteli bilyelerin ve uygun cerrahi tekniklerin kullanılması, protez ile alınacak kozmetik sonuç için son derece önemlidir.” dedi.


Göz protezleri akrilik yapıda olduğunu belirten Prof.Dr.Ümit Beden, “Bu madde cam benzeri bir madde olup, nispeten daha hafif ve kırılmayan bir maddedir. Ayrıca cam protezler de üretilebilmektedir fakat kırılma riskine karşı dikkatli olunması gerekir.


Göz protezleri kişinin gözüne göre mi yapılmalıdır, hazır protezleri kullanmanın bir zararı var mıdır?


Protezin kişinin gözüne göre yapılması daha sağlıklıdır. Bunun nedeni, hem protez renginin diğer gözün rengine uygun işlenmesi, hem de protez şeklinin kişinin göz yuvasının kalıbı alınarak ve göz kapaklarının yapısına uygun olarak hazırlanmasıdır. Bu durumda protezin görünümü ve hareketleri diğer göze daha uyumlu olacaktır ve ağrı ile rahatsızlık vermeyecektir. Ek olarak, kişiye göre hazırlanan protezlerin yapısı ve malzemesi, çapaklanma ve alerji oluşumu açısından hazır protezlere göre daha güvenlidir, kırılmaya daha dayanıklıdır ve kullanım ömrü daha uzundur.


Göze uygun olmayan protez kullanımının zararları var mıdır?


Göz yuvasına ve diğer gözün görünümüne uygun olmayan protezler, kozmetik olarak iyi görünmediği için tercih edilmemelidirler. Göz yuvasında daha büyük protezlerin takılması, kapaklarda gerilmeye ve özellikle alt göz kapağında şekil bozukluğuna (ektropiona) neden olabilirler. Küçük protezlerin takılması ise, göz yuvasında zamanla küçülmeye ve uygun protezin takılamamasına neden olabilir. Ayrıca küçük protezler, üst göz kapağının düşmesine ve kozmetik sorunlara da neden olabilirler.


Protezin hareketleri ideal şartlarda diğer gözün hareketlerine yakındır. Bunu etkileyen birçok faktör vardır. Bunlar; göz kaslarının durumu, gözün alındığı ameliyatın özellikleri, gözün yerine konulan bilyenin özellikleri, göz yuvasının durumu ve kullanılan protezin kişiye özel yapılıp yapılmadığıdır. Göz kaslarının iyi çalıştığı ve gözün yerine konulan bilyenin iyi hareket ettiği, göz yuvasının uygun olduğu ve kişiye özel protez hazırlandığı hastalarda iyi bir protez hareketi sağlamak mümkündür” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt 19 ilde 36 vatandaşı dolandıran ve 20 yıl hapis cezası bulunan suç makineleri Bayburt polisi tarafından yakalandı Dolandırıcılık suçlarından toplamda 20 yıl 8 ay hapis cezası bulunan, 19 ilde 36 vatandaşı dolandırarak mağdur eden suç makinesi şahıs ve yardımcısı, Bayburt polisinin özverili çalışmaları sonucunda İstanbul ve İzmir’de yakayı ele verdi. 2 şahıstan biri tutuklanarak cezaevine gönderildi, biri de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bayburt’ta dolandırılan bir vatandaşın şikayeti üzerine harekete geçen Bayburt polisi, dolandırıcıların peşine düştü. Sosyal medya üzerinden köpek almak isterken dolandırıldığını söyleyerek Bayburt Emniyet Müdürlüğüne müracaat eden mağdur vatandaşın ihbarını değerlendiren polis ekipleri, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Asayiş Daire Başkanlığı ve Asayiş Şube Müdürlüğünce yapılan araştırmalarla, şüphelilerin sosyal medya üzerinden satılık köpek ilanı vererek aynı gün otobüs ile gönderme vaadinde bulundukları, mağdurlara kimlik fotoğrafı gibi belgeler göndererek güvenlerini kazandıktan sonra para göndermelerini sağladıkları, parayı aldıktan sonra vatandaşların telefonlarını engelleyerek dolandırıcılık olayını gerçekleştirdikleri bilgisine ulaştı. Olayı gerçekleştirdiği tespit edilen İ.A. ve Ç.T. isimli şahıslar hakkında yapılan çalışmalar neticesinde şüpheli İ.A.’nın kesinleşmiş 20 yıl 8 ay hapis cezası ile arandığı, 6 yıldır polisten kaçtığı, Türkiye genelinde 19 ilde 36 vatandaşı dolandırdıkları, birçok vatandaşın da dolandırılmalarına rağmen müracaatta bulunmadığı öğrenildi. Yapılan takip neticesinde olayı gerçekleştiren İ.A ve paraların gönderileceği hesap IBAN’larını temin eden Ç.T. isimli şahıslar Bayburt İl Emniyet Müdürlüğü koordinesiyle İzmir ve İstanbul ilinde yakalandılar. Yakalandıkları şehirlerden Bayburt’a getirilen şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından mahkemeye sevk edildiler. Çıkarıldıkları mahkemede Ç.T. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, İ.A tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Ankara ASKİ’den su sayaçlarının donma riskine karşı uyarı Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, soğuk hava ve buzlanma nedeniyle su sayaçlarında meydana gelebilecek donma riskine karşı vatandaşları uyardı. Havaların soğumasıyla birlikte ASKİ Genel Müdürlüğü, Başkentlileri su sayaçlarında donma riskine karşı uyardı. ASKİ yetkilileri, sayaçların bulunduğu yerin hava cereyanına karşı korunması amacıyla açık bölümlerin kapatılmasını, kırık camların yenilenmesini önerdi. Yapılan açıklamada, “Sayaçlar ve açıkta kalan su boruları izocam, cam yünü, bez parçası, talaş, boru kılıfı gibi maddelerle kapatılmalıdır. Sayaç yeri temiz, aydınlık ve rüzgâr almayacak şekilde düzenlenmelidir. Su sayacının donması hâlinde ise patlayan sayaçtan akan sudan dolayı diğer sayaçların donmasına engel olabilmek için vananın kapatılarak, suyun kesilmesi gerekir” ifadelerine yer verildi. Donan sayaçlara ateş veya sıcak su ile müdahale edilmemesi gerektiğinin altını çizen yetkililer, bu durumda sayaçların bir daha kullanılamaz hâle geldiğine dikkati çekti. Abonelerden sayacın donması, patlaması veya su akması durumunda derhal vananın kapatılarak, yetkililere haber verilmesi istendi. Su sayaçlarını ve borularını nasıl korumalıyız? Konut ve iş yeri aboneleri başta olmak üzere site ve apartman yöneticilerinin kış aylarında alması gereken önlemler ise şöyle sıralandı: "Sayaçtan önceki ve sonraki bağlantı borularının dışı alüminyum, içi ise izocam malzemeli hazır koruma malzemesi ile kaplanmalı, sayaç ve tesisat boruları, pamuklu kumaş malzeme ile sayaç ekranının açık kalması sağlanacak şekilde sarılmalı. Müstakil bahçe evi, gecekondu, dubleks, villa gibi konut ya da iş yerlerinde kuru talaş, kuru saman, parçalı strafor gibi malzemelerle yastık vazifesi görecek şekilde sayacın bulunduğu alanın kuru olması sağlanmalı (sayacın kuyu içerisinde olan yerleri de dahil). Sayaç mahalli veya tesisat kesinlikle naylon türü bir malzeme ile korunmamalı (aksi hâlde sayacın ve sayaç mahallinin nemlenmesine ve sayacın patlamasına neden olmaktadır). Sayaç odaları, kolektör ve katlardaki sayaç şaftlarında bulunan sayaçlar, rüzgâr veya soğuk olan açık alanlarda bulunmamalı. Sayaç odaları veya müstakil katlarda olan sayaç yerlerinde kesinlikle aydınlatma olmalı. Sayaç arızalarında müdahale ve patlak anında ekiplerin hareket alanı ve suyun gideri mutlaka olmalıdır."
Manisa Turgutlu Belediyesi bu kış da ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürecek Turgutlu Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğüne bağlı faaliyetlerini sürdüren Dost Eli Yıkama ve Teslim Merkezleri ile Turgutlu’nun farklı yerlerine konumlandıran 70 kumbara binlerce vatandaşa hizmet vermeye devam ediyor. Hayırseverler ile ihtiyaç sahibi vatandaşlar arasında köprü vazifesi gören Turgutlu Belediyesi, Dost Eli Merkezleri ile binlerce kişiye yardım ulaştırıyor. Kış mevsiminin kendisini hissettirmeye başladığı bu günlerde özellikle kışa özel giysilerin bağışlanması büyük önem taşıyor ve merkezler bağışçılarını bekliyor. Bu merkezlerde 5 yılda toplam 38 bin 560 kişi ve 2 bin 500 hanenin kıyafet ihtiyacı karşılanırken, giyilebilir durumda olan ayakkabıdan paltoya, kazaktan çoraba kadar tüm giysiler ve mutfak ile ev tekstili ürünleri merkezde bağış olarak kabul ediliyor. Yardım yapan kişilerden ve kentteki kumbaralardan gelen ikinci el veya etiketli, sıfır giysiler üç şubede hizmet veren Dost Eli Yıkama ve Teslim Merkezlerinde ayrıştırılıyor, yıkanıp ütüleniyor ve mağazalarda askıya konuluyor ve ihtiyaç sahiplerinin seçimine sunuluyor. Bunun yanı sıra kenttin çeşitli yerlerine yerleştirilen giysi kumbaraları ile toplanan giyim eşyaları da her hafta düzenli olarak merkezlere ulaşıyor. Yeni Mahalle, İstiklal ve Selvilitepe mahallelerinde yer alan Dosteli Merkezleri, haftanın 5 günü, 08.30-17.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, “Sosyal belediyecilik çalışmalarımızın önemli halkalarından biri olan bu hizmetimiz ile hayırseverlerle ihtiyaç sahipleri arasında gönül köprüsü kuruyoruz. İhtiyaç sahibi hemşerilerimize destek olmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz beş yılda yaklaşık 30 bin vatandaşımızın çeşitli kıyafet ve ev ihtiyaçlarını dost eli merkezlerimizin aracılığıyla karşıladık. Bu merkezlerimizde ve giysi kumbaralarımızda toplanan özellikle kışlık kaban, mont ve ayakkabılar ihtiyaç sahibi ailelerin yaklaşan kış ayları öncesinde sıkıntılarını bir nebzede olsa gideriyor. Bu noktada vatandaşlarımızı dosteli merkezlerimize kıyafet bağışında bulunmaya davet ediyor, ihtiyaç fazlası kıyafetlerini merkezlerimize ve giysi kumbarasına bırakarak bu konuda hassas davranan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. İnsan odaklı sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmaya, Turgutluluların yüzünü güldürmeye devam edeceğiz” dedi.
Muğla Muğla’da kadına yönelik şiddete karşı mücadele çalıştayı düzenlendi Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin koordinasyonunda ’Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Önleyici Politikalar Çalıştayı’ gerçekleştirildi. Çalıştayda, kadına yönelik şiddetin farklı boyutları ele alınarak, önleyici politikalar ve çözüm önerileri tartışıldı. Toplantıda konuşan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, kadına yönelik şiddetle mücadelenin tüm toplumun ortak sorumluluğu olduğunu vurguladı. Aras, “Mücadele bir bütün olmalıdır. Bu, tek başına Büyükşehir Belediyesi’nin üstesinden gelebileceği bir sorun değil. Toplumun tüm kesimlerinin bu mücadelede ortaklaşması lazım. Biz bunu Muğla’da başardık diye düşünüyorum. O yüzden sizlere tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Çalıştay boyunca, şiddetin önlenmesine yönelik eğitim, bilinçlendirme ve yasal düzenlemeler gibi konular masaya yatırıldı. Kadınların korunmasına ve desteklenmesine yönelik atılacak adımlarla ilgili görüş alışverişi yapıldı. Etkinlik, kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalık oluşturmayı ve çözüm odaklı politikaların hayata geçirilmesini hedefleyen önemli bir adım olarak değerlendirildi. Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe, ilgili kamu kurumları ve kuruluşlarının temsilcileri katılım sağladı.