YEREL HABERLER - 20 Mart 2012 Salı 09:25

İKA`DAN MÜSİAD ÜYELERİNE SEMİNER

A
A
A
İKA`DAN MÜSİAD ÜYELERİNE SEMİNER

İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) Gaziantep Yatırım Ofisi Uzmanları, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği üyelerine ’Yatırım Desteği’ konulu bir seminer verdi.
MÜSİAD binasında verilen semineri MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Kurt Ali Kılçık ve üyelerinin yanı sıra İKA Genel Sekreteri Bülent Özkan’da dinledi. İKA Gaziantep Yatırım Ofisi Uzmanları Dr. Fatih Barutçu ile Recep Akpak, MÜSİAD üyelerine ’yatırım destekleri’ ve ’fon alma yöntemleri’ konusunda sunum yaptı. İşadamlarına kaynak sağlama yöntemlerini gösteren uzmanlar, aynı zamanda bazı tüyolarda verdi. Seminer öncesinde markalaşmanın önemine değinen bir konuşma yapan MÜSİAD Şube Başkanı Kurt Ali
Kılçık,"Teknoloji, bilgi ve sermayenin küreselleşmesi ile artık dünyanın herhangi bir yerinde bir mal ve hizmetin üretilmesi ve tüketilmesi önündeki engeller büyük ölçüde kaldırılmıştır. Bugün çok kısa zamanda dünyanın herhangi bir ülkesinde herhangi bir endüstrinin ortaya çıkması artık normal karşılanmaktadır. Mal veya hizmetleri üretebilir olmak sadece bazı ekonomilerin tekeli olmaktan çıkmıştır. Yeni ekonomik düzenin rekabet konusu üretme becerisi değil markalaşmadır. Markalaşma, yeni ekonomik
düzende rekabet gücünün en temel göstergelerinden birisidir. Tüketici mal veya hizmet satın alırken o mal veya hizmetin fiyatı, kalitesi, fonksiyonelliği gibi maddi özelliklerinin ötesinde tercihlerinin güdüsüyle de hareket edebilmektedir. Örneğin hoşuna giden bir yaşan tarzını temsil eden ürünü pahalı olsa da diğer ürünlere tercih edebilmektedir" dedi.
Başkan Kılçık, şöyle devam etti:"Küreselleşmenin oluşturduğu yeni rekabet ortamında rekabet üstünlüğünü elde edenler, tüketici arzularını, tüketicinin algılarını yönetebilme becerileriyle ürettikleri ürünün üzerine yoğunlaştırabilenlerdir. Tüketici algısının yoğunlaştığı ürün, tüketicinin psikolojik ihtiyaçlarını en iyi temsil ettiğine inanılan üründür. Bu yoğunlaşmanın en büyük araçlarından birisi markalaşmadır."
İKA Genel Sekreteri Bülent Özkan ise, MÜSİAD üyelerine İKA’yı tanıttı. Özkan konuşmasında, İKA’nın sadece finans desteği sunan bir ajans olmadığını aynı zamanda proje üreten ve strateji belirleyen bir kuruluş olduğunu ifade etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final heyecanı 2 maçla başladı UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde heyecan 2 maçla başladı. Arsenal, konuk ettiği Real Madrid’i 3-0 mağlup ederken, Inter ise Bayern Münih’i 2-1 yendi. Avrupa futbolunun kulüp düzeyindeki bir numaralı organizasyonunda çeyrek final ilk karşılaşmaları bugün başladı. Son şampiyon Real Madrid, Emirates’te Arsenal’a konuk oldu. İlk yarı gol sesi çıkmazken, Londra ekibi 58. dakikada duran toptan öne geçti. Declan Rice, ceza yayının önünden kazanılan serbest vuruşta doğrudan kaleye gönderdiği şutta topu ağlara gönderdi. 70. dakikada bir kez daha serbest vuruşta topun başına geçen Rice, farkı 2’ye çıkardı. Oyun üstünlüğünü elinde tutan İngiliz ekibi 75’te Mikel Merino ile bir gol daha buldu. Bosna Hersekli hakem Irfan Peljto’nun son düdüğü sonrası Arsenal sahadan 3-0’lık galibiyetle ayrılarak rövanş öncesi büyük avantaj yakaladı. Eflatun-beyazlılarda Camavinga 90. dakikada kırmızı kart gördü. Milli futbolcu Arda Güler, maçta süre almadı. Inter, deplasmanda kazandı Milli futbolcu Hakan Çalhanoğlu’nun formasını giydiği Inter, Bayern Münih ile deplasmanda karşılaştı. Alman ekibi Harry Kane ile bir pozisyonda direğe takılırken, Inter 38. dakikada öne geçti. Sol kanattan başlayan atak sonrası Thuram pasını Lautaro Martinez’e aktarırken, bu oyuncunun ayak dışı yaptığı vuruşta top ağlarla buluştu. İlk yarısı bu skorla geçilen maçın 2. yarısında Bayern ataklarını sıklaştırdı. Karşılaşmanın 74. dakikasında oyuna giren deneyimli oyuncu Thomas Müller, 85. dakikada beraberlik golünü attı. Bu golden 3 dakika sonra hızlı gelişen Inter atağında Davide Frattesi, topu ağlara gönderdi. Hakan Çalhanoğlu, Münih ekibine karşı 90 dakika sahada kaldı. Bu iki karşılaşmanın rövanşı 16 Nisan Çarşamba günü oynanacak.
Iğdır İçişleri Bakan Yardımcısı Turan: "Iğdır’da nerdeyse sokak hayvanları meselesi bitti" İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Iğdır Valisi Ercan Turan ile birlikte Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında yapımı tamamlanan ’Iğdır Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde incelemelerde bulundu. Iğdır’a gelen İçişleri Bakan Yardımcısı Turan, Iğdır Özel Hareket Merkezi’nde 80. Yıl Polis Hatıra Ormanın açılışını yaparak fidan dikti. Turan daha sonra Iğdır Valiliğini ziyaret ederek, Iğdır Valisi Ercan Turan ve kurum amirleriyle bir toplantı yaptı. Toplantı sonrası Bakan Yardımcısı Turan, Iğdır Valiliğince yapılan köpek barınağında incelemelerde bulundu. Turan, "Önemli bir konu için Iğdır’dayız burası bizim için önemli bir serhat şehri, Kazımkarabekir’in kenti, bu kentte olmaktan onur duyuyorum. Valimize ve ekibine Türkiye’de önemli bir çalışma yaptığı için teşekkür ediyor. Köpek barınak tesisini gezdik, diğer iller daha yeni başlarken Iğdır konuyu bitirmiş son aşama gelmiş. Hepimizi yaralayan bir süreç yaşıyoruz, ama Iğdır bu sürecin çok gerisinde kalmış.Bu gün Iğdır’da ülkemizin bir sorununu görüşmek için bulunmaktayız, tüm bakan yardımcılarımız benzer program için farklı ilerde toplantılar yapıyorlar. Memleketimizde bu yüz yılından sokaklarda hala çocuklar ölüyor, bazen yaşlılar bedel ödüyor, bunu kabul etmiyoruz, buna isyan ediyoruz. Daha ötesi meclisimiz bu konuyu ciddiye almış, kanun çıkarmış bu kanunun uygulaması lazım ki Avrupa’da olduğu gibi sokakta hayvan olmasın, sokaklarımız güvenli olsun. Sokağı güvenli olmayan hiçbir toplum başarılı olamaz adım atamaz. Sokağa risk nerden gelirse gelsin hayvandan, sokağa davetten, trafikten, sokağa çağrılmaktan nerden gelirse gelsin yanlıştır, risktir ve bunun mutlaka gereği yapılması lazım bu nedenle sokakların güvenliği esastır" dedi. "Devletin varlık sebeplerinde bir tanesi güvenliktir, o yüzden sokağımızdan çocuk ölümü, trafik kazası, terör meselesi, sokağa davet gibi toplumumuzun huzurunu bozan hiçbir şey istemiyoruz" diyen Turan, şunları kaydetti: "Gerekli alt yapı çalışmalarını yapacağız ve buna ilişkin çalışmalar yapacağız. Kaldı ki bu sokak riskleri içerisinde de bir diğeri de öncelik değildir, hepsi önceliklidir, hepsi birinci derecede sorundur. Bu sorunları sokağımızdan kaldırmak, kazımak istiyoruz. Bu nedenle konu güvenliğe ilişkin, huzura ilişkin bir konudur. Bakın 9 ay önce çıkarılan kanunda belli kurumlara belediyeler başta olmak üzere belirli görevler verildi. Ne dediler bazıları eylem yaptılar, itlaf olacak, katliamlar yapılacak çok büyük krizler olacak denildi. Bakın Iğdır’da nerdeyse sokak hayvanları meselesi bitti. İtlaf mı var, büyük kriz mi kavga mı var? Aslında herkes işini düzgün yapsa bir sorun ortada kalmayacak bu nedenle de sokağımızda hiçbir güvenlik meselesi olamayacak. Iğdır’ımızdaki bu çalışmanın tüm Türkiye’ye örnek olmasını temenni ediyorum. Görüldüğü gibi hızlı pratik benzer önlemler alıyoruz. Her ilimizde de benzer çalışmalar yürütüyoruz. Valiliğimiz öncülüğünde tüm kurumlarımızla beraber bu işi omuz omuza vererek yürütüyoruz. Aslında toplama, rehabilite etme, kısırlaştırma ve sahiplendiremeye kadar barınak görevimiz var. Belediyelerin bunları kalıcı hale getirmek ve için bazen ihmal edeceği için biz valilik olarak bu işe el atıp tüm kuramlarımızla beraber memleketimizde köpek sorunlarını ve sokak hayanı meselesi kalmasın isliyoruz. Bu manada belediyelerimize binde beş bir bütçe ayırmak gibi, ayrılan bütçeyi kollamak yerinde kullanmak gibi, hayvanları toplamak gibi bir takım görevleri yerine getirmek hepimizin görevidir. Fakat duyuruyorum, ilan ediyorum ki bu saatten sonra bu memlekette bu aziz mübarek memlekette hala sokakta bir yavrumuz ölürse yaralanırsa başta belediye başkanı olmak üzere kanunu uygulamayan eksik uygulayan kim varsa bakanlığımızın teftiş kurulu başta olmak üzere bu konu ile ilgili adımları atmak istiyorum. Bu hayvanlar ya sahiplenecek, ya da doğal barınaklarda olacak."
Çankırı Bu sensörler sayesinde yapı betonlarındaki hareketler anlık takip edilecek Türkiye’deki üç üniversitenin akademisyenlerinin yürüttüğü çalışmayla, binalara yerleştirilecek sensörler sayesinde yapıların dayanıklılığı, stabilitesi ve korozyon durumu anlık olarak izlenebilecek. Çankırı Karatekin Üniversitesi’nden (ÇAKÜ) Prof. Dr. Barış Şimşek, Afyon Kocatepe Üniversitesi’nden (AKÜ) Prof. Dr. Tayfun Uygunoğlu ve Doç. Dr. Uğur Fidan ile Yalova Üniversitesinden Doç. Dr. Adem Tuncer tarafından, yapılarda meydana gelecek en ufak bir deformasyonun anlık olarak tespit edilebilmesini sağlamak üzere çalışma yürütüldü. Elde edilen çimento tabanlı sensörler ile binaların temelinde bulunan hasarlar incelenebilecek. Yapılan çalışmalar neticesinde Türkiye’nin fay hatlarının yoğun, tektonik hareketlerin fazla olduğu bir bölgede bulunması nedeniyle afete dayanıklı şehirler oluşturulması ve akıllı şehirlerin inşa edilmesinin önemli olduğu vurgulandı. "Depremin erken tespiti hedefleniyor" Çimento temelli sensörler ile depremin daha erken tespiti noktasında da güzel sonuçlar ve hedefler ortaya çıkacağını söyleyen Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, "Afete dayanıklı şehirlerin oluşturulması ve akıllı şehirlerin inşa edilmesi son zamanlarda önemli. Özellikle, kalkınma planlarında da ifade edildiği gibi akıllı şehirlerin dizayn edilmesi, gelecekte birçok insanımızın daha rahat ve güvenli bir ortamda yaşamasına neden olacaktır. Akıllı şehirlerin inşasında en önemli mesele kullanılan çimento. Bizim araştırma grubumuzda çimento temelli sensörler üretilmektedir. Özellikle depreme dayanımın ve daha sağlıklı binaların inşasında çimentonun kalitesinin dayanımının belirlenmesi son derece önemli. Bununla ilgili günümüzde pek çok çalışma yapılmakta ama özellikle araştırma grubumuzun çevreci, toksik olmayan, ekonomik açıdan daha düşük maliyetli nano malzeme temelli elyaflar üretilerek çimento sensörünü oluşturmasıyla ilgili çalışmaları son derece dikkatleri cezbetmekte. Özellikle Çankırı Karatekin Üniversitesi’nin Türkiye’nin geleceği inşa edilmesi noktasında her alanda çalışmaları devam etmektedir. Biz inanıyoruz ki, araştırma grubumuz Türkiye’ye ve dünyaya bilimsel olarak çok daha katkılar yapacaktır. Çimento temelli sensörler ile ilerleyen dönemlerde depremin daha erken tespiti noktasında da güzel sonuçlar ve hedefler ortaya çıkacaktır" dedi. "Bu sensörler sayesinde yapılarda deformeler, mikro çatlaklar olup olmadığını anlayabileceğiz" Elde edilen çimento sensörleri ile binalardaki hareketliliğin izlenebileceğini kaydeden Çankırı Karatekin Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barış Şimşek, "Polimer kompozitlerin sentezlenmesi ve elyaf haline getirilmesini laboratuvarımızda yaptık. Toksik olmayan, biyo tabanlı polimerleri nano malzeme ile modifiye ederek iletken hale getirdik. Çimentoların içerisinde belirli optimum oranlarında çimento tabanlı sensörler hazırlıyoruz. Bu sensörler, birçok amaçla kullanılıyor. Projeye başlarken temel amacımız deprem hareketlerine karşı hassasiyeti olan sensörler üretmekti. Burada ürettiğimiz sensörler aynı zamanda mevcut binalardaki kolonlara takılıp çıkartılabilir olacak. Sadece yeni binalar için değil, mevcut binalarda da kullanılabilecek. Yapılar içerisinde bir donatı kullanıldığı zaman, zamanla deforme oluyor ve dışarıdan da gözükmüyor. Tespit edilmesi de oldukça zor. Fakat bu sensörler sayesinde yapılarda deformeler, mikro çatlaklar olup olmadığını anlayabileceğiz. İlerideki amaçlarımız arasında da, karbondioksit, karbon monoksit gibi zehirli gazları da tespit edebilen çimento tabanlı sensörlerin akıllı şehirler konsepti altında binalarda da kullanılabilmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz" diye konuştu.