YEREL HABERLER - 07 Mart 2012 Çarşamba 11:56

KADIN DAYANIŞMASI ‘DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’ ETKİNLİĞİYLE PEKİŞTİ

A
A
A
KADIN DAYANIŞMASI ‘DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’ ETKİNLİĞİYLE PEKİŞTİ

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlaması Adana Olgunlaşma Enstitüsü ve BPW Adana Kulübü işbirliği ile gerçekleştirildi. Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un eşi Aylin Coş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Adana İl Müdürü Neslihan İpek Kobaner, BPW Adana Başkanı Filiz Yaldız ve BPW üyelerinin katılımıyla gerçekleşen etkinlikte Adana İdmanyurdu Kadın Futbol takımına hediye verildi.
Adana Olgunlaşma Enstitüsü’nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği düzenledi. Açılış konuşmasını yapan BPW Adana Başkanı Filiz Yaldız, “Kadınların erkekler ile eşit haklara sahip olmak yolunda verdiği mücadelenin başlangıç tarihi olan 8 Mart 1910 yılından bu yana geçen 102 yıllık bir zaman diliminde kadının adı daha çok anılmış olsaydı bugün sorunları konuşmak yerine kazanılmış zaferleri kutluyor olurduk” dedi.
Yaldız, BPW İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği olarak sadece bir gün değil, her gün kadın için çalıştıklarını da aktarırken, “Hedef koymak çalışmanın yarısı ise bizler hedeflerimize çok uzak değiliz” dedi.
ONURSAL BAŞKAN AYLİN COŞ OLDU
Adana Valisi Hüseyin Avni Coşun eşi Aylin Coş ise, kadınlara ve kızlara meslek edindirme çalışmalarından dolayı BPW Adana Onursal Başkanı seçildi. Coş, BPW Adana’nın çalışmalarını takdir ettiğini kaydederken, “Dilediğimiz sonuçlara ulaşılmak için bu işe gönül vermiş kadınlar birlikte hareket etmeli. Bizler kadın olarak çok güçlüyüz. Dayanışma içerisinde olalım ki sorunları tartışmak için değil, kazanımlarımızı paylaşmak için toplanalım” dedi.
Yılın Kadını seçilen Adana Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü İkbal Kalın da, İş ve Meslek Sahibi Kadınları Derneği üyesi olmaktan gurur duyduğunu ifade ederken, daha iyi nesiller yetiştirmek için büyük gayret gösterdiğini belirtti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Adana İl Müdürü Neslihan İpek Kobaner de, “Adana’nın içinden çıkan bir bürokratım. Bu beni çok mutlu ediyor. Sizlerin desteği ile hizmetlerimi yürüteceğim. Toplumun mağdur kesimleriyle iç içe olacağız. Kadınlarımıza birebir dokunacağız” diye konuştu.
Etkinliğin sonunda Adana İdmanyurdu Kadın Futbol Takımına cüzdan hediye edilirken, Adana Büyükşehir Belediyesi Bandosu müzik ziyafeti sundu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Santa Maria Kilisesi’ne silahlı saldırı davası başladı İstanbul Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’nde 1 kişinin öldüğü silahlı saldırıya ilişkin davanın görülmesine başlandı. Aralarında kar maskeli 2 saldırganın da bulunduğu sanıklar, hakim karşısına çıkarak savunma yaptı. Sarıyer’de bulunan Santa Maria Kilisesi’ne 28 Ocak 2024’de pazar ayini yapıldığı sırada kar maskeli 2 kişi tarafından silahlı saldırı düzenlenmiş, olayda 52 yaşındaki Tuncer Cihan hayatını kaybetmişti. Olaya ilişkin aralarında kar maskeli saldırganlar David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un da bulunduğu 43 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri’deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde görülen duruşmada bazı tutuklu sanıklar, 4 tutuksuz sanık ve taraf avukatları hazır bulundu. Susma hakkını kullandı Duruşmada mahkeme başkanı, tutuklu sanık David Tanduev’a avukatı olmadığı için bugün savunmasının alınmayacağını söyledi. Sanık Tanduev’in "Avukat istemiyorum, kendilerine güvenmiyorum" sözleri üzerine mahkeme başkanı, sanığa susma hakkını kullanıp kullanmayacağını sordu. Bunun üzerine sanık, "Öyle bir hak verirlerse konuşmak istemiyorum. Kendilerine isim söylemek istemiyorum" dedi. "Saldırgan zaten fiziksel olarak bana benzemiyor" Tutuklu sanık Amirjon Kholikov ise savunmasında Türkiye’ye çalışmaya geldiğini ve İstanbul’da 2 yıl boyunca korsan taksicilik yaptığını belirterek, "Olay günü ben Sarıyer’e gitmedim. Görüntülerdeki saldırgan zaten fiziksel olarak bana benzemiyor. Sanık David Tanduev ile 5 sene önce tanıştık, İstanbul’da aynı evde kalıyorduk. Olay günü sanık Tanduev’le Esenyurt ve Beylikdüzü’nde kiralık ev baktık. Sarıyer’e gitmedim" şeklinde konuştu. Bu sırada müşteki avukatlarından Afşin Hatipoğlu, sanığa olaydan bir hafta önce kilise çevresinde keşif yaptıklarına dair tespit yapıldığını belirterek, "Arabalarda olduğun tespit edildiği halde, kan, saç, doku ve deri örneklerin olaydaki örneklerle birebir uyuştuğu halde ’Buraya tesadüfen geldim’ diyorsun, öyle mi?" dedi. Sanık Kholikov ise bunların somut delil olmadığını savundu. Saldırı öncesi Meryem Ana Ermeni Kilisesi, Rum Kilisesi, Aya Kiryaki Kilisesi, Surp Harutyun Kilisesi ve Kumkapı Türkiye Ermeni Patrikliği’nde keşif yaptığı ve saldırıda kullanılan aracın sahibi olduğu iddia edilen tutuklu sanık Shamsullo Radzhabov, "Araba benim evet ama ben saldırıyla ilgili suçlamaları kabul etmiyorum. Korsan taksicilik yapıyordum fakat keşif yaptığıma yönelik suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. "Bize bu acıyı yaşatan katillerin en ağır cezayı almasını istiyorum" Sanık Enver Karakaş, savunmasında başta DEAŞ olmak üzere bütün terör örgütlerini lanetlediğini söyleyerek, "Bu olayla alakası olan kim olursa olsun en ağır cezayı almasını istiyorum. Ben çok küçük yaşımda Türkiye’ye geldim. 30 senedir buradayım. 25 yıldır esnaflık yapıyorum. Milletini, vatanını seven bir insanım. Ailemi de aynı şekilde yetiştirmeye çalıştım. Bütün seçimlerde de vatandaşlık hakkımı kullandım. Bu ülkeye, bu vatana benden bir kötülük, hainlik gelmez. Bundan emin olabilirsiniz. 30 senedir ailesini göremeyen bir Doğu Türkistanlı olarak bu ülkeye, bu vatana benden bir kötülük gelmez. Terör örgütü DEAŞ’ın insanlığa, Müslümanlara çok büyük zararı olduğunu düşünen biriyim. Bize bu acıyı yaşatan katillerin en ağır cezayı almasını istiyorum" ifadelerini kullandı. Duruşma, tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasına devam edilmek üzere yarına ertelendi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede Tuncer Cihan ’maktul’ sıfatıyla, kilisenin rahibi Anton Bulai’nin de arasında bulunduğu 11 kişi ’müşteki’ sıfatıyla, 43 kişi ise ’şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Hazırlanan iddianamede kilisede pazar ayini sırasında olaydan önce keşif yaptıkları tespit edilen DEAŞ silahlı terör örgütü üyesi David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un saldırı günü Başakşehir’den otomobilleri ile geldikleri, otomobili yakın bir yere bıraktıktan sonra tanınmamak için yüzleri maskeli şekilde yanlarında yarı otomatik tabancalarla kiliseye girdikleri, bu esnada Tuncer Cihan’ın kilisenin dış kapısından içeri girerek yürüdüğü aktarıldı. Şüpheli Tanduev’in yarı otomatik tabanca ile Cihan’ın kafasına doğru yakın mesafeden ateş ettiği belirtilen iddianamede, 2 şüphelinin ellerindeki tabancalarla hedef gözetmeksizin kilisede bulunan diğer insanların üzerine doğru ateş ettikleri ve insanların korku ile yere yattıkları kaydedildi. Hazırlanan iddianamede şüpheliler David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un ‘cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’, ’silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘tasarlayarak kasten öldürme’, 11 kişiye karşı ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ‘ateşli silah ve mermi bulundurmak’ suçlarından ayrı ayrı 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 218 yıl 7 aydan 349 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Bu şüphelilerle bağlantılı olduğu belirlenen şüpheliler Edelkhan Inazhaev ve eşi Zharaidat Esmurzieva’nın da aynı suçlardan ceza alması talep edilen iddianamede, 38 şüphelinin ise çeşitli suçlardan değişen oranlarda 7 yıl 6 aydan ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 345 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. İddianamede ayrıca kiliseye saldırıyı gerçekleştirmek üzere toplantı yapan grup içerisinde bulunduğu iddia edilen şüpheli Viskhan Soltamatov’un ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ ve ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından 1 kez ağırlaştırılmış müebbet, 1 kez müebbet ve 349 yıl 6 ay hapsi talep edildi.