YEREL HABERLER - 05 Mart 2012 Pazartesi 19:17

ÇALIK YEDAŞ`IN KIZILCAHAMAM TOPLANTISI

A
A
A
ÇALIK YEDAŞ`IN KIZILCAHAMAM TOPLANTISI

Çalık Holding’in Orta Karadeniz’de parlayan yıldız şirketi olarak enerji sektörünün liderliğine soyunan Çalık YEDAŞ, 2012 hedeflerini çalıştaya katılan 600 çalışanıyla birlikte Kızılcahamam’da yaptı. Yapılan elektronik ankette çarpıcı bir sonuç ortaya çıktı. ’Müşteri ilk sırada yer alırken, çalışanlar üçüncü sırada çıktı.
Samsun Ordu, Sinop, Amasya ve Çorum illerinin elektrik dağıtımını 29 Aralık 2010 tarihi itibariyle özelleştirme kapsamında yüklenen Çalık YEDAŞ, Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi’ni imzaladığı Kızılcahamam’da, çalıştaya katılan 600 çalışanıyla birlikte ’kesintisiz ve kaliteli enerji’ ve müşteri memnuniyetinin 2012 yol haritasını oluşturdu. EFQM Mükemmellik Modeli’ni hedefine koyan Çalık YEDAŞ, şirketin kurumsal öncelikleri belirlendi.
Sorumluluk bölgesindeki illerde kesintisiz hizmeti sürdüren çalışanlarının dışında çalıştaya katılan çalışanıyla birlikte adeta kampa giren ve ’beyin fırtınası oluşturan’ Çalık YEDAŞ’ın toplantısına TEDAŞ Genel Müdürü Haşim Keklik ve TEDAŞ üst düzey yetkilileri de katıldı. Elektrik dağıtım ve perakende satış sektöründe tüm tüketicilerine kaliteli ve kesintisiz hizmet sunmayı amaçlayan şirket, dağıtım alanındaki Samsun, Ordu, Çorum, Amasya, Sinop il ve ilçelerinde; müşteri memnuniyeti temelinde yenilikçi uluslararası bir kurumsal yapının sürdürülebilirliği ile ilgili ’ilke kararları’ alırken, birinci yılın değerlendirilmesi yapıldı ve 2012 yılının hedefleri de masaya yatırıldı. 5 ilden de görevli personellerin dışında, 600 çalışanın katılımıyla gerçekleşen Kızılcahamam toplantısında çalışanların ve paydaş yüklenicilerin arasında ’yön birliği’ değerlendirildi.
ELEKTRONİK ORTAMDA ANKET
Kızılcaham toplantısında önemli bir de anket uygulaması yapıldı. Özel bir şirket tarafından yürütülen anket çalışmasında 600 çalışana ayrı ayrı butonlar verilerek, elektronik ortamda iki dakikalık süre içinde anket sorularının yanıtlanması istenildi. 20 soru bulunan ankette, Çalık YEDAŞ çalışanlarının ’kurumsal önceliklerinin belirlenmesine çalışıldı’. Anket sonucunda ilginç bir tablo ortaya çıktı. Çalışanlar birinci önceliği müşteriye verirken, ikinci sıradaki önceliği ise üst yönetim ve hissedarlar olarak ortaya çıktı. Çalık YEDAŞ çalışanları 3 sırada çalışan memnuniyeti olarak kendilerine konum belirledi. Görsel şov 30 dakika içinde grafiklerle ekrana yansıtıldı.
Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) belirlenmesinde müşterilerin ilk sırada çıkmasının önemli olduğunu söyleyen Genel Müdür Nurettin Türkoğlu, "Arkadaşlarımızın bağımsız olarak katıldıkları bu ankette müşteri memnuniyetini ön plana çıkarması, verilen eğitimlerin yerini bulduğunu göstermektedir. Avrupa mükemmellik ödülüne giden yolda çok önemli bir adım attık" dedi.
ÇALIŞANLARIN ’GÖRÜŞLERİ DİNLENDİ’
ÇALIK YEDAŞ’ın geniş katılımlı toplantısında, özelleştirilmesinin ardından ’kaliteli ve kesintisiz’ enerji için bir yıl içersinde yapmış olduğu çalışmalar, müşterilerinin düşünce ve algılarıyla ilgili gelişmeler de ’çalışanların görüş ve önerileriyle’ çok yönlü olarak tartışılarak, Çalık Holding kurumsal yapısına uygun Kurumsal Sosyal Sorumluluk Haritası’nı oluşturdu. Çalık YEDAŞ Genel Müdürü Nurettin Türkoğlu, "Çok başarılı bir çalıştay gerçekleştirdik. KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan’ın katılımıyla Ulusal Kalite Hareketi İyi Niyet Bildirgesi’ni imzaladık. Mükemmelliğin temel kavramlarını kendi kurum ve kuruluşlarımızda benimseme ve yaşama geçirme konusunda kararlıyız. KalDer’le, Çalık Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş., EFQM Mükemmellik Modeli’ni esas alarak öz değerlendirmeyi sürekli bir gelişim amacı olarak kullanmasını destekleyecek çalışmalarının ilk adımını atmış oldu. Ayrıca bu toplantımızda tüm çalışanlarımızın görüşlerini aldık. Bölgesel sorunları masaya yatırdık. Toplam kalite hedeflerinin içinde 600 çalışanımızla ’ortak akıl’ oluşturduk. Çalışan ve müşteri memnuniyetimiz esas prensibimizdir. Tüm çalışanlarımız bu doğrultuda hizmet üretecek ve sektörün lideri olduğumuz gibi Avrupa Mükemmellik Ödülü’nü de şirketimize kazandıracağız. TEDAŞ Genel Müdürü Haşim Keklik ve KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Doğan’a da çalıştayımıza katıldıkları için teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Malatya milletvekilleri, Çarşı Merkezi inşaatını yerinde inceledi AK Parti Malatya Milletvekilleri İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak ve Abdurrahman Babacan, Malatya’da yapımı süren Çarşı Merkezi projesini yerinde inceleyerek çalışmalar hakkında bilgi aldı. 6 Şubat 2023 depremlerinden etkilenen Malatya’da çarşı projesi başta olmak üzere birçok alanda inşaat çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Milletvekili Abdurrahman Babacan, Malatya’nın devlet eliyle şehir merkezi yenilenen tek deprem şehri olduğuna dikkat çekerek, "91 etapta kentsel dönüşüm çalışması yürütülüyor. Şehir merkezinin yüzde 23’ü yenilenmiş olacak" dedi. Babacan ayrıca, yüksek fiyat dayatmasının da önüne geçileceğini belirterek, "Rezerv alanlar, deprem konutları ve çarşı projesinde eş zamanlı ve hızlı bir ilerleme kaydediyoruz. Bu yaz itibariyle 99 bloğun tamamının teslim edilmesi hedefleniyor" açıklamasında bulundu. "Bu yaz çarşının canlanması amaçlanıyor" Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak ise çarşının Malatya’nın ticaret belleği, kültürel hafızası ve sosyal yaşamı açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. "Bu yaz itibariyle çarşıda alışveriş sirkülasyonunun başlamasını hedefliyoruz" diyen Ölmeztoprak, çalışmaların sahada koordinasyonla sürdürüldüğünü ve çarşının yeniden ayağa kalkmasının esnaf ve şehir için hayati öneme sahip olduğunu söyledi. "Güvenli ve kaliteli yapılar için fore kazıklarla zemin güçlendirildi" Zemin sıvılaşmasının görüldüğü bölgelerde binlerce fore kazık kullanıldığını dile getiren Ölmeztoprak, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Emlak Konut’un projeye büyük özen gösterdiğini ifade etti. "Vatandaş ne istiyorsa o yapılıyor, ne istemiyorsa yapılmıyor" ilkesinin benimsendiğini vurgulayan Ölmeztoprak, yerinde dönüşüm taleplerinin dikkate alındığını aktardı. "2026’ya yaraları sarmış olarak girmeyi hedefliyoruz" Milletvekilleri, Malatya’nın yeni yaşam alanlarıyla birlikte sanayi taşımalarının da planlı şekilde sürdüğünü ve kimsenin mağdur edilmeden bu sürecin yönetildiğini kaydetti. 2026’nın ilk çeyreğinde ağır deprem yaralarını sarmış bir Malatya hedeflendiğini belirten vekiller, projelerin tüm aşamalarının titizlikle takip edildiğini ve birlik içinde çalışmaya devam edileceğini ifade etti.
Adıyaman Kahta Belediyesi, hem Filistin’e hem de İBB’deki yolsuzluklara dikkat çekti Adıyaman’ın Kahta Belediye meclisinin Nisan ayı toplantısında hem Filistin’deki zülme, hem İBB’deki yolsuzluklara hem de Özgür Özel’in batıdan demokrasi dilenmesine dikkat çekildi. Kahta Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda düzenlenen Nisan ayı meclis toplantısında, Kahta Belediye Başkanı Mehmet Can Hallaç bir bildiri okudu. Meclis çalışmalarına başlamadan önce, yalnızca yerel meseleleri değil, milletin ve ümmetin vicdanında derin izler bırakan iki büyük mesele hakkında değerlendirmelerde bulunmak istediğini belirten Başkan Hallaç, Filistin’deki soykırıma tüm dünyanın sessiz kaldığını söyledi. Başkan Hallaç, "Gazze’de aylardır süren vahşet, artık hiçbir bahaneyle izah edilemez bir soykırım halini almıştır. Siyonist İsrail, ABD’nin askeri ve siyasi desteğiyle kadınları, çocukları, yaşlıları katletmekte, bir halkı açlıkla, susuzlukla, sistematik bombardımanla yok etmeye çalışmaktadır. Açıkça ifade ediyoruz: Bu bir savaş değil, bu doğrudan insanlığa karşı bir suçtur! Ama ne yazık ki Batı dünyası, sözde medeniyet merkezleri, insan hakları savunucuları bu katliama gözlerini kapamış, kulaklarını tıkamıştır. İsrail, dünya kamuoyunun suskunluğunu fırsata çevirerek her geçen gün daha fazla can almaktadır. Ancak biz, bu toprakların evladı, bu milletin vicdanı olarak Kahta’dan sesleniyoruz: Gazze sahipsiz değildir! Filistin halkı yalnız değildir. Biz bu zulmü unutmayacağız, unutturmayacağız. Biz susmayacağız, sessiz kalanlara da hesap soracağız! Bugün Gazze’de yaşananlar karşısında tarafsız kalmak, zalimden yana saf tutmak demektir. Kahta halkı adına bu kürsüden bir kez daha ilan ediyorum: Siyonist İsrail’in Gazze’de işlediği bu soykırımı en güçlü şekilde lanetliyoruz! Bu vahşete destek veren her gücü, her suskun kurumu, her ikiyüzlü dili mahkûm ediyoruz! Ve buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Filistin özgür olana kadar, bu ses susmayacak! Gazze yalnız değildir! Filistin halkı sahipsiz değildir. Biz bu zulmün karşısında susmayacağız. Hakkı haykırmaya, mazlumun yanında dimdik durmaya devam edeceğiz. Allah mazlumların yardımcısı, zalimlerin yıkıcısı olsun" dedi. Başkan Hallaç, "Son günlerde ortaya çıkan belgeler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin nasıl bir yolsuzluk ağına dönüştüğünü tüm açıklığıyla ortaya koymuştur. Son günlerde kamuoyuna yansıyan belgeler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ne denli büyük bir yolsuzluk ağına dönüştüğünü gözler önüne sermiştir. MASAK, vergi denetimi ve İçişleri Bakanlığı raporlarıyla ortaya konan bu sistematik yapı; kamu kaynaklarının paravan şirketler, naylon faturalar ve usulsüz ihaleler aracılığıyla bir çıkar ağına aktarıldığını ortaya koymuştur. Danışmanlıklar üzerinden yapılan ödemeler, milyonlarca liralık kaynakların belirli yapılara aktarılması, halkın sırtından kazanılan paraların kirli ilişkiler içinde eritilmesi kabul edilemez. Sadece bir şirket üzerinden 68 milyar TL’lik yolsuzluk yapıldığı tespit edilmiştir. Bu, tarihe geçecek bir skandaldır. Bu yapıdan asıl sorumlu olan, İstanbul’un başında olan kişidir: Ekrem İmamoğlu’dur. Bu milletin alın teriyle elde ettiği kaynaklar seçim kampanyalarına, medya operasyonlarına ve siyasal hesaplara harcanamaz. Milletin parasını çalanların, şeffaflık nutukları atması da, ‘hesap soracağız’ diyenlerin hesap vermekten kaçması da bu ülke insanının aklıyla alay etmektir. Yolsuzlukların üstünü örtmek, gündemi saptırmak için başvurulan yöntemler ise artık sabrımızı taşırmaktadır. CHP liderleri ve başta Özgür Özel olmak üzere bazı çevreler, gençleri sokaklara çağırmakta, ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışmaktadır. Bu tür çağrılar, bir muhalefet yöntemi değil, demokrasiye ve toplumsal barışa yöneltilmiş açık bir tehdittir! Yine aynı zihniyetin, Türkiye’nin yerli ve millî markalarına karşı başlattığı boykot kampanyaları da çok tehlikeli bir başka oyunun parçasıdır. Bu, milletin emeğine, alın terine, girişimcisine, üretimine karşı yapılan açık bir sabotajdır. Bu noktada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın net duruşunu hatırlatmak isterim. Yerli ve milli markalara sahip çıkmak hepimizin görevidir. Siyasi hırs uğruna Türk ekonomisine ve girişimcisine zarar vermek, bu ülkeye ihanettir. Biz de buradan diyoruz ki bu millet, sokak değil sandık yoluyla karar verir. Bu millet, dış güçlerden değil kendi iradesinden medet umar. Ve bu millet, kendi değerlerine, kendi markalarına sahip çıkar. Özgür Özel’in İngiltere’den demokrasi dilenmesi, ‘Batı’dan umut beklemesi’ bir acizliktir, bir teslimiyet psikolojisidir. Bu mandacı zihniyetin milletimizin ruhuyla, bağımsızlık onuruyla uzaktan yakından ilgisi yoktur" diye konuştu.