ASAYİŞ - 05 Mart 2012 Pazartesi 10:30

İSTANBUL`DA JANDARMADAN SAHTE İÇKİ OPERASYONU

A
A
A
İSTANBUL`DA JANDARMADAN SAHTE İÇKİ OPERASYONU

İstanbul’da jandarma ekiplerinin düzenlediği sahte içki operasyonunda, aralarında örgüt liderinin de bulunduğu 9 kişi gözaltına alındı.
İstanbul’da üretilen sahte içkilerin İstanbul başta olmak üzere Bursa ve Kocaeli illerindeki tekel bayilerine, lüks restoranlara, otellere ve gece kulüplerine satıldığını belirleyen İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Avcılar ilçesi başta olmak üzere 4 ayrı adrese operasyon düzenledi. Operasyonda suç örgütü lideri E.K. ile birlikte 9 kişi suçüstü yakalanarak gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramalarda, 10 bin 933 adet doluma hazır boş plastik içki şişesi, 994 adet
doluma hazır boş cam içki şişesi, 30 bin 670 adet plastik şişe kapağı, 20 bin 188 adet mantar tıpa, 888 adet boş plastik bidon 0,5, 1 ve 2 litrelik 383 adet boş cam kavanoz, 11 bin 205 adet jelatin kapşon (şişe kapaklarının hazırlanmasında kullanılan), 108 adet şarap, 906 adet votka, 82 adet sahte viski, 28 bin 69 adet çeşitli markalara ait etiket, 3 bin 112 adet sahte Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) bandrolü, bin 170 adet sahte hologram, 15 adet 30 litrelik alkol, viski, votka ve şarap
dolu bidon, 11 adet 30 litrelik boş bidon, 2 adet 100 litre şarap dolu 500 litrelik tank depo, 1 adet 200 litrelik votka üretiminde kullanılan tank depo, 1 adet motor, 3 adet şişe kapaklama makinesi, 2 içki karıştırıcı makine, 1 alkol ölçüm cihazı, 1 adet 25 kilogramlık içki yapımında kullanılan citric asid monolydrace, 400 gram içki yapımında kullanılan chesnut tonnic acid, 3 litre viski renklendirici, 250 miligram tatlandırıcı, 10 adet cep telefonu, 10 adet sim kart ve 1 adet pos cihazı ele geçirildi.
Jandarma tarafından yakalanarak adliyeye sevk edilen 9 kişiden 8’i tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Diş iltihaplarında bilinçsiz antibiyotik ve ağrı kesici kullanımı ölüme kadar gidiyor Diş iltihapları ve çene apsesi gibi ciddi enfeksiyonlarda artan bilinçsiz antibiyotik ile ağrı kesici kullanımı, kalp krizi gibi durumlara yol açabiliyor. Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, bilinçsiz ilaç kullanımının oluşturduğu tehlikeleri anlatarak, “Bilinçsiz antibiyotik kullanımı sadece kısa süreli ve geçici bir rahatlama sağlamış olması itibariyle yanıltıcı oluyor, sorunu çözmenin ötesinde bir çok geri dönüşümsüz sorunu da beraberinde getiriyor” dedi. Diş iltihapları ve çene apsesi gibi ciddi enfeksiyonlarda, günümüzde artan bilinçsiz antibiyotik ve ağrı kesici kullanımı, geri dönüşümsüz neticelere yol açabiliyor. Kalp krizi, vücut direncinin değişmesi ve nefes darlığı gibi sağlık sorunlarını oluşturabileceğini belirten Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş ve Çene Cerrahı Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, aşırı doz ağrı kesici ve bilinçsiz antibiyotik kullanımı konusunda kritik uyarılarda bulundu. “Yaşamı tehlikeye sokabiliyor” Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş ve Çene Cerrahı Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, “Diş ağrısı veya iltihap gibi durumlarda, bilinçsiz ağrı kesici ve antibiyotik kullanımına hemen başvurmak, geçici çözümler sunuyor, sorun büyüyor, tedaviyi zorlaştırıyor ve yaşamı tehlikeye sokabiliyor. Birçok hasta maalesef aşırı doz ağrı kesici ve antibiyotikle problemi çözebileceğini düşünüyor, ancak bu yaklaşım iltihabın sadece ‘geçici süreliğine uyutulmasına’ yol açıyor. İltihabın ana kaynağı tedavi edilmeden ağrı kesicilerle veya bilinçsiz antibiyotik kullanımıyla ertelendiğinde iltihap yayılıyor ve hayati tehlike oluşturabiliyor. Bu sebeple antibiyotiğin bir destek tedavisi olduğu, ideal dozda kullanılması gerekliliğini ve işin temelindeki diş apsesinin ana kaynağının tedavi boyutuyla ele alınması gerektiğini” dedi. “Ölümcül durumlara yol açabilir” Diş apsesi, diş iltihabı, çürük, gömülü dişler veya çene kistlerinden kaynaklanabilen ve tüm vücuda yayılan enfeksiyonlara dönüşebilen bir sorun olduğunu aktaran Özkan, “Bu tür enfeksiyonların vücutta yayılarak kanda septisemik şok yaparak kalp krizi geçirmesine yol açabildiğini ve ölümcül durumlara yol açabilir. Tedavi edilmeden bırakılan diş apseleri, çeneden boyuna yayıldığında hastada nefes alma zorluklarına ve uyku apnesine sebep olabiliyor. Hatta diş apseleri özellikle bağışıklık sistemi düşük bireylerde, baş boyun bölgesinden aşağıya yayılarak sırayla yutak bölgesi, bademcikler ve ardından akciğerler gibi hayati organları tehdit edebilir. Bazı durumlarda diş iltihapları boyun bölgesinden yutak arka duvarından aşağıya yayılarak karın bölgesine oradan da ürogenital enfeksiyonlara bile sebep olabileceğini” özellikle belirtti. Bu diş iltihabının vücutta bir çok hayati organlara yayılabilmesi sebebiyle vücutta ciddi rahatsızlıklara yol açarak hayati tehlikeye yol açabiliyor” diye konuştu. “Çene kemik erimesine sebep oluyor” Bilinçsiz kullanılan ilaçlar çene kemik erimesine sebebiyet verebileceğini aktaran Özkan “Bilinçsiz antibiyotik kullanımına başvurmak, iltihabı kısa süreli olarak uyutur ancak çözmez, hatta ileride daha büyük komplikasyonlara neden olur. Bilinçsiz ve küçük dozlarda antibiyotik kullanımı her seferinde diş apsenin ağrısını alıyor gibi olsa da çene kemiği içinde sinsice apsenin büyüdüğünü ve çene kemik erimesine sebep oluyor. Hatta çene kemiği içine yerleşen diş iltihapları, çene kemiğini fazla eritmesi halinde ise çene kemiğinde kırılma riski oluşturuyor. Neticede, diş iltihabı yayıldığında tedavi edilemez hale gelebilir ve çene kemiğinizde geri dönüşümsüz hasar bırakabilir. Bu yüzden tanı ve tedaviyi zamanında yaptırmak, çene kemiğinizin korunması anlamında, bir o kadar önemli oluyor” şeklinde konuştu. “Antibiyotik ve ağrı kesici kullanımı hekim kontrolünde yapılmalı” Diş rahatsızlıklarında ilaçların hekim kontrolünde alınması gerektiğini aktaran Özkan, “Diş apsesi ağrılı bir süreç olduğundan ağrı kesiciyi yalnızca diş hekiminize gidinceye kadar ki dayanılmaz ağrı varlığında kullanılabileceğini ancak mümkünse diş hekimin doğru tanısı için muayene öncesinde ağrı kesici bile alınmamasını öneririm. Muayene öncesinde alınan ağrı kesici, diş hekimini yanlış tanıya ve tedaviye sürükleyebilir. Ayrıca bilinçsiz antibiyotik kullanımı sadece kısa süreli ve geçici bir rahatlama sağlamış olması itibariyle yanıltıcı oluyor, sorunu çözmenin ötesinde bir çok geri dönüşümsüz sorunu da beraberinde getiriyor. Diş veya çene apsesinin boşaltılması gerekebileceği, iltihabın asıl kaynağı olan dişe müdahale gerekebileceği ve ardından antibiyotik tedavisiyle desteklenebileceği gibi bir seri profesyonel tedavi aşamaları gerektirir. Ağrı kesici ve antibiyotiğin sadece destek tedavisi olarak, cerrahi işlemler öncesi veya sonrası kullanılabilir. Diş apse ve iltihaplarında sinirlere ve çene kemiğine veya boyun bölgesine kadar uzanan iltihaplanmaların zamanında müdahale edilmezse, çene kemik erimesine, nefes almakta zorluk ve nefes tıkanmasına, kalp ve akciğer gibi hayati organları tehdit edebilir. Bu tür durumlar sepsise kadar ilerleyerek kalp krizini riskini tetikler. Bu tür durumlarda, bir diş hekimi veya diş çene cerrahı tarafından kontrol edilmesi yararlı olur. Antibiyotik ve ağrı kesici kullanımı hekim kontrolünde yapılmalı yoksa bu basit bir diş sorununun ilerleyerek çok ciddi komplikasyonlara ve hatta ölüme yol açmasına neden olabilir” ifadelerini kullandı.
Zonguldak Eğitimci Yazar Müjdat Ataman Karadeniz Ereğli’de bin kişi ile buluştu KEAL Mezunlar Derneği, Bülent Ecevit Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Kdz. Ereğli Anadolu Lisesi işbirliği ile gerçekleşen programı kapsamında Eğitimci, Yazar, Drama Lideri Müjdat Ataman öğretmenler, öğretmen adayları ve öğrenciler ile bir araya geldi. 75 eğitim kurumundan bin kişinin katıldığı seminer programı kapsamında ilk kez gerçekleşen “Eğitimde Örnek Uygulamalar” çalışmasında öne çıkan 3 uygulama da ayrıca ödüllendirildi. Kdz.Ereğli Mezunlar Derneği tarafından 24 Kasım Öğretmenler Gününe özel olarak BEÜ Eğitim Fakültesi ve Kdz.Ereğli Anadolu Lisesi işbirliği ile Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen seminer programında Eğitimci Yazar Drama Lideri Müjdat Ataman, 3 ayrı seansta gerçekleştirdiği sunumlarda, 75 eğitim kurumundan bin katılımcı ile bir araya geldi. İlk olarak Kdz.Ereğli Anadolu Lisesi (KEAL) öğrencileri ile bir araya gelen Müjdat Ataman, “Uzun Bir Yolculuğa Bugünden Bakmak” isimli sunumunu gerçekleştirirken, ardından BEÜ Eğitim Fakültesi öğrencilerine “Sınıfın Büyüsü, Eğitimin Değişen Yüzü” isimli sunumunu paylaştı. “Koşarken İlham Veremezsiniz” isimli sunumu ile son olarak öğretmenlerle bir araya gelen Ataman, zaman zaman öğrencileri sahneye davet ederek interaktif bir program gerçekleştirdi. Seminerin kapanış konuşmasını gerçekleştiren KEAL Mezunlar Derneği Başkanı Aykut Ateş, hava şartlarına rağmen salonu 3 ayrı seansta dolduran katılımcılara teşekkür etti ve seminer programı nedeniyle bütün bir gününü ayıran Müjdat Ataman’a günün anısına dernek adına bir plaket takdim etti. Ardından program kapsamında ilk kez "Eğitimde Örnek Uygulamalar"a farkındalık oluşturmak amacıyla, KEAL Mezunlar Derneği ile birlikte Bülent Ecevit Üniversitesi Eğitim Fakültesi akademisyenlerinin yer aldığı kurul tarafından, 23 uygulama arasında çeşitli kriterler baz alınarak titizlikle gerçekleşen değerlendirme sonucunda öne çıkan 3 çalışma açıklanarak ödüllendirilirken plaketlerini Müjdat Ataman’ın elinden aldılar. Ödül alan uygulamalar; "Sosyal Duygusal Öğrenme kategorisinde “Öyküye Seyirci Kalma” çalışması ile Çayırlı Yüksel Balcı Ortaokulu Türkçe Öğretmeni Müjdat Aydoğan. Dijital Okuryazarlık kategorisinde “Dijital Bilim Kaşifleri: Uzaydan Atomlara Bilimsel Keşif” uygulaması ile Kdz. Ereğli Şahinde Hayrettin Yavuz Bilim ve Sanat Merkezi Fizik öğretmeni Adnan Akyüz. Kapsayıcılık ve Eşitlik kategorisinde “Çocukta Bedensel Söz hakkı ve Sınırlar Ebeveyn Atölyesi” ile İhsan Yılmaz İlkokulu Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik öğretmeni Handan Toprak." Ayrıca KEAL Mezunlar Derneği tarafından seminere katkıda bulunan Doç.Dr.Sadiye Keleş, Doç.Dr.Okan Bilgin ve Doç.Dr.Fatih Erdoğdu için hazırlanan plaketleri, İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Akgül, BEÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Ali Azar ve Kdz.Ereğli Anadolu Lisesi Müdürü Faruk Yavuzyiğitoğlu takdim etti. Seminerlere katılan öğretmenler ve öğretmen adayları, etkinliğin sonunda Müjdat Ataman’ın geçtiğimiz hafta yayınlanan "Eyvah Okuldan Arıyorlar" isimli son kitabını imzalatma ve sohbet etme imkanı buldular, birlikte fotoğraf çektirdiler. Etkinliğin sonunda öğretmenler ve öğretmen adayları; KEAL Mezunlar Derneği tarafından ilk kez gerçekleşen seminer programını başarılı bulurken, Müjdat Ataman’ın eğitim alanındaki paylaştıklarından etkilendiklerini belirterek bu tür etkinlikleri daha sık görmek istediklerini belirttiler.
Kars Kars’ta Öğretmenler Günü etkinliği Kars’ta 24 Kasım Öğretmenler Günü düzenlenen programla kutlandı. Öğretmenler günü etkinliği Hükümet Konağı önündeki Atatürk Anıtı’na İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Kaya’nın çelenk sunumuyla başladı. Kültür ve Turizm Müdürlüğü Salonu’nda devam eden programda Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Sinevizyon gösterisiyle devam etti. Programda günün anlam ve önemini belirten konuşmayı İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Kaya yaptı. Daha sonra söz alan Kars Valis, Ziya Polat, “Eğitim, uzun, ince bir yoldur. Öğretmenlik de ulvi ve tarihi bir meslektir. Öğretmen, bilenle bilmeyenin bir olmadığını bildirip, alimin mürekkebini, şehidin kanıyla eş tutan bir inancın bilincindeki insandır. O, ışığı kendinden olmayanların gölgelediği dünyalarda feneriyle insanı arar. Öğrettikçe yücelen, yücelikleri nakış nakış işleyendir. Öğretmen, çoraklaşan gönüllere rahmet rahmet yağandır. Öğretmen, Yesevi’nin ocağında köz, Yunus’un dergahında doğruluktan yana sabır, Mevlana’nın ebedi çağrısında aşk ve hoşgörüdür. “Olmak istersen vezir, bir irfan mektebine yazıl” diyenlerin cezbesidir. Öğretmen, mektebi mabet, dersini ibadet sayarak ulviyetin doruklarına yükselendir. O, çağ açanların gönül sultanıdır. Onun atının ayağından sıçrayan, tarihin şahididir. O, dünle bugünü birleştiren, yarına eserleriyle uzanandır. İnsanlığa saygıyı, millet ve yurt sevgisini, bağımsızlık şerefini, genç dimağlara gergef gergef işleyendir. Esaretin paslı zincirlerini parçalayan kılıçları, gönüllerde tutuşturduğu hürriyet ateşinde çelikleştiren, Mustafa Kemal’leri yetiştirendir” dedi. Polat, “Öğretmen soğuk bir dağ köyünde yokluğun ve yoksulluğun alevlendirdiği yangından öğrencilerini kurtarmak için ateşe yürüyendir. Öğretmenlik, Makam-ı İbrahim’dir. Söz, “Kün” buyruğuyla var olmuş, “Ikra” emriyle de öğretmene emanet edilmiştir. Öğretmenin sözü; Yunus Emre’de kardeşlik, sevgi, Osman Gazi’de hürmet, Şeyh Edebali’de nasihat, Yavuz’da haşmet, Fuzuli’de aşk, Itri’de tekbir, Nedim’de şarkı, Atatürk’te liderlik olur. Bu duygu ve düşüncelerle; “Aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” yetiştirerek, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedefte yürümekte olan ve güzel ülkemizin gelecek nesillerini yetiştirmek amacıyla çalışan, gayret gösteren tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Şehit öğretmenlerimize ve ebediyete intikal eden öğretmenlerimize Yüce Allah’tan rahmet, gazi öğretmenlerimize sağlıklı, uzun ömürler diliyorum. Göreve yeni başlayan ve bugün temsilen yemin edecek olan öğretmenlerimizin nezdinde tüm öğretmenlerimize başarılar diliyorum” diye konuştu. Program öğretmelerin şiir ve türküler söylemesiyle devam etti. Emekli olan öğretmenlere şeref belgesi verildi. Mesleğe yeni atanan öğretmenlerin yemin töreni yapıldı. Programda 24 Kasım dolayısıyla il genelinde yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi. Program daha sonra sona erdi.
Kayseri Bu ailede herkes öğretmen Kayserili Birol ailesi için 24 Kasım Öğretmenler Günü çok büyük önem taşıyor. 2022 yılında vefat eden öğretmen Faik Birol’un 5 çocuğu ve çocuklarının eşleri de öğretmen. 2022 yılında 92 yaşında hayatını kaybeden öğretmen Faik Birol, Kayseri-Pazarören Köy Enstitüsü’nden mezunu olduktan sonra 36 yıl 1 ay öğretmenlik yaptı. Öğretmenlik mesleğine aşkı nedeniyle önce küçük kardeşi Nazım Birol’u, ardından da çocuklarının tamamını öğretmen yapan Faik Birol’un Şahinde Birol ile yaptığı evlilikten 5 çocuğu oldu. Birol’un çocuklarının tamamı eğitim enstitüsü mezunu. Çocuklardan Abdullah Birol Gazi Eğitim Enstitüsü, İlhan Birol İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü, İrfan Birol Balıkesir Necati Eğitim Enstitüsü, Tülay Birol ve Şemsinur Altun ise Yozgat Eğitim Enstitüsü’nden mezun olarak öğretmen olurken, gönüllerini de bir öğretmene kaptırarak hayat arkadaşlarını bu meslekten seçti. Hayatları boyunca on binlerce çocuk yetiştiren Birol ailesi, 24 Kasım’ın simge ailelerinden birisi ve belki de birincisi oldu. Kendileri için en özel günde öğretmen babalarının mezarında toplandılar Öğretmen çocuklar, 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle öğretmen babalarını anmak üzere Faik Birol’un Kayseri Asri Mezarlığı’ndaki mezarı başında toplandı. Burada babalarının mezarı üzerine karanfil koyan çocuklar, babaları ile sohbet ederek, ona dua etti. “Biz öğretmen bir aileyiz” Faik Birol’un öğretmen oğlu İrfan Birol, kendilerinin aile boyu hatta sülale boyu öğretmen olduklarını söyleyerek, “Bugün öğretmenler günü olduğu için hep beraber buradayız. Bizim gibi bir ailenin Türkiye’de veya dünyada olup, olmadığını bilemiyorum. Babam, Pazarören Köy Enstitüsü mezunu efsane öğretmenlerden biridir. Biz 5 kardeşiz, 5’imizde öğretmeniz. 5’imizin eşi de öğretmen. Ayrıca çok genç yaşta kaybettiğimiz amcamızda öğretmendi. Halamın çocukları öğretmendi. Amcamın oğlu öğretmendi. Yani bugün bizim için son derece önemli bir gün. Torunlarının ve çocuklarının aydın olma yolunu açtığı için babama minnettarız. Başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bizim başöğretmenimizde babamızdır. Bütün öğretmenlere minnetlerimizi, saygılarımızı, sevgilerimizi sunuyoruz. Benim 3 evladım var. 2’si öğretmen oldu. Biri yanlışlıkla mühendis oldu. Biz öğretmen olmalarını canı gönülden isteriz” şeklinde konuştu. “Bugünlere gelmemizde babamın emekleri çok önem taşıyor” Faik Birol’un bir diğer öğretmen kızı Şemsinur Altun da, “Faik Birol’un 5 öğretmen çocuğundan en küçüğüyüm. Bugün burada 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle babamı ziyaret etmek istedik. Bizim için çok anlamlı. Benim için daha da anlamlı. 3 yıl boyunca babam benim görev yaptığım okulun müdürüydü. Birlikte çalıştık. Çok kıymetliydi. Bugünlere gelmemizde babamın emekleri çok önem taşıyor. Babamın eğitim ve öğretimle sadece bir yerde değil, her yerde ismi duyulur ve bilinir. Önce başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün vefat etmiş öğretmenlerin mekanları cennet olsun. Yaşayanlara sağlık ve sıhhat diliyoruz. Bugün çok önemli bir gün. Özel bir gün. Babamızı hem burada ziyaret etmek istedik hem öğretmenler gününü kutlamak istedik hem de dualarımızı okumak istedik. Ruhları şad olsun” ifadelerini kullandı. Hayatı boyunca binlerce öğrenci ve hatta öğretmen yetiştiren Faik Birol’un, ‘Bozkırdaki Fener, Bir Köy Enstitülü Öğretmenin Anıları’ adlı bir kitabı da bulunuyor.