KÜLTÜR SANAT - 13 Kasım 2024 Çarşamba 12:58

Vali Hatipoğlu: “Ülkemizin geleceği için her şehrin bilimsel çalışmalar yapması gereklidir”

A
A
A
Vali Hatipoğlu: “Ülkemizin geleceği için her şehrin bilimsel çalışmalar yapması gereklidir”

Büyük ve köklü bir devlet geleneğine sahip milletin, hak ve adaleti yayma idealini sürdürdüğünü dile getiren Vali Numan Hatipoğlu, “ Ülkemizin geleceği için her şehrin kendi bölgesinde gelecek tasavvuru oluşturması ve buna yönelik bilimsel çalışmalar yapması gereklidir” dedi.


Elazığ’da 15-17 Kasımda düzenlenecek olan "Elazığ’ın Gelecek Tasavvuru Uluslararası Kongresi" öncesi bilgilendirme toplantısı yapıldı. Valilikte düzenlenen toplantıya, Vali Numan Hatipoğlu, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, STK temsilcileri ve gazeteciler katıldı.


Dünyanın gidişatına yön verme ve medeniyet kurma idealine sahip milletlerin geleceklerini şansa bırakmadığını dile getiren Vali Numan Hatipoğlu, “Her türlü stratejiyi düşünüp önlemler alarak geleceğe giden yolun taşlarını çok önceden döşerler. Büyük ve köklü bir devlet geleneğine sahip milletimiz, hak ve adaleti yayma idealini sürdürmektedir. Milletimiz, tarih boyunca geniş coğrafyalarda birçok devlet kurmuş, Osmanlı Devleti ile üç kıtada yirmi dört milyon kilometre kare alana hükmetmiştir. Osmanlı’nın çekilmesiyle Asya, Avrupa ve Afrika’da toplam 45 devlet ortaya çıkmıştır. Ülkemizin geleceği için her şehrin kendi bölgesinde gelecek tasavvuru oluşturması ve buna yönelik bilimsel çalışmalar yapması gereklidir. Bu süreçte bölgesel, ulusal ve uluslararası perspektifin oluşturulmasına gayret edilmelidir. Harput ve Elazığ’ın geleceğini planlaması için gerekli tedbirlerin alınması oldukça önemlidir. Bu amaçla uzmanların bilimsel çalışmalarını tartışmaya açması ve sonuçlarını paylaşması gerekmektedir” diye konuştu.


Vali Hatipoğlu, “Bu amaçla bundan sekiz ay önce bilim insanlarından ve ilgililerden Elazığ’ın geleceğini planlayacak ve inşa edecek tasavvurlarını, özgün görüş ve tespitlerini 15-17 Kasım 2024 tarihinde yapılacak olan Elazığ’ın Gelecek Tasavvuru Uluslararası Kongresinde sunmaları ve tartışmaya açmaları için ilana çıkılmıştır. Yapılan ilanlar neticesinde 467 bilim insanı ve yazar toplam 299 bildiri özetiyle kongrede sunum yapmak üzere başvuruda bulunmuştur. Bilimsel açıdan yapılan hakem değerlendirmeleri sonucunda ise bu bildirilerden 250’si sunulmaya değer bulunmuş ve programa alınmıştır. Kongrede sunulmak üzere gelen bu bildiriler; din, ahlak, kültür, medeniyet, tarih, edebiyat, kimlik ve toplum, birlikte yaşama kültürü, çok kültürlülük, ilmi hayat, eğitim ve yüksek öğrenim, şehirleşme, kentsel planlama, dönüşüm, çevre sorunları, mühendislik, mimari ve estetik, sanat, müzik, spor, iktisat ve ekonomi, hukuk, teknoloji, deprem ve dirençli kentler, şehir yönetimi, siyaset ve siyasi temsil, sağlık, koruma ve restorasyon, tarım politikaları, tarımsal üretim ve gıda güvenliği, gastronomi ve mutfak kültürü gibi çok çeşitli alanlardan gelmiştir. Kongre 15 Kasım Cuma günü saat 08.30’da başlayacak olup altı farklı salonda toplam 10 oturumda iki gün boyunca devam edecektir” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şırnak Cudi Dağı’na 30 ceylan bırakıldı Nesli tükenme tehlikesi altındaki ’gazella gazella’ türü 30 ceylan Cudi Dağı’na salındı. Şanlıurfa 75. Yıl Ceylan Üretme İstasyonundan alınan nesli tükenme tehlikesi altındaki ’gazella gazella’ türü 30 ceylan, Şırnak’ın Silopi ilçesi Cudi Dağı’nda doğaya bırakıldı. Bir kısmına GPS takılan ceylanlar kapıların açılmasıyla hızlı bir şekilde dağa doğru yol aldı. Şırnak Valisi Birol Ekici, dağlarda ceylan popülasyonunu artırmak için çalışma yürüttüklerini söyledi. Vali Ekici, insanların doğayı dengeli kullanmadığı için coğrafyada yaşayan hayvan popülasyonun sekteye uğradığını belirterek, "Bu coğrafyada bizim bildiğimiz koruma altındaki hayvanlar ve bilmediğimiz hayvanlar da yaşıyor. Bölgenin çok değerli habitatı var. Birçok canlı Cudi’de yaşıyor. Bölgede 40 sene önce dedelerimizin birlikte yaşadığı hayvanlar aynı coğrafyaya koyuyoruz. Hayvanlarımıza uzun ömürler, sağlıklı, sıhhatli yaşamlar diliyorum” dedi. Şanlıurfa Doğa Koruma 3. Bölge Müdürü Hakan Mumcuoğlu, doğada yok olmaya yüz tutmuş Şanlıurfa ceylanını, 2006 yılında Şanlıurfa’nın Kızılkuyu Üretme İstasyonu’nda 86 bireyle üretmeye başladıklarını ifade etti. Yapılan çalışmalar neticesinde üretme istasyonunda 454 sayıya ulaştıklarını aktaran Mumcuoğlu, "Son yılın 175 doğumu ile birlikte üretme istasyonumuzda yeterli sayıya ulaştığından nakletme ihtiyacı doğdu. Bu sahaya 2020’de 50, 2021’de 40 şimdi de 30 ceylanı doğaya bırakıyoruz. Köylülerimiz sağ olsunlar daha önce bırakılan ceylanlara sahip çıktı. Ceylanlarımız bu araziye tutundu ve adapte oldu. Bu salacağımız ceylanlardan erkek olan 3’üne takip cihazı taktık. Arkadaşlarımız, bunları hatlar vasıtasıyla izleyecek. Bu hayvanlar günde ne kadar yol alıyor, nereleri dolaşıyor gibi verileri elde edeceğiz ve bunların haritalarını çıkaracağız. İnşallah bunlar bilimsel çalışmaya da konu olacak. Bu verileri bilimsel çalışmada kullanacağız” diye konuştu.
Muğla MSKÜ’lü öğrenci Alan Türkiye birincisi oldu Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Bilgisayar Mühendisliği öğrencisi Ahmet Alan, Savunma Sanayi Yapay Zeka Yetenek Kümelenmesi (SAYZEK) tarafından düzenlenen Datathon 2024 yarışmasında Türkiye birinciliği elde ederek büyük bir başarıya imza attı. Yarışmada, katılımcılardan uydu görüntüleri üzerinde insan yapımı sabit noktaları (landmarkları) tespit ederek konum takibi yapabilecek bir sistem geliştirmeleri istendi. Alan, bu zorlu görevde üstün bir performans sergileyerek, farklı üniversitelerden gelen 163 yarışmacıyı geride bıraktı ve birincilik ödülüne layık görüldü. Ahmet Alan, birincilik ödülünü almak üzere Ankara’da düzenlenen Savunma Sanayii Yapay Zeka Zirvesine davet edildi. Ödülünü Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün ve Stratejik Sistemler Başkan Yardımcısı Hüseyin Avşar’ın elinden alan Alan, MSKÜ’nün gururu oldu. Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencisi olan Ahmet Alan, MSKÜ Araştırma Laboratuvarları Merkezi (ALM) Dijital Teknolojiler ve Siber Güvenlik (DTCS) Laboratuvarı üyesi olarak yapay zeka ve büyük dil modelleri üzerine çalışıyor. Dr. Enis Karaarslan danışmanlığında yürüttüğü Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu 2209-A projesinde, konvolüsyonel sinir ağları (CNN) kullanarak deprem sonrası kullanılabilir yolların belirlenmesi üzerine araştırmalar gerçekleştiriyor. Alan ayrıca, SAYZEK - ATP 2024-2025 tez programına kabul edilerek akademik kariyerindeki başarısını bir adım daha ileri taşıdı. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, öğrencileri Ahmet Alan’ın başarısıyla gurur duyduklarını belirterek, Türkiye birincisi olan Alan’ı tebrik etti ve kendisine gelecekteki çalışmalarında başarılar diledi.
Eskişehir İl Sağlık Müdürü Bildirici’den Dünya Diyabet Günü açıklaması Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 2024-2026 yılları için Dünya Diyabet Günü temasının "Diyabet ve Esenlik" olduğunu vurguladı. Açıklamasında IDF’nin projeksiyonlarına da yer veren Yaşar Bildirici, 2045 yılı itibarıyla her 8 yetişkinden 1’inin diyabet hastası olacağı ve diyabetli kişi sayısının yüzde 46 artarak 783 milyona ulaşacağını belirtti. Bildirici, diyabetli bireylerin yüzde 90’ından fazlasında sosyoekonomik, demografik, çevresel ve genetik faktörlere bağlı olarak tip 2 diyabet görüldüğünü ifade ederken, tip 2 diyabetin artışında kentleşme, yaşlanan nüfus, azalan fiziksel aktivite, yanlış beslenme alışkanlıkları, aşırı kilo ve obezite gibi faktörlerin etkili olduğunu dile getirdi. Bildirici, 2021 yılında dünya genelinde 537 milyon yetişkinin diyabetle yaşadığını, bu sayının 2030’da 643 milyona, 2045’te ise 783 milyona ulaşacağının tahmin edildiğini belirtti. Avrupa’da ise 60 milyondan fazla kişinin diyabetle yaşadığını ve bu kişilerin 32 milyonunun Avrupa Birliği sınırları içerisinde bulunduğunu söyleyen Yaşar Bildirici, diyabet, kalp damar hastalıkları ve diğer bulaşıcı olmayan hastalıkların önlenmesi için sağlık politikalarının her alanda uygulanması gerektiğine işaret etti. Sağlık Bakanlığı’nın diyabetle mücadelede yıllardır programlı çalışmalar yürüttüğünü hatırlatan Doç. Dr. Bildirici, 1989’da DSÖ Avrupa Bölge Ofisi ve Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun girişimiyle ilan edilen “St. Vincent Bildirisi”nin 1992 yılında Türkiye adına imzalandığını ve 1994 yılında Sağlık Bakanlığı önderliğinde başlatılan “Ulusal Diyabet Programı”nın halen Türkiye Diyabet Programı adıyla sürdürüldüğünü ifade etti. Doç. Dr. Bildirici, programda diyabetle etkin mücadele amacıyla belirlenen beş ana hedefe ulaşmak için stratejiler ve somut eylemler önerildiğini aktardı. Hedeflerin politika geliştirme, diyabetin önlenmesi ve erken tanısı, etkin tedavi, çocukluk çağında bakım ve tedavi, tip 2 diyabet ve obeziteyi önleme ile programı etkin izleme ve değerlendirme olduğunu söyleyen İl Sağlık Müdürdü Bildirici, Türkiye Diyabet Programı’nın, diyabetin önemli bir risk faktörü olan obezitenin önlenmesi amacıyla yürütülen "Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı" ile de desteklendiğini ifade ederek, bu programların Sağlık Bakanlığı ve ilgili paydaşlarla birlikte kararlılıkla yürütüldüğünü belirtti.