GÜNDEM - 27 Ekim 2024 Pazar 13:17

Taş plaklar teknolojiye meydan okuyor

A
A
A
Taş plaklar teknolojiye meydan okuyor

Cep telefonları, internet siteleri, çeşitli uygulamalar müziğe ulaşım günümüzde çok basit hale gelirken, taş plakların yeri doldurulamıyor. Antika pazarının en rağbet gören ürünleri arasında taş plaklar yer alıyor.


Eski yıllarda şarkıcıların dinleyicilerine yaptıkları eserleri ulaştırmak için kullandığı ve döneminde sadece belirli çevrelerin kullanabildiği taş plaklar, 1940 yıllarda ise neredeyse bütün evlerde yer aldı. Gramafona konularak çalışan taş plaklar günümüzde teknolojinin gerisinde kalsa da, hala meydan okuyor. Taş plakların antika pazarlarının ise vazgeçilmezi.


Düzce’de Hamidiye mahallesinde kurulan antika pazarında taş plak ve gramafonlar en çok rağbet gören ürünler arasında yer alıyor.


Pazarda plak satan Cahit Özel, “Plak çok ayrı bir şey. Cızırtılı, doğal sesi cep telefonlarında ve internette yok. Zaten teknoloji hiçbir zaman plağın yerini de tutamaz. Plağın özelliği derinden ve sanatçı yanınızdaymış hissini uyandırması. Sırf teknoloji asla bir plağın yerini dolduramaz. Çok fazla meraklısı var. En çok ise Zeki Müren dinleniyor. Sonrasına ise yerli 45’likler özellikle de Neşet Ertaş, Cem Karaca, Ferdi Tayfur, Orhan Gencebay, Emel Sayın en çok dinlenen plaklar” dedi.


“Teknoloji plaklar kadar sıcak değil”


Plakları çok sevdiğini belirten Betül Gülşen ise, “Teknoloji bana her zaman soğuk gelmiştir. Plak dinlerken sanki sanatçı yanındaymış gibi daha sıcak daha içten yani ruhu var o yüzden taşplak dinlemeyi tercih ediyorum. Teknoloji asla bence plağın yerini tutamaz, tutacağını düşünmüyorum. Taş plağa beni çeken en önemli etken nostaljik olması olabilir yani etki olan her şeyin ruhunun yaşadığına inanıyorum. Şu anda her şey çok yüzeysel. Müziğin ruhunun yaşadığını hissettiğim için sanırım beni daha çok alıyor daha çok etkiliyor” ifadelerini kullandı.


Antika pazarında müzikseverlerin ve tutkunlarının beğenisine sunulan taş plaklar ise 140 TL’den başlayan fiyatlarla alıcılarını bekliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ FÜ’nün ilk AR-GE Merkezi Prof. Dr. Açık’ın desteği ile tamamlanacak Fırat Üniversitesi, yenilikçi projelere ev sahipliği yapacak olan ilk AR-GE Merkezinin yapımı için önemli bir adım attı. Yazılım, bilişim, robotik kodlama ve dijital dönüşüm gibi pek çok alanda çalışmaların yapılacağı merkezin inşaatını, Elazığ İş Kadınları Derneği (ELİKAD) Başkanı ve hayırsever iş insanı Prof. Dr. Yasemin Açık üstlendi. 2023 yılında yapımına başlanan ancak teknik nedenlerden dolayı tamamlanamayarak yarım kalan bina, Prof. Dr. Yasemin Açık’ın katkılarıyla tamamlanacak. Bu kapsamda Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş ve Prof. Dr. Yasemin Açık arasında rektörlük makamında bir protokol imzalandı. İki katlı olarak inşa edilecek AR-GE Merkezi, 8 laboratuvarı ile 7 gün 24 saat akademisyenler ve öğrencilerin kullanımına açık olacak. Merkezde yazılım, bilişim, yapay zeka, savunma sanayi ve dijital dönüşüm gibi oldukça önemli alanlarda projeler hayata geçirilecek. Bu bina, Fırat Üniversitesinin ilk AR-GE Merkezi olarak kayıtlara geçecek. “Yasemin hocamız örnek oldu” Protokol töreninde konuşan Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Göktaş, Prof. Dr. Yasemin Açık’a teşekkür ederek şunları söyledi: ‘’Üniversitemizde daha önce temelini attığımız ancak teknik nedenlerle yarım kalan AR-GE Merkezi binasının tamamlanması için hocamızla bir protokol imzaladık. Prof. Dr. Yasemin Açık hocamız, örnek bir davranış sergileyerek bu inşaatı tamamlamayı üstlendi. Bu bina, yazılım, bilişim ve yapay zeka alanlarında genç mühendislerimizin yetişeceği bir merkez olacak. Aynı zamanda hocalarımız, savunma sanayi ve robotik gibi alanlarda ülkemize katkılar sunmaya devam edecek. Hayırsever ve kadirşinas Yasemin Açık hocamızın bu davranışı Elazığ’a örnek olacak. Öğrencilerimiz, akademik personelimiz ve üniversite yönetimimiz adına kendisine teşekkür ediyorum. Ayrıca, 4,5 yıllık rektörlük görevim süresince Yasemin Hocamız, öğrencilerimiz ve akademik çalışmalarımız için her zaman üniversitemize destek oldu. Bunun için de ayrıca teşekkür ediyorum.” “Vefa borcumu ödemek gurur verici” Fırat Üniversitesine olan bağlılığını dile getiren Prof. Dr. Yasemin Açık, yaptığı konuşmada şunları söyledi: ‘’Bugün benim için çok önemli bir gün. Çünkü tüm akademik yaşamımı Fırat Üniversitesinde sürdürdüm. Ankara’da lisans eğitimimi tamamladıktan sonra doğup büyüdüğüm şehre vefa borcumu ödemek için geri döndüğümde, ilk çalışmaya başladığım kurum Fırat Üniversitesi oldu. Asistanlığımı burada yaptım, doçent ve profesör unvanlarımı burada aldım. Bu üniversitenin bir mensubu olmak benim için gurur verici. Bana bu kadar katkı sağlayan üniversiteme vefa borcumu ödemek için bu projeyi hayata geçirme fırsatı sunduğunuz için teşekkür ederim. AR-GE Merkezimizde üniversitemizin başarılı akademisyenlerinin çok güzel projelere imza atacağına inanıyorum. Yeşil ve dijital dönüşüm, günümüz dünyasında sürdürülebilir kalkınma için hayati önem taşıyor. Bu merkezin, ülkemizin teknolojik yenilikler geliştirmesine ve dünyada söz sahibi olmasına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Üniversitemizin dünyada ses getiren projelere ev sahipliği yapacağına inanıyorum. Böyle önemli bir projeye destek verme fırsatı sunduğunuz için Fırat Üniversitesi yönetimine teşekkür ederim.” Fırat Üniversitesinin ilk AR-GE Merkezi, Prof. Dr. Yasemin Açık’ın desteğiyle akademisyenler ve öğrenciler için ilham kaynağı olacak.
İstanbul Reel Kesim Güven Endeksi Kasım ayında 1,2 puan arttı Kasım ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 1,2 puan artarak 103,4 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerini paylaştı. 2024 yılı Kasım ayında İktisadi Yönelim Anketi sonuçları, imalat sanayinde faaliyet gösteren 1755 iş yerinin yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edildi. 2024 yılı Kasım ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 1,2 puan artarak 103,4 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, genel gidişat, mevcut mamul mal stoku, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Gelecek üç aydaki üretim hacmine ilişkin değerlendirmeler ise bir önceki ay seviyesinde gerçekleşti. Mevsimsellikten arındırılmamış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak 100,4 seviyesinde gerçekleşti. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler ile iç piyasa sipariş miktarında azalış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında azalış bildirenler lehine olan seyrin ise bir önceki aya göre zayıfladığı gözlendi. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler ile mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi, ihracat sipariş miktarı ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı görüldü. Gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin bir önceki aya göre zayıfladığı, gelecek üç aydaki istihdama ilişkin artış yönlü beklentilerin ise bir miktar güçlendiği gözlendi. Ortalama birim maliyetlerde, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin güçlendiği, son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlendiği gözlendi. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 2,0 puan azalarak yüzde 45,4 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha kötümser olduğunu belirtenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü.
Van Lise öğrencileri ‘Kadına Şiddete Dur’ demek için kameraların karşısına geçtiler Van’ın Çaldıran ilçesindeki 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi öğrencileri, ‘Kadına şiddete dur’ demek için kameraların karşısına geçti. Çaldıran 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi öğrencileri, kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için film çektiler. Yaklaşık 6 dakika süren kısa filmde kadınların yaşadığı sıkıntıları anlatan öğrenciler, kadına şiddetin artık son bulmasını istediler. Film ile ilgili konuşan 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni Şükrü Hurma, kadına şiddet denildiği zaman akla ilk olarak fiziksel şiddetin geldiğini ifade ederek, bunun psikolojik şiddetinin de olduğunu söyledi. Üniversite okuduğu yıllarda gerek kendi çevresindeki arkadaşların gerekse yaptığı çalışmalar ve izlediği haberlerde kadınların en çok muzdarip olduğu konular üzerine bir film çektiklerini belirten Hurma, “Senaryo gereği okulumuzda bir öğrencisi bu tarz durumlara maruz kalmış ve hiç kimseyle konuşmayıp her şeyi içine atmış. Resim yeteneği olan bu öğrencimiz, bunları resme dökmüş. Bizlerde bu resimleri gerçek hayatta canlandırarak kadınların en çok muzdarip olduğu durumları filme aktardık. Biz daha önce de Filistin için klip çekmiştik, şimdi de kadınlar için klip çektik. Bize ‘bir kliple savaşı mı durduracaksınız? Bir kliple kadına şiddeti mi durduracaksınız?’ Diyorlar. Bizler de bir kliple savaşın veya kadına şiddetin durmayacağını çok iyi biliyoruz ama bir öğretmen olarak kendi öğrencilerimde bir bilinç oluşturmak amacıyla böyle bir klip hazırlama gereği duydum. Geçmişe müdahale edemem ama geleceği değiştirebilirim. Bu sebeple öğrencilerimde bir duyarlılık oluşturmak için bir klip çektik. Bizlere destek veren Okul Müdürümüz Melik Uzunay ve öğrencilerime çok teşekkür ediyorum. Öğrencilerin çektiği filmi izlemek için ‘caldiran15tsal’ instagram sayfamızda bulabilirler” dedi. Öğrenciler ise böyle bir klipte yer aldıkları için mutlu olduklarını ifade ederek, kadına şiddetin son bulmasını arzu ettiklerini söylediler.