ASAYİŞ - 24 Ocak 2025 Cuma 10:40

Otelin eski çalışanından şoke eden açıklama

A
A
A

Kartalkaya’da ki Grand Kartal otelde 10 yıl çalışan Düzceli Erkut Malaycı, otel ile ilgili şok eden açıklamalarda bulundu. Yangın merdiveninin kapısının kayak odasına açıldığını belirten Malaycı, “Yangın merdivenini kullansalardı ölüme gidebilirlerdi” derken, yağmurlama sisteminin olmadığını ve duman dedektörlerinin çalışmadığını belirtti.

Kartalkaya’da 78 kişinin hayatını kaybettiği 51 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel’de ki çalışmalar bir yandan devam ederken, diğer yandan yangınla ilgili araştırmalarda sürüyor. Ülke genelinde otelle ilgili bir çok tartışma konusu oluşurken, Grand Kartal otelde 10 yıl çalışan Düzceli Erkut Malaycı, ihmalleri tek tek sıralayarak şok edici açıklamalarda bulundu.

“Yangın merdivenlerinde personel lojmanları vardı”

Otel çalışanlarının yangın merdivenlerinin yanında küçük lojmanlarda kaldığı açıklayan Malaycı, “Otelin çevresinde atlama yerleri yoktu. Yangın merdivenlerini bulamadıkları için camdan çarşaf sarkıttılar. Elektrikler olmadığı için göz gözü görmedi. Birde şöyle bir durum var. Yangın merdivenin olduğu yer sadece betonarme değil. Yangın merdivenlerinin olduğu yerde personel lojmanları var. 11. Kattan 1. Kata kadar yangın merdiveni vardı. Ama çıkışı otelin çıkışı değildi. Kayak odasına çıkıyordu. Her katta yangın merdivenlerinin olduğu bölgede tek kişinin kalabileceği küçük odalar vardı. Aşçı başı, resepsiyonist gibi kişiler bu odalarda kalıyorlardı” ifadelerini kullandı.

“Merdivenleri kullansalardı ölüme giderlerdi”

Otelde yangın merdivenlerinin olduğunu ama merdivenlerin otelin dışına çıkmadığını belirten Erkut Malaycı, “Otelde yangın merdiveni vardı ama iç kısmındaydı. Tabelalar vardı. Ama elektrikler kesildiği zaman oteldeki yangın merdivenlerini bulamazlardı. Bu yangın merdivenlerini kullansalardı otelin dışına çıkamazlardı. Yangın merdivenlerinin çıkışı kayak odasına gidiyordu. Orası da alev topuydu zaten. Yangın merdivenlerini kullansalardı ölüme giderlerdi. 163 oda olarak biliyorum. 20 odası personele ait. 5 oda patronlara ait. 140 oda civarı bulunuyordu. Kral dairesi otelin 12. Katında suit odalar 10 ve 11. Katta köşe odalar idi” şeklinde konuştu.

“Tütün içenler vardı, alarm çalıştığını görmedim”

Daha önce otelde bir kere yangın alarmının personellerin tütün içmesinden kaynaklı çalıştığını gördüğünü ama daha sonra müşterilerin içmesine rağmen alarmın çalıştığını görmediğini belirten eski otel çalışanı Malaycı, “Yağmurlama sistemi yok diye biliyorum. Alarm sistemi var ama tuşlu var. Bir zaman otelde personeller tütün içtikleri için devreye girdi alarm sistemi. Patron o zaman personelleri azarladı. O zaman devreye girdiğini gördük. Ondan sonra içenler vardı ama hiç bir zaman görmedim alarm sistemini. Müşteriler içiyorlardı ama içemezsin diyemiyorduk” dedi.

“350 kişi oteldeydi”

Otelde 120 kişinin çalıştığını 230 müşterinin olduğunu belirten Malaycı, “Yangın esnasında; gececi aşçılar olur, kahvaltıcı olur, ekmekçisi ve resepsiyonistçi ise 5-6 personel ayakta olabilir. Gündüz aktif çalışan personel sayısı ise 100-120 arasında kişi vardır. Otelde ortalama 350 kişiye yakın kişi vardı. Grand Kartal otelin yanında Kartal Otel var. Bu iki otel birbirinden bağımsız iki otel. Ayrı şirketler. 2 kardeşin oteli ama birbirinden ayrılar. Birbirlerine düşmanlar diyebiliriz” şeklinde konuştu.

“Bolu belediyesi içerisinde oteli var”

Grand Kartal Otelin Bolu Belediyesi sınırları içerisinde oteli olduğunu, hatta 3. Otel inşaatınında sürdüğünü dile getiren eski otel çalışanı Erkut Malaycı, “Grand Kartal Otelin Bolu’da Gazelle Resort spa oteli var. Gölcük yolu üzerinde üçüncü oteli var. İsmini henüz bilmiyoruz. Gazelle Resort Otel Bolu merkezde Karacasu’da hemen. Belki Bolu Belediyesi oraya bakabilir” dedi.

“Ahşap dekorasyon çok oldu”

Ahşap görünümün otelde abartıldığını dile getiren Malaycı sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Yangının çıktığı restoran benim zamanımda vardı ama yenilendi. Tadilat oldu. 2 yıl önce otelde restorantı, barı, lobisi, havuzu, spası, 9-10-11. Katlar yenilendi. Ahşap görünüm otelde abartıldı. Otel betonorme ama ahşap dekorasyon çok oldu. Otelin içerisinde marketi ayrı bir kişi işletiyor. Kafe ve kayak malzemesi olan mağaza ayrı kişiler kiralayıp işletiyorlardı.”

Enes Bektaş-Selçuk Akyol 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Mourinho: "Takımımla gurur duyuyorum" Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, penaltılar sonrası UEFA Avrupa Ligi’ne veda ettikleri Rangers maçının ardından yaptığı açıklamada, "Takımımla gurur duyuyorum" dedi. UEFA Avrupa Ligi son 16 turu rövanşında Fenerbahçe, deplasmanda normal süresi ve uzatma bölümlerini 2-0 önde tamamladığı maçta İskoç ekibi Rangers’a penaltı atışları sonucu 3-2 mağlup olarak turnuvaya veda etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Teknik Direktör Jose Mourinho, açıklamalarda bulundu. Takımla gurur duyduğunu ifade eden Portekizli teknik adam, "Yorumu bizi ilk maç sonrasında öldüren uzmanlara bırakıyorum. Bence kendilerince dürüst ama birazcık sert bir biçimde yorumlarını dile getirmişlerdi. Bugün de aynı şekilde dürüstçe yorumlarını yapacaklardır. Ben takımımla çok gurur duyuyorum. Siz saha içindeki tutum ve davranıştan bahsettiniz ama sadece bunlar değil. Oyun olarak da saha içerisinde açık ara farkla daha iyi olan taraf bizdik. Kafamdan geçirdiklerimi dile getiremem çünkü UEFA tarafından ceza almak istemiyorum. Umarım bu sene Avrupa’da başımıza gelenler Budapeşte’de oynanan finalin bir sonucu değildir. Umarım ondan bağımsız sıradan şeylerdir. Hem Lille maçında 120. dakikada yemiş olduğumuz penaltı golü, M. United maçı ve bugün burada olanlar ki VAR hakemi de dünyanın en iyi VAR hakemlerinden biri olarak gösterilen Hollandalı Pol van Boekel. Yapacak bir şey yok ama ben oyuncularım için çok üzgünüm. Tabii ki hayal kuruyordum ama daha önce bunu 5 kere başardım ama bu çocuklar daha önce hiç başaramadılar. Bunun hayalini kuruyorlardı. Onlar için, taraftarlarımız ve yönetimimiz için üzgünüm. Bu hayali paylaşan herkes için üzgünüm ama yolumuza gülümseme ile devam etmeye çalışacağız. Kolay değil ama yolumuza devam edeceğiz" diye konuştu. "Maçı kaybeden penaltıyı kaçıranlar değil, hepimiz" Maçı penaltılarla kaybettikleri için üzgün olduklarını vurgulayan Mourinho, "Penaltıyı kaçıran oyuncular durumu birazcık daha farklı hissedebiliyorlar ama ben bu durumu sevmiyorum. Kaybettiğimiz zaman hepimiz birlikte kaybediyoruz. Muhakkak penaltı kaçıran oyuncular yataklarına yattıklarında kafalarının içinde kaçırdıkları penaltı dönecektir. Aslında biz penaltılara da çalışmıştık. Sıralamaya oyuncular karar verdi. 6 ve 7. penaltıcılarımız da belliydi. Tadic bu sezon bütün penaltılarını atmıştı. Fred de penaltılar için çok çalışmıştı ve hatta ‘sıra bana ne zaman gelecek’ diye soruyordu. Mert de çok tecrübeli futbolcu ama futbol maalesef böyle. Maçı kaybeden penaltıyı kaçıranlar değil, hepimiz. Futbolda tek üzücü şey şu ki bu akşam VAR’ı kötü bir uyku çekeceğini düşünmüyorum. VAR hakemi muhtemelen sakince yemeğini yer ve rahat, sessiz bir gece geçirecektir. Muhtemelen bir sonraki hafta milli maçlar oynanırken büyük bir maçta görev alacaktır ama bizlerin kaybı bugün büyük. Oyuncuların ve benim bir hayalim vardı. Bu hayali birlikte kuruyorduk. Bugün hayallerimizi kaybettik. Bunun çok haksız olduğunu düşünüyorum. Bugün çok iyiydik. Avrupa arenasında bu sezon çok fazla zorluk yaşadık. Listeye yazamadığımız oyuncular vardı. Mesela Oğuz Aydın bugün olsaydı, hızıyla nasıl olurdu diye düşünüyorum. Kart sebebiyle pek çok Avrupa maçında cezalı oyuncularımız oldu. Avrupa’da 14, 15. maçımızı oynadık. Hayallerimiz vardı. Eleneceksek de bu şekilde elenmemizin daha güzel olduğunu düşünüyorum. Başka takımlar gibi maç sonunda o gururu hissedemeyerek elenmektense bu şekilde elenmenin daha güzel olduğunu düşünüyorum. Bugün penaltılarla kazanmış ve bir üst tura çıkmış olsaydık bile bundan daha fazla gurur duyamazdım. Yolumuza devam edelim" ifadelerini kullandı.