SAĞLIK - 08 Şubat 2016 Pazartesi 11:34

Doğumsal Kalp Hastalıklarında Erken Tanı Çok Önemli

A
A
A
Doğumsal Kalp Hastalıklarında Erken Tanı Çok Önemli

Dicle Üniversitesi (DÜ) Kalp Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Meki Bilici, doğumsal kalp hastalığı görülme sıklığının yaklaşık yüzde 1 olduğunu ve hastalıkta erken tanının çok önemli olduğunu belirterek, bu hastalıkların nerdeyse tamamının Türkiye’de tedavi edilebildiğini vurguladı.
DÜ Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Meki Bilici, 7-14 Şubat Dünya Doğumsal Kalp Hastalıkları Farkındalık Haftası nedeniyle açıklamalarda bulunarak, bu hafta boyunca halkın doğumsal kalp hastalıkları ile ilgili bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve bu hastalıkların önlenmesi amacıyla farkındalığının arttırılmasının amaçlandığını belirtti.
Türkiye’de her yıl yaklaşık 12 bin doğumsal kalp hastalıklı bebeğin dünyaya geldiğine dikkat çeken Bilici, bu hastaların önemli bir kısmının dikkat edilmezse doğumdan önce veya doğumdan hemen sonra tanı alamayabileceğini belirtti. Bilici, “Doğumsal kalp hastalıkları olan bebekler uyurken çabuk terleme, emerken çabuk yorulma, sık akciğer enfeksiyonu geçirme, gelişme geriliği şeklinde bulgu verebilir” dedi.
Doğumsal kalp hastalıklarının artık bebek doğmadan teşhis edilebildiğini belirten Doç. Dr. Bilici, bu sayede bebeğin hastalığının doğumdan önce saptanabildiğini, böylelikle bebek daha doğmadan gerekli hazırlıklar yapılarak, hastaya doğar doğmaz uygun ilaç, uygun anjiyografik tedavi ve uygun hayati desteğini sağlayabildiğini kaydetti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Sadıkoğlu’ndan mücbir sebep çağrısı Mücbir sebep süresinin sona ermesine 9 gün kaldığını belirten Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Mücbir sebep hali dolayısıyla borçlar çığ gibi büyüyor. Süre sona erdiğinde ortaya çıkacak vergi borcu binlerce firmayı iflasa sürükleyecek. Mücbir sebep halinin iş yerleri teslim edilinceye kadar uzatılmasını, ardından da biriken vergi borçlarının 1999 Marmara depreminde olduğu gibi silinmesini talep ediyoruz” dedi. Vergi, SGK ve BAĞ-KUR gibi kamu alacaklarının ötelenmesini kapsayan mücbir sebep süresinin sona ermesine 9 gün kaldı. Malatya, Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş illeri ile Gaziantep’in Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde uygulanan mücbir sebep halinin uzatılması için siyasilere ve STK’lara seslenen Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Talebimizi hep bir ağızdan dile getirmezsek esnafımız, tüccarımız ve sanayicimiz büyük mağduriyetler yaşayacak” dedi. “Sürenin uzatılması tüm şehre fayda sağlayacak" Mücbir sebebin, vergi levhası bulunan tüm işletmeleri yakından ilgilendirdiğini kaydeden Başkan Sadıkoğlu, “Mücbir sebep süresinin uzatılması için uzun zamandır resmi girişimlerde bulunuyor ve basın yoluyla ısrarlı çalışmalar yürütüyoruz. Depremin sosyal, fiziki ve ekonomik anlamda yıktığı şehirlerimizdeki işletmelerimizin hiç biri 6 Şubat öncesine dönemedi. Binlerce esnafımız hala 21 metrekare konteynerlerde ayakta kalma mücadelesi veriyor. Nitelikli göç vermiş ve koca bir şantiyeye dönmüş şehrimizde bütün işletmeler iş daralması yaşıyor. Günü siftahsız kapatan yüzlerce esnafımız var. Böyle bir ortamda hiçbir işletmemizin, biriken vergi, SGK ve BAĞ-KUR borçlarını ödeyebilecek ekonomik durumu yok. Mücbir Sebep konusunda şehrimizdeki tüm siyasiler ve STK’lar olarak tek ses halinde bu konuyu dile getirmemiz şart. Sürenin sona ermesine 9 gün kaldı, ancak uzatılacağına dair hiçbir emare yok. Mücbir sebep halinin işyeri ve konutlar teslim edilinceye kadar uzatılması sadece işletmelere değil, tüm şehre fayda sağlayacaktır” diye konuştu. “1999’da silinmişti" 1999 Marmara ve Düzce depremlerinde mal varlıklarının yüzde 10 veya daha fazlasını yitirenlerin vergi borç ve cezalarının yasa ile silindiğini, benzer uygulamanın 6 Şubat asrın felaketinden en çok etkilenen 4 il ve 2 ilçe için de olması gerektiğini belirten Başkan Sadıkoğlu, “Mücbir sebep hali dolayısıyla vergiler, SGK ve BAĞKUR prim ödemeleri erteleniyor, ancak borçlar bir çığ gibi büyüyor. Mücbir sebep sona erdiğinde ortaya çıkacak vergi borcu binlerce firmayı iflasa sürükleyecek. Yüzyılın felaketini yaşamış, yine de pes etmeyerek var olma mücadelesi veren şirketlerimiz için radikal bir destek kararı alınarak, mücbir sebep uygulanan il ve ilçelerdeki depremzede işletmelerin biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz. 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi başta olmak üzere birçok afet sonrası benzer uygulamalar yapan devletimizin 6 Şubat asrın felaketinden en çok etkilenen 4 il ve 2 ilçe içinde benzer bir af yasası çıkarmasını bekliyoruz. Bu konuda hazırladığımız resmi yazımızı Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlıklara gönderdik. Takipçisi olacağız” ifadelerine yer verdi.