POLİTİKA - 12 Eylül 2024 Perşembe 16:43

Denizli tarihi ve doğal güzellikleriyle geleceğini şekillendiriyor

A
A
A
Denizli tarihi ve doğal güzellikleriyle geleceğini şekillendiriyor

Denizli Büyükşehir Belediyesi 10-11 Eylül tarihleri arasında ‘Denizli Geleceğini Tasarlıyor’ ismiyle bir arama konferansı gerçekleştirdi. Denizli’nin zenginliklerini ortaya çıkarmak ve dünyaya duyurmak için gerçekleştirilen arama konferansının ardından açıklamalar yapan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, “Hierapolis, Laodikeia, Tripolis, Herakleia, Attuda ve Colossae gibi 30’a yakın antik şehir, 21 ören yeri, 20’den fazla höyük, 4 müzemiz var. Türkiye’de bu zenginliğe sahip neredeyse tek şehir konumundayız. Bu tarihi zenginliğimizin şehre daha fazla katkı sağlamasını hedefliyoruz” dedi.



Denizli Büyükşehir Belediyesi Denizli’nin zenginliklerini ortak akılla ortaya koymak ve geleceğini temellerini birlikte atmak amacıyla, ‘Denizli Geleceğini Tasarlıyor’ adı ile bir Arama Konferansı gerçekleştirdi. Birbirinden değerli katılımcıların yer aldığı konferansın sonuçlarını değerlendirmek ve kamuoyu ile paylaşmak üzere basın toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya önceki dönem Turizm Bakanı Bahattin Yücel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri, bilim insanları, turizm sektörü temsilcileri ile çok sayıda ulusal ve yerel basın mensupları katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Bülent Bozbaş, iki gün boyunca devam eden ve çok sayıda katılımcının yer aldığı arama konferansı ile ilgili teknik bilgiler ile yapılan çalışmaları anlatarak, arama konferansının Denizli’ye güzellikler getirmesini diledi. Bozbaş, “İki gün boyunca süren konferansımızı Prof. Dr. Oğuz Babüroğlu hocamız ile yürüttük. Şehrin dinamiğini oluşturan 70’e yakın kişi ile atölyeler kurduk, karşılıklı bilgi birikimleri ortaya kondu, alanında uzman kişiler tarafından bilgileri harmanlayarak taslak bir eylem planı oluşturuldu. Bu planın son hali verildikten sonra kamuoyu ile paylaşılacaktır” dedi. Önceki dönem Turizm Bakanı Bahattin Yücel de, Denizli’nin tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleri ile birlikte turizm alanında katkı sunmak için gayret ettiklerini belirtti. Yücel, “Denizli’nin seçimlerden sonra kazandığı dinamiğin çok önemli olduğunu gördüm. Arama konferansı yaparak farklı kesimlerin, düşüncelerin, çıkarları savunan kesimleri nasıl buluşturacağımızı, bu konuda çok yetkin ve geçmişte önemli çalışma yapmış isimlerin katılımıyla konferansımızı gerçekleştirdik” dedi.



Ege’nin gözbebeği Denizli


İki gün süren arama konferansının ardından açıklamalar yapan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, “Arama konferanslarında amacımız alanında uzman profesyonel ekiplerin, şehrin dinamikleriyle bir araya getirilmesidir. Sadece, teorik çalışmalarla değil eyleme dönüşebilecek fikirleri bulma amacıyla yapılan çalışmalar sonucunda bir üst politika belgesi ortaya çıkarmaktır. Arama konferansında, önceliklendirilen alanlar sırasıyla projelendirip hayata geçirilecektir” dedi. Denizli denildiğinde akıllara hep Pamukkale’nin geldiğini ancak şehrin birçok medeniyete ev sahipliği yapan antik kentleri, turizme kazandırılmış doğal mağaraları, şelaleleri, kanyonları olduğunu kaydeden Bülent Nuri Çavuşoğlu, şunları söyledi: “Şehrimiz sağlık turizmi için adından söz ettirecek şifalı termal su kaynaklarına sahip ve bunun gibi 12’ye yakın turizm çeşitliliği sayesinde turizm sektöründe önde gelen destinasyonlarından biri. Denizli, binlerce yıl öncesine dayanan tarih, kültür ve tabiat varlıkları zenginlikleriyle kadim bir kenttir. Aynı zamanda; Hitit, Frig, Lid, İon, Roma ve Bizans gibi medeniyetleri sinesinde yaşatan bir uygarlık beşiğidir. Tam bir Ege kenti olan Denizli, zengin kültürel mirası, gastronomi zenginlikleri, termal kaynakları, dört mevsim turizme uygun coğrafyası ile ülkemizin önemli turizm noktalarından biridir ve egenin göz bebeğidir.”



Ekstra 250 milyon euro turizm geliri


Denizli’nin doğal, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile önemli bir turizm potansiyeline sahip olduğunu dile getiren Bülent Nuri Çavuşoğlu, “Yılda yaklaşık 2,5 milyon turisti ağırlıyoruz. Şehre havayolu ve karayolu ile gelen yerli ve yabancı turistler konforlu tesislerde konaklama imkanına sahip. Sorunsuz altyapı hizmetlerinin sunulması bu konforun sürdürülebilirliği açısından çok önemli. Hierapolis, Laodikeia, Tripolis, Herakleia, Attuda ve Colossae gibi 30’a yakın antik şehir, 21 ören yeri, 20’den fazla höyük, 4 müzemiz var. 2023 yılında şehrimize 2 milyon 335 bin 815 turist ziyaret etti. 2023 yılı ilk 8 ayda 1 milyon 790 bin 458, 2024 yılı ilk 8 ayda 1milyon 796 bin 21 turist geldi. Yerli turist-yabancı turist oranı değerlendirildiğinde, yabancı turist sayısı daha fazladır. Kenti en çok ziyaret eden ülkeler sırasıyla; Güney Kore, Çin, İtalya, Malezya, Endonezya, Rusya, ABD, Brezilya, İspanya ve Japonya. Yabancı turist bakımından ana hedefimiz de Uzak Doğu ve Avrupa ülkeleri. Ancak turist sayısı ve turizm geliri bakımından gerçekleştirdiğimiz arama konferansı ile farklı hedeflerimiz de var. Öncelikle gelen turistin Denizli’de 1 gece daha fazla konaklatmak istiyoruz. İlk etapta sadece bu modelle dahi kişi başı en az 100 Euro daha fazla harcama yapmalarını sağlayabiliriz. Böylece şehrimiz fazladan 250 milyon Euro daha fazla turizm geliri elde edebilir. Bu hedefi başardıktan sonra turist sayısını artırmak için de çalışmalara devam edeceğiz” diye konuştu.


Şehirde en çok tercih edilen bölgelerin Hierapolis ve Laodikeia antik kentleri olduğunu belirten Bülent Nuri Çavuşoğlu, “2023 yılında Hierapolis’i 2 milyon 190 bin 218 kişi, Laodikeia’yı 117 bin 586 kişi, Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi’ni 28 bin 11 kişi ziyaret etti. 2024 yılı sonunda bu sayıların artış göstereceği ön görüyoruz.” dedi.



Şehrimize daha fazla yatırım çekmek istiyoruz


Turizmin sanayiye ek bir vagon olacağının altını çizen Bülent Nuri Çavuşoğlu, şunları söyledi: “Gelen turist sayısı arttıkça yatırımlar artacaktır. Şehirde; 8 tane 5 yıldızlı, 8 tane 4 yıldızlı, 4 tane 3 yıldızlı, 6 tane de butik otel yer alıyor. Denizli Büyükşehir Belediyesi, yatırımcılara imar konusunda her türlü desteği sağlıyor ve sağlamaya devam edecek. Şehrimizde yatırımların artması için başka yapılması gereken ne varsa elimizden geldiğince destek olacağız. Diğer taraftan arama konferansı sonrası yapılacak turizm çalıştayı ile de Ege ve Akdeniz Bölgesi’nin turizmde öne çıkan bütün şehirleri ile proje çalışmaları gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Şu an gerçekleştirilen Arama Konferansının temasını oluşturan Visit Denizli projesi için de paydaş toplantıları gerçekleştirilecek. Şehrin marka değerini arttıracak altyapı ve tanıtım çalışmaları ve arama konferansının çıktılarıyla yol haritası çizilecek. Ulusal ve uluslararası festivaller, kentin turizm çeşitliliğini ve sürdürülebilirliğini sağlayıcı aktiviteler, kongreler, alternatif turizm rotaları hedeflenen çalışmalardan bazıları. Çal ve Buldan başta olmak üzere diğer ilçelerin güzelliklerini ön plana çıkarmak için elimizden geleni yapacağız.”



Kadın çalışma oranında ilk sırada


Denizli sanayisinin de şehrin dinamiklerinde çok önemli bir yer tuttuğuna dikkat çeken Bülent Nuri Çavuşoğlu, şehrin ekonomik gücü içinde; “Şehrimizde sanayi işletmelerinin sektörel dağılımı incelendiğinde 6 sektör ön plana çıkıyor. Bunlar tekstil ve konfeksiyon, elektrolitik bakır tel ve kablo, demir-çelik ve meta eşya, doğal taş, makine imalat, gıda-içecek ve şarapçılık. Kâğıt ürünleri, cam ve çimento, kimya ve plastik ürünler, orman ürünleri ve mobilya da diğer önemli sektörler arasında. Türkiye’nin ihraç ettiği her 3 havlu ve bornozdan 2’si ve her 2 çarşaf ve nevresimden 1’i Denizli’de üretiliyor. Son yılların öne çıkan sektörü ‘kablo ve bakır tel’ üreticileri, Denizli ihracatının üçte bire yakınını gerçekleştiriyor. Kentin en eski ve köklü sektörlerinden olan demir-çelik ürünlerinin ihracattan aldığı pay ise yüzde 14 düzeyinde. Denizli ayrıca; ülkemizin ikinci büyük doğal taş havzası konumunda. Denizli ihracatından yüzde 6 oranında pay alan doğal taş sektörü, her yıl yaklaşık 280 milyon dolar düzeyinde ihracat gerçekleştiriyor ve üretim ve ihracat kapasitesi ile işlenmiş doğal taş ihracatında ülke genelinde ilk sırada yer alıyor. Denizli, Türkiye’nin en fazla ihracat yapan dokuzuncu ili konumunda. 2022 yılında 4,7 milyar dolar, 2023 yılında 4,2 milyar dolar olan ihracatımız, 2024’ün ilk 8 ayında 2,9 miyar dolar olarak gerçekleşerek, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,44’lük artış gösterdi. Denizli’de toplamda 310 binin üzerinde birey sosyal güvenlik kapsamında yer alıyor. Ücretli çalışanların sayısı ise 220 bini aşıyor. İlin istihdam deposu olan tekstil ve konfeksiyon sektörü, istihdamdan aldığı yüzde 21’lik payla birinci sırada. Denizli’de çalışan nüfus içinde kadınların oranı neredeyse yüzde 40’a dayanıyor. Bu oran itibarıyla Denizli, Türkiye’de birinci sırada” ifadelerini kullandı.



Denizli tarihi ve doğal güzellikleriyle geleceğini şekillendiriyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yumaklı’dan, Bursa’ya tarımsal sulama müjdesi Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Bursa’nın Karacabey ilçesinde inşa edilen Yeşildere Barajı’nın tamamlandığını ve su tutma işleminin gerçekleştirildiğini bildirdi. Yumaklı, yaptığı açıklamada, Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesindeki Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün tarımda modern sulamayı yaygınlaştırmak, toplulaştırma çalışmalarıyla tarım arazilerinden en yüksek faydayı sağlamak, musluklara sağlıklı su ulaştırmak ve yerleşim yerleri ile tarım arazilerini taşkın risklerine karşı korumak için tüm gücüyle çalıştığını belirtti. Kurumun sürdürülebilir su yönetimi anlayışıyla da suyun her damlasına sahip çıktığını vurgulayan Yumaklı, bu amaçla inşa edilen barajların bir bir hizmete açıldığına dikkati çekti. Bakan Yumaklı, DSİ Genel Müdürlüğü tarafından son 21 yılda bin 367 baraj inşa edildiğine dikkati çekerek, son olarak Bursa ili Karacabey İlçesine bağlı Yeşildere köyünde yer alan Yeşildere Barajı inşaatının tamamlandığını müjdeledi. Barajda su tutma işleminin gerçekleştirildiğini dile getiren Yumaklı, tesiste sulama hattında çalışmaların hızla devam ettiği bilgisini verdi. Tarımsal ürün yelpazesi genişleyecek Yeşildere Barajı’nda depolanacak 16 milyon metreküp su ile 38 bin 850 dekara arazinin suya kavuşacağını aktaran Yumaklı, şu ifadeleri kullandı: “Baraj sayesinde Yeşildere, Yeni Yenice, Çavuşköy, Dağkadı, Okçular, Danişment, Emre ve Mahbubeler mahallelerine ait tarım arazileri can suyuna kavuşacak. Bölgede 2024 yılı verilerine göre dekar başı 7 bin 500 lira gelir artışı sağlanacaktır. Sulu tarıma geçilmesiyle birlikte yöre halkı modern sulama ile tanışacak, arazilerden alınan verim artışı yanında buğday, bezelye, soğan, mısır, bostan, domates, zeytin, şeker pancarı, kırmızıbiber ve fasulye gibi birçok ürün yetiştirilerek ürün yelpazesi genişleyecektir. Sulama projesinin tamamlanmasıyla birlikte 2024 yılı birim fiyatları ile milli ekonomiye yıllık 295 milyon lira katkı sağlanacaktır. Bursa’ya ve tüm bölgeye hayırlı olsun.” “Su depolama kapasitemizi 183 milyar metreküpe çıkardık” Bakan Yumaklı, küresel ısınmayla birlikte yaşanan mevsim değişikliğinin suyun önemini daha da artırdığına işaret ederek, “Yeni normal dediğimiz bu dönemde su depolaması da daha kıymetli hale gelmiştir. Bölgeler arasındaki yağış dengesizliklerini dikkate kattığımızda bu konu daha da ön plana çıkıyor. DSİ Genel Müdürlüğümüz de ülkemize armağan ettiği baraj ve göletlerle su depolama kapasitemizi her geçen gün artırıyor. Böylece ülkemizin kuraklıktan minimum seviyede etkilenmesini sağladık. Depolama kapasitesini 133 milyar metreküpten 183 milyar metreküpe çıkardık. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte depolama kapasitesi miktarını 9,9 milyar metreküp daha arttırmayı planlıyoruz. Aziz milletimize hizmet yolunda çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Kaya dolgu tekniği Temelden 67 metrelik yüksekliğe sahip olup, ön yüzü beton kaplı kaya dolgu tekniğiyle inşa edilen Yeşildere Barajı, depolayacağı 16 milyon metreküp su kapasitesiyle bölgeye büyük bir su kaynağı sağlayacak.
Elazığ Elazığ’da Kuşaktan Kuşağa Öğrenme Projesi Elazığ’da ‘Kuşaktan Kuşağa Öğrenme’ Projesi kapsamında huzur evi sakinleriyle çocuklar bir araya geldi. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından başlatılan Kuşaktan Kuşağa Öğrenme Projesi kapsamında Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Sivrice de bulunan Spor Kompleksinde anlamlı bir etkinlik düzenledi. Projede çocuklar ve huzur evi sakinleri bir araya geldi. Bu sayede yetişkinlerin çocuklar ile vakit geçirerek bilgi ve tecrübelerini paylaşmaları, torun özlemlerini gidermeleri, çocuklara büyüklere saygı, sevgi gibi değerlerin aktarılmasının sağlanması hedeflendi. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nde yapılan açıklamada, “Huzur evi sakinlerimizi ve çocuklarımızı Sivrice Spor Kompleksimizde ‘Kuşaktan Kuşağa Öğrenme’ projesi kapsamında ağırlayarak çeşitli etkinlikler gerçekleştirmelerini bu sayede yetişkinlerin çocuklar ile vakit geçirerek bilgi ve tecrübelerini paylaşmalarını sağladık. Çocuklarla sohbet ederken mutlu olmaları bizim için çok değerliydi. Bir nebzede olsa torun özlemlerini gidermelerini sağlamaya çalıştık ve başardık da diyebiliriz. Aynı zamanda çocuklarımızın büyüklere saygı ve sevgi göstermeleri gibi değerlerin aktarılmasını sağlayarak daha bilinçli olmalarını sağladık. Başta bakanlığımıza bu güzel proje için, gönüllü gençlerimize ve emek veren tüm personellerimize teşekkür ediyoruz” denildi.
Balıkesir Sındırgı’da kırsal turizmde yeni akım ’Saman Ev’ Termal, doğa, sağlık ve kırsal turizm alanında Türkiye’nin ve Balıkesir’in kalbi konumuna gelen Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde kırsal turizm de son günlerde yeni trendler arasında yer alıyor. Termal tesislerin yanı sıra daha çok doğa ile vakit geçirmek isteyen, ekolojik tarım ürünlerine ulaşmak isteyenler için de farklı turizm tesisleri kapılarını açmaya başladı. Emekli olduktan sonra proje işi için Sındırgı’ya gelen Aşçıbağcı ailesi de kırsal turizm işletmesi yapmaya karar verdi. Emendere kırsal mahallesinde doğa ile iç içe bir arazi satın alan Aşçıbağcı ailesi samandan ev yaparak Saman Evim projesini hayata geçirdi. Kadın girişimci destekleri ile gerçekleştirilen bir çalışmanın ardından tamamlanan tesis hizmete açıldı. Açılış kurdelesini İlçe Kaymakamı Didem Dinç Özay, Sındırgı Belediye Başkanı Serkan Sak, il müdürü Dr. Deniz Timurçin, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Halil Güner, belediye başkan yardımcıları ve belediye meclis üyeleri kesti. Turizmiyle Balıkesir’in kalbi Sındırgı’da böylesine değerli ve örnek teşkil eden bir işletme kazandırılmasından mutluluk duyduklarını belirten Sındırgı Belediye başkanı Serkan Sak, "İlçemizin, mahallemizin ve turizmin gelişmesi adına katkı sağlayacak Kırsal turizm tesisi Sındırgımıza ve işletmecilerimize hayırlı uğurlu olsun" dedi. Kadın istihdamının önemine değinen İlçe Kaymakamı Didem Dinç Özay, "Ben de bir kadın olarak kadın girişimcilerimizi canı gönülden destekliyor ve takdir ediyorum. Bir aile olarak da tabi ki birlik ve beraberlik olunca, bir masaya ortak akıl koyabildiğinizde herşey daha güzelleşiyor ve kıymetleniyor. Daha buraya gelirken nasıl kıymetli ve özverili bir çalışma olduğu görülebiliyor. Hayırlı uğurlu olsun" dedi. Sındırgı’nın doğasına ve samimiyetine aşık oldum Şehir hayatından bir anlık uzaklaşmak isteyenlerin, ülkenin binbir çeşit lezzeti ve Sındırgı’da üretilen ekolojik tarım ürünleri ile eşsiz bir kahvaltı yapmak isteyenlerin yeni adresi turizmiyle Balıkesir’in kalbi Sındırgı’da kapılarını açtı. Sındırgı’ya geldiğinde doğasına ve insanların samimiyetine aşık olduğunu belirten İnşaat Mühendisi Gülbin Aşçıbağcı, "2017 de emekli olduktan sonra kadın girişimcilik ile proje ve danışmanlık firması kurdum. Daha sonra Türkiye’nin her yerinde projeler çözdüm. Emendere Mahallesinin yani eski statüsü ile bu köyün içme suyu ve kanalizasyon projesini çözdüm. Buraya gelince eşime dedim ki biz zaten hep kırsal turizm işletmesi yapmak istiyorduk. Neden burası olmasın dedim. Çünkü doğasını çok sevdik, insanın samimiyeti ve doğasını çok sevdik. Sındırgı’ya bir kırsal turizm işletmesi yapmak için yola çıktık" dedi. Saman ev projesi bilimsel yayınlarda yer aldı Sıradan bir bina yerine ekolojik bir yapı oluşturmak istediklerini ve bunun için sıkıştırılmış saman kullandıklarını belirten Gülbin Aşçıbağcı, "Sıkıştırılmış saman panelleri ile bu evi yaptık. Evin projesinin tamamı da kendime ait olup, eşim Mehmet Atilla Bağcı jeoloji mühendisi, onun desteği tabi ki elektrik mekanik yardımlarla beraber gerçekleşmiş bir projedir. Bu projenin statik proje ve tasarımları bilim yayını kabul edilip, İnşaat Mühendisleri Odasının bilim yayınları dergisinde de bilim yayını olarak yayınlanmıştır" şeklinde konuştu. Butik otel ve kahvaltı salonu olarak hizmet verecek Yeni çıkan kanunda kiralanabilir ev statüsünde Butik Otel gibi evin bazı odalarını kiralayacaklarını ve Türkiye’nin birçok lezzetinin buluştuğu bir kahvaltı hizmeti vereceklerini belirten Aşcıbağcı, "Burada turizme de katkısı bulunsun diye böyle bir işletme oluşturduk. Kahvaltı salonu daha çok ağırlıklı olarak. Burada mesai arkadaşlarıma da saman evimin melekleri diyorum. Onlarla beraber vereceğimiz kahvaltımızın adına "Ülkemin Kahvaltısı" adını koyduk. Bence buradaki en önemli husus, köyden insanların, kadınların istihdam edilmesi. Bu durumun da ülkemiz için çok gerekli olduğuna inanıyorum. Bu sebeple de kadın istihdamına çok önem veriyorum. Kendim de bir kadın girişimci olarak. Böyle bir oluşumla işe başladık. İnşallah Sındırgı’ya, Balıkesir’e ve Ülkemize çok faydalı bir tesis olur. Böyle bir vizyon ile ortaya çıktık. Emendere bölgesi ekolojik tarım yapan bir bölge. Ekolojik tarım suni gübrelere yer vermeyen, tamamen hayvan gübre ile yapılan doğal üretimdir. Buraya kahvaltıya gelenler aynı zamanda buradaki köy merkezinden de pazar yerinden de alışveriş yaparak köyün ekonomisine de bir katkı da bulunacak" dedi. Tesisle birlikte Emendere Mahallesi aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerine de katkı sağlayacak. Türkiye genelinde çeşitli eğitimler, köy yenileme projeleri gibi bir çok sosyal projede Emendere Mahallesinde gerçekleştirilecek.
İstanbul 2024-2025 Sultanbeyli Kültür Sanat Sezonu başladı 2024-2025 Sultanbeyli Kültür Sanat Sezonu Yücel Arzen Konseriyle başladı. Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Tombaş program öncesi yaptığı konuşmada, “Yeni kültür sanat sezonumuz hayırlara vesile olsun. Eğitimlerden sanat kurslarına, kültür gezilerinden tiyatrolara kadar pek çok etkinliğe ev sahipliği yapacak yeni sezonumuzda, her yaş grubuna hitap edecek içerikler üretmeye özen gösterdik” dedi. 2024-2025 Sultanbeyli Kültür Sanat Sezonu Yücel Arzen Konseriyle kapılarını sanatseverlere açtı. Dün akşam Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Sultanbeyli Belediye Başkanı Ali Tombaş, yeni kültür sanat sezonunun dolu dolu geçeceğini vurguladı. Her yaş grubunu kapsayacak ölçüde etkinlikleri çeşitlendirdiklerini ifade eden Başkan Ali Tombaş, “2024- 2025 Kültür Sanat Sezonu’nu açmış bulunmaktayız. Sultanbeyli’de 8’incisini düzenlediğimiz kitap fuarımızın da açılışını yaptık. Görkemli heyecanlı yoğun bir katılımla kitap fuarımızı vatandaşlarımızın kitapseverlerin hizmetine açmış olduk. Bir hafta boyunca 80 yayınevinin, 150’ye yakın yazarın olduğu, söyleşilerin yapıldığı kitap fuarı da Sultanbeyli’mize hayırlı uğurlu olsun. Bu akşam çok kıymetli milletvekilimiz, değerli sanatçımız Yücel Arzen ile birlikte kültür sanat programını da açmış oluyoruz. İlçemizdeki kültür iklimini zenginleştirmek için bu sezon da birbirinden özel etkinlikler hazırladık. Eğitimlerden sanat kurslarına, kültür gezilerinden tiyatrolara kadar pek çok etkinliğe ev sahipliği yapacak yeni sezonumuzda, her yaş grubuna hitap edecek içerikler üretmeye özen gösterdik. Kadim medeniyetimizden beslenen programlarımızla ilçemizin kültür-sanat anlayışına katkı sunacağız. 2024-2025 Kültür-Sanat Sezonu’muzun açılışını eşsiz müziğiyle gerçekleştiren kıymetli sanatçımız Yücel Arzen’e ve tüm misafirlerimize şükranlarımı sunarım. Kültür sanat sezonumuz Sultanbeyli’mize hayırlı olsun” dedi. Konuşmaların ardından sanatçı Yücel Arzen ve orkestra ekibi sahne aldı. Yücel Arzen; ‘Sakarya Türküsü’, ‘Türk Marşı’ ve ‘Utansın’ başta olmak üzere şarkı ve bestelerini seslendirdi. Seyircilerin büyük beğenisini toplayan eserler yoğun alkış aldı. Programın ardından Başkan Ali Tombaş, Yücel Arzen’e günün anısına çiçek takdim etti.
Bursa Hem imamlık yaptı hem ayakkabı tamir etti İmam olarak gittiği Bilecek’te ayakkabı tamirciliğine de başlayan Süleyman Öner, emekli olduğunda ise açtığı dükkanda kazancını sağlamaya devam ediyor. 45 yıldır yaptığı mesleğin bittiğini belirten Öner, ayakkabı tamirciliğini kimsenin devam ettirme gibi bir derdinin olmadığını söyledi. Yıllar önce imam olarak gittiği Bilecik’te ayakkabı tamircisi olmadığını gören 75 yaşındaki Süleyman Öner, imamlığın yanı sıra ayakkabı tamiri de yapmaya karar verdi. Hem imamlık yapan, hem de ayakkabı tamir etmeye çalışan Öner, aradan geçen zamanın ardından Bursa’ya tayini çıktı. Burada da hem imamlık, hem de el sanatını icra eden Öner, kısa bir süre sonra ise emekli oldu. İmamlık görevinden emekli olan Öner, Bursa’da bulunan 2 metrekarelik dükkanında ise ayakkabı tamiri yapmaya devam ediyor. Bursa’nın İznik ilçesinde dünyaya geldiğini, 2 yıl sonra ise İmamlık görevi için Bilecik’e tayini çıktığını belirten Öner, "Orada ek bir işe ihtiyacım vardı. İlk başta kitap evi açmak istedim. Ama çevremdekiler tavsiye etmedi. Namaz çıkışı cemaatten biri, sökülen mestini Bilecik’te tamir ettirecek bir yer bulamadığını, mecburen çevre illere gitmek zorunda olduğunu söyledi. Bunun üzerine eniştemden de aşina olduğum ayakkabı tamir dükkanı açmaya karar verdi. Dükkan açmak için önce eniştesinin yanına giderek iyice işleri öğrendim. Açtığım dükkanla uzun yıllar Bilecek’te vatandaşlara hizmet ettim. Bilecik’te görevim bittikten sonra Bursa Şehreküstü Camii’ne atandım. Aslında burada ayakkabı tamirciliğine devam etmeyecekti. Ama kızları İstanbul’da üniversite okuduğu için mesleğime devam etme kararı aldım. İmamlık görevinden emekli olduktan sonra da ayakkabı tamirciliğine devam ediyorum. Yaklaşık 45 yıldır ayakkabı tamirciliği yapıyorum" dedi. Ayakkabıların pahalı ucuz fark etmeksizin belli bir süreden sonra tamire ihtiyacı olduğunu aktaran Öner, “İnsanlar yeni ayakkabısını pahalı da alsa ucuz da alsa sonunda benim yanıma geliyor. Bu ayakkabılar sonuçta elden çıkma değiller, makine yapımı ayakkabılar o yüzden yaklaşık bir ayda bana gelmek zorunda kalıyor. Pahalı olursa vurma yapıyor ucuz olursa yırtılma yapıyor” diye konuştu. Yıllar geçtikçe imkanların çoğaldığını ve malzemelere erişilebilirliğin artsa da yeteneğin ayakkabı tamirciliğinde önemli olduğunu söyleyen Süleyman Öner, “İlk başladığım zaman biraz zordu, malzemelere kolay kolay erişemiyorduk. Şimdi yeni teknikler var, ilaçlara ulaşabiliyoruz. Erişimimiz daha kolay oldu ama kullanabilene kolay kullanamayan için yine zor. Benim yeteneğim de var herkes el işlerinde başarılı olamaz. Mesela burada da benim yaptığım işi kimse yapamıyor çünkü ben ayakkabının her yerine girer çıkarım” şeklinde konuştu. Bu mesleğe talep olmasına rağmen insanların beğenmediği için yapmadığını belirten ayakkabı tamircisi, “Ben 1993’ten beri Bursa’daki bu dükkanımda çalışıyorum. Burada tanındığım için yaz kış işim oluyor. Ben bu mesleği seviyorum sevmesem yapmam zaten. Dükkanı devretmek için internete koydum ama beş aydır ses seda yok. Ben 75 yaşıma girdim devretmek istiyorum ama usta yok bu işleri yapacak. Bilecik’te yanımda 2 kayınçom vardı onları yetiştirdim ve 1 kişi daha yetiştirdim. Bilecik’te 3 tane çırak yetiştirebildim ama Bursa’da yetiştiremedim. İnsanlar her yere basılan ayakkabıyı elime alıp tamir mi edeceğim diyerek bu işi kendilerine yakıştıramıyorlar” ifadelerini kullandı.