EKONOMİ - 03 Ocak 2025 Cuma 16:54

2024’ü ihracat artışıyla tamamlayan Denizli’nin 2025 hedefi 4,7 milyar dolar

A
A
A
2024’ü ihracat artışıyla tamamlayan Denizli’nin 2025 hedefi 4,7 milyar dolar

Denizli’nin 2024 yılı ihracatı yüzde 4,7 oranında artışla 4,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2024’ün 9 ayını ihracat artışıyla tamamlayan Denizli’nin 2025 hedefi 4,7 milyar dolar


Dolar olarak belirlendi.



2024 yılı ihracat rakamları açıklandı. Denizli’nin 2024 yılı ihracatı yüzde 4,7 oranında artışla 4,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylelikle Denizli, ülkemiz ihracatında 9. sıradaki yerini bu yıl da korudu. 2024 yılının toplam 9 ayında Denizli ihracatı arttı.



2024 yılı ihracatına ilişkin değerlendirmelerini paylaşan DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “Ülkemiz ihracatı 2024 yılında yüzde 2,5 artışla 262 milyar dolar oldu. TİM tarafından açıklanan Denizli ihracatı yüzde 4,7 yükselişle 4,4 milyar dolar seviyesine ulaştı. Denizli İhracatçılar Birliği’nce kayda alınan ihracat ise geçtiğimiz seneye göre yüzde 9,7 artışla 3,5 milyar dolar oldu. Denizli ihracatında önde gelen sektörlerimizin 2024 yılı performansını değerlendirirsek tekstil-konfeksiyon ihracatının geçtiğimiz yıla yüzde 0,3 artışla 1,4 milyar dolar, kablo grubunun içinde bulunduğu elektrik-elektronik ihracatının yüzde 8,2 artışla 879 milyon dolar, bakır tel grubunun içinde bulunduğu demir-demir dışı metaller ihracatının yüzde 10,9 artışla 630 milyon dolar, tarım ihracatının yüzde 4,7 artışla 349 milyon dolar, doğal taş grubunun içinde bulunduğu madencilik ihracatının yüzde 4 artışla 262 milyon dolar olduğunu belirtebiliriz. Denizli’nin toplam ihracatından ise; tekstil-konfeksiyon yüzde 32, elektrik-elektronik yüzde 20, demir ve demir dışı metaller yüzde 14, tarım yüzde 8 ve madencilik sektörü yüzde 6 oranında pay aldı. Tarım alt sektörlerinde; hububat, bakliyat, yağlı tohumlar sektöründe yaşanan yüzde 36, kuru meyve ve mamullerinde yaşanan yüzde 28, meyve sebze mamullerinde yaşanan yüzde 27, fındık ve mamullerinde yaşanan yüzde 45’lik artışlar 2024 yılında dikkat çekti. Sanayi sektörlerinde ise taşıt araçları ve yan sanayi sektörü ihracatında yüzde 26 oranında artış görüldü. 2024 yılında gece gündüz çalışan, dünyanın birçok bölgesinde fuarlara katılan, müşteri ziyaretleri gerçekleştiren, Denizli’nin ihracat bayrağını farklı coğrafyalarda gururla dalgalandıran ve yılı artışla tamamlamamızı sağlayan tüm ihracatçılarımıza teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.



Lider ülke İngiltere


2024 yılı ihracat verilerini ülke bazında değerlendiren DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “İlimiz ihracatında lider konumda olan İngiltere’ye ihracatımız yüzde 11,4 oranında artışla 578 milyon dolar olarak kaydedildi. Böylelikle İngiltere zirvedeki yerini korudu. Ardından gelen ABD’ye ihracatımız yüzde 2,1 artışla 408 milyon dolar, Almanya’ya ihracatımız yüzde 3 azalışla 383 milyon dolar, İtalya’ya ihracatımız yüzde 17 artışla 327 milyon dolar, Hollanda’ya ihracatımız yüzde 15 artışla 239 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2024’te İngiltere toplam ihracatımızdan yüzde 13,2, ABD yüzde 9,3, Almanya yüzde 8,7, İtalya yüzde 7,5 ve Hollanda yüzde 5,4 oranında pay aldı. 2024 yılında İsveç’e ihracatımız ise yüzde 116, Portekiz’e ihracatımız yüzde 103, Yunanistan’a ihracatımız yüzde 85, Fas’a ihracatımız yüzde 42, İspanya’ya ihracatımız yüzde 25, Mısır’a ihracatımız yüzde 20 oranında artış gösterdi. 2024 yılında Denizli’den toplam 180 ülkeye ihracat gerçekleştirildi” dedi.



Denizli sektör çeşitliliğiyle olduğu kadar ülke çapında lider ürün gruplarıyla da dikkat çekiyor


Denizli’den 25 sektörde ve yaklaşık 3000 ürün grubunda 180 ülkeye ihracat gerçekleştirildiğini belirten DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu “Birçok ürün grubunda da ülke çapında zirvedeyiz. Havlu, nevresim, bornoz, işlenmiş doğal taş il bazlı sıralamalarda Denizli ilk sırada yer alıyor. 2025 yılında da sektör çeşitliliğimiz ve bizi ülke çapında üst sıralara taşıyan katma değerli ihracatımızla ülkemizin gözde ihracat merkezlerinden biri olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.



2024’te ihracatçılar rekabet noktasında zorluk yaşadı


Enerji ve hammadde fiyatlarının yüksek olması nedeniyle fiyat tutturma noktasında ihracatçıların sıkıntı yaşadığını belirten Hüseyin Memişoğlu, şunları söyledi:


“Yılın ikinci yarısından itibaren enerji fiyatlarında bir miktar ivme kaybı olsa da 2024 yılında müşteri kaybetmemek adına ihracatçılarımız maliyetine ya da çok düşük kârlarla satış yapmak zorunda kaldı. Özellikle lokomotif sektörümüz olan tekstil-konfeksiyonda Hindistan, Pakistan, Mısır ve Bangladeş gibi rekabet ettiğimiz ülkelerin bizden ucuz olması da rekabet gücümüzü doğrudan etkiledi. Yılın ilk yarısında küresel talepteki cansızlık ihracatımızı etkileyen önemli faktörlerden biri oldu. Avrupa Birliği ülkeleri ilimizin toplam ihracatından yüzde 45’in üzerinde pay alıyor. Bu bölgede yaşanan talep gerilemesi ilimizin ihracat rakamlarına doğrudan yansıdı. Avrupa’da özellikle de en büyük 3. pazarımız olan Almanya’da yaşanan siyasi istikrarsızlık ve ekonomik durgunluk ihracatımızı etkiledi. Öte yandan, sadece Almanya’da değil; Avrupa’nın diğer ülkelerinde de yaşanan siyasi gelişmeler, bu ülkelerdeki ticaret ekosistemini doğrudan etkiliyor.”



2025 yılında Denizli 4,7 milyar dolar ihracat hedefliyor


2025 yılında 4,7 milyar dolar ihracat hedefi koyduklarını belirten DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “2024 yılında ihracatımızı olumsuz etkileyen faktörlerin 2025 yılının ilk yarısında da yansımalarını bir miktar göreceğimizi düşünüyorum. Ancak 2025 yılının ikinci yarısına iyimser senaryo ile yaklaşıyoruz. 2025’in düşük enflasyonla geçen, daha az kısıtlayıcı para politikalarının uygulanacağı ve böylelikle küresel talebin destekleneceği, jeopolitik çatışmaların erken çözülmesi ile tedarik zinciri krizlerinin ortadan kalkacağı, lojistik ve hammadde fiyatlarının gerileyeceği, finansmana erişimin kolaylaşması ile yatırım ortamının canlanacağı bir yıl olmasını temenni ediyoruz.” dedi.



2024 yılında ihracatımızı 2023 yılından beri süregelen faktörler etkiledi


Dünyada ve ülkemizdeki makroekonomik şartlara ilişkin görüşlerini paylaşan DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “2023 yılının süregelen etkilerine 2024 yılının özellikle ilk yarısında da şahit olduk. Bu dönemde ihracatımızı birçok faktör olumsuz etkiledi. Bunların başında ise kurların rekabetçi seviyelerde olmaması geldi. 2024 yılının başından itibaren Dolar/TL kuru artış oranı yüzde 20 seviyesinde olmasına rağmen yıllık enflasyon 44,38 olarak gerçekleşti. Diğer yandan, küresel enflasyon da ihracatımızı olumsuz etkileyen temel başlıklardan biri oldu. IMF verilerinde, küresel manşet enflasyonun 2023’teki 6,7’den 2024’te yüzde 5,8’e ve 2025’te yüzde 4,3’e düşmesi öngörülüyor. 2024’ün ikinci yarısından itibaren de özellikle gelişmiş ülkeler hedefine yaklaştı. İngiltere, ABD, Avustralya ve Euro Bölgesi’nde enflasyon zirve seviyelerden hedef seviyelerin altına geriledi. Bu da ihracatımızın yılın ikinci yarısından itibaren toparlanma sürecine girmesine zemin hazırladı. Altını çizmekte fayda gördüğüm bir diğer başlık ise 2024 yılında gelişmiş ülkelerin Merkez Bankalarının özellikle yılın ilk yarısında uyguladıkları sıkı para politikaları. Bildiğiniz üzere, FED 2024 yılına faiz oranlarını sabit tutarak başladı. 2024 yılının ilk toplantısında yüzde 5,25-5,50 aralığında olan politika faizi, eylül ayına kadar sabit tutulmuştu. Her ne kadar eylül ayından itibaren faiz indirimleri başlamış ve bu yıl toplamda 100 baz puan indirimle yüzde 4,25-4,50 aralığına gerilemişse de yılın ilk 3 çeyreğindeki sıkı para politikası tüketici taleplerini doğrudan etkiledi. Tabii ki, yüksek faiz ortamında finansmana erişim de bir o kadar zor oluyor. Ülkemiz için de 2024 yılı yüksek faiz ortamında geçti. TCMB mart ayından bu yana politika faizini yüzde 50’de sabit tutmuştu. Ancak geçen hafta 250 baz puanla faizleri yüzde 47,5’e indirdi. Böylelikle 2023 yılı şubat ayından bu yana ilk kez faiz indirimine gidildi. 2025 yılına faiz indirimiyle girmemizi güzel bir motivasyon aracı olarak nitelendiriyoruz. Çünkü, yüksek faiz ortamında firmaların yatırım yapması imkansızlaşıyor. Ancak bizim en büyük ticaret ortağımız olan Avrupa’da yaşanan yeşil ve dijital dönüşümlere ayak uydurmamız için yeni yatırımlar yapmamız zorunluluk arz ediyor” değerlendirmelerinde bulundu.



Dünyada yaşanan güncel gelişmelere ve jeopolitik risklere dair değerlendirmelerde bulunan Başkan Hüseyin Memişoğlu, “Donald Trump’ın ekonomik vaatleri arasında ABD’ de yabancı mallara uygulanan gümrük vergilerinin yükseltilmesi var. Bu durumun küresel büyümeyi ve ticareti etkileyeceğini ifade edebiliriz. Trump ekonomiyi canlandırma hedefi noktasında bir politika izlerse, ABD ekonomisinin bütçe açığı artabilir, enflasyon yükselebilir, bu da FED’ in faizleri düşürme politikasını sekteye uğratabilir. Trump’ın özellikle Avrupa’ya karşı yeni bir ticaret savaşı başlatması, Avrupa’nın büyümesini olumsuz etkileyebilir ve bu durumun da Avrupa’nın en büyük ihracat pazarımız olması nedeniyle doğrudan bizi etkilemesi söz konusu olabilir. Öte yandan, Rusya-Ukrayna ve Orta Doğu’daki jeopolitik risklerin de ihracat rakamlarımıza yansımalarını gördük. Jeopolitik riskler tüm tedarik zincirini etkiliyor. Suriye’nin yeniden inşası konusu bölgemiz için önem taşıyor. Önümüzdeki yıllarda Türkiye ile Suriye arasındaki ticarette özellikle tarım, inşaat ve enerji gibi konularda önemli iş birliklerinin ön plana çıkabileceğini söyleyebiliriz” görüşlerini aktardı.



2024’ü ihracat artışıyla tamamlayan Denizli’nin 2025 hedefi 4,7 milyar dolar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kilis Kilis’in tek kadın balıkçısı dede mesleğini sürdürüyor Kilis’te 42 yaşındaki Hülya Döner, dedesinden miras kalan balıkçılık mesleğini iki yıldır büyük bir tutkuyla sürdürüyor. Kentin tek balıkçısı olan Hülya Döner, erkek kardeşiyle birlikte balıkçılık mesleği devam ettirerek hem geçimini sağlıyor hem de bir aile geleneğini yaşatıyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren iş başında olan Döner, hem Kilis halkına taze balık sunuyor hem de kadınların her alanda başarılı olabileceğini kanıtlıyor. Zorlu hava şartlarına ve fiziksel güce dayalı bir meslek olmasına rağmen işini severek yaptığını belirten Döner, “Dedem, bu mesleği yıllarca severek yaptı. Onun izinden giderek bu geleneği sürdürmek benim için bir onur” dedi. “Bu iş bizim sadece geçim kaynağımız değil, aynı zamanda dedemizden kalan bir miras” Mesleğe nasıl başladığını anlatan Hülya Döner, "Kardeşim Uğur’un koordinasyonunda ve ailemizden gelen balıkçılık tecrübesini harmanlayarak, Kilis halkına en iyisini sunmaya çalışıyoruz. Her gün sabahın erken saatlerinde tezgahlarımızı hazırlıyor, halkımıza taze ve sağlıklı balıklar sunabilmek için hijyenik şartlara azami özen gösteriyoruz. Balıklarımızı saklama ve sergileme süreçlerinde modern soğutma sistemleri ve buz makineleri kullanıyoruz. Hem dükkanımızın temizliğini hem de balıkların tazeliğini sağlamak bizim için önemli önceliklerden biri. Bu iş bizim sadece geçim kaynağımız değil, aynı zamanda dedemizden kalan bir miras. Bu yüzden her gün işimize daha fazla özen göstermeye çalışıyoruz. Karadeniz’in Azize Ablası varsa Kilis’in de Hülya Ablası var” şeklinde konuştu. “Kilisliler balığa yoğun ilgi gösteriyor” Kilis halkının en çok Karadeniz hamsisi, istavrit, çinakop ve mezgit tükettiğini belirten Döner, "Kilis halkı artık balık kültürünü benimsedi ve sağlıklı beslenme için balığı tercih ediyor" ifadelerini kullandı. Balıkları sağlıklı ve hijyenik şekilde muhafaza ettiklerini vurgulayan Döner, “Balıklarımızın taze kalması için 2-3 kilo şeklinde azar azar dışarıya çıkarıyoruz. Balıkların tazeliği korumak bizim için önemli öncelik" diye konuştu. (FA-LO-Y
Rize Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Hedefimiz terörsüz bir Türkiye” Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, hedeflerinin Terörsüz bir Türkiye olduğunu vurgulayarak “Güneyimizdeki tarihi gelişmeleri, hayırlı sonuçlara tebdil etmeye yönelik çabalarımızla terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda attığımız adımlarımızın sonuçları ülkenin ve milletin hayrına olacak” dedi. Rize’de bugün Yenişehir Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen AK Parti Rize 8. Olağan İl Kongresi’ne katılarak partililere hitap eden Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması öncesi hayatını kaybeden ünlü sanatçı Ferdi Tayfur’un “İçim yanar” şarkısı hoparlörlerden yükseldi. Konuşmasında ana yurdu, baba ocağı Rize’de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis, Karaman, Kırklareli, Kırıkkale ve Niğde AK Parti İl Kongrelerine de Rize’den seslendi. “Candan vazgeçilir, Rize’den vazgeçilmez” diyen Erdoğan, “Şairin diliyle ifade edecek olursak ‘Ey bre Karadeniz dalgalısın dalgalı sevdalık çekmek nedir şu Rize’ye sormalı, sizdeki bu muhabbettir kışımızı yaz eden canımdan vazgeçerim vazgeçemem Rize’den’ hani atalar serden geçilir de yardan geçilmez diyor ya. Bizde candan vazgeçilir, Rize’den vazgeçilmez diyoruz. Senin Allah’ına kurban Rize. Siz kalbinizle ve desteğinizle bizimle olduğunuz müddetçe Allah’ın izniyle kazanmadık mücadele, ulaşmadık hedef başarmadık iş bırakmayız. Karadeniz tükenir Rize’nin davasına, milletine, Türkiye’ye olan sevdası tükenmez Benim sizlere olan sevdam ise dağlardan yüce Karadeniz’den coşkundur. Bu öyle bir sevda ki asla eksilmez, azalmaz, tükenmez. Sizlerle beraber yol yürüdüğüm için Rabbime sonsuz hamd ediyorum. İnşallah Allah rızasını kazanma ülkeye ve millete hizmet etme yolunda daha gidecek çok yolumuz, çok mesafemiz var. Bir evladınız olarak bugüne kadar dosta düşmana karşı sizin yüzünüzü kara çıkarmadık. Türkiye’yi 3. dünya ülkesi mevkiinden aldık dünyanın en güçlü, sözü dinlenir, hatırı sayılır ülkelerinden biri haline getirdik. Türkiye yüzyılında da aynı Karadeniz azmiyle çalışmaya, mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu. “15 Temmuz’da onları ve verdikleri mücadeleyi unutursak kalbimiz taş kesilir” Erdoğan, Türkiye Yüzyılıyla çıtayı biraz daha yukarıya taşıdıklarını ifade ederek “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişten bölgesel ve küresel meselelerdeki belirleyici rolümüze kadar son dönemde attığımız her adım Türkiye yüzyılının yapı taşları mahiyetindedir. İnşallah 2053 ve 2071 Türkiye’sinin inşasını da bizden sonraki nesiller eliyle yine bu dava, bu kadro gerçekleştirecektir. Tabii biz bunları söylerken birileri gibi öyle içi boş palavralar atmıyoruz. Bunları söylerken kendimize ait olmayan, doğruluğu, yanlışlığı, tartışmalı verileri de dayanmıyoruz. Hele hele birilerinin yaptığı gibi emperyalistlerin senaryolarında biçilen rollere asla güvenmiyoruz. Bizim referansımız binlerce yıla sarih medeniyet birikimimizdir. Yarım asrı bulan şahsi siyasi mücadelemizdir. Artık 22 yılını geride bırakan iktidarımızda ortaya koyduğumuz eser ve hizmetlerdir. Kalbimizi, ruhumuzu ve gözümüzü kendisinden hiçbir zaman ayırmadığımız milletimizin gönlündeki sarsılmaz yerimizdir. Biz bu millete sadece siyasi mücadelemizdeki başarımızı değil, canımızı da borçluyuz. FETÖ’cü hainlerin, 15 Temmuz gecesi başlattıkları darbe girişiminde gözünü kırpmadan kıyam eden ölüme yürüyen binleri, on binleri, yüz binleri, milyonları nasıl unutabiliriz. İstanbul’da indiğimiz havalimanının etrafını Ankara’da, külliyenin çevresini adeta canlı kalkan olarak saran tunç yürekli yiğitleri nasıl unutabiliriz? Hainlerin silahlarının namlularına, göğüslerini siper ederek, tanklarının altına yatarak mermilerin üzerine yürüyerek her biri adeta süper kahramana dönüşen kardeşlerimizi nasıl unutabiliriz? Onları ve verdikleri mücadeleyi unutursak kalbimiz taş kesilir. Şimdi de güneyimizdeki tarihi gelişmeleri, hayırlı sonuçlara tebdil etmeye yönelik çabalarımızla terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda attığımız adımlarımızda ekonomik sorunlara, kalıcı çözümler getirecek programımızda ülkemizi her alandan geleceğin karmaşık dünyasına hazırlamaya yönelik teknolojik ve diplomatik ataklarımızla velhasıl süreci sancılı da yürüse, sonuçları ülkenin ve milletin hayrına olacak politikalarımızla şükran borçlu olduğumuz 85 milyonun her bir ferdi için gece gündüz çalışıyoruz” şeklinde konuştu. “Biz ülkesinin ve milletinin kaderiyle kendi kaderi bütünleşmiş bir partiyiz” AK Parti’nin ülkesinin ve milletinin kaderiyle kendi kaderi bütünleşmiş bir parti olduğuna dikkat çeken Erdoğan “İşte böyle bir ittifakız. AK Parti ve Cumhur İttifakı ne kadar güçlü, ne kadar üretken, ne kadar kucaklayıcı olursa unutmayın Türkiye’nin bütün hedeflerine ulaşması, milletin hayallerine kavuşması da o derece kolay, hızlı, etkin şekilde gerçekleşir. Bunun için AK Parti’nin beldesinden ilçesine, ilinden genel merkezine kadar her kademedeki temsilcisi aslında ateşten bir gömlek giyiyor. Dünyanın ve bölgemizin tarihi bir dönüşümden geçtiği şu kritik günlerde üstlendiği şerefli görevin manasını bilen hiçbir arkadaşımın gözüne uyku girmemesi gerekir. Hep birlikte bir kez daha tarihe not düşmek, tarihe mal olmak, tarih yazmak için önümüz bulunmaz bir fırsat var. Kongrelerde görev alan kardeşlerimin bu fırsatı en güzel şekilde değerlendireceklerine inanıyorum. Rabbimiz bize ancak çalıştığımız kadarının karşılığı olduğun bildiriyor. Hiçbir şey üretmeden hiçbir aksiyon almadan hiçbir riske girmeden hayatın diğer alanlarında başarı sağlanamayacağı gibi siyasette yapılamaz. Türkiye’nin en büyük sorunu tatlı su siyasetçisi tipinin her yeri işgal etmiş olmasıdır. Kayda değer hiçbir iş yapmadan sadece lafla sadece seviyesiz polemikle sadece yalan yanlış sosyal medya paylaşımları ile siyasetçilik oynayan bu tipler maalesef bizim aramıza sızabiliyor. Bunları da görmezden gelmeyin. Bizim siyasetimizde bu anlayışa da bu anlayışla başka ajandalar peşinde koşanlara da yer yoktur” ifadelerini kullandı. “Aklınızdan çıkarmayın; Aksi takdirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz” Erdoğan, konuşmasında partililere uyarılarını sürdürerek şunları söyledi: “Aklınızdan çıkarmayın. Sorumlu olduğunuz yerin caddelerine, sokaklarına, hanelerine, iş yerlerine, köşe bucak her yerine haftanın her günü ve günün 24 saati hakim olmadan vaziyet etmeden işinizin hakkını veremezsiniz. İnsanlar sevinçlerinde, üzüntülerinde, dar zamanlarında kafalarını kaldırıp baktıklarından yanlarında ilk sizi göremezlerse vazifenizin gereğini yerine getirmiyorsunuz demektir. Sizden yardım isteyen herkesin derdini çözebildiğinizin derdini çözerek bu mümkün değilse gönlünü alarak yanınızdan tebessümle ayrılmasını temin edemiyorsanız yanlış yerde bulunduğunuzu bilmelisiniz. Kardeşlerim hangi görevde olursanız olun ister il başkanı olun, ister belediye başkanı olun, ister milletvekili olun, size benim vatandaşlarımdan herhangi birisi gelir sizden bir işin yapılmasını, gereğini istiyorsa onu bir başka yere havale etme hakkınız yok. Bunu yaptığınız sürece ben Genel Başkanınız olarak varsa sizlere hakkımı helal etmiyorum. Bazılarına bu söylediklerin zor gibi gözükebilir. Ama bilin ki bu Genel Başkan bu Cumhurbaşkanı çok şikayetler alıyor. Bu şikayetleri ben burada haykırmam lazım. Hepinizin bunu bilmesi lazım. Bazı arkadaşlarım bu söylediklerimi imkansız görebilir. Halbuki ne diyor şair? ‘Davası hak olanın yardımcısı Allah’tır hak olan davada zafer muhakkaktır’ Öyleyse biz siyasetimizi yaparken başka hiçbir şeye ve hiç kimseye değil hak olan davamıza hizmet etmeye bakacağız. Tekrar altını çizerek ifade ediyorum. Bunları herhangi bir çıkar, kazanç, makam, mevki beklentisiyle değil davamızın bizlere yüklediği mesuliyet bilinciyle yapmak mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz. Bu bizim asla müsaade etmeyeceğimiz, rıza göstermeyeceğimiz, göz yummayacağımız bir durumdur. Türkiye’de ticarethane gibi çalışan yeteri kadar parti var, sivil toplum kuruluşları var, belediye ve benzeri yer zaten var. Ama AK Parti böyle olamaz. Millete hizmet için kendilerine tahsis edilen kaynakları kimi terör örgütlerine aktarır, kimi çeşitli organizasyonlar üzerinden yağmalar, kimi hiçbir eser üretmeden çarçur eder, kimi nefsini tatmin için etrafına dağıtır, kimi siyasi kariyerini inşa etmek için kullanır. Bunun adı siyaset değil. Açık söylüyorum millete ihanettir. Yüce Mevla bizi böyle durumlara düşmekten muhafaza eylesin. Daha önemlisi bizim böyle süfli tartışmalarla sinsi ayak oyunlarıyla kapalı kapılar ardında yürütülen siyaset mühendislikleriyle işimiz olamaz. Çünkü biz Cumhuriyetimizin ilk 80 yılından yapılandan 3 kat, 5 kat, 10 kat, 20 kat fazlasını 22 yıla sığdırmış bir iktidarız. Bizler kurulduğu günden beri milletin umut kapısı, dayanağı, gelecek güvencesi olarak sandıktan hep birinci çıkmış AK Parti’yiz. Çünkü biz 15 Temmuz gecesi şehitlerin mübarek kanlarıyla harcı karılan Cumhur İttifakıyız.” “Bizim daha ülkeye kazandıracak çok eserimiz, millete verecek çok hizmetimiz var” “Bizim daha ülkeye kazandıracak çok eserimiz millete verecek çok hizmetimiz var” diyen Erdoğan “Bunun için kongrelerimizi bir diriliş, bir şahlanış, bir enerji yenileme zemini olarak görüyoruz. Bizim yüreğindeki umut ateşini sürekli harlayarak canlı tutan, ruhundaki zafer heyecanını sürekli besleyerek yükselten, inancını ve azmini mıh gibi zihnine yerleştiren, gece gündüz çalışmaktan yüksünmeyen milletimizle her daim hemhal olmaktan keyif alan velhasıl partimizi başarıdan başarıya koşturacak kadrolara ihtiyacımız var. İnşallah büyük kongremizle birlikte yeni bir döneme kapı açacağız. Hedefimiz AK Parti’yi seçimlerde yeniden yüzde 50 bandına çıkartmaktır. Cumhur İttifakı olarak Türkiye yüzyılını, ilmik ilmik işleyecek bir siyasi iklimi ülkemizi hakim kılmakta kararlıyız. Attığımız her adımın bu gayeye yönelik olduğunun altını tekrar çizmek istiyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Mevlana Hazretleri kamil insan odur ki koya dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser diyor. İşte bunun için bizde eserlerimizle, hizmetlerimizle, yatırımlarımızla, icraatımızla konuşuyoruz. Biliyorsunuz hafızayı beşer nisyan ile maluldür” dedi. “Karşımızdakilerin yalanlarını ve o cilanın altındaki rezilliklerini birer birer ifşa edeceğiz” Yaptıkları yatırımları her fırsatta anlatmalarının gerekliliğini vurgulayan Erdoğan “Şayet biz ülkenin her karış toprağına kazandırdığımız eserleri çeşitli vesilelerle hatırlatmazsak ne olur biliyor musunuz kifayetsiz muhterisler gelir onların yüzde biri, binde biri, milyonda biri mesabesinde, kıratında, değerinde olmayan işleri büyük başarılar diye millete yutturmaya çalışırlar. Küresel medyanın ve sosyal medyanın desteği ile milletimizin birliğine yalan, yanlış çarpıtılmış haddinden fazla büyütülmüş sıradan faaliyetleri sinsice işlerler. İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere CHP’li belediyelerin olduğu şehirlerin içler acısı hali ortadayken onların yaptıklarını allayıp pullayıp pazarlarlar. Gittiğiniz her şehirde her toplantıda icraatlerimizi anlatmamızdan rahatsızlık duyanlar veya gereksiz görenler işte bu tabloya bakmalıdır. Milletimizin emperyalistlerin desteği ile sahnelenen bu çirkin oyuna gelmemesi için önce kendi yaptığımız işleri her fırsatta anlatacağız. Eğitimi ile sağlığı ile güvenliği ile yargısı ile ulaştırması ile enerjisi ile sosyal destekleri sanayi ve teknoloji atılımları ile kadınlara ve gençlere yönelik özel programları ile velhasıl her konudaki başarılarımızla heybemiz hamdolsun ağzına kadar doludur. Aynı şekilde karşımızdakilerin yalanlarını ve o cilanın altındaki rezilliklerini birer birer ifşa edeceğiz. Bu bizim Türkiye’ye çağ atlatmış bir parti olarak diğer vazifelerimiz kadar önemli bir sorumluluğumuzdur” diyerek Rize’ye son 22 yılda 309 milyar TL tutarında yaptıkları kamu yatırımlarını ve başta Şehir Hastanesi ve İkizdere Lojistik Merkezi olmak devam eden projeleri hatırlattı. Erdoğan, ardından Rize’den ayrılarak Trabzon İl Kongresi’ne katılmak üzere karayolu ile Trabzon’a hareket etti.
Gaziantep Evlilik Okulu’nda eğitim gören 360 çift daha sertifikasını aldı Şahinbey Belediyesi’nin en önemli projelerinden olan Evlilik Okulu Projesinde eğitim gören 360 çift daha Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun ellerinden sertifikalarını aldı. Şahinbey Belediyesi, Gaziantep İl Müftülüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü, Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte yürütülen projede amaç mutlu ve huzurlu bir toplum oluşturmak. Çiftlere evliliğin dini, hukuki ve sağlıkla ilgili boyutları anlatılarak sağlam temelleri olan evliliklerle huzurlu bir toplum oluşturmaya çalışan Şahinbey Belediyesi, bu zamana kadar 52.499 çifte eğitim verdi. “Evlilik okulu projemizi çok önemsiyorum” Evlilik Okulu Projesini önemsediklerini ifade eden Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, "Evlilik Okulu projemizi çok önemsiyorum. Neslimizin devamı için yuva kurmamız gerekiyor. Bunu kurarken de temelinin sağlam olması gerekiyor. Temel ne kadar sağlam olursa üzerindeki bina o kadar güçlü olur. Evlilik insan hayatında bir dönem noktası. İki insan hayatını birleştirerek yeni bir yuva kuruyor. Bir birine nasıl davranacak, nasıl empati yapacak, evliliğin sağlık ve dini boyutu, ayrıca iletişim noktaları nasıl olması lazım. Bunları bir eğitimle vermek istedik ve 16 yıl önce Belediye Başkanı olduğumda ilk başlattığım proje Evlilik Okulu projemizdi. Aynı zamanda Hoş geldin Bebek projemizi de beraber başlattık. Çünkü ikisi de birbiriyle bağlantılı. Gaziantep İl Müftülüğümüz, İl Sağlık Müdürlüğümüz, İl Emniyet Müdürlüğümüz, Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğümüz ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile birlikte projemizi devam ettiriyoruz. Şu ana kadar 52.499 çiftimize eğitim vermiş olduk. Projemizi daha da geliştirerek devam ettirmek istiyoruz. Aile mutlu olursa toplumda huzurlu olur. Bu nedenle elimizden geldiği kadar fedakârlık yaparak aileyi ayakta tutmaya gayret etmemiz gerekiyor” dedi. “Yeni yılda iki yeni müjde” Başkan Mehmet Tahmazoğlu yeni evlenecek çiftlere 20 bin TL nakdi destek sağlanacağını ifade ederek, “Yeni yıla yeni bir müjdeyle girelim istedik ve yeni evlenen çiftlerimize 10 bin TL hanımefendiye, 10 bin TL beyefendilere nakdi destek sağlayalım dedik. Ayrıca üçüncü bebekten itibaren doğan her bebeğin bir yıl boyunca bebek bezlerini de biz karşılayacağız. Tüm çiftlerimize bir ömür boyu mutlu ve bahtiyar eylesin” diye konuştu.
Gaziantep Başkan Yılmaz makam aracını emniyete hibe etti Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, geçmiş dönemde alınan ve ihtiyaç fazlası olarak otoparkta bekletilen ikinci makam aracını İl Emniyet Müdürlüğü’ne hibe etti. Mecliste yapılan oylamada oy çokluğuyla araç, polislerin kullanımı için hibe edilirken, AK Partili üyelerin İl Emniyet Müdürlüğü’ne araç tahsis edilmesini istememesi dikkat çekti. Geçtiğimiz aylarda Şehitkamil Belediyesi tarafından yaptırılan 621 konutu polislerin kullanımı için İçişleri Bakanlığı’na devrini gerçekleştiren Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, bu kez de geçmiş dönemlerde ikinci makam aracı olarak alınan TOGG marka aracı İl Emniyet Müdürlüğü’ne hibe etmek istedi. Yılmaz’ın bu isteği Şehitkamil Belediye Meclisi’nde gündem maddesi olarak görüşülerek, oylamaya sunuldu. Araç oy çokluğuyla emniyete hibe edildi Yılmaz’ın örnek teşkil eden bu davranışından AK Partili meclis üyeleri rahatsızlık duydu. AK Parti Şehitkamil Belediyesi Meclis üyeleri aracın emniyete verilmesini istemedi. Yapılan oylamada AK Partililer tarafından karara ret oyu verilse de diğer meclis üyelerinin desteğiyle oy çokluğuyla araç emniyete tahsis edildi. Aylardır otoparktaydı İhtiyaç fazlası durumda olan ve İl Emniyet Müdürlüğü’ne araç tahsis etmesine karşı çıkan ve AK Partili üyelerine bilgilendirmelerde bulunan Başkan Yılmaz, “Bize bir araç yetiyor. İhtiyaç fazlası olarak aylardır otoparkta yatıyor. Biz de bunu değerlendirmek istedik ve araç ihtiyacı olan Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğümüze hibe ettik. Markasının TOGG olmasından dolayı polemik oluşturulmasına anlam veremiyorum” dedi. "TOGG milli gururumuzdur" Yılmaz, Türkiye’nin kendi imkanlarıyla savunma sanayi, otomotiv ve daha birçok alanda ürettiği yüksek katma değerli teknolojilerle gurur duyduklarını anlattı. TOGG marka araç üzerinden tartışma ve polemik oluşturulmaması gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Her şeyden önce TOGG bizim gurur kaynağımızdır. SİHA, İHA, ASELSAN ve daha niceleri bizim milli gururumuzdur” ifadelerini kullandı. "İki araç çok fazla" Yılmaz, belediye bünyesinde iki adet makam aracı bulunduğunu ve bunun da çok fazla olduğunu belirterek, “İl Emniyet Müdürlüğümüzün araç ihtiyacı var. Yaptığımız istişareler sonucunda böyle bir karar aldık ve konuyu Şehitkamil Belediyesi meclis üyelerimizin oylarına sunduk. Gönül isterdi ki bu aracın tahsisi noktasında oy birliği ile hibe işlemini tamamlayalım ama AK Partili arkadaşlarımız karşı çıksa da diğer meclis üyelerimizin kabul oyuyla hibe işlemini gerçekleştirdik. İl Emniyet Müdürlüğümüze hayırlı olsun” şeklinde konuştu. "Polis ve jandarmamızın her zaman yanındayız" Emniyet ve jandarma teşkilatının huzur ve refahı için ellerinden geleni yapacaklarını anlatan Yılmaz, “Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz aylarda valilikte bir protokol imzalayarak belediyemiz tarafından yaptırılan 621 konutu polislerimizin kullanımı için İçişleri Bakanlığı’na devrini gerçekleştirmiştik. Şunu çok iyi buluyoruz ki huzurlu bir kent olmanın yolu huzurlu güvenlik güçlerinden geçer. Polisimiz, jandarmamız mutlu olmalı ki biz de huzurlu olmalıyız. İmkanlarımız ölçüsünde her zaman güvenlik güçlerimizin yanındayız. Bu anlamda emniyetimizin ihtiyacı da varken, bizde de ihtiyaç fazlası olarak otoparkta bekletilen ikinci makam aracımızı polislerimizin kullanımı için emniyete hibe ettik. Allah, tüm polis ve jandarmalarımızı her türlü beladan ve kazadan korusun inşallah” diye konuştu.