DÜNYA - 04 Ocak 2025 Cumartesi 11:05 | Son Güncelleme : 04 Ocak 2025 Cumartesi 11:08

Suriye'de 35 yaşında girdiği cezaevinden 61 yaşında çıktı: “Bizim suçumuz Türk olmaktı”

A
A
A

Suriye'de 35 yaşındayken rejim tarafından hapse atılan ve Esad'ın devrilmesinin ardından 61 yaşında özgürlüğüne kavuşan Türk Muhammed Dertli, "Bizim suçumuz Türk olmaktı. Ben Türk konsolosluğuna gidip geliyordum. Konsoloslukta görüştüğüm kişinin bana bomba verdiğini ve Şam'da bombayı patlatacağımı söyleyerek beni hapse attılar" dedi.

Suriye'nin başkenti Şam'ın Kasyun Dağı eteklerindeki Türk Mahallesi'nde yaşayan ve 1999 yılında rejim tarafından cezaevine atılan Muhammed Dertli, Beşar Esad'ın devrildiği 8 Aralık'ta 25 yılın ardından özgürlüğüne kavuştu. Ataları 1930'lu yıllarda Hatay'ın Hassa ilçesinden Şam'a göç eden Dertli, 35 yaşında girdiği cezaevinden 61 yaşında çıktı. Türkiye Cumhuriyeti Konsolosluğuna sık sık gidip geldiği için rejim tarafından bombalı saldırıya hazırlık yaptığı söylenerek cezaevine atılan Dertli, 11 yılını Sednaya'da, 13 yılını Adra'da, 2 yılını Tedmor'da cezaevinde geçirdi. Yıllar sonra ailesine kavuşan Dertli, ağabeyleri ile hasret gideriyor.

“Sednaya'da 20 metrelik bir koğuşta 45 kişi yaşıyorduk”

Muhammed Dertli, “Cezaevine 1999 yılında girdim. 8 Aralık'ta (2024) çıktım. Tedmor'da 2 yıl kaldım, Sedneya'da 11 yıl kaldım, 13 yıl da Adra'da kaldım. Günler çok zor geçti. 10 yıl boyunca ziyarete izin vermediler. Ziyaret olmadığı için param yoktu. Sednaya'da 20 metrelik bir koğuşta 45 kişi yaşıyorduk, günde her 10 kişiye 5 yumurta çıkardı. 10 sene boyunca Sednaya'da yemek yoktu, ziyaret yoktu, ilaç yoktu ve kıyafetim yoktu. 25 yıl 4 ay cezaevinde kaldım” dedi.

Suriye'de 35 yaşında girdiği cezaevinden 61 yaşında çıktı: “Bizim suçumuz Türk olmaktı”

“Bizim suçumuz Türk olmaktı”

Sabah kahvaltısı ve öğle yemeği vakitlerinde dayak yediğini belirterek, "Cezaevine 35 yaşında girdim, 61 yaşında çıktım. Benden hariç bir tane daha Türk vardı. Hatay'dan bir kişi vardı. Bizim suçumuz Türk olmaktı, hapse attılar bizi. Ben Türk konsolosluğuna gidip geliyordum. Konsoloslukta görüştüğüm kişinin bana bomba verdiğini ve Şam'da bombayı patlatacağımı söyleyerek hapse attılar. Suçun bu dediler, 25 yıl hapishanede kaldım. Tedmor'da her gün sabah yemek yerken tahta ve demir sopayla kafamıza vurup bizi dövüyorlardı. Sabah kahvaltı yaparken ve öğlen yemek yerken dayak vardı. Hapishaneye gitmeden önce dilimden ve ayağımdan elektrik verdiler. Rabbim korudu bizi. İnşallah Yaradan bizim hakkımızı bunlardan alır. İlahi mahkemede hesap verecek” ifadelerini kullandı.

Veysel Korkmaz - Ahmet Arslan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Sadıkoğlu: “Artan ihracatın devamı için 6. bölge teşvikleri şarttır” Malatya’dan 2024 yılında önceki yıla göre yüzde 8,7 artışla 426 milyon 320 bin dolar ihracat gerçekleştirildi. Artan ihracat rakamlarında 6. Bölge Teşvikleri’nin önemine işaret eden Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Teşvik süresi 31 Aralık itibariyle sona erdi ancak uzatılıp uzatılmayacağı konusunda resmi bir açıklama yapılmadı. Teşviklerin devam etmesi depremden büyük yaralar almış şehrimiz için şarttır” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), 2024 Aralık ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Açıklanan Aralık ayı ile birlikte Malatya’nın 2024 yılı ihracat rakamı da belli oldu. Malatya’dan Aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15 artışla 42 milyon 125 bin dolar ihracat gerçekleştirildi. TİM’in açıkladığı rakamlara göre Malatya’nın 2024 yılı ihracatı önceki yıla göre yüzde 8,7 artışla 426 milyon 320 bin dolar olarak gerçekleşti. Malatya’nın 2023 yılı ihracatı 392 milyon dolardı. Etkisi devam eden deprem, uluslararası pazarda yaşanan sıkıntılar ve ülke ekonomisindeki daralmaya rağmen ihracatın arttığına işaret eden Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “2024 yılının tüm zorluklarına rağmen büyük bir özveriyle üretime devam eden ve yaptığı ihracatla ülkemize katma değer sağlayan üyelerimizi ve personellerini yürekten kutluyorum” dedi. Üretimdeki girdi maliyetlerinin artışına dikkati çeken Sadıkoğlu, “İhracatçı firmalarımızın ham madde giderleri büyük bir yük haline gelmiş durumdadır. İhracatın geleceği için sanayicimizin üzerindeki maliyet yükü azaltılmalı, kur politikası yeniden gözden geçirilmelidir. Pandemi, ardından deprem felaketi, Ortadoğu’daki savaş hali, Avrupa ekonomisindeki durgunluk, Rusya-Ukrayna savaşı ihracat üzerinde büyük bir baskıya neden olmuştur. Ancak 2025’ten umutluyuz. Suriye’deki yeni süreç de 2025 yılının önemli konu başlılarından olup, bu bölgenin inşasında ülkemiz ve özellikle şehrimiz öne çıkacaktır. Malatya olarak her koşulda üretim, ihracat ve istihdamla ülkemize güç veren şehir olmaya devam edeceğiz” diye konuştu. 6. Bölge Teşvikleri süresini 31 Aralık 2024 tarihinde sona erdiğini ancak uzatma konusunda hala bir netlik olmadığını belirten Sadıkoğlu, “2018 yılından bu yana uygulamada olan Cazibe Merkezleri Programı kapsamında 4. bölgede yer alan Malatya’mız yatırım teşvik belgesi kapsamında yapılacak yatırımlarda 6. Bölge teşviklerinden faydalanıyor. Şehrimiz organize sanayisinin gelişimi ve artan ihracat rakamlarımızda 6. bölge teşviklerinin katkısı büyük. Teşvik süresi 31 Aralık itibariyle sona erdi. Ancak, uzatılıp uzatılmayacağı konusunda resmi bir açıklama yapılmadı. Bu durum mevcut yatırımı olan firmaları tedirgin ediyor. Teşviklerin devam etmesi depremden büyük yaralar almış şehrimiz için şarttır. Cumhurbaşkanımıza, bakanlarımıza ve şehrimizin milletvekillerine buradan bir kez daha seslenmek istiyorum. Depremle yerle bir olmuş Malatya’mızın 6. Bölge Teşviklerine ihtiyacı var. Sürenin en az 3 yıl daha uzatılmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Erzurum İshak Paşa Sarayı, 2024 yılında 260 bin ziyaretçiyi ağırladı Türk saray mimarisinin Anadolu’daki en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilen ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan İshak Paşa Sarayı, 2024 yılında 260 bin yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edildi. Osmanlı Devleti’nin en görkemli yapılarından biri olan İshak Paşa Sarayı, Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinin 7 kilometre güneyinde, bir tepenin üzerinde bulunuyor. Osmanlı, Selçuklu, barok ve rokoko mimari unsurlarını bir araya getiren saray, etkileyici süslemeleri ve zarafetiyle turistlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Yerleşkesinde cami, odalar, surlar, türbe, iç ve dış avlular, divan ile harem salonları bulunan İshak Paşa Sarayı, tarihi atmosferiyle ziyaretçilerine adeta geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunuyor. Büyüleyici güzelliği ve tarihi dokusuyla bilinen sarayı 2024 yılında yoğun bir ziyaretçi akını yaşandı. Saray, dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin uğrak noktası oldu. Ağrı Valisi Mustafa Koç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İshak Paşa Sarayı’nın hem ülkemiz hem de dünya için taşıdığı öneme dikkat çekerek, "Serhat Şehri Ağrı’mız; her mevsim ayrı bir güzellik sunan doğası, kültürel zenginlikleri ve tarihe tanıklık eden eşsiz yapılarıyla bizlere gurur veren bir şehir. Bu güzelliklerin başında, ihtişamı ve zarafetiyle sadece ülkemizin değil, dünyanın da dikkatini çeken İshak Paşa Sarayı geliyor. Her mevsim farklı bir çehreye bürünen bu eşsiz saray, tarihimizin ve medeniyetimizin önemli bir nişanesi olarak Ağrı’mızın en değerli miraslarından biri. Bizler, bu eşsiz güzellikleri koruyarak gelecek nesillere aktarmak ve Ağrı’mızın her yönüyle kalkınması için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Türk saray mimarisinin Anadolu’daki en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilen ve UNESCO’nun Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan İshak Paşa Sarayı’nı, 2024 yılında 260 bin yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Sizleri de Ağrı’mızın doğal, kültürel ve tarihî güzelliklerini yakından görmeniz için ilimize bekliyoruz" dedi. İshak Paşa Sarayı, her mevsim farklı bir atmosfer sunarak ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor. Hem tarihî önemi hem de mimari zarafetiyle bölgenin en dikkat çeken yapılarından biri olan saray, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmeyi sürdürüyor.