SAĞLIK - 31 Ağustos 2024 Cumartesi 10:25

Kışlık konserve hazırlayanlar dikkat: "Yanlış yapılması ölümle sonuçlanabilir"

A
A
A
Kışlık konserve hazırlayanlar dikkat: "Yanlış yapılması ölümle sonuçlanabilir"

Kışlık konserve yiyecekleri hazırlıkları yapanlar için uyarılarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, uygun sürede ve sıcaklıkta pişirilmeden kapatılan konservelerin önemli rahatsızlıklara yol açabileceğini söyledi.


Ağustos ayının bitmesiyle birlikte vatandaşlar kışlık konserveler hazırlamaya başladı. Taze sebze ve meyveleri kış boyunca tüketmek için konserve ve turşular yapmaya başlayan vatandaşlara uyarılarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, gıdaların, uygun sürede ve sıcaklıkta pişirilmeden konservelenmesinin ölümle sonuçlanabileceğini belirtti. Dr. Sarıkaya, besinlerin türlerine göre, belirli sürede uygun ısıl işleme tabii tutulması gerektiğini söyledi. Paslı ya da paslanabilecek malzemelerden yapılmış kapaklarda mikrop üreme özelliğinin yüksek olduğunu kaydeden Dr. Sarıkaya, cam kavanozların 15-20 dakika kaynatılarak sterilize edilmesi gerektiğini ve kapakların her konserve yapımında yenilenmesi gerektiğini söyledi.



“Ölümle sonuçlanabilecek rahatsızlıklara yol açabilir”


Zehirlenmelerin önlenmesi için yapılması gereken hususlarla ilgili konuşan Dr. Sarıkaya, “Daha çok konserve besinlerle bulaşan ve ‘clostridium botulinum’ adlı bakterinin toksini ile oluşan, şiddetli gıda zehirlenmelerinin genellikle uygun sürede ve sıcaklıkta pişirilmeden kapatılan, evde hazırlanmış konservelerden kaynaklandığı bilinmektedir. Bu zehirlenme dünyada bilinen en güçlü zehirlenmelerden biridir ve ölümle sonuçlanabilecek rahatsızlıklara yol açabilir. Ev şartlarında yapılan konservelerde riskin yok edilebilmesi için besinler türlerine göre, belirli sürede uygun ısıl işleme tabii tutulmalıdır. Botulizm toksini 80 derecede 10-30 dakika, 100 derecede ise 10 dakika kaynatılarak tahrip edilebilmesine rağmen, uygun olmayan şartlarda saklanan besinlerde yeniden üreyebilir. Ev yapımı konserve yaparken yiyeceklerin iyice yıkanması, dengeli tuz oranı ve hijyenik şartların sağlanması, sağlığımızı korumamız açısından önem arz etmektedir” dedi.



“Cam kavanozlar 15-20 dakika kaynatılarak sterilize edilmelidir”


Cam kavanozların sterilize edilerek kullanılması gerektiğini kaydeden Sarıkaya, “Paslı ya da paslanabilecek malzemelerden yapılmış kapaklarda mikrop üreme özelliği yüksektir. Bu nedenle konserve yapımında ısıya dayanıklı cam kaplar ve paslanmaz kapaklar kullanılmalıdır. Kullanılmadan önce mutlaka cam kavanozlar 15-20 dakika kaynatılarak sterilize edilmelidir. Kapaklar her konserve yapımında yenilenmelidir. Konservenin kapağına dikkat edilmesi gerekir. Kabarma, bombeleşme varsa bu clostridium botulinum adlı bakterinin ürediğini gösterir ve asla tüketilmemelidir. Kapak eğer sızdırmışsa, küflenme varsa kesinlikle bu konservenin de tadına bile bakılmamalıdır” diye konuştu.



“Sağlıklı beslenelim derken sağlığımızdan olmamaya hijyen kurallarına uymaya azami özen gösterelim”


Zehirlenme belirtilerinin yaşanması üzerine sağlık kuruluşlarına başvurulması gerektiğini söyleyen Sarıkaya, “Konserve ürünlerin tüketiminden 12 saat sonra zehirlenme belirtileri görülmeye başlanır. Bulantı, kusma, çift görme, ishal, kabızlık, tansiyon düşüklüğü, vücutta şişme ve solunum problemi gibi belirtiler konserve zehirlenmelerinin başlıca semptomları içinde kendini gösterir. Bu belirtilerin ortaya çıkması sonrasında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmamız gerekiyor, bulantı ve kusma nedeni ile vücudun kaybettiği sıvı kaybının yerine konmasına hassasiyet göstermemiz önemli. Sağlıklı beslenelim derken sağlığımızdan olmamaya hijyen kurallarına uymaya azami özen gösterelim. Sağlıklı günler dilerim” şeklinde konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Tekirdağ’da mesleğe yeni başlayan öğretmenler yemin etti Tekirdağ’da mesleğe yeni başlayan 16 öğretmen yemin etti. Tekirdağ’da 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından program düzenlendi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan program günün anlam ve önemini belirten konuşmalarla devam etti. Öğretmenlik mesleğine gönül veren şehit öğretmenleri saygı ve minnetle andıklarını söyleyen Tekirdağ Valisi Recep Soytürk, “Bizler millet olarak öğretmenlerimizi tarihte de bugünde de her şeyin üstünde tutan bir milletiz. Yüce ve ulvi mesleğin temsilcileri olan tüm öğretmeleri yürekten kutluyorum. Şehit öğretmenlerin genç yaşlarında öğrencileri için yollara düştü. Hepsi pırıl pırıl vatan evlatlarıydı. Devletin tayin ettiği ücra bir köydeki çocukları kendi çocuğu bilen ve onu sahiplenen, onu eğitip vatanına milletine faydalı birer fert yapmak için insanlardı. Onlara şükranlarımızı iletiyoruz" dedi. Günün anlam ve önemini belirten konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Abdullaziz Yeniyol, “Öğretmenlik insanlık tarihinin en önemli mesleğidir. Öğretmenin en önemli özelliği sevgi dolu ruhu ve adanmışlık ruhudur” ifadelerini kullandı. Yeniyol, mesleğe yeni başlayan ve hayatlarını bu mesleğe adayan öğretmenlere teşekkür etti. Programda göreve yeni başlayan 16 öğretmen görev yemini etti. Emekliye ayrılan 12 öğretmene ise teşekkür belgesi takdim edildi. Programa, Vali Recep Soytürk, Süleymanpaşa Kaymakamı Mustafa Güler, Tekirdağ İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı , İl Eğitim Müdürü Abdullaziz Yeniyol, kurum ve okul müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Antalya Serap Kocaoğlu: “Haklı şiddet olmaz” ATSO TOBB Antalya KGK İcra Komitesi Başkanı Serap Kocaoğlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadına yönelik her türlü şiddetin insan hakkı ihlali olduğunu vurguladı. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Antalya Kadın Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Serap Kocaoğlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında bir mesaj yayınladı. Kocaoğlu, şiddete maruz kalan kadınların yaşadığı fiziksel ve ruhsal travmaların yanı sıra özgüvenlerini ve hak arama isteklerini kaybettiklerini belirterek, “Eğitim ve ekonomik özgürlüğü olmayan kadınlar, maddi yetersizlikler ve geleneksel toplum baskısı nedeniyle yaşadığı şiddeti normalleştirirken; eğitimli ve ekonomik olarak bağımsız kadınlar ise aile bütünlüğünü bozmamak ya da toplumsal itibar kaygısıyla şiddeti yıllarca gizleyebiliyor” dedi. Şiddetle mücadelede sadece yasal düzenlemelerin yeterli olmadığını ifade eden Kocaoğlu, “Devlet politikalarının etkin uygulanması, şiddeti önlemek için bilinçlendirme eğitimlerinin artırılması ve bu farkındalığın küçük yaşlardan itibaren kazandırılması şarttır. Şiddet görmüş ailelerde yetişen çocukların bu döngüyü devam ettirme riski de büyüktür” diye konuştu. Kadınların ekonomik özgürlüğü, eğitimi ve sosyal hayatta aktif rol almasının şiddetin önlenmesinde kritik öneme sahip olduğunu belirten Kocaoğlu, TOBB Antalya Kadın Girişimciler Kurulu olarak bu yönde projeler geliştirmeye devam edeceklerini söyledi. Kocaoğlu, “Kadınların özgürce var olabildiği, adil ve şiddetsiz bir dünya istiyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için ‘Haklı Şiddet Olmaz’ diyerek her türlü şiddetin karşısında duruyoruz” dedi.
Trabzon Başkan Kaya, Ortahisar Belediyesi bünyesinde tekstil atölyesi kuruyor Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, belediyede çalışan işçilerin kullandığı iş elbiselerinin üretimi için bir tekstil atölyesi kuracaklarını belirterek bu alanda 300’e yakın istihdam oluşturmayı hedeflediklerini söyledi. Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Ortahisar Mahallesinde çeşitli ziyaretlerde bulundu. Hat, tezhip, minyatür, ebru, çini ve yağlıboya eserler üreten sanatçıların bulunduğu Mahi sanat evine giden Başkan Kaya, daha sonra Yıldıray Yıldırım ve Filiz Yıldırım’ın resim ve el işi atölyesini ve son olarak da üç kadın tarafından işletilen bir tekstil atölyesini ziyaret etti. Kadınların iş dünyasında olması ve üretim yapmasının kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren Başkan Kaya, Ortahisar Belediyesi olarak belediye personelinin iş kıyafetlerinin dikileceği bir tekstil atölyesi kurmayı planladıklarını söyledi. "Parayı Trabzon’da tutmalıyız" Atölyede 300’e yakın istihdamın sağlanmasının hedeflendiğini belirten Başkan Kaya, “Belediye olarak yıllık yaklaşık 8 milyon lira ödeyerek iş elbisesi alıyoruz. Temizlik işleri, park bahçeler ve diğer personellerimiz için yazlık ve kışlık olmak üzere iş kıyafeti alımı için yıllık 8 milyon lira gibi bir rakam harcıyoruz. ’Bu parayı nasıl Trabzon’da tutabiliriz?’ sorusuna cevap aradım. Bunun sonucunda da ‘bir tekstil atölyesi kuralım, kızlarımız, kadınlarımız gelsinler orada üretim yapsınlar. O 8 milyon lira da bizim bünyemizde kalsın. Böylece kendi kıyafetlerimizi kendimiz dikmiş olalım’ dedik. Bu şekilde başlamayı planlıyoruz. Zamanla bunu geliştirip, büyütüp 300-500 kadınımıza nasıl istihdam sağlayabiliriz diye çalışacağız. Sonrasında, diğer belediyelere de kıyafet dikelim diye bir düşüncemiz var” dedi. Tekstil atölyesiyle ilgili ilk adımın atıldığını da kaydeden Başkan Kaya, malzeme ve makinelerin temini konusunda görüşmeler yaptıklarını ve yakında start vereceklerini sözlerine ekledi.