- 02 Şubat 2022 Çarşamba 09:51

Doğanın gizemli türü yarasaların sırları ÇAKÜ’de aydınlanıyor

A
A
A
Doğanın gizemli türü yarasaların sırları ÇAKÜ’de aydınlanıyor

Çankırı Karatekin Üniversitesinde başlatılan proje kapsamında insanla karşılaşma ihtimali yüksek olan dört yarasa türlerinin virüs taşıma potansiyelleri araştırılacak.

Çankırı Karatekin Üniversitesinde başlatılan proje kapsamında insanla karşılaşma ihtimali yüksek olan dört yarasa türlerinin virüs taşıma potansiyelleri araştırılacak.


Korona virüs salgını ile son dönemde gündeme gelen doğanın gizemli türleri yarasalar, Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) akademik personelinin yürütücülüğünde ve paydaş üniversitelerinin alanında uzman akademisyenleri tarafından farklı yönleriyle araştırılıyor. Çalışmalar aynı anda yürütülen iki adet TÜBİTAK 1001 ve bir adet TÜBİTAK 1002 programı kapsamında üç projeyle destekleniyor. Üç proje ile yarasalara ait bilinmeyenleri multidisipliner bir yaklaşımla ve detaylı araştırmalarla ortaya çıkartmayı amaçlıyor.


Projelerden ilki olan “Türkiye’de İnsan İlişkisi Muhtemel Yarasa Türlerinde Virom Profilinin Araştırılması” isimli TÜBİTAK-1001 Projesi Şubat 2021 tarihinde başlamış olup, ÇAKÜ Eldivan Sağlık Hizmetleri MYO Veterinerlik Bölümü-Laborant ve Veteriner Sağlık Programında görevli Dr. Öğr. Üyesi Müge Fırat koordinatörlüğünde yürütülüyor. İnsan sağlığı ve yaban hayatı ilişkisini konu edinen örnek bir ulusal çalışma olma niteliğindeki 36 ay sürecek proje kapsamında, Türkiye’nin farklı eko coğrafik bölgelerinde yaşayan, tüneme veya beslenme alanları itibariyle insanla karşılaşma ihtimali yüksek olan dört yarasa türünün insan ve hayvanlarda hastalığa sebep olabilme potansiyeline sahip virüs taşıyıcılıklarının araştırılması amaçlanıyor.


Konu kapsamında detaylı bir bilimsel çalışma olmayan Türkiye’de çıkacak güncel veriler sayesinde, küresel ölçekte yarasa virüslerine ait tamamlayıcı bilgiler sunulması hedefleniyor.


ÇAKÜ Yapraklı MYO-Ormancılık Bölümü, Avcılık ve Yaban Hayatı Programı öğretim üyesi Doç. Dr. Tarkan Yorulmaz koordinatörlüğünde yürütülecek olan “İklimsel Parametrelerin Bir Yarasa Türünün Beslenme ve Dağılım Örüntüsü Üzerinde Etkisinin Belirlenmesi” isimli bir diğer TÜBİTAK-1001 Projesi ise 2022 yılının Ocak ayında başlayarak 30 ay sürecek. Türkiye’de ilk kez bir yarasaya GPS vericisi takılacak ve 3 yıl boyunca izlenecek olan bu çalışmada, yarasaların hangi dönemlerde hangi habitatları kullandıkları ve besin tercihleri hakkında bilgi toplanarak, iklim değişikliği ve yarasa ilişkisi özelinde davranış bilgilerine ulaşılacak.


2022 yılının Şubat ayında başlayıp, ÇAKÜ Eldivan Sağlık Hizmetleri MYO, Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölümü, Çevre Sağlığı Programı Dr. Öğr. Üyesi Okan Ürker koordinatörlüğünde 12 ay boyunca yürütülecek olan “Türkiye’de Bir Meşe (Quercus sp.) Ormanına Ait Farklı Meşçere Tiplerindeki Ağaçların Yarasalar Tarafından Kullanım Tercihlerinin Araştırılması” isimli TÜBİTAK-1002 (Hızlı Destek) projesinde ise Türkiye’de orman ekosistemlerinin önemli bir memeli grubu olan yarasalar hakkında meşe ormanlarını nasıl kullandıkları, hangi türlerin hangi dönemlerde bu orman ekosistemini tercih ettikleri hakkında kapsamlı tespitler yapılması planlanıyor. Bu çalışma kapsamında elde edilecek verilerin, ormancılık yönetiminde biyolojik mücadele kontrol ajanı olarak yarasalardan yararlanılmasına ışık tutarak, yaban hayatı unsurlarının koruma-kullanma dengesi perspektifinde uzun vadeli korunmasına katkıda bulunacak.


Çankırı Karatekin Üniversitesi koordinatörlüğünde, yarasaları konu edinen bu üç farklı bilimsel araştırma projesinde, Çankırı Karatekin Üniversitesi’nin Sağlık Bilimleri Fakültesi, Orman Fakültesi, Yapraklı MYO Ormancılık Bölümü (Yaban Hayatı Programı), Eldivan Sağlık Hizmetleri MYO Veterinerlik Bölümü (Laborant ve Veteriner Sağlık Programı), Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölümü (Çevre Sağlığı Programı) ile birlikte Ankara Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi ve Osmangazi Üniversiteleri ile iş birliği yapılmaktadır. Bu projelerde ülkemizdeki yarasaların virom analizi, yarasalar ve iklim değişikliği ilişkisi, ormancılık faaliyetlerinin yarasalarla ilişkisi çalışılırken, diğer yandan doktora ve yüksek lisans düzeyinde pek çok yeni öğrencinin yetişmesine de vesile olacaktır.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize İlhan Palut: “4 mağlubiyette bundan çok daha iyi oynadık” Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, Antalyaspor maçının ardından, “5 kere kaybettik. Bunlardan Galatasaray maçını bir kenara bıraktığımız zaman diğer 4 mağlubiyette bundan çok daha iyi oynadık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 8. haftasında sahasında Antalyaspor’u 2-1 mağlup eden Çaykur Rizespor’da Teknik Direktör İlhan Palut maçın ardından basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Palut, “Zaten maç öncesi gidişat herkesin malumuydu. Çok kötü bir periyottan çıkarak bu karşılaşmaya hazırlandık. Her şeyden önce kazanmaya ihtiyacımız vardı. Futbola ‘Kazanalım da oyun önemli değil’ mantığıyla bakan bir teknik adam değilim. ‘Nasıl oynarsak oynayalım ama kazanalım’ hiçbir zaman demedim ama bugün önceliğimiz kazanmaktı. Maçın içine girdiğimiz zaman çok genel söyleyeyim, 5 kere kaybettik. Bunlardan Galatasaray maçını bir kenara bıraktığımız zaman diğer 4 mağlubiyette bundan çok daha iyi oynadık. Futbol böyle bir oyun. Son dakikalar bir gol yedik. Kalan 8-9 dakika bizim için tabii ki kolay değildi, stresliydi. Şunu çok net gördüm, zaten tesiste de bunu yaşıyorum, oyuncularda da bunu görüyorum, hepimizin üzerinde çok büyük bir baskı vardı. Bu baskı tabiri caizse bizi tuttu. Bir de maça iyi başlayamadık. Aslında bocalama periyodu yaşarken goller geldi. Biz daha iyi oyunlar oynadık. Buna dönebiliriz ama bu galibiyete ihtiyacımız vardı. Umuyorum ki bu galibiyet bu stresi azaltacak bir özgüven getirecek. Daha önce oynadığımız iyi oyunlar oynayarak skorlar alacağız. Çok içerideyiz. Devam etmemiz lazım. Orta ve uzun vadede daha iyi oynamamız lazım, güzel sonuçları buna eklememiz lazım. Oyuncularım baskı altında oynadılar, onları tebrik ediyorum. Antalyaspor’a da başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.
Erzurum Erzurumspor FK - Boluspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 8. haftasında Erzurumspor FK ile Boluspor arasında oynanan müsabakanın ardından teknik direktörler maçı değerlendirdi. Mücadele sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Boluspor Teknik Direktörü Ufuk Kahraman, “Erzurum deplasmanı her zaman zordur. Bunu bilerek geldik. Aldığı 9 puanı içeride kazanmış bir Erzurum takımı. Formda bir Erzurum takımı. Tabii biz de ona göre planlarımızı yaptık. Hava şartlarını iyi kullanan, seyircisi önünde bunu iyi değerlendiren bir Erzurum takımına karşı ilk yarıyı oyunu tutup daha sonra geçişlerle oyunu üç puanı kazanmak istiyorduk. Erzurum takımının golü geldi. Daha sonra ikinci yarı sistem değiştirdik. 5-3-2’den 4-3’e döndük. Kenarları kullanmaya çalıştık ama bunda çok da başarılı olamadık. Daha çok topa sahip olan bir takım olması gerekiyordu. Kendi takımım adına söylüyorum. Tabii ki golden sonra da Erzurum takımı biraz daha savunma ağırlıklı oynadı. Geçiş oyununa dönmeye çalıştı. Erzurum takımını tebrik ediyorum” diye konuştu. Hakan Kutlu: "Tempolu ve iyi bir oyun sergiledik" Erzurumspor FK Teknik Direktörü Hakan Kutlu ise, “Zorlu bir maça çıktık. Öncesinden belliydi. Boluspor deplasmanda hiç maç kaybetmemiş bir takımdı. İlk mağlubiyetlerini burada bize karşı aldılar. Aslında oyunun ilk 20 dakikasına çok tempolu ve çok iyi oynayarak başladık. Üç dört tane net pozisyonlarımız vardı. Rakibimize hiç pozisyon vermedik ve kalemize yanaştırmadık. Ama özellikle ilk yarının golden sonraki 15 dakikasında biraz Boluspor maçın üstünlüğünü bizden aldı. Oyunun ikinci yarısında yine iyi başladık ve 45 dakika maçı iyi götürdük. Girdiğimiz gol pozisyonları vardı. Maçın hakemi için çok bir şey söylemek istemeyeceğim. İnşallah gözlemciler, federasyon değerlendirirler. İyi bir gününde değildi. Yan hakemleri ayrı tutuyorum sadece orta hakem ile ilgili söylüyorum. Oyuncularım gerçekten 10 kişi kalmamıza rağmen iyi oyun çıkarmamıza rağmen bir tane pozisyon vermeden özellikle girdiğimiz üç dört tane pozisyonda maç tamamladık. Dediğim gibi her geçen gün içine koyuyoruz. Bizim açımızdan ben geldiğim günden beri söylüyorum. Bundan sonra hep söyleyeceğim, Erzurum şehrine yakışır bir takım olmaya çalışıyoruz. Oynayan oynamayan, sonradan giren sporcularımızın coşkusunu, mücadelesini görüyorsunuz. İnşallah güzel olacak” dedi.