GÜNDEM - 02 Ekim 2024 Çarşamba 12:27

Yeşim Grup’ta “Sürdürülebilirlik Festivali”

A
A
A
Yeşim Grup’ta “Sürdürülebilirlik Festivali”

Yeşim Grup, her yıl Eylül ayında düzenlediği “Sürdürülebilirlik Ayı” etkinlikleri çerçevesinde, bu yıl “Sürdürülebilirlik Önceliğimizdir” mottosuyla bir araya geldi. Çalışanların yoğun katılımıyla gerçekleştirilen etkinliklerde, sürdürülebilirlik bilinci pekiştirilirken yapılan yarışmaların ödülleri de sahiplerini buldu.


Yeşim Grup, sürdürülebilirlik alanındaki vizyonunu bir kez daha ortaya koyarak her yıl Eylül ayında düzenlediği Sürdürülebilirlik Festivali’ni bu yıl da coşkuyla kutladı. “Sürdürülebilirlik Önceliğimizdir” mottosuyla gerçekleşen etkinlik, çalışanların yoğun katılımıyla sürdürülebilirliğin iş kültüründeki önemini bir kez daha vurguladı.


Bu yıl, Yeşim’in değerlerini içselleştirmek ve sürdürülebilir bir gelecek için farkındalığı artırmayı odağına alan “Sürdürülebilirlik Önceliğimizdir” temalı festival boyunca bilgi yarışmaları, atölyeler, çeşitli fiziksel ve zihinsel aktiviteler ile çalışanlar hem eğlendi hem de sürdürülebilirlik hakkında bilinçlendi. Festivalin açılış konuşmasını yapan Yeşim Grup İnsan Kaynakları ve Organizasyonel Gelişim VP’si Behiç Gülşen, “Bu yıl dördüncüsünü düzenlediğimiz Sürdürülebilirlik Ayı etkinlikleri, Yeşim Grup olarak bizler için büyük bir anlam taşıyor. Sizlerle birlikte birçok farklı başlık altında sürdürülebilirliği yaşamak, firmamız adına son derece değerli. Bu sene farklı olarak, Eylül ayı itibarıyla “Köklerden Geleceğe Değerlerimizle” mottosuyla önümüzdeki dört ay boyunca Yeşim’in farklı bir değerini odak noktamıza alacağız. İlk olarak, ’Sürdürülebilirlik Önceliğimizdir’ değerimizle başladık ve bu ay boyunca sürdürülebilirlik bilincini artırmaya, farkındalık oluşturmaya yönelik çeşitli etkinlikler düzenledik” dedi. Yeşim Grup Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur, Yeşim’in sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk alanındaki kararlılığını vurgulayarak “Sürdürülebilirlik Festivalimizde bizlerle birlikte olan tüm anlaşmalı kurumlarımıza, sadece sürdürülebilirlik çalışmalarımıza katkı sağladıkları için değil, aynı zamanda toplumsal kalkınmaya sundukları değerli destekten dolayı teşekkür ediyorum. Sosyal sorumluluk bilinciyle hareket eden kıymetli iş ortaklarımız, TEV Şükrü Şankaya Burs Fonu’na yaptıkları katkılarla üniversiteli kızlarımızın eğitimine ışık tutarak, geleceğin güçlü ve bağımsız bireylerinin yetişmesine imkan sağladılar. Bu iş birliği, sürdürülebilir bir yaşam hedefimize olan inancımızı güçlendirirken toplumsal dayanışmamızın da en somut göstergesi oldu” diye konuştu.


Festivalde, ay boyunca gerçekleştirilen etkinliklerden biri olan Yap, Boz, Giy Dönüşüm Atölyesi’nde 2. kalite ürünlerden oluşturulan tasarımlar, özel bir defilede Yeşimlilere sunuldu. Firma içerisinde oluşturulan jüri tarafından değerlendirilen tasarımlardan en iyi üç tasarım defile sonunda ödüllendirildi.


Festival, çeşitli yarışmalar, oyunlar ve ödüllerle gün boyu devam etti.


Yeşim Grup, sürdürülebilirlik anlayışını her yıl daha da güçlendirerek sürdürülebilir bir gelecek için yenilikçi projelerle çalışanlarını motive etmeye ve çevresel sorumluluk bilincini artırmaya devam edecek.



Yeşim Grup’ta “Sürdürülebilirlik Festivali”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karaman KMÜ’de bitkilerin kanser üzerindeki etkileri araştırılıyor Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Kamil Özdağ Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Buğrahan Emsen’in yürütücüsü olduğu proje, TÜBİTAK tarafından desteklenmeye hak kazandı. KMÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Buğrahan Emsen’in proje yürütücüsü, Doç. Dr. Burak Sürmen, Doç. Dr. Hacer Sibel Karapınar ile Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Çiçek’in proje araştırmacısı olduğu ‘Türkiye Endemiği Bazı Bitki Türlerinin Antioksidan, Sitotoksik ve Antimikrobiyal Etkinliklerinin Belirlenmesi’ konulu proje, TÜBİTAK 1002 kapsamında kabul edildi. Oksidatif stres ve kanser arasındaki ilişkinin birçok araştırmacının ilgisini çektiğini ve üzerinde çalıştığını vurgulayan Doç. Dr. Buğrahan Emsen, “Oksidatif stres sonucunda serbest radikallerin hücrelerin kalıtsal materyaline zarar verebildiği bilinmektedir. Meydana gelen bu hasar hücrelerin anormal büyüme ve bölünme yeteneğini kazanmasına neden olabilir ve bu durum kanserin başlangıcını tetikleyebilir. Radyoterapi ve kemoterapi gibi yöntemler kanser hücrelerini hedef almakla birlikte normal hücrelere de zarar verebilir ve oksidatif stresin artmasına yol açabilir. Sonuç olarak, oksidatif stresin kanserin başlangıcına ve gelişimine katkıda bulunabileceği gerçeğinden yola çıkarak bu sürecin kontrol edilmesi ve dengelenmesi üzerine bilimsel çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu araştırmalar sonucunda elde edilen kararlar kanser riskini azaltmak ve tedavi sonuçlarını iyileştirmek için önemli bir strateji niteliği taşımaktadır” dedi. “Bitkisel ürünlerde yüksek miktarda bulunan doğal antioksidanlar oksidatif stresi azaltıyor” Bazı antioksidan bileşiklerin, mikroorganizmaların büyümesini ve çoğalmasını engelleyebilmesi yönünde gerçekleştirilen çalışmalar olduğunu belirten Doç. Dr. Emsen, “Özellikle bitkilerin doğal savunma mekanizmaları olarak geliştirdiği bu bileşiklerin bitkileri patojenlerden koruduğu bilinmektedir. Bazı antioksidanlar, mikroorganizmaların hücre zarlarını etkileyerek veya metabolizma süreçlerini bozarak antimikrobiyal etki gösterebilmektedir. Bitkisel ürünlerde yüksek miktarda bulunan doğal antioksidanlar serbest radikallerle etkileşime girerek oksidatif stresi azaltabilir. Bu durum hücrelerin yapısal bileşenlerinin zarar görmesini önlemektedir. Belirli bir coğrafi bölgeye özgü olan ve sadece o bölgede doğal olarak yetişen endemik bitkilerin doğal bileşikleri, bilim insanlarına yeni metabolitleri keşfetme fırsatı sunmaktadır. Bu kapsamda, Türkiye endemiği bazı bitki türlerinin antioksidan özellik taşıyan temel biyoaktif bileşiklerinin de tespit edileceği projemizde ilgili bitkilerin antioksidan, sitotoksik ve antimikrobiyal etkinliklerini belirlemeyi amaçlamaktayız” şeklinde konuştu.
İstanbul Evcil hayvan sahipliği arttı Mars Incorporated, evcil hayvan sahipleri ile ilgili yapılan araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Araştırmada, evcil hayvan sahipliğinin artığı belirtilirken, ankete katılanların yüzde 47’sinin ise ilk kez evcil hayvan sahibi olduğu ifade edildi. Evcil hayvan bakım ürünleri ile hizmetleri, şekerleme, atıştırmalık ve gıda alanlarında dünyanın önde gelen birçok markanın üreticisi Mars Incorporated, evcil hayvan sahipleri ile ilgili yapılan araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Araştırma, 20 ülkede 20 binden fazla evcil hayvan sahibinin görüşleriyle yapıldı. Araştırmada, sahiplenmedeki kuşak farklılıkları, en yaygın ırklar ve dünyanın dört bir yanındaki evcil hayvan sahiplerinin yaşadığı sorunlu noktalara ilişkin yeni bilgilere de değinildi. Araştırmaya göre; kedi ve köpek sahiplerinin üçte birinden fazlası (yüzde 37) evcil hayvanlarını hayatlarındaki en önemli şey olarak görüyor. Mars Pet Nutrition Başkanı Ikdeep Singh, "Ankete katılanların neredeyse yarısı (yüzde 47) ilk kez evcil hayvan sahibi oluyor ve bu da yeni bir evcil hayvan ebeveynleri dönemine işaret ediyor" dedi. Singh, "Dünyanın önde gelen evcil hayvan bakım şirketi olarak, evcil hayvan ebeveynlerinin sorunlarını çözmek üzere sürekli yenilikler yapmak ve uyum sağlamak için bu çalışmadan elde ettiğimiz bilgileri kullanarak, evcil hayvan ebeveynliğinde bir sonraki büyük adım üzerinde çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. Ayrıca şirket, Mars Evcil Hayvan Sahiplendirme Hafta Sonu etkinliğini duyurdu. Dünya genelinde daha fazla evcil hayvan sahiplenilmesini teşvik etmek amacıyla yapılacak etkinlik; Avrupa, Asya, Güney Amerika ve Kuzey Amerika’daki 12 ülkede gerçekleştirilecek.