EĞİTİM - 26 Ekim 2024 Cumartesi 13:05

BUÜ, 4. Uluslararası Kukla Forumuna ev sahipliği yaptı

A
A
A
BUÜ, 4. Uluslararası Kukla Forumuna ev sahipliği yaptı

10. Uluslararası Ankara Kukla Festivali çerçevesinde 4. Uluslararası Kukla Forumu gerçekleştirildi. Ankarada gerçekleşen organizasyona KARAKUM Müdürü ve Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Öztahtalı ile Müdür Yardımcısı Hayali Nevzat Çiftçi katıldı.


Bu yıl 4.sü düzenlenen Uluslararası Kukla Forumu "Klasik Kukla Eğitimi ve Gelişme Yolları" başlığıyla BUÜ Karagöz ve Kukla Oyunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (KARAKUM) ev sahipliğinde yapıldı. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla başlayan foruma; Rusya S. Petersburg Güzel Sanatlar Enstitüsü ve Kazakistan Devlet Güzel Sanatlar Üniversitesi katıldı.


Kukla sanatının gelişmesini sağlamak ve deneyim paylaşmak amacıyla gerçekleştirilen organizasyona Belçika’dan akademisyenler, kukla sanatçıları, yönetmenler ve tasarımcılar da katıldı. Rusya, Kazakistan, Fransa, Türkiye, Özbekistan, İran, Kıbrıs, Bulgaristan, Çin ve Belçika’dan da katılımcılar bildiri sundu.


KARAKUM Müdürü Öztahtalı, başarılı geçen forumun ardından kukla sanatının eğitim boyutunun ele alınmasından duyduğu memnuniyeti ifade ederken İJHAR tarafından da bildirilerin yayımlanmasından büyük mutluluk duyacağını belirtti.


Kukla Karagöz Gösteri ve Sahne Sanatları Derneği (KUKSADER) tarafından düzenlenen festivalin organizasyonunu Tiyatro Tempo üstlendi.



BUÜ, 4. Uluslararası Kukla Forumuna ev sahipliği yaptı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Uludağ’ın göllerinde kuraklık tehlikesi Uludağ’ın zirvesindeki göller, küresel sıcaklık ve mevsimlerin kayması neticesi kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya geldi. Göllerden bazıları tamamen kururken bazılarında ise su seviyesi dibe vurdu. Bursalı dağcı kurumaya yüz tutan gölleri drone ile görüntüledi. Kış turizminin yanı sıra 4 mevsim turist ağırlayan Uludağ hazan mevsiminin güzelliklerini yaşıyor. Sarının ve yeşilin her tonunu görmenin mümkün olduğu dökülen yapraklar kapladıkları yolları renk cümbüşüne çeviriyor. Dağcılar Alaçam Mahallesi üzerinden bu yolları kullanarak 3 saat boyunca yaptıkları yolculuk sonunda göller bölgesine ulaşıyor. Bu bölgede Kilimligöl, Karagöl, Aynalıgöl, Buzlugöl, Heybeligöl, Koğukdere Gölü ve Çayırlıdere Gölü bulunuyor. Göllerde kuraklık tehlikesi Küresel ısınma ve mevsimsel değişiklikler Uludağ’ın göllerinde de etkisini gösterdi. Kış aylarına yaklaşırken genellikle karla kaplanan zirveye halen kar düşmeyişi gölleri neredeyse kuruma seviyesine getirdi. Yılın bu mevsiminde yağışlar sebebiyle dolması gereken göllerin su seviyesinin düşük olması sebebiyle dipleri görünüyor. Bursalı dağcı İsmet Şentürk drone ile görüntülediği göllerin yaşadığı kuraklık tehlikesini gözler önüne serdi. 4 mevsim turist ağırlayan Uludağ’ın göller bölgesinin her mevsim farklılık gösterdiğini anlatan Şentürk, "Yaz mevsiminde en dolu halini yaşayan bu göller son baharda en az su seviyesine sahiptir. Kar yağışıyla birlikte göller yavaş yavaş dolmaya başlar. İlkbaharda da en üst seviyeye ulaşır. Şu anda Uludağ’ın gölleri hem bitkiler açısından hem de su seviyesi açısından en zayıf dönemini yaşamaktadır" dedi. Öte yandan meteorolojiden alınan son hava tahminlerine göre bu hafta Uludağ’da kar beklenmediği öğrenildi. Yarın hava sıcaklığının 4 derece olması beklenen Uludağ’da pazar günü sıcaklık iki derece yükselerek 6’yı gösterecek. Pazartesi 5, Salı 7, Çarşamba ise sıcaklığın 11 dereceyi bulacağı Uludağ’da bu hafta sonu ve önümüzdeki hafta kar yağışı görülmeyecek.
İstanbul Erken doğumun sessiz kahramanları: Prematüre bebekler hayata tutunuyor Biruni Üniversitesi Hastanesi’nde, Dünya Prematüre Günü dolayısıyla farkındalık toplantısı düzenlendi. Yenidoğan uzmanları, çocuk doktorları, hemşireler, prematüre doğan çocuklar ve ailelerinin katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, erken doğumun etkileri ve prematüre bebeklerin karşılaştığı zorluklar ele alındı. Etkinlikte konuşan Biruni Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Yüksel, erken doğumun ciddiyetine dikkat çekerek, “Prematüre bebeklerde ufacık bir hata, çocukları bir ömür boyu etkileyebilir. Bu nedenle, prematürelerin sorunlarını gündeme taşımak ve bu alandaki farkındalığı artırmak için buradayız” dedi. ‘Küçücük bir hata, koca bir ömre mal olabilir’ Dünyada her yıl 13 milyondan fazla bebek erken doğarken, bu bebeklerin karşı karşıya kaldığı riskler oldukça yüksek. Prof. Dr. Yüksel, “Bebekler ne kadar küçük doğarsa, engelli olma oranı da o kadar artıyor. Görme, işitme ve zeka sorunları bu bebeklerde sık karşılaşılan problemlerdir. Ufacık bir gecikme veya bilgi eksikliği, bebeklerin hayatında geri dönülemez izler bırakabilir. Bu toplantıyla, hem sağlık çalışanlarımıza teşekkür etmek hem de bu konudaki farkındalığı artırmak istedik” ifadelerini kullandı. Erken doğumun gizli anahtarı: Doğru beslenme Erken doğuma neden olan faktörlere değinen Prof. Dr. Yüksel, “Sigara, alkol, stres, annenin metabolik veya kalp hastalıkları gibi birçok etken erken doğumu tetikleyebilir. Ancak erken doğumu en çok etkileyen faktör beslenmedir. Teknolojik gelişmeler sayesinde prematürelerin yaşama şansı artıyor, ancak erken doğumu önlemek için toplum bilincinin artırılması gerekiyor” dedi. Prematürelerin hikayesi, umutla örülen bir yolculuk Organizasyonda konuşan Biruni Üniversitesi Hastanesi Genel Müdürü Serap Kilerci Ulusal, prematüre bebeklerin hayatta kalma mücadelesine dikkat çekti: “Bugün burada, hastanemizde erken doğmuş çocuklarımızla bir aradayız. Onların büyüme süreçlerine bilimsel ve etik yaklaşımla destek olduk. Bu zorlu yolculukta ailelerin yanında olmaya devam edeceğiz. Prematüre bebeklerin hayata tutunma hikayesi, bizler için de bir mücadele ve umutla örülen yolculuktur.” “İyi bakım, büyük fark oluşturur” Biruni Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Dr. Abdullah Sert, iyi bir yenidoğan yoğun bakım hizmetinin önemine vurgu yaptı: “Erken doğum, beraberinde birçok sağlık sorununu getirir. Ancak, kaliteli bir yenidoğan yoğun bakımı bu sorunların çoğunu bertaraf edebilir. Tüp bebek tedavilerinin artışı, çevresel faktörler ve değişen beslenme alışkanlıkları erken doğum oranlarını etkiliyor. Doğumun, kaliteli bakım sunan bir hastanede gerçekleşmesi bebeklerin sağlıklı gelişimi açısından kritik öneme sahiptir.” 650 gram doğdu, hayata tutundu Etkinlikte prematüre doğan bebeklerin hikayelerine de yer verildi. 25 haftalıkken 650 gram doğan Ahsen’in babası Göker Yılmaz, bu süreçte hastanenin desteğiyle zorlu bir dönemi atlattıklarını söyledi: “Bebeğimizi 96 gün boyunca hastanede bıraktık. Her kontrol sonrası doktorlarımızın verdiği güvenle süreci daha kolay atlattık. Şimdi kızımız 5,5 aylık ve sağlıklı bir şekilde yanımızda.” Etkinlikte, duygusal anlar yaşanırken farkındalık oluşturmak amacıyla gökyüzüne mor balonlar uçuruldu
Ankara Palandöken: “Efsane kasım değil efsane pazarlama taktiği” Kasım ayının başlamasıyla birlikte yanıltıcı indirim kampanyalarının hızla çoğaldığına dikkati çeken TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bu durum aslında ‘Efsane Kasım’ değil, efsane bir pazarlama taktiği oldu. İlgili meslek odalarının izni olmadan yapılan indirimlere itibar edilmemeli” dedi. Firmaların yüzde 80’e varan oranlarda indirim yapmasının gerçeği yansıtmadığını dile getiren Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Böylesine yüksek kar marjları gerçekçi değil. Yüzde 80-100 gibi indirim oranları sürdürülebilir bir kazanç modeli olamaz. Bu nedenle, bu kampanyaların Bakanlık tarafından denetlenmesi gerekiyor. Aynı şekilde, güvenilir olmayan sitelerden alışveriş yapılmasının sakıncalarına da dikkat edilmeli. 3D güvenlik doğrulaması olmayan yerlerden alışveriş yapan vatandaşlar, mağduriyetlerini sıkça dile getiriyor. İnsanlar, dokunup görmedikleri ürünleri cazip fiyatlarla sipariş ederken, sonunda hayal kırıklığı yaşayabiliyorlar. Tabii ki çağdaşlıktan geri kalmamamız gerekiyor. Ancak bu durumda yapılacak şey, güvenli sitelerden alışveriş yapmak. Ayrıca, fiyatlardaki anormalliklerin oturması, istikrar sağlanması ve vatandaşların bütçelerine uygun alışveriş yapmaları için bu tür aldatıcı kampanyaların önüne geçilmesi şart. İnsan sağlığına zarar veren veya kalitesiz ürünlerin satışını engellemek, tüketicinin korunması adına önemli bir adım olacaktır” şeklinde konuştu. “Bu dönemde fırsatçılara da gün doğuyor” Öte yandan, indirim dönemlerinde fırsatçıların da iş başında olduğunu hatırlatan Palandöken, “Vatandaşlar, görmeden aldıkları birçok ürünle ilgili hataların arttığını fark ediyor. Bu nedenle, meslek odalarının ve esnaf birliklerinin izinleriyle gerçek indirimlerin yapılması, bu kampanyaların görünür bir yerde ilan edilmesi ve ürünlerin kalitesinin değerlendirilmesi gerekiyor. Ürünlerin gerçek değerinin anlaşılması için, fiyatların önceden şişirilip şişirilmediğinin iyi analiz edilmesi şart. Aksi takdirde, paranız boşa giderken sizi mutlu etmesi gereken alışverişler mutsuzluk oluşturabilir. Bu durumun bütün sektörlere yayıldığını görmek mümkün. İnsanlar geçim derdinde ve bütçeleri sınırlı olsa da, temel ihtiyaçlarını karşılamak zorunda. Ancak, bu tür "efsane günler" adı altında yapılan kampanyaların denetlenmesi ve doğru yönlendirilmesi gerekiyor. Bakanlıklar, yerel yönetimler ve bu konuda tecrübeli, güvenilir kişilerin analizleri ile fiyatların ve ürünlerin kalitesinin kontrol edilmesi şart. Aksi takdirde, sonuç genellikle hüsran oluyor” diye konuştu.
İzmir Uluslararası Boran-6 Keskin Nişancı Yarışması nefes kesti Foça Jandarma Komando Eğitim Komutanlığı tarafından Jandarma Asayiş Vakfı organizatörlüğünde düzenlenen BORAN 6-Uluslararası Keskin Nişancı Yarışması, bu yıl ilk defa ulusal ve uluslararası düzeyde yapıldı. Nefes kesen yarışmaya, Türkiye ve 17 ülkeden toplamda 40 unsur ile 80 keskin nişancı katıldı. Foça Jandarma Komando Eğitim Komutanlığı tarafından, bu yıl ilk defa ulusal ve uluslararası boyutta düzenlenen ’BORAN 6-Uluslararası Keskin Nişancı Yarışması’ sürüyor. Jandarma Albay M. Remzi Kızılsu Atış Alanı bölgesinde yapılan ve 11-17 Kasım tarihleri arasında sürecek olan yarışmada; mesleki açıdan kültür oluşturmak, keskin nişancılığın önemini ortaya koymak, keskin nişancıların moral, motivasyon ve özgüvenlerini artırmak, terörle mücadele harekatlarında edinilen tecrübelerin paylaşılması amaçlanıyor. Gösteriler nefes kesti Türkiye ve 17 ülkeden toplamda 40 unsur ile 80 keskin nişancının katıldığı yarışmanın 5. günü, Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı ekiplerinin helikopterden keskin nişancı atışı, atlayışı ve bayrak gösterisi ile başladı. Ardından Jandarma Havacılık Komutanlığı çelik kanatlar uçuş gösterisi düzenledi. Foça Jandarma Komando Okul Komutanlığı ise üzüm salkımı gösterisiyle vatandaşlara gurur dolu anlar yaşattı. Jandarma Komando Atış Okul Komutanlığına bağlı ekipler de uzak mesafeye yerleştirilen testileri tek tek vurdu. Ardından bayrak atış gösterisi yapılmasıyla program tamamlandı. Yerli ve milli 30 savunma sanayi firması da oluşturulan stantlarda silah, mühimmat ve teçhizatların tanıtımını yaptı. Gösterilere; İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral İrfan Özsert, Donanma Komutan Yardımcısı Koramiral İbrahim Özdem Koçer, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Aykut Tanrıverdi, Foça Jandarma Komando Eğitim Komutanı Tümgeneral Yusuf Ziyaddin Cavlak, Türk Patent Enstitüsü Başkanı Muhammed Zeki Durak, Savunma Sanayi Başkanlığı yetkilileri, çok sayıda general-amiral ile kamu kurum ve kuruluşlarının yetkilileri katıldı.