GENEL - 04 Kasım 2012 Pazar 09:42

BUSAT BAŞKANI ESGİN: ``SAОLIK YATIRIMLARI SAОLIK TURİZMİNDE LİDERLİОE ULAŞTIRIR``

A
A
A
BUSAT BAŞKANI ESGİN: ``SAОLIK YATIRIMLARI SAОLIK TURİZMİNDE LİDERLİОE ULAŞTIRIR``

Bursa Sağlık Turizmi Derneği (BUSAT) Başkanı Mustafa Esgin, devletin politikası, teşvikler ve yatırımlarla Türkiye`nin sağlık turizminde hedefe ulaştırabileceğini belirterek, sağlık serbest bölgesinin Bursa`da kurulmasını istedi.
Bursa Valiliği öncülüğünde Merinos AKKM`de düzenlenen 1. Bursa Turizm Zirvesi`ne katılan Mustafa Esgin, sağlık turizmi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Turizm zirvesinin Bursa`da yapılmasının artık şehirde bir şeylerin değiştiğinin göstergesi olduğunu dile getiren Esgin, Bursa`nın her alanda kabuğunu kırdığını vurguladı. Bacasız sanayi olan turizmde Bursa`nın ne kadar iddialı olduğu kadar sağlık turizminde de o kadar istekli olduğuna dikkat çeken Esgin, ``Bin 500 yıllık geçmişe sahip olan böyle bir tarih şehri Türkiye`de yok. Kanuni Sultan Süleyman`ın Kükürtlü kaplıcasını yaptırdığını unutmayalım. Konumumuzu güçlendiriyoruz. Kentte mükemmel bir sinerji var. 1. Turizm Zirvesi bunun en canlı şahididir. Bunlar Bursa adına sevindirici gelişmeler`` dedi.
BUSAT olarak yurt dışı temaslarının çok iyi gittiğini vurgulayan Esgin, ``3 uluslararası kongreye katıldık. Dünya kongresine gittik. Hem Bursa`nın, hem Türkiye`nin ismini duyurma noktasında önemli çalışmalar var. Bütün bunlar dünyadaki çalışmalar Türkiye`nin sağlık turizminde lider ülke olması noktasında bize umut ışığı veriyor. Şu an gelir sıralamasında dünyada üçüncüyüz. Türkiye önümüzdeki günlerde bu alanda dünya lideri olabilecek konumda`` diye konuştu.
``SAОLIK SERBEST BÖLGE BURSA`YA NİYE KURULMASIN?``
Bursa`yı sağlık turizminin merkezi haline getirmek için BUSAT olarak çalıştıklarını söyleyen Esgin, ``Sağlık serbest bölgesi niye Bursa`da kurulmasın. Bursa`ya mesela termal kur merkezi de kurulabilir. Bu çerçevede termal kent özelliğinin pekiştirilmesi amacıyla bu çalışmalar hız kazanıyor. Bursa önümüzdeki süreçte kabuğunu kıracak. Bursalılar da bunun nimetlerinden istifade edecekler. Sağlık turizmi normal turizme göre katma değeri daha yüksek turizm hareketliliğidir. Bursa`da her yönüyle buna hazır bir şehir. Doğal güzellikleriyle sağlık turizminin en önemli merkezi olma konusunda aday bir şehiriz`` şeklinde konuştu.
Türkiye`deki yatırımlar sağlık turizminde kendilerine umut verdiğini vurgulayan Esgin, ``Türkiye`de yapılan yatırımlar, devletin bunu ülke politikası olarak gündeme alması, teşvik paketlerin çıkması gayet önemli. Hem istihdam artıracak hem de ihracat konusunda ülkemize döviz olması konusunda sağlık turizmini konumlandırmamız lazım. Umarım bunların meyvesini alırız. Onun için ısrarla bu konuyu takip etmeliyiz. Yapılması gerekenleri harfiyen yerine getirmeliyiz. Ben gelecek adına çok ümitliyim. Türkiye bölgesinde ve dünyada sağlık turizminde söz sahibi bir ülke olacak`` açıklamalarında bulundu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Rektör Kırışık STK temsilcileriyle görüştü Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile düzenlenen istişare toplantısında bir araya geldi. Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık başkanlığında Üniversite Evi’nde düzenlenen toplantıya Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz ve Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, Genel Sekreter Lütfü Köm, Diyanet Vakfı Karabük Şube Başkanı ve Karabük Müftüsü Ali Ergün, Memur-Sen Karabük İl Temsilcisi Zeki Öz, Sağlık-Sen Şube Başkanı Sezgin Aydoğmuş, Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Serdar Yüce, Genç Memur-Sen Karabük İl Başkanı Erdem Eren, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Karabük Şube Başkanı Ahmet Ustaoğlu, Türkiye Kızılay Derneği Karabük Şubesi Başkan Yardımcısı Hüsnü Çelik, Ensar Vakfı Karabük Şube Başkanı Nedim Yılmaz, İlim Yayma Cemiyeti Karabük Şube Başkanı İsmail Kökçü, Cihannüma Derneği Başkanı Recep Kabaş, İHH Karabük İl Başkanı İbrahim Şentürk, İLKDER Karabük Temsilcisi Enes Kılınç, KADEM Karabük İl Temsilcisi Nurmelek Danışmaz Akgün ve Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Dinçer, ÖNDER Başkanı Hasan Yıldırım, UDEF Altınsafran Derneği Başkanı Ergin Akgün, TÜGVA Karadeniz Bölge Koordinatörü İsa Lord ve Yağmur Derneği Başkanı Zehra Söylemez katıldı. Karabük Üniversitesi ile bölgedeki STK’lar arasındaki iş birliğini güçlendirmek ve ortak projeler geliştirmek amacıyla düzenlenen toplantıda, eğitim, gençlik çalışmaları, sosyal projeler ve yerel kalkınma alanında yapılabilecek ortak çalışmalar masaya yatırıldı. Toplantıda Kırışık katılımcılara Karabük Üniversitesi ile ilgili bilgiler vererek, yapılan çalışmalar hakkında sunum gerçekleştirdi. Sunumun ardından yaptığı konuşmada sivil toplum kuruluşlarının toplumun ihtiyaç duyduğu en önemli kurumlardan birisi olduğunu belirten Rektör Kırışık, “Sivil toplum, bizim en güçlü olmamız gereken yanımız ve değerimiz. Sivil toplum kuruluşları olarak insanların gönlüne hitap ediyorsunuz, insanların gönüllerine dokunuyorsunuz ve insanların hizmetlerini en güzel şekilde yapmaya çalışıyorsunuz. İnsanların ihtiyaçlarını doğru ve sağlıklı bir şekilde tespit etmeye çalışıyorsunuz. Milletimizin değerlerini sivil toplum kuruluşlarının yaşattığını görüyoruz. Biz çok kıymetli medeniyetin temsilcileriyiz. Bunu da sivil toplum kuruluşlarımız hayata geçirdiği projelerle gösteriyor. Sizlerle birlikte bu projeleri hayata geçirmek istiyor ve birlikte çalışmak istiyoruz. Sizlerin de bu gayret ve düşünce içerisinde olduğunuzu biliyorum. Toplantıya katılımlarınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçlerde de gönüllerimiz bir olsun, iş birliği yapalım, birlikte çalışalım.” ifadelerini kullandı. STK temsilcileri, Karabük Üniversitesinin desteğiyle gerçekleştirilmesi planlanan projeler için duydukları memnuniyeti dile getirerek, bu tür istişare toplantılarının sık sık yapılmasının önemine dikkat çekti. Temsilciler, özellikle gençlik, çevre, eğitim ve sosyal dayanışma alanlarında iş birliği yapılabileceğine dair önerilerini sundular. Toplantı, karşılıklı görüş alışverişinin ardından hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
İstanbul "Yenidoğan Çetesi" davasının görülmesine devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan ’Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine yedinci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Sümeyye Özdemir savunmasında, "Taburcu olan bebeklerin halen yatışta olarak gösterildiğini fark ettim" dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava yedinci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada tutuksuz sanık Sümeyye Özdemir savunma yaptı. "Taburcu olan bebeklerin halen yatışta olarak gösterildiğini fark ettim” Savunma yapan sanık Özdemir, "23 yaşındayım. İlk olarak Doğa Hastanesi’nde işe başladım. 2023 yılından beri yenidoğan yoğun bakımında tıbbı sekreter olarak görevliydim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Hiçbir şekilde kendim epikriz yazmadım. Epikrizleri doktor bilgisi adı altında yazılırdı. En son Beylikdüzü Medilife Hastanesi’nde çalıştım oradan da ayrıldım. Bir sorun olduğunda doktor Zeki Bey, İlker Bey ve Fırat Sarı’ya iletiyordum. Ben hemşire değilim, tıbbi sekreterim. Gerekli evrakları düzenleyip bilgileri sisteme işliyordum. Ben hastanede olmadığım zaman denetim ekibi gelmişti ve epikrizler boştu. Ben de bu durumu Zeki Bey’e haber verdim. Benim bebeklerle bir temasım yok. Denetim ekiplerinin yanındayken taburcu olan bebeklerin halen yatışta olduğunu fark ettim. Bu durumu yetkililere ilettim ve düzeltilmesini söyledim" ifadelerini kullandı. Duruşma yarına ertelendi Alınan savunmaların ardından duruşma, tutuksuz sanıkların savunmaları ile yarın devam edecek.
Ağrı AİÇÜ ile Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı arasında iş birliği protokolü imzalandı Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ile Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı arasında Denetimli Serbestlik Hizmetleri alanında iş birliği protokolü imzalandı. İmzalanan protokole göre, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlülerin ve eski hükümlülerin kişisel gelişimlerine katkı sağlayarak suç işlemelerinin önüne geçilmesi ve yeniden topluma kazandırılmaları amaçlanıyor. AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut ve Ağrı Cumhuriyet Başsavcısı Adem Çalış tarafından imzalanan protokol kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlü ve eski hükümlülere yönelik, eğitim ve iyileştirme faaliyetleri, çocuklara yönelik faaliyetler, bağımlılıkla mücadeleye yönelik faaliyetler, ortak projeler ve ar-ge faaliyetleri, personele yönelik faaliyetler, sosyal ve kültürel faaliyetler, koruma kurullarına yönelik faaliyetler ve kamu yararına çalışmaya yönelik faaliyet alanlarında iş birliği yürütülecek. Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut yaptığı açıklamada, Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı ile imzalanan protokolün, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlülerin topluma yararlı bir birey olması ve suç oranlarının azalması için büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi. Prof. Dr. Karabulut, toplumsal güven ve huzurun sürdürülebilir bir özellik taşıması için üniversite olarak toplumsal katkı faaliyetlerine her zaman destek olmaya çalıştıklarını belirtti. Prof. Dr. Karabulut, gerçekleştirilen iş birliği dolayısıyla Ağrı Cumhuriyet Başsavcısı Adem Çalış’a teşekkür etti. Ağrı Cumhuriyet Başsavcısı Adem Çalış ise “Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi yükümlülerin ve ailelerinin sosyal hayata katılımlarını destekleyen, sosyal sorumluluk projelerimizin oluşturulmasında bizimle birlikte hareket eden paydaş bir kurumdur. Denetimli serbestlik sistemimizi akademik destek ile güçlendiren, uygulamalarımızın verimli ve bilimsel temelle yürütülmesine imkân veren Sayın Rektörümüze ve üniversitemize teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı. Protokol imza töreninde AİÇÜ Genel Sekreteri Muhammet Nuri Kılıç ile Ağrı Denetimli Serbestlik Müdürü Derya Aydın da hazır bulundu.