EĞİTİM - 23 Eylül 2023 Cumartesi 17:35

Duayen oyuncu Altan Erkekli gençlerle buluşarak tecrübelerini paylaştı

A
A
A
Duayen oyuncu Altan Erkekli gençlerle buluşarak tecrübelerini paylaştı

Bolu’da "Oyunculuk ve Sinema Kampı" programına katılan duayen oyuncu Altan Erkekli, oyunculuk öğrencileriyle bir araya geldi. Yerel yönetimlere çağrıda bulunan Altan Erkekli, kültür merkezlerinin çok gerekli olduğunu ifade ederek "Kültür merkezi lüks değil, bir ihtiyaçtır" dedi.



22-24 Eylül tarihlerinde Bolu’da özel bir yapımcı şirketi tarafından "Oyunculuk ve Sinema Kampı" düzenlendi. Gerçekleştirilen kampta geleceğin oyuncu adayları doğayla iç içe atmosferde eğitim almaya başladı. Teorik ve pratik uygulamaların kolajlanarak aktarıldığı kampta eğlenceli etkinliklerle dersler veriliyor. Kampa katılan ünlü duayen oyuncu Altan Erkekli, oyuncu adaylarına bilgi ve birikimlerini aktararak "Her işin başı sevmek" olduğunu ifade etti.



"Kültür merkezi lüks değil, bir ihtiyaçtır"


Bir nebze olsun bilgi ve birikimini gelecek kuşaklara aktarmanın kendisine mutluluk verdiğini belirten Altan Erkekli, "Bugüne kadar öğrendiklerimi bir nebze olsun benden sonraki kuşaklara aktarabilirsem ne mutlu bana diye düşünerek Bolu’ya geldim. Gençlerin sanat, oyunculuk, tiyatro işene profesyonelce girmelerini çok istiyorum. Gençlerin yeterince sanatlarını aktarabilecekleri mekanların, oluşumların çoğalması gerekiyor. Yerel yönetimlerin park yapmak, suyu kontrol etmek gibi görevleri, zorunlulukları varsa kültür merkezlerini çoğaltmakta gerekmektedir. Kültür merkezi lüks değil, bir ihtiyaçtır. Bu durumu göz önüne alarak gençlerin kendi sanatlarını, benliklerini var edecekleri yerleri yerel yönetimlerden yapmalarını canı gönülden istiyorum. Özel kuruluşların destek vererek, sponsor olarak gençlerimizin sundukları eylemlere sanat eylemlerinin çoğalması adına katkı sağlamalarını, onları heveslendirmelerini istiyorum" diye konuştu.



"Çocuklarımızın kendilerini var edecekleri alanlar olması gerekiyor"


Ailelerin şikayetçi olduğu konulardan birine de değinen Altan Erkekli, "Ailelerin çocukların elinde sürekli telefon olmasından şikayetçi. Çocuklar, bilgisayarın başından kalkmıyor. Neden bunu yapıyorlar? Çünkü kendilerini ifade edecekleri alanlarımız yok. Çocuk parklarından tutun da gençlerin kendilerini var edecekleri kültür merkezleri yok. Kültür merkezlerinin çoğalmasıyla çocukların fiziki yapılarını da koruyacağız. Eğile eğile kamburları çıkıyor. Telefona baka baka göz hastalıkları başlıyor. Onun için sağlam vücutta olan sağlam kafayı geliştirmek adına çocuklarımızın kendilerini var edecekleri alanlar olması gerekiyor" şeklinde konuştu.



"Her yere büyük alışveriş merkezleri yaparsak ileride torunlarımızı götürecek bir yer bulamayacağız"


Şehirlerde yeşil alanların betonlaşmaması için yerel yönetimlere çağrıda bulunan Erkekli, "Her yere büyük alışveriş merkezleri yaparsak ileride torunlarımızı götürecek bir yer bulamayacağız. Lütfen bunları düşünün. Çocukların hoplayacağı, zıplayacağı folklor oynayacakları, basketbol, voleybol, futbol oynayacakları yerler çok önemli. Gençler ülkenin ileride marka değeri olacak bireyler. Bu sebeple gençlerin bu gelişimini ne olur, düşünelim ve elimizden gelen bütün çabayı gösterelim” ifadelerini kullandı.


Programın son gününde ünlü oyuncu İpek Tuzcuoğlu, öğrencilerle bir araya gelecek.



Duayen oyuncu Altan Erkekli gençlerle buluşarak tecrübelerini paylaştı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aracıyla seyir halindeyken görüntülü sohbet eden sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesildi Aksaray’da direksiyon başında telefonuyla görüntülü konuşarak trafikte seyreden ve görenleri hayrete düşüren sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesilirken trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan adli işlem başlatıldı. Olay, 5 Nisan tarihinde Aksaray’ın en işlek caddesi olan Atatürk Bulvarı’nda yaşandı. Atatürk Bulvarı’ndan eski hastane istikametine seyreden 68 ADE 921 plakalı otomobilin sürücüsü, aracın göğüs kısmı ile camı arasına sıkıştırdığı telefonuyla arkadaşıyla görüntülü görüşmeye başladı. Dakikalarca arkadaşıyla konuşan sürücü trafikte kilometrelerce görüntülü konuşarak seyrederken, seyir halindeyken düşen telefonunu 2 eliyle de direksiyonu bırakarak kaldırdı. Trafikte her an kaza yapma riskiyle karşı karşıya olan sürücü zaman zaman da düşmek üzere olan telefonuna eliyle müdahale ederek düzeltip görüşmesine devam etti. Kırmızı ışıkta beklerken kendisini gören diğer araç sürücüleri ve yolcular hayretler içerisinde kalırken, sürücünün bu dikkat dağıtıcı tehlikeli sürüşü cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Atatürk Bulvarı’ndan Şeyhamit Mahallesi istikametine dönüş yapan sürücü görüşmesine devam ederken uzaklaşarak gözden kayboldu. Görüntülerin ardından harekete geçen Aksaray İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri sürücünün kimliğine ulaşarak A.E. isimli sürücüye 3 ayrı trafik ihlali maddesinden toplam 5 bin 327 lira ceza kesilirken, aracın da muayenesiz olduğu belirlendi. Ceza işlemlerinin ardından sürücü hakkında "Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak" suçundan adli işlem başlatıldı.
Kırıkkale Mahkemede yürek yakan soru: "Oğlunun ve torununun başındaki dedeyi neden vurdun?" Kırıkkale’de çıkan arazi kavgasında dede, oğul ve torunun silahla vurularak hayatını kaybettiği olayla ilgili yargılanan 2 sanık kardeş hakim karşısına çıktı. Müşteki avukatın sanığa yönelttiği, "Torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun? Öldürdüğün İbrahim’e neden tekrar ateş ettin" sorusu dikkat çekti. Olay, 6 Ağustos 2024 tarihinde Kırıkkale’nin Sulakyurt ilçesine bağlı Deredüzü köyünde meydana geldi. Araziye yapılacak çeşmenin su hattı kazısı sırasında başlayan tartışma, kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Erhan Çiftçi (46) ve kardeşi Kadir Çiftçi (40) ile karşı taraf arasında çıkan çatışmada, Satılmış (69), oğlu İbrahim (54) ve torunu Satılmış Cesur (17) hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan kardeşler tutuklanırken, enişteleri K.A. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu yargılanan sanıklar Erhan Çiftçi ve Kadir Çiftçi hakkında "fikir ve eylem birliği içerisinde kasten öldürme" ve "çocuğa karşı işlenmesi nedeniyle nitelikli adam öldürme" suçlarından 2 kez müebbet ve 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, tutuksuz yargılanan sanık K.A. hakkında ise "suç delillerini yok etme ve gizleme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık kardeşler ile tutuksuz sanık K.A, müştekiler, taraf avukatları ve maktul yakınları hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık Erhan Çiftçi, "Karşı taraf bize ateş etti. Kendimi korumak için tüfek ve tabancayla karşılık verdim. O gün sağlıklı düşünemedim. Mecburiyetten ateş ettim, yoksa beni öldüreceklerdi" dedi. Mahkeme başkanının, aracında neden silah bulundurduğu sorusuna ise, "Köyde domuzlar için silah taşıyoruz, silahlar hep arabamda olur" cevabını verdi. Müşteki avukatlarından Uğur Yıldırım, sanık Erhan Çiftçi’ye, "Yerden silahı aldığını söyledin, peki torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun, yerde yatan İbrahim Cesur’a neden tekrar ateş ettin?" sorusunu yöneltti. Sanık ise, "Yerden silahı aldım ama dedeyi neden vurduğumla ilgili beyan vermek istemiyorum. İbrahim için yapılan suçlamayı da reddediyorum" şeklinde yanıt verdi. Sanıklardan Kadir Çiftçi ise önceki ifadelerinin aksine olay yerinde olduğunu kabul ederek, "Satılmış bizi tehdit etti, sonra babası ve oğlu ile birlikte geldi. Arabayı siper edip bize ateş açtılar. Karşılıklı çatıştık" diye konuştu. Tutuksuz sanık K.A. ise suçlamaları reddederek beraatını talep etti. Olayın görgü tanıklarından M.T., "Tarlada çalışırken Satılmış Cesur eşekle geldi, ardından beyaz bir araçtan Erhan ve Kadir indi. Erhan tabanca, Kadir tüfekle ateş etti. İbrahim’in yere düştüğünü gördüm. Erhan beni arayıp Kadir’in suçsuz olduğunu, cinayeti kendisinin işlediğini söyleyerek öyle ifade vermemi istedi" dedi. Duruşmada SEGBİS ile bağlanan Erhan Çiftçi’nin oğlu A.Ç. ise, "Babam bana tabancayı gömmemi söyledi, ben de eniştemin bahçesine gömdüm" ifadesini verdi. Mahkeme heyeti, 2 sanığın tutukluluğunun devamına, olay yerinde 15 Mayıs’ta keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 26 Mayıs 2025 tarihine erteledi.