ASAYİŞ - 04 Eylül 2024 Çarşamba 14:03

Bolu tarihinin en büyük yangınının yaraları sarılıyor

A
A
A
Bolu tarihinin en büyük yangınının yaraları sarılıyor

Bolu tarihinin en büyük yangınının yaşandığı Göynük’te zarar gören alanların yeniden ağaçlandırılması için çalışmalara başlandı.


Göynük ilçesine bağlı Bekirfakılar köyü mevkisindeki ormanlık alanda 15 Ağustos’ta öğle saatlerinde çıkan yangın, kısa sürede büyüyerek rüzgarın da etkisiyle geniş bir alana yayıldı. Yangın sebebiyle Yeniköy, Çaylak, Bekirfakılar ve Umurlar köylerinde bulunan 490 kişi tedbir amacıyla tahliye edilerek yakınlarının yanına yerleştirildi. Bolu’daki ekiplerin yangını söndürme çalışmalarına Düzce, Kocaeli ve Sakarya başta olmak üzere çok sayıda destek sevk edildi. Anız kaynaklı olduğu belirtilen yangına ilişkin gözaltına alınan 4 şüpheli 17 Ağustos’ta adliyeye sevk edildi. Şüphelilerden A.K. ve E.K. "taksirle orman yangınına neden olma" suçundan tutuklandı, 2 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yangın ise 72 saatlik çalışmayla 18 Ağustos’ta kontrol altına alındı.



Yaralar sarılıyor


Yanan alanların ağaçlandırılması için çalışmalara başlandı. Toplam 40 kilometre yeni yol ve 48 kilometre büyük onarım programlarının bir an önce tamamlanarak, yanan ormanlık alanda ağaçlandırma çalışmalarına başlanması hedefleniyor. Dedeler ve Alançayı Orman İşletme Şefliklerinde yürütülen yeni yol etüt çalışmalarının büyük ölçüde tamamlandığı, büyük onarım çalışmalarının da devam ettiği ve çalışmaların kurum iş makineleriyle yapıldığı belirtildi.



Bolu tarihinin en büyük yangınının yaraları sarılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Uşak Üniversitesinin kalite sertifikası bir kez daha tescillendi IHAAW105043-EGT/26-11-2024 - Uşak Üniversitesinin kalite sertifikası bir kez daha tescillendi(Fotoğraflı)Ömer AkkoyunUŞAK (İHA) - Uşak Üniversitesi, TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi (KYS) Sertifikasını bu yıl da başarıyla yeniledi. 2020 yılında misyon ve vizyonuna uygun şekilde aldığı Kalite Yönetim Sistemi belgesi, 31 Ekim 2024 tarihinde gerçekleştirilen dış tetkik sonucunda yeniden tescillendi.Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Uşak Üniversitesi’nin kalite standartlarını sürdürülebilir bir şekilde devam ettirdiğini vurguladı. Savaş, “Üniversitemiz, öncü bir kurum olma hedefiyle çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. 2020 yılında kazandığımız TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi belgesini her yıl olduğu gibi bu yıl da dış tetkik sürecini başarıyla tamamlayarak yenilemekten mutluluk duyuyoruz” dedi.Kalite Yönetim Sisteminin Uşak Üniversitesi’nin hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir araç olduğunu belirten Rektör Savaş, “Bu belge, üniversitemizin tüm birimlerinde kaliteli hizmet sunma anlayışını pekiştiriyor. Başta Kalite Koordinatörlüğümüz olmak üzere özverili çalışmalarıyla bu sürece katkı sağlayan tüm Uşak Üniversitesi ailesine teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.Rektör Savaş, Uşak Üniversitesi’nin kalite standartlarına bağlılığını sürdürerek öğrencilerine ve topluma daha iyi hizmet sunmaya devam edeceğini belirtti.(MB-Y)26.11.2024 10:51:36 TSINNNN
Eskişehir ’Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ etkinlikleri başladı Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde, Anadolu Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Merkezi (AKAUM) tarafından ’Kadına Yönelik Şiddet Konulu Açılış Toplantısı’ gerçekleştirildi. Anadolu Üniversitesi Merkezler Birimler Binası’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir, 25 Kasım - 10 Aralık tarihleri arasında ’16 Günlük Aktivizm Kampanyası’ başladığına dikkat çekerek, "Anadolu Üniversitesi’nde 25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı uluslarararsı mücadele ve dayanışma gücüne ilişkin etkinlikleri başlatmak üzere beraberiz. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesi için çalışmaktadır. 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde Mirabal Kardeşler Patria, Minerva ve Maria Teresa diktatörlüğe karşı mücadele verdiler, ağır baskı ve hapis cezasına çarpıtıldılar. 25 Kasım 1960’da Mirabal Kardeşler, Trujillo diktatörlüğü tarafından öldürüldü. Ölümlerinin 1 yıl ardından başlatılan diktatörlük karşıtı hareket diktatörlüğün sona ermesini sağladı. Onların özgürlük ve insan hakları için verdikleri mücadele, dünyada ve Türkiye’de insan hakları savunucuları ve kadın hareketlerinin sembolü haline geldi" dedi. “Dünyada her 3 kadından 1’i şiddetin değişik birimlerine halen maruz kalmaktadır” Taşdemir, sözlerinin devamında,"1999 yılında Birleşmiş Milletler’de 25 Kasım’ın ’Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü’ olarak belirlenmesine karar verdi. Kadına yönelik şiddet, toplum içinde ya da özel hayatta cinsiyete dayalı olarak kadının fiziksel, cinsel ve psikolojik zarar görmesi ve acı çekmesi ile sonuçlanan ya da bu tür sonuçlara yol açabilecek olan tehdit, baskı ve özgürlüğün keyfi olarak engellenmesine karşılık gelmektedir. Dünyada her 3 kadından 1’i şiddetin değişik birimlerine halen maruz kalmaktadır. Kadınlar yaşamın her alanında ve mücadelelilerinde şiddete uğramaktadır. Dünyanın çeşitli bölgelerinde devam eden savaşlarda ve iç çatışmalarda kadınlar ve kız çocukları tecavüze uğrayıp, öldürülmekte ya da insan ticaretinin öznesi haline gelmektedir. Türkiye’de erkek şiddeti 344 kadının hayattan kopartmış, 558 kadını ise yaralanmıştır" ifadelerini kullandı. "Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete hayır" Kadına Yönelik Şiddet Konulu Açılış Toplantısı, AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir’in açılış konuşmasının ardından Tazelenme Üniversitesi temsilcilerinden Şükran Bilge ve Ferhat Taşdelen’in kadına yönelik şiddetin insan haklarına vurulan bir darbe olduğu ve çocukların da aile içindeki şiddetten en çok etkilenen bireylerin olduğuna değinmesiyle devam etti. Merkezler Birimler Binası İdari Sorumlusu Şermin Akaltan ve ekibi ise, ’Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete hayır’ sloganları attı. Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyesi ve Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Üyesi Ayten Bayraktaroğlu’nun Kadına yönelik şiddetin en önemli unsurunun çocukluktan başladığına ve çocuklarda şiddetin aileden başladığına değinmesinin ardından toplantı sona erdi. Toplantıya AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir’in yanı sıra AKAUM Merkez Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Balkaya Çetin başta olmak üzere çok sayıda kişi katıldı.