EKONOMİ - 07 Eylül 2024 Cumartesi 10:51

Sözleşmeli üretimle çiftçilerin yüzü güldü

A
A
A
Sözleşmeli üretimle çiftçilerin yüzü güldü

Bingöl’de ‘Sözleşmeli Üretim’ modeli çerçevesinde silajlık mısır ekimi yapan 252 çiftçi, yaklaşık 160 milyon lira kazanç elde etti.


Bingöl’de Tarım ve Orman İl Müdürlüğü koordinesinde ‘Sözleşmeli Üretim’ modeli, çiftçilere kazanç sağladı. Sözleşmeli üretim modeli hem çiftçiyi hem de çiftçinin ürününü satın alacak olan alıcıyı koruyan bir model olarak belirlendi. Bu model ile sezon başında çiftçinin hangi ürünü yetiştireceği, ne kadar yetiştireceği, kime satacağı ve hangi fiyattan satacağı belirlenerek hem üretimin devamlılığı sağlanmış oluyor hem de çiftçinin ürününü pazarlama endişesi ortadan kalkmış oluyor. Bu modeli uygulayan ve kentte hizmet veren bir entegre tesis, çiftçilerden sözleşmeli üretimi modeli çerçevesinde silajlık mısır alımı yapıyor.


Merkeze bağlı Kültür Mahallesi’ndeki bir tarladaki silajlık mısır hasadına katılan Vali Ahmet Hamdi Usta, çiftçilerden üretim hakkında bilgi aldı. Daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Vali Usta, ‘Sözleşmeli Üretim’ modelini anlattı. Vali Usta, “Sözleşmeli çiftçilik kapsamında üretim yapan bir çiftçimizin tarlasındayız ve hasada başladık. Bu Bingöl çiftçisinin önünü açan bir uygulama. Anlaşmalı modelde iki tarafın da kazandığı bir uygulama. Hem üreticiye hem de alıcıya kazandıran bir model. Nasıl oluyor? Önce ne kadar üreteceğinizi biliyorsunuz, ne üreteceğinizi biliyorsunuz, kime satacağınızı biliyorsunuz bir de ne kadar ücret kazanacağınızı biliyorsunuz. Bu üreticiye garanti sağlayan bir süreç. Dolasıyla bizim ilimizde de süt ve hayvancılık adına faaliyet gösteren bir tesis var. O da bu anlaşmalı süreci geliştiren bir sistem haline geldi” dedi.


12 bin dekar alanda bu modelin uygulandığını belirten Vali Usta, çiftçilerin 160 milyon civarında gelir elde ettiğini belirtti. Vali Usta, “Bingöl’ümüzde 2024 yılında entegre tesis 13 köyümüze 252 üreticimize 12 bin dekar alanda bu anlaşmalı model silajlık mısır üretimi yaptı. 2024 yılı içinde dekar başına 5,5 ton dediğimiz zaman 12 bin dekarda yaklaşık 63 bin tonluk bir alım yapacak. Bu da ne demek bizim çiftçimize 160 milyon civarında bir gelir artışı demek. Çiftçimize doğrudan bir maddi destek demek. Bu kapsamda bizim son yıllarda dekar başına ürettiğimiz 9.2 kat artışla 14 bin tondan 128 bin tona çıktı. Dolayısıyla çiftçimizin önünü açan bir model bu. Yine bizim 29 Ağustosta yeni teşvik ve destek programımız açıklandı. Bu program kapsamında da yine bizim dekar başına silajlık mısır üretiminde 914 lira gibi destek üretimi açıklandı ki bu ciddi bir rakam. Geçen yıl bu rakam 465 civarındaydı dekar başında. Şimdi bu destekle beraber devletimiz çiftçimize gereken önemi veriyor. Bu çiftçimizi teşvik eden bir uygulama olduğunu düşünüyoruz. Zamanla sözleşmeli çiftçilik modeli bütün Bingöl’e yayılacak ve Bingöl’ü kurtaracak bir sektör haline gelecek diye düşünüyorum” diye konuştu.


Söz konusu modelin üretimi arttırdığını belirten çiftçilerden Nevzat Karasu, “Biz daha önce Bingöl’de buğday ekiyorduk, yoncaydı, arpaydı, karpuzdu ekiyorduk ama biz satacak Pazar bulamıyorduk. Sağ olsunlar bu sözleşmeli tarım modeli bize iyi geldi. Mısır ekiyoruz ve 3-4 ay sonra gelip mısırı da biçiyorlar. Teşvik de veriyorlar. Bu alana çiftçiler olarak bayağı bir yönelme var. Bu konuda memnumuz inşallah daha iyi olur ileride” şeklinde konuştu.


Silajlık mısır hasadında Vali Usta’ya Tarım ve Orman İl Müdürü Burhan Bahadır da eşlik etti.



Sözleşmeli üretimle çiftçilerin yüzü güldü

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Çocuk parkında dehşet saçtılar: 2 çocuk pompalı tüfekten çıkan saçmalar ile yaralandı Antalya’da husumetli olduğu kişiye bir grubun çocuk parkında silahlı saldırısı sonucu, pompalı tüfekten çıkan saçmalar oyun oynayan 6 ve 12 yaşındaki çocuğa isabet etti. Yaralanan çocuklar hastanede tedavi altına alındı. Olay saat 16.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Yenigün mahallesi 1070 sokak üzerinde bulunan bir çocuk parkında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yeğenlerini oyun oynamaları için sokak üzerinde bulunan parka getiren Yiğit A. (18) bankta otururken bir süredir ailevi nedenlerden dolayı husumetli olduğu eşinin ailesi tarafından pompalı tüfek ve tabanca ile kurşun yağmuruna tutuldu. İsimleri öğrenilemeyen şahıslar geldikleri araç ile olay yerinden hızla uzaklaşırken, park içerisinde oyun oynayan Ecrin A. (6) ve Berat A. (12) saçmaların hedefi oldu. Oyun oynayan iki kardeş yaralandı Pompalı tüfekten çıkan saçlar ile hafif yaralanan iki kardeş çevredeki vatandaşların olayı 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmeleri üzerine olay yerine gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı. İhbarla olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ve Olay Yeri İnceleme ekipleri çocuk parkında inceleme yaparken çevredeki güvenlik kameraları incelemeye alındı. Polis ekiplerinin şüpheli ya da şüphelileri yakalamak için çalışmaları sürüyor. “Annesi feryat figan ağlıyordu” Olayın yaşandığı parkın karşısında ikamet eden ve evde otururken silah seslerini duyduğunu belirten Mustafa Şengül isimli vatandaş “İlk başka 2-3 el pompalı tüfekle silah sesi geldi. Ardından parkta oturan karşı taraf 3-4 el silahla ateş etti. Olayda bir tane kız çocuğu vurulmuş, çocuğu direk hastaneye götürdüler. Annesi feryat figan ağlıyordu. Diğer taraf bir tane Peugeot marka araç ile kaçmışlar” dedi.
Düzce Düzce Üniversitesi öğrencileri eşsiz bir deneyim yaşadı Düzce Üniversitesi Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, "Lezzet Yolculuğu: Baklava ve Çikolatanın Sanatı" başlıklı etkinlikte, alanında uzman şeflerin bilgi ve deneyimlerinden faydalanma fırsatı buldu. Etkinlik, Öğretim Görevlisi Atıf Akkil’in dersi kapsamında düzenlendi ve yoğun ilgi gördü. Etkinliğe; Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Kütük, YüksekokulYönetimi ile Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileri katıldı. Etkinliğin ilk bölümünde, Şef Mahmut Okutucu, baklava ve çikolatanın tarihine ışık tuttu. Yiyeceklerin geçmişten günümüze uzanan hikayelerini paylaşan Okutucu, bu lezzetlerin kültürler üzerindeki etkisini ve nasıl birer sanat formuna dönüştüklerini anlattı. Ardından Şef Paşa Eroğlu, geleneksel Türk tatlısı midye baklava ve klasik cevizli baklavanın yapımını uygulamalı olarak gösterdi. Eroğlu, baklava hamurunun açılmasından, şerbetin hazırlanmasına kadar tüm aşamaları detaylı şekilde anlatarak öğrencilerin sorularını yanıtladı. Etkinliğin son bölümünde ise Şef Sami Turan ve Şef Ahmet Kalay tarafından gerçekleştirilen workshopta, katılımcılar "Dubai çikolatası" ve "Beyoğlu çikolatası" yapımını uygulamalı olarak öğrendi. Şeflerin teknik detaylar ve püf noktalarını paylaştığı bu bölüm, öğrencilere interaktif bir deneyim sundu. Ders kapsamında gerçekleştirilen bu etkinlik, Düzce Üniversitesi öğrencilerine yalnızca teorik bilgi değil, pratik deneyim kazandırarak kariyer yolculuklarında önemli bir adım atmalarını sağladı. Öğrenciler, etkinlik sonunda şeflerle hatıra fotoğrafı çektirdiler.
Muğla Özel bireyler için ‘Yan yanayız’ projesi Muğla Valiliği himayesinde, özel çocukların eğitim kültürünü oluşturmak amacıyla Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen ‘Yan Yanayız’ projesi kapsamında ‘Kapsayıcılık / Kaynaştırma/Bütünleştirme’ semineri gerçekleştirildi. Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık’ın eşi Sevim Akbıyık’ın koordinatörlüğünü yaptığı projenin ilk eğitim semineri, Muğla Halk Eğitim Merkezi toplantı salonunda gerçekleşti. Eğitim seminerine, Sevim Akbıyık’in yanı sıra öğretmenler katıldı. Seminerde ‘Yan Yanayız’ Proje Yürütücüsü Belgin Sevgi İçyüz, proje hakkında katılımcılara bilgi verdi. ‘Yan Yanayız’ projesinin öğretmenler, veliler, idareciler ve öğrenciler arasında engellilik ve özel çocuk kavramlarına yönelik algı ve tutumları dönüştürmeyi, özel ihtiyaç kavramını daha yaygın ve kabul edilebilir hâle getirmeyi, farklılıklara saygı kültürünü geliştirmeyi, bağımlılık ile etkin mücadele ederek okullarda akran zorbalığını önlemeyi ve kapsayıcı eğitim ilkelerinin yaygınlaştırılmasını amaçladığı açıklandı. Seminere konuşmacı olarak katılan Dr. Rıfat İçyüz, Dr. Hatice Akçakaya, Dr. Ali Yiğit Kocabıçak ve Dr. Halil Öztürk, kapsayıcı eğitime erişim, işitme kayıplı, dil ve konuşma güçlüğü yaşayan çocukların öğretmenleri neler yapabilir, öğretmenler için pratik uygulama rehberi, özel çocuklar için spor, kapsayıcı eğitim iş birliği konular hakkında öğretmenlere bilgi verdi. Ayrıca, okullarda da özel ihtiyaç kavramını daha yaygın ve kabul edilebilir hale getirmeyi, okullarda akran zorbalığını önlemeye yönelik konulara da dikkat çekildi.