GENEL - 15 Kasım 2019 Cuma 09:39

Çin’de en iyi proje seçilen Yukarı Kaleköy Barajı’nın ödülü verildi

A
A
A
Çin’de en iyi proje seçilen Yukarı Kaleköy Barajı’nın ödülü verildi

Çin’de düzenlenen kongrede 2019 yılı baraj inşaatlarına yön veren ve ilham kaynağı olan projeler yarışmasında en iyi proje seçilen Bingöl’deki Yukarı Kaleköy Barajı’nın ödülü verildi.

Çin’de düzenlenen kongrede 2019 yılı baraj inşaatlarına yön veren ve ilham kaynağı olan projeler yarışmasında en iyi proje seçilen Bingöl’deki Yukarı Kaleköy Barajı’nın ödülü verildi.


Bingöl’in Solhan ilçesinde Murat Nehri üzerinde kurulan ve 2018 yılında işletmeye alınan Yukarı Kaleköy Barajı ve HES projesi, Çin’de düzenlenen silindirle sıkıştırılmış barajlar kongresinde 2019 yılı baraj inşaatlarına yön veren ve ilham kaynağı olan projeler yarışmasında en iyi proje seçilerek birinci oldu. Çin de düzenlenen Uluslararası Büyük Barajlar Komitesi (ICOLD) ve İspanya Büyük Barajlara Komitesi (SPANCOLD) tarafından düzenlenen ‘’Uluslararası 8. Silindirle Sıkıştırılmış Barajlar Kongresinde ’En iyi Proje Ödülünü’ Yukarı Kaleköy Barajı aldı. Çin’de düzenlenen ödül töreninde "En iyi Proje" birincilik ödülünü Tarım ve Orman Bakanlığı DSİ Genel Müdürlüğü Barajlar ve HES Dairesi Başkanı Dinçer Aydoğan’a takdim edildi.Ayrıca düzenlenen ödül töreninde Aydoğan. katılımcılara Türkiye’de DSİ tarafından yapılan geçmişten günümüze baraj projeleri ve tecrübeleri konusunda sunum gerçekleştirerek, düzenlenen oturumda bilgilendirme yaptı.


Yukarı Kaleköy Barajı ve HES, ortalama 1.504.710.000 kilovat saat elektrik üretimi ile 454 bin 595 kişinin günlük hayatında ihtiyaç duyduğu elektrik ihtiyacını karşılıyor. Öte yandan Yukarı Kaleköy Barajı ve HES’in ortalama 1.504.710.000 kilovat saat elektrik üretimi ile 454 bin 595 kişinin günlük hayatında ihtiyaç duyduğu konut, sanayi, metro ulaşımı, resmi daire, çevre aydınlatması gibi tüm elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabilme imkanına sahip olduğu kaydedildi. Sadece konut elektrik tüketimi dikkate alındığında ise 477 bin 686 konutun elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabilecek enerji üretimi yapan barajın, Murat Nehri’nde projelendirilen en büyük elektrik üretim kapasitesine sahip santral olduğu da ifade edildi.


Yukarı Kaleköy ve HES projesi, Bingöl’in Solhan ilçesinde Murat Nehri üzerinde kuruldu ve 2018 yılında işletmeye alındığı da anımsatıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ 24 aylık bebekten 1.5 santimlik taş alındı: Süper mini PNL ile büyük başarı Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nde, Bingöl’den gelen 2 yaşındaki hasta, kapalı yöntemle gerçekleştirilen başarılı bir böbrek taşı ameliyatıyla sağlığına kavuştu. Üroloji Kliniği eğitim sorumlusu Doç. Dr. Kadir Yıldırım, özel teknik ve cihazlarla gerçekleştirilen operasyonun başarıyla sonuçlandığını belirtti. Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi, başarılı sağlık hizmetlerine bir yenisini daha ekledi. Türkiye genelinden hastaların başvurduğu hastanenin Üroloji Kliniği, bu kez Bingöl’den gelen iki yaşındaki bir hastayı sağlığına kavuşturdu. Karın ağrısı şikayetiyle hastaneye getirilen 24 aylık Zeynep Neva B.’nin böbreğinde 1.5 santimetrelik taş tespit edildi. Yapılan tetkiklerin ardından, başarılı bir şekilde kapalı böbrek taşı ameliyatı olan küçük Zeynep, tedavi sürecinin sonunda taburcu edildi. Hastanın yaşı nedeniyle oldukça özel bir operasyon gerçekleştirildiğini belirten Üroloji Kliniği eğitim sorumlusu Doç. Dr. Kadir Yıldırım, "24 aylık bebeğimiz Zeynep’in kapalı böbrek taşı ameliyatını başarıyla gerçekleştirdik. Yavrumuzun böbreğinde 1.5 santimlik bir taş vardı. Süper mini ya da ultra mini PNL diye adlandırdığımız özel aletler kullandık. Bebeğimizin durumu şu an gayet iyi" dedi. Zeynep’in babası Bedri B. ise "Kızımızın sürekli karın ağrısı vardı. Yapılan ultrason sonrası böbreğinde taş olduğu ortaya çıktı. Araştırmalarımız sonucu bu ameliyatın Fethi Sekin Şehir Hastanesinde başarıyla yapıldığını öğrendik. Kadir hocamız ve ekibiyle görüştük. Çok başarılı bir operasyon gerçekleştirdiler. Kızımız şimdi çok iyi. Çocuğumuz sağlığına kavuştu. Allah hepsinden razı olsun" diye konuştu. Başarılı operasyonun ardından açıklama yapan Hastane Başhekimi Doç. Dr. Şüheda Kaya, "Üroloji Kliniğimizi ve Kadir Hocamızı tebrik ediyorum. Artan hizmet kapasitemizle birlikte, sadece Elazığ’dan değil, bölge illerimizden ve Türkiye’nin dört bir yanından hastalar hastanemizi tercih ediyor. Özveriyle çalışan tüm sağlık personelimize teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Adana Prof. Dr. Alptekin: "Sıtma eradike edildi diye mücadeleyi bırakmak büyük bir hata olur" Sivrisineklerin sıtmanın yanı sıra birçok virüs ve parazite taşıyıcılık yaptığına dikkat çeken Prof. Dr. Davut Alptekin, "Sıtma eradike edildi diye mücadeleyi bırakmak büyük bir hata olur" dedi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Davut Alptekin, 25 Nisan Dünya Sıtma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, dünya genelinde sıtma vakalarının azalsa da ciddi boyutlarda sürdüğünü, sivrisineklerle etkin mücadelenin sadece sıtma değil, yeni ortaya çıkan tehlikeli viral hastalıklar açısından da hayati olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Alptekin, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Kasım 2024 itibarıyla 44 ülkeyi sıtmadan arınmış olarak sertifikalandırdığını, hala 83 ülkede görüldüğünü, ancak 25’inde yıllık vaka sayısının 10’un altına düştüğünü belirtti. Türkiye’nin sıtma ile mücadelesinde Adana’nın özel bir yere sahip olduğuna değinen Prof. Dr. Alptekin, "Atatürk, 1925 yılında Adana’yı ziyaretinde sıtma vakalarının çokluğunu görerek müdahale talimatı vermiştir. Bu kapsamda 1928’de Adana’da Sıtma Enstitüsü kurulmuştur. Bu enstitü, DSÖ’nün desteğiyle hem eğitim hem de sahada mücadele açısından çok önemli bir merkez olmuştur" dedi. Türkiye’de yerli sıtma vakası 2014’ten bu yana yok Ülkemizde en son yerli sıtma vakalarının 2010-2013 yıllarında Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin’de görüldüğünü hatırlatan Alptekin, "Bu vakalar nüks olarak kayda geçti ve 2014 yılından itibaren yerli vaka bildirilmedi" şeklinde konuştu. Adana örneği üzerinden konuşan Alptekin, Sepici Mahallesi’nde 1990’lara kadar günlük sıtma vakaları görüldüğünü, baraj çevresindeki sazlık alanların ıslah edilmesiyle Anofel türü sivrisineklerin üreme alanlarının ortadan kaldırıldığını ve vakaların tamamen sona erdiğini aktardı. Özellikle Batı Nil Virüsü (BNV) ve Dang hummasının Avrupa’da yaygınlaştığına vurgu yapan Prof. Dr. Alptekin, "Türkiye’de de BNV’nin tespit edilmiş durumda; Dang humması ise henüz resmi kayıtlarda yok. Ancak bu hastalıkların vektörleri olan Aedes aegypti ve Aedes albopictus türleri artık Türkiye’de de gözlemleniyor. Sıtma eradike edildi diye mücadeleyi bırakmak büyük bir hata olur. İnsektisitlerin etkinliğinin bilimsel olarak test edilmesi, yalnızca sivrisineklerle değil, tatarcık, ev sineği ve kene gibi diğer vektörlerle de etkin mücadele yapılması gerekiyor" diye konuştu. Sivrisineklerin sıtmanın yanı sıra birçok virüs ve parazite taşıyıcılık yaptığına da değinen Alptekin, bu küçük canlıların halk sağlığı üzerindeki etkisinin asla küçümsenmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Bayburt Yücel: "Halkın parasıyla yapılan şelalenin halka hizmet olarak dönüştürülmesini bekliyoruz" Bayburt-Erzurum kara yolu üzerinde bulunan, 13 yıl önce yapımına başlanan ve bir türlü tamamlanamayan Baykent Şelalesi, Bayburt halkı tarafından tepki çekerken, bir eleştiri de CHP Bayburt İl Başkanı Haktan Yücel’den geldi. Yücel, söz konusu şelalenin bir öncesi tamamlanması için yetkililere çağrıda bulundu. Vatandaşlar tarafından akmayan şelale, susuz şelale olarak tanımlanan, Bayburt Belediyesi tarafından başlatılan ve yapımı Bağcılar Belediyesi’nin katkılarıyla gerçekleştirilecek olan Baykent Şelalesi’nın temel atma töreni 2012 yılında gerçekleştirilmişti. Dönemin Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, şelalenin temel atma töreninde, Bayburt’un güzellik potansiyelinin oldukça fazla olduğunu ve kendilerinin de bu güzelliği artırmayı hedeflediklerini söylemiş, şelale yapımında katkıları bulunan dönemin bazı belediye başkanlarına şükranlarını sunmuştu. Susuz şelalenin kamu kaynaklarının kullanılarak yapıldığını, aradan geçen 13 yıla rağmen tamamlanamadığını ve hiçbir estetik güzelliğinin olmadığını ifade eden CHP Bayburt İl Başkanı Haktan Yücel, şelale yanında açıklamalarda bulundu. Milyonlarca lira paranın harcanarak yapımı tamamlanmayan şelale için, "beton yığınları" benzetmesi yapan Yücel, yetkilileri göreve davet ederek, şunları söyledi: "Kamu kaynaklarının kullanılarak yapıldığı susuz şelalenin bulunduğu alandayız. Yapıldığı günden beri herhangi bir akreditasyon yapılmayan, görsel güzelliği bulunmayan ve herkesin kınadığı bölgedeyiz. Milyonlarca liralık yatırımların yapıldığı, kamu kaynaklarının kullanılarak halkın parasının harcandığı bu beton yığınlarının arasındayız. Görüldüğü üzere her yer atıl durumda. Yapıldığı günden itibaren hiçbir şekilde halkımıza hizmet etmeyen bu bölgeyi mimarlarımızın, mühendislerimizin, valiliğimizin ve belediyemizin ilgisine sunuyorum. Burada ciddi bir yatırım var, halkın parasıyla yapılan şelalenin halka hizmet olarak dönüştürülmesini bekliyoruz."