ÇEVRE - 31 Aralık 2023 Pazar 09:47

Sel ve kuraklığa akademisyenler çözüm arayacak

A
A
A
Sel ve kuraklığa akademisyenler çözüm arayacak

Bartın Üniversitesinin (BARÜ) sel ve kuraklık risklerinin azaltılmasını hedeflediği proje kapsamında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile protokol imzalandı.


Bartın Üniversitesinin (BARÜ) Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen Avrupa Birliği (AB) IPA II Çerçeve Anlaşması kapsamında hazırladığı projede çalışmalar başlıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen “Türkiye’de İklim Değişikliği Uyum Eyleminin Güçlendirilmesi Projesi” ile son yıllarda etkisini giderek daha fazla hissettiğimiz iklim değişikliği etkilerinin en aza indirilmesi hedefleniyor.


Kritik proje kapsamında imzalar atıldı


Alanında yetkin akademisyenlerin görev alacağı proje çerçevesinde BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Avrupa Birliği ve Dış İşleri Bakanlığı Genel Müdürü Hüseyin Bayraktar tarafından protokol imzalandı. Protokolle birlikte Bartın Valiliği İl Özel İdaresi ile Bartın Belediyesinin proje ortağı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile Su Yönetimi Genel Müdürlüğünün ise destek veren kurumlar olarak yer aldığı projede Bartın İli ve Bartın Çayı Havzasının su döngüsündeki ani değişimlere olan uyumu güçlendirilecek.


Projenin tanıtım toplantısı 11 Ocak 2024’te yapılacak


Proje, iklim değişikliğine bağlı olarak sel ve su kıtlığı problemlerini aynı anda yaşayan Bartın’ın son iki yılda üst üste afet bölgesi ilan edilmesiyle BARÜ’de başlatılan seferberliğin devamı olarak çalışmalara katkı sağlayacak. Ayrıca iklim değişikliğine karşı dayanıklılık artırılacak ve Bartın Çayı Havzası su kaynaklarıyla ekosistemi korunacak. BARÜ’nün iç ve dış paydaşlarıyla iş birliği içerisinde titizlikle yürüteceği projenin tanıtımı 11 Ocak 2024 tarihinde Kutlubey Yerleşkesinde yapılacak. Toplantının ardından projeyle ilgili planlamalar paylaşılacak ve ilk çalışmalar başlayacak.


Proje 484 bin 832 Euro bütçeye sahip olacak


Artan nüfus ve havzanın su kaynaklarının önemli ölçüde azalması nedeniyle Bartın’ın gelecekteki su kıtlığıyla mücadelesine güç kazandıracak çalışmalar yapılacak. Ayrıca Bartın Çayı Havzasında akıllı sistemler kurulacak ve ani yağışlarla yaşanabilecek olumsuzluklar öncesi bölge halkı geliştirilen erken uyarı sistemleri aracılığıyla uyarılacak. Haritalama, yağmur suyu hasadı, yeşil çatı çözümleri gibi uygulamaların hayata geçirileceği proje 484 bin 832 Euro bütçeye sahip olacak ve 18 ay sürecek.


“Önemli bir projeyi daha hayata geçirecek olmanın gururunu yaşıyoruz”


BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, iklim değişikliğiyle mücadelede bilim ve teknoloji temelli çalışmaların önemine değinerek “Sel ve su kıtlığıyla mücadelede örnek olacak uygulamaları geliştirerek yarınlarımıza aktarmayı hedeflediğimiz önemli bir projeye başlıyoruz. Bilimsel yetkinliğimizi paydaşlarımızın tecrübeleriyle birleştiriyor, ülkemizin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamındaki hedeflerine değer katıyoruz. Bu düşüncelerle uluslararası alanda başarıyla sürdürdüğümüz iklim değişikliğine uyum politikaları sürecindeki değerli destekleri için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Mehmet Özhaseki’ye, sürdürülebilir bir gelecek hedefiyle bizleri yüreklendiren Tarım ve Orman Bakanımız İbrahim Yumaklı’ya, üniversitemizi yakından takip ederek bizleri motive eden Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mehmet Fatih Kacır’a ve bizlere olan güvenini dile getirerek her zaman yanımızda olan Adalet Bakanımız Yılmaz Tunç’a şükranlarımı sunuyorum. Geleceğe olan yürüyüşümüzdeki destekleri için YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar ile YÖK üyelerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca projenin hazırlanması ve hayata geçilmesi sürecindeki nazik ilgileri için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından Genel Müdürümüz Hüseyin Bayraktar’a, Daire başkanlarımız İsmail Raci Bayer ile Ali Erhan Yılmaz’a da teşekkür ediyorum” dedi.


“İş birliği içerisinde kararlı adımlar atıyoruz”


Elde edilen kazanımları geleceğe aktarma konusunda kurulan birlikteliğin önemine değinen Rektör Uzun, “İş birliği ve güç birliği yaptığımız çalışmalarımızda kazanımlarımızı yarınlara aktarmak en temel önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu noktada şehrimizdeki kurum/kuruluşların birlikte ve uyum içerisinde hareket etmesiyle çalışmalarımıza yön veriyoruz. Kurulan iletişim ile oluşturulan ekosistem dolayısıyla başta Bartın Valimiz Dr. Nurtaç Arslan olmak üzere Milletvekilimiz Yusuf Ziya Aldatmaz’a, Belediye Başkanımız Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu’na, İl Özel İdaresi Genel Sekreterimiz Uğur Karakaya ile ilimizin değerli yöneticilerine, paydaşlarımıza ve sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.


BARÜ’nün “Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları” ihtisaslaşma alanını da kapsayan projede üniversiteden Prof. Dr. Ayhan Ateşoğlu, Dr. Öğr. Üyesi Aylin Alişan Yetkin, Dr. Öğr. Üyesi Bayram Dündar, Dr. Öğr. Üyesi Ercan Gemici, Doç. Dr. Ersin Alaybeyoğlu, Dr. Öğr. Üyesi Evrim Güler, Dr. Öğr. Üyesi Harun Yetkin ve Doç. Dr. Mustafa Artar farklı disiplinlerde görevler yürütecek.



Sel ve kuraklığa akademisyenler çözüm arayacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ’Ukraynalı Kadın Ressamların Gözünden Alanya’ sergisi açıldı Ukrayna’nın farklı şehirlerinden bir grup kadın ressam tarafından hazırlanan “Ukraynalı Kadın Ressamların Gözünden Alanya” sergisi, Kızılkule yanındaki tarihi sarnıçta açıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ile Alanya Belediyesi ve Alanya Müze Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen sergide, Alanya’nın doğal güzelliklerinin yorumlandığı eserler yer alıyor. 11 sanatçının yağlı boya, sulu boya, akrilik, pastel ve tempera teknikleri kullanılarak hazırladıkları çalışmaların bulunduğu sergi, ilk günden büyük ilgi gördü. 25 Kasım’a kadar açık kalacak Türkiye’nin Kiev Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği aracılığı ile Ukrayna’nın farklı şehirlerinden gelerek bir süre Alanya’da kalan sanatçılar, önce Alanya’nın doğal güzelliklerini ve sosyal hayatını gözlemleyip, bu gözlemlerini tuvale yansıttı. İlk sergileri 24 Nisan’da Kızılkule’de düzenlenen sanatçıların ikinci sergileri ise yeni eserleriyle birlikte tarihi sarnıçta açıldı. 25 Kasım’a kadar açık kalacak sergi, ücretsiz ziyaret edilebilecek. Öte yandan serginin Alanya’dan sonra Kiev Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği aracılığı ile Ukrayna’nın başkenti Kiev’de de tekrarlanması planlanıyor. Serginin Ukrayna’da Alanya’nın tanıtımına önemli katkı sağlaması bekleniyor. Serginin açılışına Kaymakam Fatih Ürkmezer, Alanya Belediye Başkan Vekili Engin Alataş, Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak, Belediye Meclis Üyeleri, Müze Müdürü Seher Türkmen, Belediye Yabancılar Meclisi Başkanı Abdullah Karaoğlu, Belediye Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Nimet Hacıkura ile sanatseverler katıldı.
Düzce Dr. Tunca “Antibiyotik kullanımında toplum bilinci artırılmalı” DÜZCE(İHA) – Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Bekir Tunca, antibiyotik kullanımı ile ilgili olarak “Antibiyotiklerin yalnızca bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkinliği mevcuttur. Antibiyotiklerin her enfeksiyona faydası olduğunu düşünerek, gereksiz antibiyotik kullanımı birçok sorunu da beraberinde getirmektedir” dedi. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Bekir Tunca, Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü’ne özel açıklamalarda bulundu. Dr. Bekir Tunca, antibiyotiklerin yanlış kullanımı, bakterilerin bu ilaçlara karşı direnç geliştirmelerine neden olduğunu belirterek “Bu durum, antibiyotik direnci olarak adlandırılır ve giderek daha yaygın hale gelmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de antibiyotik direnci sorun olmaya devam etmektedir. Antibiyotiklerin reçetesiz satılmasının engellenmesi, gereksiz antibiyotik kullanımın önüne kısmen geçebilmiş olsa da hala yeterli farkındalık mevcut değildir. Antibiyotik kullanımı konusunda toplum bilincinin artırılması gerekmektedir” dedi. “Antibiyotiklerin her enfeksiyona faydası olmaz” Günümüzde gereksiz ve yanlış antibiyotik kullanımının oldukça yaygın bir sorun haline geldiğini vurgulayan Öğretim Üyesi Tunca, “Bu durum, hem bireysel sağlık açısından hem de halk sağlığı açısından ciddi riskler barındırmaktadır. Antibiyotiklerin yalnızca bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkinliği mevcuttur. Antibiyotiklerin her enfeksiyona faydası olduğunu düşünerek, gereksiz antibiyotik kullanımı birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Tanıda gecikmeye bağlı hastalık progresyonu veya antibiyotik yan etkisine bağlı olarak sağlık problemleri ortaya çıkabilmektedir. Gereksiz antibiyotik kullanımına bağlı gelişen antibiyotik direnci, bakteriyel enfeksiyonların tedavisini zorlaştırmakta ve tedavi maliyetlerini artırmaktadır. Ülkemizde viral üst solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotik kullanılması veya hekimden antibiyotik reçetesi talep edilmesi sık yapılan yanlışlardır. Gereksiz antibiyotik kullanımın azaltılmasına yönelik en önemli adım eğitim ve farkındalığın artırılmasını sağlamaktır. Farkındalığın artırılmasına yönelik bilgilendirmeler için basın-yayın ve Sosyal medya gibi iletişim araçlarının daha etkin ve daha sık kullanılması faydalı olacaktır” ifadelerini kullandı. “Antibiyotik tedavisi hekim önerisi ve kontrolünde kullanılmalı” Antibiyotiklerin hekim kararı ve reçetesi ile kullanılması gerektiğinin altını çizen Bekir Tunca, “Antibiyotik tedavisi sırasında da hekim kontrolü gerekebilmekte ve bu kontroller hastalığın seyri için önemlidir. Hekim kontrolünde antibiyotik kullanmak sağlık sorunları ortaya çıkmadan engellemenin en iyi yoludur. Antibiyotik direncini engellemenin yolu, doğru tanı, doğru antibiyotik, doğru doz ve süre ile mümkündür. Bunu sağlamanın yolu, antibiyotik tedavisini hekim önerisi ve kontrolünde kullanmaktan geçmektedir. Bunun dışına çıkıldığında karşımıza yetersiz tedavi ve antibiyotik direnci ortaya çıkmaktadır” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.