ASAYİŞ - 04 Haziran 2024 Salı 16:27

ATM’de mahsur kalan yavru kedi hayvanseverleri korkuttu

A
A
A
ATM’de mahsur kalan yavru kedi hayvanseverleri korkuttu

Bartın’da bir banka ATM’si içerisinde mahsur kalan yavru kedi için hayvanseverler, seferber oldu. Aşırı sıcaklar ve miyavlama sesinin kesilmesi nedeniyle yavru kedinin telef olduğunu düşünülürken, ATM kapısının açılması ile korku sevince dönüştü.


Bartın’ın Yalı bölgesinde bulunan bir bankaya ait ATM’nin içerisinden gelen miyavlama sesi üzerine hayvanseverler hareke geçti. Polis, AFAD ve banka yetkililerini arayarak yardım isteyen vatandaşlar, bir süre sonra yavrunun sesinin kesilmesi üzerine korkulu anlar yaşadı. ATM içerisinde mahsur kalan kedinin yaşayıp yaşamadığını anlamaya çalışan vatandaşlar, içeriden ses gelmeyince etkili olan aşırı sıcaklar nedeniyle hayvanın telef olduğunu düşündü. Anne kedi ise bitkin haline rağmen saatlerce beklediği ATM’nin önünden hiç ayrılmadı. ATM’nin arka tarafında giden anne kedi adeta yavrusunun kurtarılması için vatandaşlardan yardım istedi. Dışarıda bulunan diğer yavru kedinin ise ATM’nin miyavlama sesinin geldiği kısımda saatlerce beklemesi dikkat çekti.


Yavruyu bir an önce dışarı çıkarmak için çaba gösteren hayvanseverler, sosyal medya üzerinden yaptıkları yayınlarla da yetkililerden yardım istedi.


Korku sevince dönüştü


Banka güvenlik görevlilerin gelmesi ile ATM’nin kapısı açıldı. Yavru kedinin telef olduğunu düşünen hayvanseverlerin yaşadığı korku, yavrunun sağ bir şekilde içeride beklediğini görünce sevince dönüştü. Hemen yavruyu kucağına alarak dışarı çıkaran bir kişi sevinç göz yaşı dökerken, bir başka vatandaş ise yavru kediyi alarak, ATM önünde bekleyen annesi ve kardeşi ile buluşturdu.


Önce yavru kediyi annesini emzirmesi için çaba gösteren ve bu girişimde başarısız olan vatandaşlar, bu kez ise kedi maması ile yavruyu doyurmaya çalıştı. Acıktığı görülen kedi ise kavuştuğu annesinin emzirmesine izin vermemesi nedeniyle hemen yere dökülen mamaları yiyerek, kendine gelmeye çalıştı.


Yavru kedinin dün para sevkıyatının yapıldığı anlarda açılan kapıdan içeri girdiği tahmin edilirken, bir hayvansever, yavru kedi, kardeşi ve annesini de alarak bölgeden uzaklaştı.



ATM’de mahsur kalan yavru kedi hayvanseverleri korkuttu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Elazığ’da 5. Kitap Fuarı kapılarını ziyaretçilere açtı Elazığ Belediyesinin bu yıl 5’incisini düzenlediği kitap fuarı açılışı, yoğun katılımla gerçekleştirildi. Elazığ Belediyesi tarafından düzenlenen 5. Kitap Fuarı, Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezinde düzenlenen açılış programıyla kapılarını okuyuculara açtı. Fuarda, 70’i ulusal yayın evi olmak üzere çok sayıda stant kuruldu. Birçok yazarın da 9 gün boyunca imza günü düzenleyeceği Kitap Fuarına ilk günden ziyaretçiler akın etti. Fuar açılış törenine, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş, Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları ve birçok protokol üyesi ve vatandaşlar katıldı. Açılışta konuşan Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, ’’Elazığ Belediyesi olarak 5’incisini gerçekleştirmiş olduğumuz kitap fuarımızın açılışını bugün coşkulu bir şekilde gerçekleştirdik. Elazığ’ımızın göz bebeği olan bu mekanda Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezi’mizin bir tarafında Elazığ’ın gelecek tasavvuru adı altında ulusal bir kongre düzenliyoruz. Yaklaşık 290 bildirinin olduğu bir çok bilim adamının kongreye katkı sağladığı kongreni açılışını gerçekleştirdik. Yine fuar ve kongre merkezinin bir tarafında da hemşehrilerimizin uzun yıllardır her yıl hasretle beklemiş olduğu kitap fuarının açılışını gerçekleştirdik” dedi.
Gaziantep İstasyon Gaziantep’in açılışı yapıldı Gaziantep’in sürdürülebilir kalkınmasını desteklemek, dijital dönüşüm süreçlerine liderlik etmek ve güçlü bir girişimcilik ekosistemi oluşturmak amacıyla hayata geçirilen İstasyon Gaziantep’in açılışı kurdele kesimiyle yapıldı. Gaziantep Ticaret Odası, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Habitat Derneği iş birliğiyle kurulan ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemeyi, dijital dönüşüm süreçlerine liderlik etmeyi ve güçlü bir girişimcilik ekosistemi oluşturmayı amaçlayan İstasyon Gaziantep’in açılışı törenle yapıldı. Törene Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım, milletvekilleri, iş insanları, kent protokolü ve vatandaşlar katıldı. "Gençlerimizin geleceğe umutla bakmasını sağlayacak değerli bir merkezin açılışını yapıyoruz" Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım, "Bugün burada gençlerimizin geleceği umutla bakmasını sağlayacak şehrimizin yenilik potansiyelini açığa çıkaracak çok değerli bir merkezin açılışını yapıyoruz. İstasyon Gaziantep şehrimizin dijital dönüşümünde öncü rol üstlenmesinin yanı sıra güçlü bir girişimcilik ekosistemi kurmasını ulusal ve uluslararası alanında rekabet gücünü arttırmasını hedefleyen bir merkez. İşbirliği ruhuyla hareket ederek bu merkezin şehrimize kazandırılmasında bize yol arkadaşlığı yapan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne, Büyükşehir Belediyesine, Habitat Derneğine ve Gaziantep Genç Girişimler Kurulumuza teşekkür ediyorum" dedi. "Gaziantep’imize istasyon Gaziantep’in hayırlı olmasını diliyorum" İstasyon Gaziantep ile ilgili bilgi veren ve hayırlı olmasını dileyen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "İstasyon bildiğimiz istasyon demek. Buraya gelecek duracak öğrenecek ve yoluna devam edip gidecek ve büyüyecek. Bütün mesele bu. Böyle bir tesisin hayata geçmesine katkı sunan herkese teşekkür ediyorum. Bu vizyondan dolayı herkese teşekkür ediyorum. Burada dijitalleşme, dijitalleşme deyince aklımıza her şey gelebiliyor ama dijitalleşme ürünleri artık kapı kapı satmak değil ürünleri dijital pazarlarda dünyaya ulaştırmaktır. Bu bunun için müthiş bir fırsat. Bunların hepsinin üretildiği ve girişimcilerin bir araya geldiği bu ekosistemin olduğu bir yer. Gaziantep’imize istasyon Gaziantep’in hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı. "İstasyon Gaziantep teori ile pratiği birleştiriyor" Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de, "İstasyon Gaziantep teori ile pratiği birleştiriyor. İstasyon durak anlamına durmak anlamına gelir. Durup ilerlemek anlamına gelir. İstasyon burada kümeleştiriyor, durduruyor ve ilerletiyor. Bu merkezin hayata geçmesinde emeği olan herkese özellikle meta’ya habitata teşekkür ediyorum. Bu merkez sayesinde daha hızlı bir şekilde girişimciliğimizi çoğaltacağız" şeklinde konuştu. Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise İstasyon Gaziantep’in gençleri daha donanımlı hale getirerek geliştireceğini ifade ederek, "Burası bir durak istasyon durak demek. Girişimciler buraya 1. ve 2. viteste gelecek ve burada duracak. Burada gerekli ikmalini yaptıktan sonra öyle bir gerilecek ki buradan giderken 5., 6. viteste gidecek. İstasyon gençlerimize bunu yapacak. Bu anlamda Gaziantep ile İstasyon Gaziantep birbirine çok uyuyor. İki tane buluşması gerekeni biz burada buluşturmuşuz. Çok önemli hizmetlere ve faydalara burası vesile olacak" diye konuştu. Konuşmaların ardından günün önemine dair hediye takdimi yapılarak kurdele kesiminin ardından İstasyon Gaziantep’in açılışı yapıldı.
İstanbul 14. yüzyıldan kalma Yunus Emre Divanı Karaman Nüshası ortaya çıktı Yunus Emre Divanı’nın 14. yüzyıla tarihlenen ve bugüne dek bir ailenin elinde bulunan Karaman nüshası ortaya çıktı. Nüsha, 24 Kasım’da İstanbul’da yapılacak müzayede ile devredilecek. Müzayedede satışa sunulacak nüshanın açılış fiyatı ise 50 bin dolar olacak. Yunus Emre Divanı’nın 14. yüzyıla tarihlenen, en kapsamlı ve en eski Yunus Emre Divanı olarak değerlendirilen ve nesillerdir aynı ailenin elinde özel bir koleksiyonda bulunan Karaman nüshası el değiştirmeye hazırlanıyor. 6 ya da 7 nüshadan biri olduğu değerlendirilen bu eseri özel mülkiyetinde bulunduran ailenin, bu kültürel ve tarihi mirası devretmek istemesiyle Yunus Emre Divanı Karaman Nüshası Türkiye içinde satışa arz edildi. 24 Kasım tarihinde kanuni ve hukuki gereklilikler yerine getirilerek İstanbul’da yapılacak müzayedede satılması sonucunda nüshanın yurt dışına çıkarılmaması ve tescilli şekilde Türkiye içerisinde kalması sağlanmış olacak. "Eser Yunus Emre Divanı’nın bilinen en eski nüshası" Müzayedeyi düzenleyecek olan müzayede evinin yöneticisi Fatih Selim Bayram, “Eser Yunus Emre Divanı’nın bilinen en eski nüshası. Yunus Emre Divanı’nın 14. yüzyıla tarihlenen bilinen 5, 6 ya da 7 adet nüshası var. Bu nüsha haricindeki hepsi yurt içinde ya da yurt dışında birtakım kütüphanelerdeydi, kamu mülkiyetindeydi. Özel mülkiyette olan, devredilebilir nitelikte olan tek nüsha buydu. Eseri elinde bulunduran aile artık nöbeti devretmek istedi ve bunu yurt içinde yapmak istediler. Eserin yurt dışına çıkmasını istemediler. Biz de müzayede evi olarak eserin el değiştirmesine aracılık yapmaya gönüllü olduk. 24 Kasım’da tamamlanacak müzayede ile eser inşallah yurt içinde el değiştirmiş olacak. Başta el yazma kitaplar olmak üzere bizim kültür varlıklarımız el altından yurt dışına çıkarılarak Londra’da satılıyor. Bazen devletimiz çok büyük bütçeler harcayarak bu eserleri Türkiye’ye geri getiriyor. Bazense hiç getiremiyoruz ve bilinmeyen ellere gidiyor ve kayboluyor. Türkiye’de kanuni izinler alınarak özel koleksiyonlardan başka özel koleksiyonlara veya devletin eline geçmesinin yolu açıldığında inşallah birçok eserimiz hem memlekette kalacak hem de bunlar için yurt dışına aktarılan milli servet ülkemizde kalacak. Bu eser de bunun çok güzel örneklerinden birisi” dedi. "Bugün bu Yunus Emre Divanı Londra’da müzayedeye çıkmış olsaydı 1 milyon sterlinden aşağı bir fiyata biz bunu asla alıp geri getiremezdik" diyen Bayram, "Uzun süren çalışmalarımız sonucunda bu eser Türkiye içerisinde satışa sunulacak ve muhakkak Türkiye içerisinde kalacak. Eserin yurt dışına çıkarılması, resmi izinler alınan bir müzayede ile yapıldığı için mümkün değildir. Ya doğrudan bir devlet kurumuna ya da eseri ülkemiz içerisinde kanuni gereklilikleri yerine getirerek saklayacak olan bir özel koleksiyona intikal edecek” diye konuştu. Bayram, "Eser için müzayede açılış fiyatı 50 bin dolar olacak. Sembolik bir rakam bu. Eser şu anda dünya piyasasına açılmış olsaydı, el altından Londra’ya gitmiş olsaydı bu eseri 10, 20 katına eseri geri getiremezdik. Eserin 14. yüzyıla tarihlenen 6, 7 nüshası var, bunlardan 3 tanesi maalesef yurt dışında. 3 tanesi yurt içinde. Bu nüshanın ismi de Karaman nüshası. Eserin sahibi olan ailenin Karamanlı olmasından dolayı bu ismi almış” şeklinde konuştu.