ÇEVRE - 21 Ekim 2024 Pazartesi 12:33

Balıkesir’de gençler orman temizliği yaptı

A
A
A
Balıkesir’de gençler orman temizliği yaptı

Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliğiyle gerçekleştirilen büyük orman temizliği etkinliği, çevre bilincini artırmak ve daha yeşil bir gelecek için farkındalık oluşturmak amacıyla Türkiye genelinde 81 ilde eş zamanlı olarak hayata geçirildi.


Balıkesir Valiliği koordinasyonunda Kabakdere mevkiindeki ormanlık alanda düzenlenen etkinliğe, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Gençlik Merkezleri, yurt öğrencileri, gençlik liderleri, gönüllü gençler, Yeşilay, Kızılay ve Tema Vakfı geniş bir katılım gösterdi.


Etkinlik, ormanlarda yangın riski oluşturan atık ve yanıcı maddelerin temizlenmesiyle, ormanların daha temiz bir şekilde geleceğe bırakılması mesajıyla gerçekleştirildi. Katılımcılar, topladıkları atıklarla doğanın güzelliklerini yeniden canlandırarak çevreye karşı duyulan sorumluluğu, doğanın korunmasının yanı sıra gelecek nesillerin temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşamasına katkıda bulunmasının önemini vurguladılar.


Etkinliğe katılanlara teşekkürlerini ileten İl Müdürü Adem Özalp, ormanlarımızın korunmasına yönelik bu tür organizasyonların toplumda çevre bilincini artırdığını vurgulayarak, “Doğayı korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. Her bireyin üzerine düşeni yapması ve çevresini koruma konusunda aktif bir rol alması büyük önem taşıyor. Bu organizasyonlar, doğa sevgisinin yaygınlaşması ve çevre koruma konusunda toplumsal bir seferberlik oluşturulması adına önemli bir adım oluşturuyor. Gençlerimizle ve vatandaşlarımızla birlikte Bakanlığımızın koordinasyonunda gerçekleştirilen projelerle her yıl fidanlarımızı toprakla buluşturuyoruz. Ancak ihmaller nedeniyle orman yangınları doğamıza ciddi zarar vermektedir. Bu nedenle, fidanlarımızın yanı sıra mevcut doğanın korunması için de bilinçli adımlar atılmalıdır. Bu anlamda, çevreye duyarlılık gösterirken sadece ağaç dikmekle kalmamalı, aynı zamanda mevcut ormanlarımızı koruma sorumluluğunu da üstlenmeliyiz. Doğanın sürdürülebilirliği için el birliğiyle çalışarak, gelecek nesillere daha yeşil ve sağlıklı bir dünya bırakmak hepimizin görevidir” şeklinde konuştu.



Balıkesir’de gençler orman temizliği yaptı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Başkan Önal, muhtarlarla buluştu: "Bayraklı için gece gündüz çalışıyoruz" Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, Muhtarlar Günü dolayısıyla 24 mahalle muhtarıyla bir araya geldi. Muhtarların gününü kutlayarak, mahallelerin ihtiyaçlarını, talep ve önerilerini dinleyen Başkan Önal, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde tüm sorunların üstesinden gelinebileceğini belirtti. Önal, “Vatandaşlarımızın taleplerini muhtarlarımızdan dinleyerek güçlü bir iş birliği kurmak istiyoruz ve tüm sorunları yerinde tespit ederek imkanlarımız dahilinde çözüme kavuşturmak için gece gündüz çalışıyoruz” dedi. Bayraklı Belediyesi Havuz Kafede gerçekleştirilen toplantıya katılan 24 mahalle muhtarı, mahallelerdeki öncelikli ihtiyaçları dile getirdi. Başkan Önal, her mahalleye eşit ve adil hizmet götürmeyi öncelik haline getirdiklerini ifade etti. Muhtarların mahallelerdeki vatandaşların sesi olduğunu vurgulayan Başkan Önal, “Muhtarlarımızdan gelen geri bildirimlerle vatandaşın sesine kulak verecek, her mahallenin ihtiyaçlarını hızlıca karşılayacağız. Mahallelerimizin geleceği için dayanışma içinde birlikte çalışacağız. Bu iş birliği sayesinde Bayraklı’da daha güçlü bir yerel yönetim anlayışı oluşturacağız. Bayraklı’ya daha güçlü ve verimli bir hizmet sunmak için kentsel dönüşüm zorunlu. Dönüşüm projelerinin sürdürülebilir olması için de vatandaşlara düşük faizli kredi olanaklarının artırılması gerekiyor. Bayraklı’nın gelişim alanlarını ve rezerv bölgelerini hızla hayata geçirmek için finansal desteğin sağlanması kritik önem arz ediyor. Bu desteği alırsak projeleri hızla tamamlayabiliriz. Daha yaşanılabilir modern ve güzel bir Bayraklı için belediye olarak her zaman sahadayız ve ilçeye en iyi hizmeti sunmak için gece gündüz çalışmaya devam ediyoruz. Tüm zorluklara rağmen Bayraklımız için elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Daha güzel bir Bayraklı’da yaşamak ve yaşatmak için hep birlikte çalışacağız ve birlikte başaracağız” dedi. Toplantıda muhtarlar, Bayraklı’ya yapılacak her hizmette belediyeyle iş birliği içinde olacaklarını belirtti. Muhtarlar, “Mahallelerimiz için elimizi taşın altına koymaya hazırız. Belediyenin mali sıkıntılarına rağmen, her türlü sorunla mücadele edeceğinize inanıyoruz” diyerek destek mesajı verdi.
Aydın Artık her önüne gelen yağcı olamayacak Aydın’da zeytin üreticisinin ve sektörün önemli sıkıntılarından biri haline gelen zeytinyağı üretiminde randıman sorunun çözümü ve zeytinyağında kalitenin bir ayağı olan sıkım işlemlerinde bilinçli ve ehil kişilerin çalıştırılması için mesleki eğitim kursu düzenledi. Teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamalı kurslar sonucu düzenlenecek sınavlarda başarılı olanlar bundan sonra zeytinyağı sıkım tesislerinde yağcılık yapabilecek. Eğitimli, ehil ve belgeli kişilerin iş başına gelmesi ile hem yağ randıman oranında hem de kalitede artış olması bekleniyor. Sektöre yönelik pek çok konuda eğitim düzenleyen Aydın Ticaret Odası, zeytin hasat sezonu öncesi de zeytinyağı sıkım işlerinde usta olarak çalışacak personel için kurs düzenledi. Teorik eğitimleri Aydın Ticaret Odası’nda gerçekleşen kursiyerler, uygulamalı eğitimi de zeytinyağı sıkım makinesi üretiminde dünyada söz sahibi olan ve merkezi Aydın’da bulunan Hakkı Usta (HAUS) Makinelerinin üretildiği fabrikanın uygulama sahasında eğitim alacaklar. Bu yönde Aydın Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ülken ile HAUS Makina Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Gözlüklü arasında protokol imzalandı. İmzalanan bu işbirliği ile belge sahibi nitelikli profesyonellerin yetiştirilmesine ve zeytinyağı sektörüne kalifiye iş gücü kazandırarak kaliteli üretime katkı sağlanacak. Bu projenin zeytinyağı sektörünün geleceği için büyük bir adım olduğunu dile getiren Haus Makina Yönetim Kurulu Başkanı ve Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanı Hakkı Gözlüklü söz konusu işbirliğinin sektör ve ülke için hayırlı olmasını diledi. Protokol imza töreninde konuşan TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve AYTO Başkanı Hakan Ülken, “Memleketi memleket yapan değerler vardır. Memleketin ekonomisini de ayağa kaldıran şirketler, girişimciler, sanayiciler, tüccarlar vardır. HAUS Makina da Aydın için önemli bir değerimizdir. AYTO -AYMES Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezimiz ve HAUS Makina ile Aydınımızın başat sektörlerinden biri olan, Türkiye’de birinci olduğumuz zeytinyağı sektörü için bir sınav ve eğitim merkezinin açılışını gerçekleştiriyoruz. Sektörde Zeytinyağı Operatörlüğü ile ilgili çok ciddi bir açık söz konusu. Bu noktada belgelendirme ile çalışanlar bu belgeyi aldıklarında sadece ekonomiye katkı değil aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği şartlarını doğru bir şekilde yerine getiren çalışanlar olacak. İş sağlığı ve güvenliği şartlarının doğru bir şekilde yerine getirilmesi ile birlikte kaliteli işin de oluşmasını sağlamış oluyorsunuz. Meslek yeterlilik belgeleri teşvikten kredibiliteye varıncaya kadar işletmelere Avrupa Birliği standartlarında iş yapabilme gücünü ve birçok pozitif çıktı sunuyor. AYTO -AYMES Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezimiz, Odamız tarafından hazırlanan proje ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen programdan birinci olarak hibe kazanarak kuruldu. Merkezimiz Zeytinyağı Operatörlüğü dışında, Bitkisel Yağ Üretim Operatörü, Fırın ve Unlu Mamuller Üretim Operatörü ve Tadımcı alanlarında da faaliyet gösteriyor. Kurulan işbirliğinin Odamıza, ilimize, bölgemize ve ülkemize hayırlara vesile olmasını, ekonomimize katkı koymasını temenni ediyorum” dedi. İmza töreni sonrasında Zeytinyağı Üretim Operatörü Sınav ve Eğitim Alanı’nın açılışı ve fabrika üretim alanı ziyareti gerçekleştirildi.
Erzurum Gelecek Tarımda Proje Festivali’nde ödüller sahiplerini buldu Erzurum’da düzenlenen Gelecek Tarımda Proje Festivali’nde kazananlar belli oldu. Tarım ve teknolojiyi birleştirerek gençleri inovatif çözümler üretmeye teşvik eden festivalde, dereceye giren projeler ödüllendirildi. Ödüller, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı tarafından takdim edildi. Türkiye’nin dört bir yanından ve yurt dışından katılım gösteren 21 şehirden toplam 100 yarışmacı grubu, geleceğin tarımına yönelik projelerini sundu. Ortaokul düzeyi kazananları: İzmaritçiler, Çevreciler ve Gübreciler olurken, Lise düzeyi kazananları: Befo Yazılım, Lemna4eco ve Gemfen23 takımı oldu. Toplamda 100 bin liralık ödül havuzuyla gençlerin tarım ve teknoloji alanındaki projeleri ödüllendirildi. Proje, Erzurum Büyükşehir Belediyesi, Bilim Erzurum, T3 Vakfı ve TÜBİTAK iş birliğiyle hayata geçirildi. Ayrıca Tarım Bakanlığı kuruluşları ve Tarım İl Müdürlüğü’nün desteğiyle güçlendirildi. Tarımın geleceğine gençler yön veriyor Festival, gençlerin tarıma olan ilgisini artırmayı ve tarım teknolojileriyle daha verimli, sürdürülebilir bir tarım modeli oluşturmayı amaçlıyor. Katılımcıların projeleri, geleceğin tarımına yönelik sorunlara yenilikçi çözümler getirerek tarım sektörünün geleceğine ışık tuttu. Gelecek Tarımda Proje Festivali, gençlerin tarım sektörüne kazandırdığı bakış açılarıyla tarımın teknolojik dönüşümünde önemli bir adım oldu. Festivale katılan her proje, tarımın geleceğine dair umut verici bir vizyon sundu.
Kocaeli 3 bebeklerini kaybeden aile, yenidoğan çetesi soruşturması sonrası bir kez daha yıkıldı Kocaeli’de geçen sene özel bir hastanede dördüz doğum sonrası bebeklerinden 3’ünü kaybeden, birinin de gözlerinde görme kaybı meydana gelen Okutucu çifti, yenidoğan çetesi soruşturması sonrası bir kez daha yıkıldı. Yaşadıkları acı dolu günleri hatırlayan çift, yenidoğan çetesi ile ilgili açılan dosyaya dahil olmak için avukatları aracılığıyla dilekçe verdi. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde yaşayan Hamide Okutucu, 23 Mayıs 2023’te, Özel Gebze Yüzyıl Hastanesi’ne gitti. Erken doğum yapan Okutucu, dördüz bebek dünyaya getirdi. Erken doğum sebebiyle bebekler kuvöze alındı. Doğumdan 2 gün sonra aile bebeklerden birinin vefat haberini aldı. Birkaç gün sonra da ikinci ve üçüncü bebekleri de hayatını kaybetti. İddiaya göre, doktor tarafından aileye bebeklerde mikrop olduğu ve bunun ırsi olduğu söylendi. Aile, 4’üncü bebeği Cemre’nin kurtulması için çaresizce beklemeye başladı. Bebeğinin durumunun kötüye gittiğini ve vücudunda yanıklar olduğunu gören anne ile baba Okutucu, hastane ve doktor araştırması yaptı. Cemre bebek hastanede perişan oldu 3 ay boyunca entübe edilen Cemre bebek, 112 aracılığıyla Özel Gebze Yüzyıl Hastanesi’nden Medilife Bağcılar Hastanesi’ne sevk edildi. Burada da küveze konulan bebeğin sol gözünde görme yetisi yüzde yüz kaybedildi, ayrıca verilen ilaçlar sebebiyle vücudu güçsüzleşerek yürüme ve hareket etme kabiliyeti zedelendi. Bebeklerinin vücudunda yanık izi olduğunu, kemiklerinin gözüktüğünü söyleyen aile, sorumluların cezalandırılması için geçtiğimiz sene hukuk mücadelesi başlattı. 3 bebeklerini toprağa veren aile, SGK’dan günlük 8 bin lira alabilmek için bebekleri yoğun bakımda tutarak ölümlerine neden olan yenidoğan çetesi ile ilgili haberleri duyduktan sonra bir kez daha yıkıldı. Yaşadıkları acı dolu günleri hatırlayan çift, yenidoğan çetesi ile ilgili açılan dosyaya dahil olmak için avukatları aracılığıyla dilekçe verdi. Baba: "Çocuğum bir gözünü Medilife Hastanesi’nde kaybetti" Mağduriyetlerini geçen sene İhlas Haber Ajansı (İHA) aracılığıyla dile getirdiklerini ancak seslerini duyuramadıklarını anlatan Akın Okutucu, "Bir sene önce sizinle röportaj yapıp, bu olayı dile getirmiştik ama sesimizi duyan olmadı. O süreçte sesimizi duyan olsaydı belki de ailelerin başına bunlar gelmeyecekti. Maalesef ki bizim sesimiz duyulmadı. 3 bebeğimi Gebze Yüzyıl Hastanesi’nde kaybettim. Dördüncü çocuğum olan Cemre’yi de oradan almak istedim. Muhammet isimli hoca, 112 ile bağlantı kuracağımı, onun onayı ile bize haber verileceğini söylemişti. 112 ile bağlantı kurduğumda bize yenidoğan çetesi liderlerinden birinin hastanesini tavsiye etmişlerdi. Biz bunu bilmiyorduk. Özel Medilife Hastanesi’ydi. Çocuğum maalesef orada bir gözünü kaybetti. Diğer gözünü de Çapa’daki doktorumuz kurtardı. Sağ olsun, kendisi kızım için her şeyi yaptı. Ben Gebze Yüzyıl Hastanesi, 112 ve Medilife Hastanesi’nin birlikte çalıştığını düşünüyorum" dedi. "Neden bin tane hastane varken Medilife tercih edildi?" Akın Okutucu, 3 bebeğini toprağa verdiğini, diğerinin de çok acılar çektiğini belirterek, "Bunları İhlas Haber Ajansı ile yaptığımızla haberle bir sene önce dile getirmiştik. O zaman önlem alınsaydı belki de bunların hiçbiri olmayacaktı. Özel Yüzyıl Hastanesi bizi oraya sevk etti. Sayın Cumhurbaşkanımız çok sayıda hastaneyi hizmete açtı. Neden bin tane hastane varken Medilife tercih edildi? Bu iş bir şebeke. Ben hepsinin en ağır cezayı almasını istiyorum" diye konuştu. Anne: "Belki de bizi dikkate alsalardı bu kadar ölüm olmayacaktı" Çok acılar çektiklerini söyleyen Hamide Okutucu ise "Geçen sene İhlas Haber Ajansı ile sesimizi duyurmaya çalışmıştık. Sağ olsun, her zaman yanımızda oldular. Onlarla birlikte sesimizi duyurmaya çalıştık. Hiç kimse bizi dinlemedi, ciddiye alınmadık. Belki de dikkate alsalardı bu kadar ölüm olmayacaktı. Biz sadece hastanede bu şekilde tedavi yapan doktorların ceza almasını istiyorduk. Başka ailelerin de bunu yaşaması çok kötü. Ben 3 evladımı toprağa verdim. Biz eşimle hala kendimizi tam anlamıyla toparlayamadık. İnşallah her şey gün yüzüne çıkacak. Hiçbir anne evladını toprağa gömmeyecek. İnşallah canları yanmayacak, çocukları koyunlarında yatacak. Tek istediğim bu" şeklinde konuştu. "Benim kızımın canını yıktılar" Yaşadıklarını anlatan Hamide Okutucu, sözlerine şöyle devam etti: "Biz Cemre bebeğimizi Gebze Yüzyıl Hastanesinden almak istedik. Doktor vermeyince 112’ye başvuruldu. Muhammet Hoca aradı, ’Çocuğunuzu Medilife Bağcılar Hastanesi istiyorlar, kabul ederseniz göndereceğiz’ dedi. Bizde ’Neresi olursa olsun, 3 çocuğumuzu kaybettik. O hastaneden kızımızı almak istiyoruz’ dedik. Medilife Hastanesine gittik. Kızımın gözü görüyordu fakat oradaki ihmalkârlık yüzünden Cemre bebeğimizin gözü kör oldu. Bir gözü görmüyor. Sağlık Bakanlığı açıklama yaptı. Bu hastanelerin yaklaşık 1-1,5 senedir takip edildiği ifade edildi. Biz 1 sene önce haber yaptık. Madem o hastaneler gözetim altındaydı, neden benim kızım Medilife Bağcılar Hastanesi’ne sevk edildi. Benim kızımın canını yıktılar. Benim kızım şuan yürüyemiyor, oturamıyor. 4 ay küvezde kaldığı için ve verilen ilaçlardan yüzünden vücudu güçsüz kaldı. Şuan fizik tedavi görüyor. Benim kızımın kolunu da yaktılar. Artık buna ’Dur’ diyen olsun. Anneler, babalar acı çekmesin" "Ağlaması iyidir, ilaçlara tepki veriyor" Bebeklerin acısını içinde hisseden Okutucu, "Bebeklere para için ilaç verip, uyutuyorlar. Küvezlerde yapmadıkları işkence kalmıyor. Ben bu haberleri televizyonda izlediğimde aklıma ilk gelen Erdal bebeğim oldu. Mesela Çağla hemşire, bebek acı çektiği için ağladığında ’Hayvan gibi böğürüyor’ diyor. Benim Erdal bebeğim Gebze Yüzyıl Hastanesinde ölmeden 1 gün önce çok ağlıyordu. Hocaya, ’Bebeğim çok ağlıyor, dayanamıyorum’ dediğimde bana, ’Ağlaması iyidir, ilaçlara tepki veriyor’ dedi. Çocuk canı yandığı için ağlıyordu. Bu kadar vicdansızlık olmaz. Ben Cemre bebeğimi oradan aldıktan sonra başka bebeklerde öldü. Ben sesimi duyuramadım. Ben bu hastanenin de bu teşkilatın içinde olduğunu düşünüyorum. Darıca’dan Bağcılar’a kadar çok sayıda hastane var. Araştırılmasını istiyorum. 4 çocuğuma işkence yaptılar bedelini ödesinler, hastane kapatılsın" ifadelerini kullandı. Avukat Budak: "Yenidoğan çetesi olarak gündemde olan dosya ile ilgili bizim de mağduriyetimiz var" Süreci anlatan Avukat Tayfun Budak ise "Geçen seneden bu yana ciddi gelişmeler oldu fakat Bakanlık nezdinde bir gelişme yok. Bakanlık bizim Gebze Cumhuriyet Savcılığına yaptığımız şikayete cevap vermedi. Biz hatırlatma yazılarını yazdık. Fakat şuanda hala verilen bir cevap yok. Yenidoğan çetesi olarak gündemde olan dosya ile ilgili bizim de mağduriyetimiz var. Cemre bebeğimiz bu çetenin elinde ihmallerine maruz kalmıştır. Bu nedenle sol gözü görmemektedir. İddianamede yapılan değerlendirmede ve şahıslar arasında geçen konuşmalarda görülmektedir ki Cemre bebek ihmallere uğramış ve gözünü kaybetmiştir. Biz o dosyada mağduru olduğumuza dair dilekçemizi göndereceğiz. Buna karşılık orada da bulunacağız ve hakkımızı talep edeceğiz. Sanıkların cezalandırılmasını, en ağır cezayı almalarını, hastanelerin kapanmasını istiyoruz" dedi.