EKONOMİ - 19 Kasım 2024 Salı 14:08

Narenciyede ihracat hızlandı

A
A
A
Narenciyede ihracat hızlandı

Türkiye’de kış aylarında hasadı gerçekleştirilen narenciye meyvelerinin ihracat mesaisi başlarken, rekoltesi düşük olsa da kaliteli meyvelere bu yıl talep oldukça fazla.



Ege narenciyesi aroması ve lezzetiyle ön plana çıkıyor. Mandalina ve portakalların olgunlaşmasıyla birlikte üretici hasada başladı. Turunçgillerin hasadı ile birlikte Aydın’daki işletmelerde ihracat mesaisi başladı. Özenle toplanan portakal ve mandalinalar, Aydın’daki tesislerde işlenip ihracata hazır hale getiriliyor. Tesis çalışanı Elif Saltık ihracat öncesi hazırlık sürecini anlatarak ilk iş olarak ürünleri yapraklarından ayırdıklarını belirtti. Ürünlerin daha sonrasında çürüklerinin ayıklandığını ve yıkama işlemine geçildiğini kaydeden Saltık, "Yıkama işleminden sonra mumlama işlemi yapılıyor. İşçilerimiz portakal ve mandalinaları paketleme işlemini yapıyor. Her boy ayrı ayrı numaralandırılıyor. Ürünler ihracata hazır hale getiriyoruz” dedi.



Aydın’da ihracat artarak devam ediyor


Ege Bölgesi’nin önemli turunçgil üretim kenti Aydın’da ihracat artarak devam ediyor. Ege İhracatçılar Birlikleri verilerine göre geçtiğimiz yıl ilk 10 ayda narenciye ihracatından 637 milyon dolar gelir elde edildi. 2024 yılında ise ilk 10 ayda ihraç edilen narenciyeden 676 milyon dolar gelir elde edildi. Bu yıl narenciye ihracatından 1 milyar dolar gelir elde edilmesi hedefleniyor.



İhracatçı Rasim Türkay Ekim ayı sonu itibariyle başlayan portakal ve mandalina ihracatının Mart başına kadar devam ettiğini söyledi. Rusya, Polonya ve Ukrayna’ya ihracat yaptıklarını belirten Türkay, “Ayrıyeten iç pazar dediğimiz Türkiye’nin çeşitli yerlerine Karadeniz’e, İstanbul’a kalibre kalibre bir şekilde sınıflandırıp gönderiyoruz. Geçen sene mandalina çok kötü oldu. 2 lira, 3 liraya satılmadı. Bu sene şimdi 15-20 lira arasında mandalina alıyoruz. 10-12 arası da portakal alıyoruz. Ama gecen sene hiçbir talep yoktu çok kötü geçti sezon. Bu yıl talep çok iyi. Üretici de bizlerde güzel bir sezon geçiriyoruz” diye konuştu.



Narenciyede ihracat hızlandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi üyesi: "Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp sadece para almak için kullanıyordu" İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine ikinci gününde devam ediliyor. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Deniz Korkmaz, "Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp sadece para almak için kullanıyordu" ifadelerini kullandı. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 2. gününde devam ediyor. Sanık Hasan Basri Gök’ün savunmasının alınmasının ardından mahkeme heyeti tarafından duruşmaya 45 dakikalık ara verilmişti. Verilen aranın ardından duruşma, tutuklu sanık Deniz Korkmaz’ın savunması ile devam ediyor. "Fırat Sarı bir gün beni aradı, elinde kaç tane curosurf var diye sordu" Savunma yapan tutuklu sanık Korkmaz, "Bir süre Bağcılar Sefa Hastanesi ve orası kapandıktan sonra bir süre sonra Reyap Hastanesi’nde ve A Hastanesi’nde çalıştım. Fırat Sarı bir gün beni aradı, elinde kaç tane curosurf var diye sordu, ben iki tane dedim ama o sırada hastanede kaç tane olduğunu sorduğunu zannettim. HTS kayıtlarıma bakılırsa ben zaten o saatte hastanede değil, evimdeydim. Fırat Sarı, benden elimdeki şişelerin raporlarını istemişti ben de ilettim. Herhangi bir ilaç alma durumum olmadı. Epikrizleri genelde Hasan’ın ve Sümeyye’nin yazdığını duydum. Doktorlar da yazıyordu" ifadelerini kullandı. "Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp sadece para almak için kullanıyordu" Savunmasına devam eden Korkmaz, "Reyap Hastanesi’nde şöyle bir sistem vardı. Çok yoğun olduğu için hemşireler hastalara bakmıyordu. Hastane hastaları satılan bir eşya gibi görüp sadece para almak için kullanıyordu. Bu zihniyette olan insanların bunları yapması kaçınılmazdı. Bize daha az şişe kullanılırsa, daha çok para kazanırız bize de çok malzeme gelir diyorlardı. Hastaların yoğun bakım süreçlerinde malzemeden tasarruf etmeye çalışıyorlardı. Hastanedeki tüm aletler bozuktu. Bu insanları ben CİMER’e şikayet ettim" diye konuştu. "Fırat Sarı, benim üzerime şirket açtı" Savunmasında Fırat Sarı’nın kendi üzerine şirket açtığını belirten Korkmaz, "Fırat Sarı, benim üzerime şirket açtı. Evrakta benim adım gözüküyor ama şirket Fırat Sarı’nındı. Bu kadar büyük bir şey olduğunu ve Fırat Sarı’nın böyle biri olduğunu bilmiyordum. Ben de rahatsızdım şirketin benim üzerimde olmasından devretmek için Sarı’ya söylüyordum ama beni sürekli oyalıyordu. Bu durumdan rahatsız olmasam neden CİMER’e şikayette bulunayım?" dedi. Davanın görülmesine devam ediliyor.
Bursa Kum terapisi ile çocuklar travmalarından kurtuluyor Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Sağlıklı Hayat Merkezi’nde kaygı, öfke, özgüven eksikliği, travma gibi duygusal ve davranışsal problemleri bulunan çocuklar, kum terapisi ile tedavi ediliyor. Çocukların kelimelerle ifade etmeye çekindikleri duygu ve düşüncelerini kum tepsisi yoluyla ortaya koyan yöntem, birçok sorunun çözümünde kolaylık sağlıyor. Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görevli Çocuk Gelişim Uzmanı Ümmügül Anıl, kum terapisi ile ilgili önemli bilgiler verdi. Kum terapisinin çocukların duygularını ve düşüncelerini daha kolay bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olan etkili bir terapi yöntemi olduğunu dile getiren Anıl, “Bu terapi sırasında danışanlar kendilerini özgür bir şekilde ifade edebilecekleri bir kum tepsisinde çeşitli figürler ve nesnelerle bir dünya kurarlar. Bu terapi sürecinde kum ve figürlerin etkileşimi sayesinde bilinç dışı duygu ve düşünceler dışa vurulur. Bu da terapi için yol gösterici olur” dedi. Kum terapisinin daha çok travma, kaygı, depresyon sosyal uyum sorunları, özgüven eksikliği, öfke gibi duygusal ve davranışsal problemlerde etkili bir araç olduğunu dile getiren Anıl, “Çocuklar kadar yetişkinler için de oldukça faydalıdır. Çünkü herkes sözel olarak ifade edemediği duygularını, kum ve figürler aracılığı ile daha kolay bir şekilde dışa vurabilir. Bu terapi yönteminde kullanılan kum ve figürler kişinin kendi iç dünyasını yansıtmasını sağlar. Bu süreç müdahale etmeden gözlemlenir ya da terapist, danışanın oluşturduğu sahneye bakarak onun içsel dünyasını anlamaya çalışır. Gerektiğinde yönlendirici sorularla bu süreci destekler. Böylece çocuk kendisini daha iyi anlar ve sorunlarına yeni bir bakış açısı geliştirmek için deneme fırsatı bulur” şeklinde konuştu. Doğrudan başvurulabiliyor Öğretmenlerin okulda gözlemlediği özgüven eksikliği, içe kapanma, uyum problemi, ders başarısı ya da dikkat becerilerinde düşüklüğü bulunan öğrencileri kum terapisi için doğrudan yönlendirdiğine dikkat çeken Anıl, “Çünkü bizim rehber öğretmenlerle yaptığımız bir çalışma dahilinde onların direk bize yönlendirmeleri mümkün. Bunun dışında aile hekimleri MHRS’den doğrudan randevu alabiliyorlar. Ayrıca danışanlar kendileri bireysel olarak randevu alabiliyorlar” ifadelerini kullandı. Terapi seanslarının vakanın ciddiyetine göre değişebildiğini ifade eden Anıl, son olarak bazı vakaların iki, üç haftada çözümlenebildiğini ancak çok olumsuz ya da ağır travmatik olguların iki yıla kadar devam edebildiğini sözlerine ekledi.
Gaziantep Şahinbey’de budanan ağaçlar ihtiyaç sahiplerine yakacak oluyor Şahinbey Belediyesi, ilçe genelinde budadığı ağaçlardan elde ettiği odunları dar gelirli ailelere yakacak yardımı olarak ulaştırıyor. Sosyal belediyecilik alanında gerçekleştirdiği çalışmalar ile her zaman ihtiyaç sahibi ailelerin yanında olan Şahinbey Belediyesi, kış aylarında da desteğini sürdürüyor. Şahinbey Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri tarafından mevsimine uygun olarak yapılan çalışmalarda, ağaçların gelişimlerini kuvvetlendirip, sağlıklı kılmak, form vermek ve çiçeklenmenin miktar ve kalitesini yükseltmek için budama işlemleri yapılıyor. İhtiyaç sahiplerine teslim ediliyor Şahinbey Belediyesi ekipleri tarafından titizlikle yürütülen çalışmalar çerçevesinde kuru ağaçlar, elektrik tellerine uzanan ağaç dalları, araç ile vatandaşların geçişini engelleyen ve can güvenliğine tehdit oluşturan dallar için de gerekli işlemler yapılıyor. Budama işleminden elde edilen ağaç dallarını, yakacak olacak şekilde keserek paketleyen belediye ekipleri, daha sonra paketlenen yakacakları araçlara yükleyerek belirlenen ihtiyaç sahiplerinin evlerine teslim ediyor. Uygulama ile hem budama işleminden elde edilen odunlar israf edilmeyerek ekonomiye kazandırılıyor, hem de ihtiyaç sahiplerinin yakacak ihtiyaçları karşılanmış oluyor. “Vatandaşımızın yanındayız” Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu budama çalışmalarının devam ettiğini ifade ederek “Ekiplerimiz mahallelerde ağaç budama çalışmalarını sürdürüyor. Mevsimsel olarak yaptığımız budama çalışmalarının dallarını belirlenen yoksul vatandaşlarımıza ve belediyemize talepte bulunan ihtiyaç sahiplerine veriyoruz. Tüm ekiplerimizle birlikte Şahinbeylilerin rahatı, huzuru için gün ya da saat gözetmeden mesai yapıyoruz” dedi.