GÜNDEM - 02 Mayıs 2024 Perşembe 16:38

Başkan Ülken’den "şehir tanıtım günleri" tepkisi

A
A
A
Başkan Ülken’den "şehir tanıtım günleri" tepkisi

Aydın Ticaret Odası (AYTO) Başkanı Hakan Ülken, şehir tanıtım günleri adıyla düzenlenen etkinliklerde, maliyetin altında satılan ürünlerin sağlıklı olup olmadığının tartışmaya açık bir konu olduğuna dikkat çekerek "Hijyen sorunlarına sebep olacağı ürünlerin halkımıza pazarlanması, yerel tacir ve esnafa, aynı zamanda da halk sağlığına zarar vermektedir" dedi.



Aydın’da son günlerde şehir tanıtım günleri adıyla gerçekleştirilen etkinliklerin sayısının artması üzerine açıklamalarda bulunan Aydın Ticaret Odası (AYTO) Başkanı Hakan Ülken, açıkta ve maliyetin altına satılan ürünlerin hijyen sorunu oluşturduğuna dikkat çekti. Yaşanan durumun yerel tacir ve esnafın yanı sıra halk sağlığına da zarar verdiğini vurgulayan Ülken, "x" şehir tanıtım günleri adı altında yapılan etkinliklerin net bir şekilde karşılarında olduklarını söyledi. Konu ile ilgili Aydın Valiliği ve Aydın Büyükşehir Belediyesi’yle de görüştüklerini ve taleplerini ilettiklerini belirten Ülken, "Tacir esnaf taş, Aydın halkı mikrop mu yesin?" başlığıyla yaptığı açıklamasında "Son dönemde kentimizde ’x’ şehir tanıtım günleri adı altında o şehrin gastronomisi hariç tereyağından peynire, bakliyattan sucuğa varıncaya kadar her türlü ürünün satış alanı haline gelen etkinlikler düzenlenmektedir. Yerel tacir ve esnaf sabit kira, elektrik, su, işçilik, vergi, ruhsat harcı, katı atık, işgaliye, aidat, tabela vergisi ve daha bir çok maliyetle daralan ekonomide ayakta kalmaya çalışırken, bu tarz il dışından gelen, maliyeti 900 TL’nin altında olmayan 3 kilo tereyağının 500 TL’ye satılması gibi birçok konuda sağlıklı olup olmadığı tartışmaya açık ve açık alanda satılmasının hijyen sorunlarına sebep olacağı ürünlerin halkımıza pazarlanması, yerel tacir ve esnafa, aynı zamanda halk sağlığına zarar vermektedir. Bu uygulamaya net bir şekilde karşıyız. Mutlaka başka bir ilin gastronomisinin tanıtımı ile ilgili bir etkinlik, 4-5 ürün ve yemek ile senede en fazla 1-2 defayı geçmemek üzere ve çok iyi bir devlet denetimiyle yapılabilir. Ancak, bu süreklilik arz eder ve belirtilen şehre ait olmayan her türlü ürün çeşitliliğini içerirse, Aydın tüccarının temsilcileri olarak bu konuya şiddetle karşı çıkmak ve gerekli her türlü çalışmayı yapmak bizim asli vazifemizdir. Konu ile ilgili Aydın Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımızla gerekli görüşmelerimizi yaptık, talebimizi ilettik. Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız da konuya hassasiyetle yaklaşıp, incelemeye aldılar" ifadelerine yer verdi.



Başkan Ülken’den "şehir tanıtım günleri" tepkisi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Vefat eden zabıta memuru Mustafa Şengün için tören düzenlendi Yakalandığı hastalık sonucu yaşamını yitiren zabıta memuru için bugün İnegöl Belediyesinde tören düzenlendi. Mesai arkadaşları, Mustafa Şengün’ü 37 yıldır şehrine hizmet ettiği kurumun önünden dualarla son yolculuğuna uğurladı. İnegöl Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nde görev yapan 61 yaşındaki Mustafa Şengün, yakalandığı amansız bir hastalık sonucu hayatını kaybetti. 1987 yılında Kurşunlu Belediyesinde henüz 24 yaşında bir genç olarak hizmete başlayan ve akabinde 2014 yılında Kurşunlu Belediyesi’nin İnegöl’e bağlanmasıyla İnegöl Belediyesinde görevine devam eden Mustafa Şengün için bugün İnegöl Belediye binası önünde tören düzenlendi. 37 yıldır hizmet ettiği kurumun önünde mesai arkadaşları ve sevenlerinin dualarla son yolculuğuna uğurladığı Mustafa Şengün için helallik alındı. İnegöl Belediyesi çalışanlarının gözyaşlarını tutamadığı törende konuşan Belediye Başkanı Alper Taban, “Hepimizin başı sağ olsun. Kurumumuzda uzunca yıllar çalışıp bugün de ebediyete uğurladığımız Mustafa ağabeyimizin duasını yapmak üzere burada toplandık. Tabi ölüm denildiği zaman çok fazla söyleyecek söz yok. Ölüm bize en önemli mesajı veriyor. Ben Mustafa ağabeyimize Allahtan rahmet diliyorum. Ailesine ve tüm yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Yakalandığı bir rahatsızlık neticesinde bugün ebediyete uğurluyoruz. Biz kendisinden razıyız, hakkımız varsa helal olsun. Cenabı Allah cennetiyle mükafatlandırsın inşallah. Ömrü boyunca şehrimiz için çalışıp mücadele etti. Ben bugün burada olanlara da teşekkür ediyorum” dedi.
Antalya Rektör Özkan: “Bütün dünyada kullanılan teknik Özkan Tekniği” Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Akdeniz Üniversitesi tarafından dünyada ilki gerçekleştirilen rahim nakliyle ilgili deneyimlerini paylaştı. Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Rahim nakli alanında şu anda bütün dünyada kullanılan teknik Özkan Tekniği, bunu gururla söyleyebilirim” dedi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan 10. Ulusal Rekonstrüktif Mikrocerrahi Kongresi ve 3. Ulusal Acil El Cerrahisi ve Mikrocerrahi Kongresi’ne katıldı. Kongrelerde alanında uzman isimler tecrübelerini paylaştı. Türkiye’nin yanı sıra Güney Kore’den Dr. JP Hong, İtalya’dan Dr. Marco Innocenti, İspanya’dan Dr. Pedro C. Cavadas ve Dr. Francisco del Pinal, Kanada’dan Dr. Don Lalonde ve Finlandiya’dan da Dr. Sinikka Suominen kongrelere katılarak robotik mikrocerrahi başta olmak üzere alanla ilgili güncel gelişmelerin anlatıldığı sunumlar yaptı. “Bu çeşitlilikte nakil yapılan dünyada tek merkeziz” Kongrede Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ‘Rahim nakli: Dünyadaki ilk başarılı olgudan günümüze son durum’ başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Oturum Başkanlığını Prof. Dr. Cenk Demirdöver, Prof. Dr. Hakan Uzun’un yaptığı oturumda konuşan Prof. Dr. Özlenen Özkan, Akdeniz Üniversitesi olarak şimdiye kadar 5 çift kol ve 2 uterus nakli yaptıklarını belirterek bu çeşitlilikte nakil yapabilen dünyada tek merkez olduklarını söyledi. “Bütün dünyada kullanılan teknik Özkan Tekniği” Özellikle dünyada ilk olan başarılı kadavradan rahim naklinin dünyada büyük ilgi uyandırdığını vurgulayan Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Uterus transplantasyonu ilk kez 2001 yılında Suudi Arabistan’da yapıldı bir canlıdan ancak 99 gün sonra geri alınmak durumunda kalındı. 11 yıl kadar herhangi bir ülke buna girişmedi. Biz 2011 yılında dünyadaki ilk kadavradan rahim naklini başarıyla gerçekleştirdik. Bir kadavradan multi organ transfer edildi. Burada önemli olan şey bu bir Özkan Tekniği. Şu anda bütün dünyada kullanılan teknik Özkan Tekniği bunu gururla söyleyebilirim” dedi. “Dünyaya bu alanda rehberlik yaptık” Özkan Tekniği hakkında bilgi veren Rektör Özkan, “Uterus transplantasyonunda bizden önce yapılan hayvan deneylerinde ki en büyük handikap uterusun özellikle gebelikte dönmesiydi. Biz onun için alternatif geliştirdik ve ligomentleri düzgün bir şekilde onararak çok güzel bir destek sağladığımız için hiçbir olgumuzda bir rotasyonla karşılaşmadık” ifadelerini kullandı. Rahim naklinin birçok ülkeden çok merak edildiğini ve bu anlamda destek talepleri geldiğini dile getiren Prof. Dr. Özkan, “Bizim ameliyatımızdan hemen bir hafta sonra ki bu işle en çok uğraşan ekip İsveç ekibiydi. İsveç ekibi bir hafta sonra bizim ziyaretimize geldi ve birçok detayı aldılar bizden. Hatta sonraki süreçte onların devletten izin alırken de yardımlarımız oldu. Birçok ekip faydalandı tecrübelerimizden” şeklinde konuştu. “Tekrar bir kadın doğum stajı yaptık diyebilirim” Rahim nakli sonrası gebelik sürecinde yaşadıklarını anlatan Rektör Özkan, “26 Haziran 2020 yılında dokuzuncu yılında sezaryen planladık. Dokuzuncu yılda sağlıklı bir doğumla dünyanın ilk rahim naklinde başarıya ulaştık. Bir erkek bebek dünyaya geldi, 760 gramdı. 28 haftalık olarak dünyaya geldi. Yaklaşık 3 ay kadar üniversitemizde takibi oldu. Ömer Özkan bebeği evine çok sağlıklı bir şekilde gönderdik. Ama hani o süreci bir Allah bilir, biz biliriz. Tekrar bir kadın doğum stajı yaptık diyebilirim.” dedi. “Dünyada 72 rahim naklinde 35 doğum gerçekleşti biz de 2’de 2” Akdeniz Üniversitesi’nin ardından İsveç, Çin, Almanya, ABD, Çek Cumhuriyeti, Hindistan, Brezilya, Sırbistan ve Lübnan’da rahim nakilleri yapıldığı bilgisini paylaşan Rektör Özkan, “İsveç, Çin, Almanya, Hindistan ve Lübnan canlıdan, ABD, Çek Cumhuriyeti, Brezilya ve Sırbistan da kadavradan rahim nakli yapılan merkezler. Bugüne kadar yaklaşık 72 hastaya transplantasyon yapıldı. Bunun 54’ü canlı, 18’i de kadavradan ve yaklaşık olarak başarı yüzde 77. Kliniğimizdeki iki hastanın ikisi de yaşıyor. Başarı oranı yüzde 100 kliniğimizde. Ve bu vakalardan 35 tane doğum oldu bugüne kadar dünyada” şeklinde konuştu. “Her iki vakada hakikaten bizi yaşlandırdı” Bu süre içerisinde Akdeniz Üniversitesi olarak ikinci rahim nakliyle de başarıya ulaştıklarını hatırlatan Rektör Özkan, “İkinci rahim naklinde de 30 haftaya kadar dayanabildi anne, 30 haftada tansiyon belirtileri başlamıştı. Anne böyle olunca 30. haftada bir kız bebeği dünyaya getirdik. Ömer Özkan bebeğin ikinci yılında Özlenen bebekte birinci ayında beraberce sağlıcakla aileleriyle evlerine gittiler. Burada bizim literatüre kazandırdığımız yayınlar birçok yönüyle rahim, anne, transplantasyon anlamında birçok yayın kazandırdık. Burada güzel olan şey şu, bu dünyanın artık başarılı ilk rahim nakli bunu gururla söyleyebilirim ülkemizde. Her iki vakada hakikaten bizi yaşlandırdı. Ömer Özkan’ın beyaz saçlarının çok büyük kısmı bana ait değildir, onu da ifade edeyim.” ifadelerini kullandı. Rahim nakli konusunda yaşanan olumlu sonuçları ve ilerleyen yıllarda bu nakilleri yapmayı düşünen katılımcılara tavsiyelerde bulunan Rektör Özkan, katılımcıların sorularını da tek tek yanıtladı. Kongrede Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan da Genel Mikrocerrahi başlıklı oturuma başkanlık yaptı. Prof. Dr. Ömer Özkan oturumda ayrıca Ekstrem Rekonstrüktif Mikrocerrahi başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Eskişehir Safra kesesinde taş bulunan hastalar daha büyük sorunlar oluşmadan tedavi olmalı Eskişehir Özel Ümit Batıkent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ersoy Esen, safra kesesi taşları ve ameliyatı hakkında konuşarak, “Hastalar en çok hazımsızlık ve şişkinlik sorunu ile gelir. Hasta yemek sonrasında karnında şişlik hazımsızlık, karna ve sırta vuran ağrı hisseder, bir iltihap söz konusu olduğunda ise ateş ve kusma gibi daha ciddi sorunlar ortaya çıkabilir” dedi. Safra kesesi taşı için en güzel tanı yönteminin karın ultrasonu olduğunu söyleyen Op. Dr. Esen, konuyla ilgili gerçekleştirdiği konuşmasında, “Hastalık tespit edildikten sonra ameliyata sorun oluşturacak bir durum yoksa kapalı yöntemle cerrahi tedavi uygulanır, 1 gece hastanede kalan hastada bir sorun yoksa taburcu edilir. Peki kimlerde daha çok görülür? Safra kesesi taşının oluşmasında cinsiyet, yaş gibi unsurlar etkilidir. Toplumda 20’li yaşlardan itibaren görülmeye başlayan safra kesesi taşları, kadınlarda ve 40 yaşın üstündekilerde daha sık gözükmektedir. Yaşam şekli de taş oluşumunda etken olur. Obezite, genetik yatkınlık, yüksek kalorili beslenme, hareketsiz yaşam durumunda safra taşı oluşmasında etkendir. Safra kesesi taşları kum tanesi boyutundan safra kesesini tamamen kaplayacak büyüklükte olabilir. Bu taşlar safra kesesinde iltihaba yol açmasını yanında safra kanalını tıkarsa ciddi sorunlara yol açarlar. Safra yollarının tıkanmasına bağlı sarılığın yanında oldukça tehlikeli bir hastalık olan akut pankreatite neden olabilirler. Bu yüzden safra kesesinde taşlar bulunan hastalara daha büyük sorunlar oluşmadan operasyon önermekteyiz. Hastada ameliyatıyla ilgili engel bir durum yok ise laparoskopik olarak yapmaktayız. Ameliyat sonrası insanlar safra kesesi olmadan rahatlıkla yaşayabilir. Safra kesesi bir depo organıdır ve karaciğerden akan safra sindirim için yeterlidir” ifadelerini kullandı.
Bolu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz: "Beklediğimiz seçim sonucunu elde edemedik" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Yılmaz, "31 Mart akşamı umduğumuzu bulamadık. Beklediğimiz bir seçim sonucunu elde edemedik. Daha iyi bir seçim sonucu bekliyorduk" dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Yerel Yönetimler Başkanı ve Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz ile AK Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı İl Koordinatörü Selim Yağcı, yerel yönetimlerin gelişimi ve bölgesel projelerin ele alındığı toplantı için AK Parti Bolu İl Başkanlığında bir araya geldi. "Seçim sonuçlarından çıkan değerlere göre yeniden yenilenerek" Oy düşüşüyle karşı karşıya kaldıklarını dile getiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Yılmaz, "Hepinizin çok iyi bildiği gibi 31 Mart seçimlerinin sürecinde yerel yönetimler başkanlığımız olarak Türkiye’de yerel yönetimler seçimlerinin organize edildiği bir partimiz birimi olarak büyük çaba gösterdik. 31 Mart akşamı umduğumuzu bulamadık. Beklediğimiz bir seçim sonucunu elde edemedik. Daha iyi bir seçim sonucu bekliyorduk. Ülkemiz genelinde gerek seçime katılmayan seçmen sayısının giderek artması, gerekse seçmenimizin partimize bazı konularda bir uyarı gibi alabileceğimiz veya dikkatinizin çekilmesine dönük olan bir tespit gibi de alabileceğimiz oy düşüşüyle karşı karşıya geldik. Önümüzdeki süreçte bu seçim sonuçlarından çıkan değerlere göre yeniden yenilenerek, hatta daha da hızlanarak, enerjimizi toplayarak sandık sonucundan aldığımız milletimizin talimatını baş üstüne koyup, dolu dizgin geleceğe dönük bir koşu içerisinde koşma içerisinde olacağımızın vurgusunu yapmak üzere bugün Bolu’muzdayım" dedi. "Ülke genelinde oy düşüşümüz oldu" Yerel seçimlerde ülke genelinde olan oy düşüşünden Bolu’nun da etkilendiğini söyleyen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Yılmaz, "Bolu’muzda da sonuç itibariyle bu yerel seçimde beklediğimiz olmadı. Beklediğimiz çıkışı yapamadık. İyi bir adayımız vardı, Muhammet Bey burada il belediye başkanı adayımızdı. Pırıl pırıl belediye başkanı adaylarımız vardı ama ülke genelinde bir oy düşüşümüz oldu. Bolu’da bundan aynı şekilde etkilendi" diye konuştu.