KÜLTÜR SANAT - 07 Temmuz 2024 Pazar 17:02

Artvin’in Kafkasör Yaylası’nda boğaların 43. randevusu nefes kesti

A
A
A
Artvin’in Kafkasör Yaylası’nda boğaların 43. randevusu nefes kesti

Artvin’in Kafkasör Yaylası’nda bu yıl 43.’sü düzenlenen festivalde boğalar şampiyonluk için kıyasıya mücadele etti.


Artvin’de 43.’sü düzenlenen Kafkasör Kültür Turizm ve Sanat Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Bin 200 rakımlı Kafkasör Yaylası’ndaki arenada düzenlenen boğa güreşlerine, Artvin ve ilçeleri başta olmak üzere Rize ve Erzurum illerinden 108 boğa sahibi katıldı. Boğa güreşleri baş, başaltı, küçük başaltı, büyük orta, küçük orta, ayak, deste ve süperbaş olmak üzere 8 kategoride gerçekleştirildi. Festival çerçevesinde Perşembe ve Cuma günü düzenlenen yıldızlar boyunda ise 5 kategoride boğalar kıyasıya mücadele etti.


200 yıllık geleneğe sahip boğa güreşleri kentte büyük ilgi görürken, boğa yetiştiricileri 380 ile 950 kilogram ağırlığında olan boğalara büyük özenle bakıp güreşlere hazırlıyor. Boğalara takılan Lazer, Vefa, Fırtına, Karagöz, Asparagas, Adsız, Horaz gibi ilginç isimler dikkat çekerken, arenaya çıkan boğalar birbirlerine üstünlük sağlamak için mücadele etti. Boğa güreşlerini 20 bin kişi izlerken, 25 hakem ve 100 kişinin görev aldığı festivalde baş boğa sahibine 130 bin TL para ödülü verilirken, güreşlerde toplamda ise 800 bin TL para ödülü dağıtıldı.



Boynuz ve doping kontrolü


Güreşler öncesi kampa giren boğa ve sahipleri sıkı bir hazırlık dönemi geçiriyor. Sabah yürüyüş ve koşu ile spor yaptırılan boğalar pekmez, üzüm kurusu, arpa, yumurta, mısır gibi özel besinlerle besleniyor. Boğalar arenaya çıkmadan önce boynuz ve doping kontrolünden geçiriliyor. Sivri boynuzları törpülenen boğalar, doping kontrolünde ise idrar testine tabi tutuluyor. Güreşleri izlemek için vatandaşlar sabahın erken saatlerinde arenada bulunan tribünde yerini alırken, tribünde yer bulamayanlar çadırlardan güreşleri takip ediyor.



Boğasıyla katılan kadın yarışmacının heyecanı alkış aldı


Festivalin başaltı kategorisinde 700 kilogramlık ‘Lazer’ isimli boğasıyla katılan Sultan Turan, boğasını arenaya kendi çıkardı. Boğasının güreştiği esnada heyecanlı halleri tribünden büyük alkış aldı.


Aynı zamanda boğacı olan ve yıllar boyunca festivalde hakemlik ve sunuculuk yapan Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem belediye başkanı olarak bu meydanda olmaktan dolayı inanılmaz bir heyecan duyduğunu belirterek, "İnanılmaz bir katılım var. Bugün festivalimizin final günündeyiz. İl dışından ve il içinden gelen misafirlerimiz oldu. Bu yıl daha profesyonel bir çalışma sergiledik. Şükürler olsun ki kazasız belasız final gününe geldik. İnanılmaz bir heyecan var. Artvin’in yanı sıra diğer illerden gelen favori boğalar Kafkasör’e geldiler. Her boğacının en büyük hayali Kafkasör’de birinci olmaktır. Bu anlamda festivalimize emeği geçen herkese, boğacılarımıza teşekkürlerimi sunuyorum" dedi.



Artvin’in Kafkasör Yaylası’nda boğaların 43. randevusu nefes kesti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Uşak Üniversitesinin kalite sertifikası bir kez daha tescillendi IHAAW105043-EGT/26-11-2024 - Uşak Üniversitesinin kalite sertifikası bir kez daha tescillendi(Fotoğraflı)Ömer AkkoyunUŞAK (İHA) - Uşak Üniversitesi, TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi (KYS) Sertifikasını bu yıl da başarıyla yeniledi. 2020 yılında misyon ve vizyonuna uygun şekilde aldığı Kalite Yönetim Sistemi belgesi, 31 Ekim 2024 tarihinde gerçekleştirilen dış tetkik sonucunda yeniden tescillendi.Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Uşak Üniversitesi’nin kalite standartlarını sürdürülebilir bir şekilde devam ettirdiğini vurguladı. Savaş, “Üniversitemiz, öncü bir kurum olma hedefiyle çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. 2020 yılında kazandığımız TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi belgesini her yıl olduğu gibi bu yıl da dış tetkik sürecini başarıyla tamamlayarak yenilemekten mutluluk duyuyoruz” dedi.Kalite Yönetim Sisteminin Uşak Üniversitesi’nin hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir araç olduğunu belirten Rektör Savaş, “Bu belge, üniversitemizin tüm birimlerinde kaliteli hizmet sunma anlayışını pekiştiriyor. Başta Kalite Koordinatörlüğümüz olmak üzere özverili çalışmalarıyla bu sürece katkı sağlayan tüm Uşak Üniversitesi ailesine teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.Rektör Savaş, Uşak Üniversitesi’nin kalite standartlarına bağlılığını sürdürerek öğrencilerine ve topluma daha iyi hizmet sunmaya devam edeceğini belirtti.(MB-Y)26.11.2024 10:51:36 TSINNNN
Eskişehir ’Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ etkinlikleri başladı Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde, Anadolu Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Merkezi (AKAUM) tarafından ’Kadına Yönelik Şiddet Konulu Açılış Toplantısı’ gerçekleştirildi. Anadolu Üniversitesi Merkezler Birimler Binası’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir, 25 Kasım - 10 Aralık tarihleri arasında ’16 Günlük Aktivizm Kampanyası’ başladığına dikkat çekerek, "Anadolu Üniversitesi’nde 25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı uluslarararsı mücadele ve dayanışma gücüne ilişkin etkinlikleri başlatmak üzere beraberiz. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesi için çalışmaktadır. 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde Mirabal Kardeşler Patria, Minerva ve Maria Teresa diktatörlüğe karşı mücadele verdiler, ağır baskı ve hapis cezasına çarpıtıldılar. 25 Kasım 1960’da Mirabal Kardeşler, Trujillo diktatörlüğü tarafından öldürüldü. Ölümlerinin 1 yıl ardından başlatılan diktatörlük karşıtı hareket diktatörlüğün sona ermesini sağladı. Onların özgürlük ve insan hakları için verdikleri mücadele, dünyada ve Türkiye’de insan hakları savunucuları ve kadın hareketlerinin sembolü haline geldi" dedi. “Dünyada her 3 kadından 1’i şiddetin değişik birimlerine halen maruz kalmaktadır” Taşdemir, sözlerinin devamında,"1999 yılında Birleşmiş Milletler’de 25 Kasım’ın ’Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü’ olarak belirlenmesine karar verdi. Kadına yönelik şiddet, toplum içinde ya da özel hayatta cinsiyete dayalı olarak kadının fiziksel, cinsel ve psikolojik zarar görmesi ve acı çekmesi ile sonuçlanan ya da bu tür sonuçlara yol açabilecek olan tehdit, baskı ve özgürlüğün keyfi olarak engellenmesine karşılık gelmektedir. Dünyada her 3 kadından 1’i şiddetin değişik birimlerine halen maruz kalmaktadır. Kadınlar yaşamın her alanında ve mücadelelilerinde şiddete uğramaktadır. Dünyanın çeşitli bölgelerinde devam eden savaşlarda ve iç çatışmalarda kadınlar ve kız çocukları tecavüze uğrayıp, öldürülmekte ya da insan ticaretinin öznesi haline gelmektedir. Türkiye’de erkek şiddeti 344 kadının hayattan kopartmış, 558 kadını ise yaralanmıştır" ifadelerini kullandı. "Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete hayır" Kadına Yönelik Şiddet Konulu Açılış Toplantısı, AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir’in açılış konuşmasının ardından Tazelenme Üniversitesi temsilcilerinden Şükran Bilge ve Ferhat Taşdelen’in kadına yönelik şiddetin insan haklarına vurulan bir darbe olduğu ve çocukların da aile içindeki şiddetten en çok etkilenen bireylerin olduğuna değinmesiyle devam etti. Merkezler Birimler Binası İdari Sorumlusu Şermin Akaltan ve ekibi ise, ’Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete hayır’ sloganları attı. Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyesi ve Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Üyesi Ayten Bayraktaroğlu’nun Kadına yönelik şiddetin en önemli unsurunun çocukluktan başladığına ve çocuklarda şiddetin aileden başladığına değinmesinin ardından toplantı sona erdi. Toplantıya AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir’in yanı sıra AKAUM Merkez Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Balkaya Çetin başta olmak üzere çok sayıda kişi katıldı.