SAĞLIK - 23 Şubat 2024 Cuma 19:42

Prof. Dr. Ömer Özkan: "Bir gün kalp siparişi vereceksiniz ve takılacak"

A
A
A
Prof. Dr. Ömer Özkan: "Bir gün kalp siparişi vereceksiniz ve takılacak"

Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, organ üretiminin sonunda başarılacağına inandığını belirterek, "Her organ rafta satılabilecek hale gelir mi? Biz daha basamağı oluşturmaya çalışıyoruz, emekleme aşamasındayız. ARGE, immünoloji ve genetik üzerindeki hızı yakaladığımızda bir gün göreceksiniz ki kalbin siparişini vereceksiniz ve takacaksınız. Ütopik gibi gelebilir ama değil" dedi.


Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisinin desteğiyle Akdeniz Üniversitesi’nin ev sahipliğinde 12 üniversitenin desteğiyle düzenlenen "Güney Kariyer Fuarı (GÜNKAF)", Mimar Sinan Kongre ve Sergi Merkezi’nde devam ediyor. GÜNKAF çerçevesinde Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan, kariyeri ve yapmayı hedeflediği çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Başarılı yüz, rahim ve kol nakilleriyle adını dünyada duyuran Özkan, "Ölümsüzlük mümkün mü?" şeklindeki soruya şu cevabı verdi:


“Çok ünlü bir milyarder vardı. Kalp ve karaciğer nakli oldu, ölümsüz olacağını düşündü ama sonuçta öldü. Burada Orta Çağ’a doğru gidersek insanların ana hedefi ölümsüzlüğü bulmakmış. İnsanlar ölümsüzlük üzerine sürekli çalışmışlar. Bir süre sonra ölümsüzlüğü bulamayacaklarını anlamışlar. Sonuçta bize ne kalmış, sağlıklı yaşamak. İnsan ömrü Orta Çağ’da 35-40 yaşındayken, biz bugün 80-85’lerden bahsediyoruz. Hedefi yüksek tutmak lazım. Ölümsüzlük denilen kavramda 30’lardan 80’e geldiysek, belki 100’e de uzayacak. Doğdunuz yüzünüz yok, okula gidemiyorsunuz, iki kolunuz yok, 80 yaşına kadar yaşamak ister misiniz? İnsanın daha refah, daha huzurlu yaşamasından bahsediyorum. Hedefimizi hep üst seviyede tutmamız gerekir. İnsanların daha uzun, sağlıklı yaşayacağını düşünüyorum” dedi.



Kafa ve beyin nakli


Canlıdan organ naklini en iyi yapan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu kaydeden Özkan, beyin ve kafa naklinin gelecekte mümkün olup olmayacağına ilişkin ise, "Beyin nakli yüzyıllardır insanların aklında olan bir şey. İnsana fantastik geliyor. Beyini yaşatmak çokta zor değil. Beyin nakletmek ne için yapılır? Faydalı olabileceği birkaç hastalık da var aslında. İnsan vücudunda beyin çalışıyor ama bir gövde lazım. İşbirliği içinde başka branşlarla birlikte bunu geliştirmemiz lazım. Sinir iyileşmesi denilen kavramı bizim uçurmamız gerekir. Daha bizim kafa naklinden önce felç olan insanların tedavisini yapabilmemiz lazım. Kafa nakli mümkün olduğu zaman, felçle dolaşan insanların tedavisini yaptığınız zaman artık beyin nakli yapılabilir. Beyin nakli yapılmaya ihtiyaç olduğu anda belki başka türlü bu işleri çözmeye başlayacağız. Tıp yeniden başlıyor. Tıpta temel bilimlerin geri kaldığını kabul etmeliyiz. Kaynaklarımızı dışarı kaybediyoruz. Cumhurbaşkanlığı bize büyük destek verdi laboratuvar anlamında. Bizim ülkemizde gen transferi yapacak insan bulamıyorum. Gen transferi yaptığımız zaman SMA’lı hastanın tedavisi 2 milyon 600 bin dolar bir hapın tedavisi. Belki tedavi olacak olmayacak, bizim bunun üstünde bir şey yapmamız lazım. Çünkü patent yok. Genetik, genetik mühendisliği, gelecekte mesleklerin yapay zekayla sonlanacağını düşünmüyorum. Kanser hastalarının, birçok felcin, sinir sistemi hastalıklarının tedavisi gelecekte temel bilimlerde. Bizim kurduğumuz laboratuvarlarda gelişeceğini düşünüyorum. Bizim ülkemizde bunun biran önce hızlandırılması gerekir” dedi.



"Genetik yapın"


Özkan, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda öğrencilerin kalp beyin cerrahisi yazmadığını ve rahat alanların tercih edildiğini belirtti. Salondaki öğrencilerden trende kendilerini kaptırmamalarını isteyen Özkan, “Bir meslek seçerken 10-20 sene sonrasını düşünün. Günümüzde dermatoloji, plastik cerrahi popüler, çok güzel paralar kazanıyorlar. Ne olur aldanmayın. Kadın doğum ama üzerine mutlaka genetik yapın. Bizim artık laboratuvarda geri planda çalışacak insanlara ihtiyacımız var” dedi.



"Bir gün kalbin siparişini vereceksiniz"


"Her organ rafta satılabilecek hale gelir mi?" sorusu üzerine Özkan, “Tekerlek, arabalar bulunuyor ama bir buhar makinesi bulunuyor, o kadar hızlı ilerliyor. Tıpta bu durum farklı. Biz daha basamağı oluşturmaya çalışıyoruz. Biz daha buhar makinesini keşfetmedik. Daha emekleme aşamasındayız. ARGE, immünoloji ve genetik üzerindeki hızı yakaladığımızda bir gün göreceksiniz ki kalbin siparişini vereceksiniz ve takacaksınız. Ütopik gibi gelebilir ama değil. Erken basamakları belirli yerlerde üretiliyor. Yapay rahimler geliştirilmeye başlandı. 15-20 güne kadar anne karnı dışında yaşatılan çocuklar var. Bunlar gelecekte çok daha hızlı gelişecek” cevabını verdi.



"Daha fazla laboratuvar çalışması"


Kanserin bilinen net bir sebebi olmadığına değinen Özkan, “Bizim daha fazla laboratuvar çalışmamız, ana sebebini bulmak için çok çalışmamız gerekir. Mutlaka ARGE’ye dönük ülkemizde bu ilaçları geliştirmemiz lazım. Sağlık harcamalarını kısmamız için ekonomik ve stratejik değeri olan, kendi kendimize yeterli hale gelmeliyiz. İşinizi basitleştirmeyin. Sadece basit iş bulma hedefinden öte kendinize yer bulun. Unutmayın pandemilerin arkası kesilmeyecek, biyolojik, kimyasal, nükleer saldırılar olabilir. Alt yapı olarak bunlara hazır olmalıyız. Aşıyı anında yapmamız lazım. Hedeflerinizi büyük tutun” diye konuştu.



"Organ üretimi başarılacak"


"Gelecekte Ömer Özkan ne yapacak, planı nedir?" sorusuna Özkan, “Bundan 2-3 ay önce fantastik bir şey oldu. ABD’de domuzdan kalp nakli yapıldı. İlham verici bulgularla oldu. Bu ülkede o nakli yapsanız perişan olmuştunuz. Birçok insana ilham verdi. Ya hayvandan insana nakil yapacaksınız ya da diğeri, siz organ üretmek zorundasınız. Organ üretiminin sonunda başarılacağına inanıyorum. Üniversite olarak hedefimiz bunları gündeme sokmaktır” dedi.


Özkan, saat 24.00’a kadar mutlaka tıp, sonra genetik okuduğunu ama öğrenci yıllarında olsa immünoloji ya da genetik yapmak istediğini belirtti.



"Trendlere takılmayın"


Plastik cerrahisinin iki dalı olduğunu dile getiren Özkan, “Birincisi estetik, burun, dudak ameliyatları çok popüler. Dünyada hep trendler var, insanların güzelliğine önem verdiği bir trend var. Kendini beğendirme kadar lüks bir kavram yok. Aklını beğendirme yerine fiziğini beğendirmeye çalışıyor. Plastik cerrahinin estetik dışında, vücudunun ilgilenmediği alanı yok. Sayısı hızla atan bir trend, plastik cerrah oldun sadece botoks, dolgu yapacak olursan çok iyi para kazanırsın. Sayısı artacak, fiyatı düşecek ve mutsuz olacaksın. Sadece bugünkü trendi düşünmeyin. Hem severek hem de para kazanacağınız işi yapın” dedi.


Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, Özkan’a plaket takdim etti.



Prof. Dr. Ömer Özkan: "Bir gün kalp siparişi vereceksiniz ve takılacak"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Çorum’da sağanak yağış hayatı olumsuz etkiledi: Yollar dereye döndü, ev ve iş yerlerini su bastı Çorum’da akşam saatlerinde aniden bastıran şiddetli yağmur nedeniyle yollar dereye döndü, araçlar yolda kaldı, ev ve iş yerlerini su bastı. Uzun süre etkili olan kuvvetli yağış nedeniyle birçok cadde ve sokakta su birikintileri oluştu, Sürücüler, yollarda biriken sular nedeniyle zor anlar yaşadı. Osmancık Köprüsü civarında bulunan bölgede su birikintisi iş yerlerine kadar geldi. Çevre esnafı yağmur sularının ev ve iş yerlerine girmemesi için büyük çaba harcadı. Şaban Cirlan isimli esnaf “Her yağmur yağdığında dükkanlarımıza su girmemesi için ellerimizde çek pasla adeta nöbet tutuyor, yağmur sularını kendimiz temizliyoruz. Mazgallar tıkanıyor, sular dükkanlarımıza doluyor. Yetkililer bu bölgeye mutlaka çözüm bulmalılar” şeklinde konuştu. Uzun süren yağış nedeniyle kentte bir çok cadde ve sokak da yükselen sular araçların geçmesine izin vermedi, bir çok araçta yollarda mahsur kaldı. Polis ekipleri sel sularının fazla olduğu bölgelerde tedbir alarak araçları alternatif yollar yönlendirdiler. Belediye ekipleri de su baskını olan ev ve işyerleri için seferber oldular. Yoğun sağanak yağışın gece yarısından sonra durmasının ardından sel suları çekildi, kentte hayat normale döndü. Sağanak yağış ilçelerde de etkili oldu Çorum’da akşam saatlerinde aniden bastıran ve gece yarısına kadar devam eden şiddetli yağmur, ilçelerde de etkili oldu. Sağanak yağış Osmancık ilçesinde elektrik kesintisine neden oldu. Akşam saatlerinde başlayan sağanak yağış sonrasın da ilçede elektrikler kesildi. İlçenin tamamını etkileyen yaklaşık 40 dakikalık elektrik kesintisi YEPAŞ ekiplerinin yaptığı çalışmalar sonrasın tekrar sona erdi. Sağanak yağış kentin kuzeyinde bulunan Laçin, Dodurga, Oğuzlar, Osmancık ve Kargı ilçelerinde de etkili oldu.
Düzce Düzce Valiliği’nden Düzcespor-Bursaspor açıklaması Düzcespor-Bursaspor maçında çıkan olaylarla ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Türkiye Futbol Federasyonu 3. Lig açılış maçında Düzcespor, evinde Bursaspor’u ağırladı. Mücadele Bursaspor’un 2-0 üstünlüğü ile sona ererken, Bursaspor taraftarlarının çıkardığı olaylar ile ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Yapılan açıklamada 450 kontenjan verilen Bursaspor taraftarlarının şehre daha kalabalık geldiği belirtilen açıklamada, “07.09.2024 günü saat 16.00’da oynanan Düzcespor - Bursaspor müsabakasına kulüplerimizin ortak talebi doğrultusunda il Spor Güvenlik Kurulu kararı ile stadyum kapasitesinin %10’u oranında (450) misafir takim seyircisi için yer ayrılması kararlaştırılarak kulüplere bildirilmiştir. Ev sahibi kulüp tarafından (450) bilet tahsis edilmesine karşın müsabakayı izlemek için (1200) Bursaspor taraftarı stadyuma gelmiştir. Stadyumun misafir takım trübününün fiziki kapasitesi olan (450) seyircinin maç saati öncesinde kontrolleri yapılarak müsabakaya girişleri sağlanmıştır. Biletsiz ya da aynı seri numarasi içeren fotoğraf kartına basılmış taklit biletle stadyuma girmeye çalışan taraftarlara misafir takım trübününün dolduğu, stadyuma alınamayacakları defaten iletilmiştir. Ancak dışarda bulunan bazı taraftarların dış güvenlik bariyerini aşarak stada girme teşebbüsünde bulunmalar üzerine yaşanan arbede sırasında istenmeyen bazı olaylar meydana geldiği gözlemlemiştir. Yaşanan olayların çok yönlü olarak incelenmesi için idari tahkikata başlanılmış olup zor kullanma yetkisini aştığı değerlendirilen (1) personel görevden uzaklaştırılmıştır” denildi.
Burdur Kontrolden çıkan otomobil, refüjü aşarak karşı şeritten gelen otomobilin üzerine düştü: 2 ölü, 3 yaralı Burdur-Fethiye Karayolu’nda kontrolden çıkarak takla atan otomobilin karşı şeritten gelen başka bir otomobilin üzerine düşmesi sonucu 2 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi ise yaralandı. Kaza saat 21.30 sıralarında Burdur-Fethiye Karayolu Kuruçay mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Burdur’dan Fethiye istikametine seyir halinde olan Mehmet Peşen (18) idaresindeki 15 ACL 809 plakalı Tofaş marka otomobil, Kuruçay köyü çıkışına geldiği esnada sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Refüjü aşan otomobil, taklalar atarak karşı şeritten gelen Ali Ç.(33) idaresindeki 15 DF 105 plakalı Volkswagen otomobilin üzerine düştü. Kazada Tofaş sürücüsü Mehmet Peşen ve araçta yolcu olarak bulunan Emir Özer(20) araçtan fırlayarak ağır yaralanırken, diğer araç sürücüsü Ali Ç. ve eşi Fatma Ç.(31) ve çocukları Duru Ç.(7) yaralandı. O esnada yolun kenarında bulunan ve kazayı gören İsmail Dinçer hemen araçların yanına gelerek 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber vermesinin üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrollerde Mehmet Peşen ve Emir Özer’in hayatını kaybettiği belirlenirken itfaiye ekiplerinin çalışmalarıyla araçtan çıkarılan diğer araç sürücüsü Ali Ç., Fatma Ç. ve çocukları Duru Ç. ilk müdahalelerinin ardından ambulans ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Mehmet Peşen ve Emir Özer’in kaza haberini alıp olay yerine gelen yakınları gençlerin ölüm haberini alınca sinir krizi geçirirken, gençlerin cenazesi savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından otopsi yapılmak üzere Burdur Devlet Hastanesi Morgu’na götürüldü. Öte yandan Burdur Devlet Hastanesi’nde ilk müdahalesi yapılan ve durumu ağır olan Ali Ç. buradan Isparta Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. "Hızla gelen arabanın sesini duydum bir baktım kafa kafaya çarpıştılar" Kaza anında yol kenarında bulunan işletmesinde temizlik yapan ve yardıma ilk koşan görgü tanığı İsmail Dinçer, “İşletmemde etrafı temizleyip Kuruçay tabelasının yanındaki bayrakların kontrolünü yaparken bir anda kavşaktan itibaren gürültülü bir ses geldi. Tahminimce saatte 150 kilometre civarı bir hızla gelen Tofaş otomobil, bir anda tam benim bulunduğum yerden 100 metre geride araç savrularak refüjü aşıp taklalar atarak karşı şeritteki arabaya çarptı. Olay yerinde ilk ben olduğum için hemen koşarak yanlarına gittim ve 112’yi aradım. İki aracın çarpıştığını, insanların savrulduğunu ölü olup olmadığını bilmediğimi ambulansın acele gelmesini istedim. Daha sonra araçların kontakları alıp stop ettim. Arabanın içinde kadın ve çocuk vardı yaralı onları çıkardım. Şoför ise sıkışmıştı ama bilinci açıktı. Görevliler gelene kadar trafik tedbirlerini aldım. İnsanlık görevi diyerek elimden geleni yapmaya çalıştım” dedi. "Aynı yerde sürekli kaza oluyor" Yıllardır kazanın olduğu bölgede işletmecilik yaptığını ve sürekli kazalara şahit olduğunu da söyleyen İsmail Dinçer, “Burada sürekli kaza oluyor Hatta bende dinlenme tesisimi kapatıp lastikçi veya oto kurtarıcı dükkanı açayım diye düşündüm. İlerdeki kavşaktan dönen araçlar yolun düz olduğunu görüp devamlı gaza basıyorlar ve burada da devamlı bu sıkıntı meydana geliyor” şeklinde konuştu. Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.