POLİTİKA - 10 Eylül 2024 Salı 18:31

Kepez’in sembolik altın anahtarı CHP Genel Başkanı Özel’e teslim

A
A
A
Kepez’in sembolik altın anahtarı CHP Genel Başkanı Özel’e teslim

Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Ankara’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret ederek ilçenin sembolik altın anahtarını takdim etti. Ziyaret sırasında Kepez’in hizmet projeleri konuşuldu.


Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etti. Ziyarette, Kepez’in hizmet projeleri ve CHP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde elde ettiği zaferin önemi konuşuldu. Başkan Kocagöz, bu tarihi başarıyı taçlandırmak adına, Kepez’in sembolik altın anahtarını CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e takdim etti. Genel Başkan Özel, CHP’nin 30 yıl aradan sonra Kepez’de iktidara gelmesini sağlayan başarısından dolayı Başkan Kocagöz’e teşekkürlerini ileterek, hizmet çalışmalarında başarılar diledi.


Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Ankara ziyaretinin detaylarını sosyal medya hesaplarından paylaştı. Başkan Kocagöz, "Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel’i genel merkezimizde ziyaret ettik. Genel Başkanımızın 31 Mart’ta oluşturduğu Türkiye İttifakı’nı ilçemizde de kurup Kepez’imize 30 yıl sonra ilk defa Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını getirdik. Bu başarı; Genel Başkanımızın, partimizin emekçilerinin ve tüm Kepez halkının başarısı. Genel Başkanımıza ziyaretimizde, Kepez’imizi ve projelerimizi konuşup kendisine kentimizin Altın Anahtar’ını hediye ettik. Kepez Belediye Meclis Üyemiz Selçuk Koçnebioğulları ile yaptığımız ziyarette bizleri ağırlayan Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel ve Genel Başkan Yardımcımız Sn. Ulaş Karasu’ya misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum" ifadeleriyle paylaştı.



Kepez’in sembolik altın anahtarı CHP Genel Başkanı Özel’e teslim

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara YÖK Başkanı Özvar, ‘2030 Vizyonu’ için 5 bölgesel toplantı düzenleneceğini bildirdi Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, yükseköğretimdeki stratejik hedefleri paylaşmak ve üniversitelerin görüşlerini almak amacıyla 5 bölgesel toplantı düzenleyeceklerini açıkladı. Dijital eğitimde kaliteyi koruma zorluklarına ve yeni dijital meslek programlarının önemine dikkat çeken Özvar, 2030 yılına kadar yükseköğretimde büyük fırsatlar ve zorlukların geleceğini belirtti. ‘2030’a Doğru Yükseköğretim Vizyonu Toplantısı’ Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar’ın katılımıyla Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıya üniversitelerin rektörleri ve rektör yardımcıları da katıldı. Toplantının açılışına konuşan Özvar, 20’nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yükseköğretim sınırlı bir kesime hitap eden seçkinci bir yapıdan çıkarak toplumun daha geniş kesimine ulaşmaya başladığını dile getirdi. Günümüz yaklaşık 550 milyon öğrencinin yükseköğretime devam ettiğini bildiren Özvar, bu sayının 2030 yılında 380 milyona, 2040 yılında ise 600 milyona ulaşacağının öngörüldüğünü söyledi. 1975 yılında başka bir ülkede eğitim gören öğrenci sayısının yaklaşık 800 bin olduğunu sözlerine ekleyen Özvar, son 50 yılda bu sayının yaklaşık 8 kat artarak 2022 yılında 6.5 milyona yaklaştığını ifade etti. Dünyada ise üniversitelere yönelik son yıllarda en çarpıcı yatırımları yapan ülkelerin başında Türkiye geldiğini kaydeden Özvar, Türkiye’nin genç nesilleri yatırımlar sayesinde üniversiteye erişebilir, yükseköğretim hayatına katılabilir hale geldiğini belirtti. “Ücret politikalarını belirlemeleri göz ardı edilemez bir duruma varmıştır” Özvar, yükseköğretimde karşılaşılan güncel zorluklar, fırsatlar ve gelecekteki beklentileri değerlendirdi. Geleceğin yükseköğretimde önemli fırsatlarla birlikte ciddi sınamaların da geleceği dönüştürücü bir sürecin habercisi olacağını işaret eden Özvar, “Dünya genelinde yükseköğretime ulaşmanın ekonomik maliyetlerinin gittikçe yükselmeye devam etmesi bir yanda hükümetlerin mali ve sosyal politikalarını olumsuz bir şekilde etkilerken diğer yanda insanlar arasında ekonomik eşitsizliklerin artmasına neden olmaktadır. Ülkemizde öğrencilerin devlet üniversitelerinde parasız okuması, devletin en önemli eğitim politikalarından birini teşkil etmektedir. Vakıf üniversitelerinin başarılı öğrencilere yüzde 100 burslu okutması da bu bakımdan takdire şayan bir hizmet olmakla birlikte ekonomik zorlukların yaşandığı bu dönemde paralı okumak zorunda olan gençlerin üniversite öğretimine erişecek seviyelerde ücret politikalarını belirlemeleri göz ardı edilemez bir duruma varmıştır” dedi. "Dijital eğitimin hızla genişlemesiyle yüksek kalite standartlarını korumak zorlaşmaktadır” Kovid-19 salgınıyla çevrim içi eğitim platformlarının yükselişi, yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş öğrenme, sanal ve artırılmış gerçeklik uygulamalarının kısa zaman içinde ana gündemler haline geldiğini ifade eden Özvar, “Dijital eğitimin hızla genişlemesiyle birlikte yüksek kalite standartlarını korumak giderek zorlaşmaktadır. Dijital öğrenim mecralarının akreditasyonu da önemli başlıklardan biri olarak kaydedilmelidir. Bu sürecin yükseköğretim anlayışımız ve ilkelerimiz ile beklentilerimizi daha fazla karşılayacak şekilde yeniden planlanması ve yürütülmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra bireyselleştirilmiş dijital eğitimin ekonomik maliyetlerini ve ulaşılabilirliğini hesaba kattığımızda üniversite yöneticilerinden yükseköğretimde erişilebilirlik ve kapsayıcılık prensiplerini zedelemeden çözümler üretmesi beklenecektir” ifadelerini kullandı. “Bu sene 17 yeni ön lisans ve lisans programı 20 üniversitemizde 70’i aşkın sayıda açıldı” Yeni dijital meslekler olarak tarif edilen yazılım ve yapay zeka tabanlı uğraşıların en fazla talep edilen kariyerler olduğuna dikkat çeken Özvar, “Geçtiğimiz yıl başladığımız uzun süren çalışmalar ve istişareler neticesinde bu sene 17 yeni ön lisans ve lisans programı 20 üniversitemizde 70’i aşkın sayıda açıldı. Tam doluluk oranı ile bu yıl bu programlar hizmet vermeye başlıyor. Ülkemizin dijital beceri açığının kapatılmasında önemli rol oynayacağına inandığımız bu programların sayısını, kalite standartlarını düşürmeden önümüzdeki yıllarda artırmaya devam edeceğiz. Buna karşılık istihdama duyarlı olmayan programların tasfiyesini de sürdüreceğiz. Yükseköğretimde dijitalleşme ve yapay zeka konusunda dünyada oldukça iyi bir konumdayız. Son dönemde açtığımız siber güvenlik meslek yüksek okulları, dijital ve yapay zeka tabanlı programlar, hazırladığımız ’Yükseköğrenimde Üretken Yapay Zekanın Kullanımına Dair Etik Rehber’ bu yönde attığımız adımlardan bazılarıdır. Yükseköğretim vizyonumuz gereği bu konu gündemimizde önemli bir yer tutmaya devam edecektir” diye konuştu. "5 ayrı bölgesel toplantı düzenleme kararı aldık" 2030 vizyonu kapsamında bütün üniversite rektörlerinin ve temsilcilerinin katılımıyla 5 ayrı bölgesel toplantı düzenleme kararı aldıklarının da bilgisini veren Özvar, "Bu toplantılar hem Yükseköğretim Kurulunun çalışmalarını stratejik hedef ve önceliklerini detaylı bir şekilde üniversitelerimizle paylaşması hem de üniversitelerimizin bunlar hakkında görüş ve önerilerini ifade etmeleri için çok faydalı bir platform oluşturacaktır” dedi. Özvar’ın konuşmasının ardından basına kapalı olarak devam edilen toplantıda 2030 vizyonu ile ilgili sunumlar gerçekleştirildi.
Artvin Arhavi Belediye Başkanı Turgay Ataselim: "Köy yollarımızda büyük tahribat var" Artvin’in Arhavi ilçesinde şiddetli yağış sonrası Kapisre Deresinin yükselmesiyle 17 köyü etkileyen Ortancalar karayolu çökerken, yolda dolgu çalışması başladı. Vatandaşlar ise yaşanan o anları anlattı. Artvin’in Arhavi’nin ilçesi dün etkili olan şiddetli yağışlar sonrası yaşanan sel ve su taşkınlarını sonrası bazı köy yolları ulaşıma kapandı. Dereüstü, Üçler, A. Şahinler, Kireçlik, Kestanealan, Güneşli, Gürgencik, Dikyamaç, Ortacalar, Arılı, Küçükköy, Başköy, Yıldızlı, Dülgerli, Soğucak, Boyuncuk, Tepeyurt ve Kestanealan köylerinin ulaşıma kapandığı karayolu çökmesiyle ulaşıma kapandı. Kentte yağış devam ederken Devlet Su İşleri ekipleri Kapisre Deresinde çöken yolda dolgu çalışmalara başladı. Arhavi Belediye Başkanı Turgay Ataselim yaptığı açıklamada, “Aldığımız resmi kaynakların verilerine göre metrekareye 198 kilogram yağış düştü. Bundan kaynaklı bir afet yaşadık. Devlet Su İşleri sayesinde olabilecek riskleri atlatmış olduk. Köy yollarımızda büyük tahribat var. Okullarımızda taşımacılık eğitimi 2 günlüğüne durdurulmuş halde. Fakat ilçemizde eğitime ara vermedik. Şehir merkezinde ufak tefek su taşkınları oldu ama büyük bir sıkıntımız yok. Maddi hasarımız da yok. Bütün kurumlar burada bütün ekipler burada . Olabilecek bütün ani müdahaleleri yapıyorlar. Süreç şu anda stabil durumda akşam 8’de kadar risk devam ediyor. İnşallah 2. bir afet yaşamadan atlatacağız” ifadelerini kullandı. Öte yandan Hopa-Borçka karayolu üzerinde bulunan Sundura Deresinin taşmasıyla, Yanmış Köprü mevkide karayolunda çökme meydana geldi. Yol tek yönlü ulaşıma kapanırken, ekipler güvenlik önlemleri alarak çalışmalarına devam ediyor.
Osmaniye Bakan Göktaş: "Aile ve Gençlik Fonu ile 3 bin 963 çiftimiz krediden faydalandı" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Bugüne kadar Aile ve Gençlik Fonu’na 12 bin 519 genç çiftimiz başvurdu ve şartları yerine getiren 3 bin 963 çiftimiz krediden faydalandı" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, çeşitli ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Osmaniye’ye geldi. Osmaniye Valiliği’ni ziyaretinde şeref defterini imzalayan Bakan Göktaş, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Aile ve Gençlik Fonu çerçevesinde, bugün itibarıyla Osmaniye’den de başvuruları almaya başladıklarını söyledi. "Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun en önemli hedeflerinden biri olan sosyal devlet politikalarımızı daha ileri taşımak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diyen Bakan Göktaş, "Bu çerçevede 23 yıldır olduğu gibi bugün de Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde insan odaklı sosyal hizmet modelleri ve sosyal politikaları hayata geçirmeye devam ediyoruz. Vatandaşlarımızın talepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda yeni projeler geliştiriyoruz. Bu çerçevede 81 ilimizde olduğu gibi Osmaniye’de de pek çok hizmete imza attık. 23 yılda şehrimize yaklaşık 65 milyar liralık yatırım gerçekleştirdik. Bu miktarın 9.5 milyar lirası ise aile ve sosyal hizmetler alanında yapılan yatırımlardan oluşuyor. Bu yatırımlarla sosyal, siyasal ve ekonomik alanda kadınlara destek oluyoruz. Kadın, çocuk, engelli ve yaşlılarımız başta olmak üzere 7’den 70’e tüm vatandaşlarımıza hizmet götürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Aile ve Gençlik Fonu ile 3 bin 963 çiftimiz krediden faydalandı" Aile ve Gençlik Fonu’nun pilot uygulamasını 6 Şubat depreminden etkilenen 4 il ve 2 ilçede başlattıklarını hatırlatan Bakan Göktaş, "İlk etapta Adıyaman, Gaziantep’in İslâhiye ve Nurdağı ilçeleri, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya’dan başvuruları aldık. Yakın zamanda da doğurganlık hızının en düşük olduğu Karabük, Bartın ve Zonguldak’ta da başvuru almaya başladık. Bu kapsamda bugüne kadar Aile ve Gençlik Fonu’na 12 bin 519 genç çiftimiz başvurdu ve şartları yerine getiren 3 bin 963 çiftimiz krediden faydalandı. Bugünkü ziyaretimiz vesilesiyle sizlerle bir müjdemizi daha paylaşmak isterim. Aile ve Gençlik Fonu çerçevesinde çok kıymetli bir adımı hep birlikte atıyoruz. Bu sosyal destek fonu çerçevesinde bugün itibarıyla Osmaniye’den de başvuruları almaya başlıyoruz. Diğer taraftan daha fazla gencimizin bu fondan yararlanabilmesi için başvuru şartlarını kolaylaştırdık. Genç çiftlerimizin 2 asgari ücreti aşmama gelir kriterini, kişilerin alabilecekleri ek ödemeleri de kapsayacak şekilde 2-3 asgari ücrete çıkardık. Gençlerimize, aile kurma yolunda destek olmaya devam edeceğiz. Aile ve Gençlik Fonu’ndan ülkemizin tüm gençleri yararlansın istiyoruz" diye konuştu.
Afyon Afyonkarahisar’da yurt güvenliği toplantısı Afyonkarahisar’da çok sayıda öğrencinin kaldığı yurtlara yönelik güvenlik toplantısı gerçekleştirildi. Afyonkarahisar Gençlik ve Spor İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu başkanlığında, Yurt Hizmetleri Müdürü Mustafa Asan ve yurtlarda görev yapan güvenlik personellerinin katılımı ile Çiğiltepe Yurdu’nda yeni eğitim öğretim yılına yönelik önemli bir toplantı düzenlendi. Toplantının ana gündemi, yurtlarda kalacak öğrencilerin güvenliği ve konforu oldu. Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla, öğrencilerin güvenliği ve huzuru konusunda alınması gereken tedbirler toplantıda detaylı bir şekilde ele alındı. Kasapoğlu, yurtlarda kalacak binlerce öğrencinin güvenli ve rahat bir ortamda eğitim hayatlarını sürdürebilmeleri için gerekli tüm önlemlerin alındığını belirtti. Bu kapsamda güvenlik personellerinin rolünün önemine dikkat çeken Kasapoğlu, şunları ifade etti: "Öğrencilerimizin huzur ve güven içinde bir eğitim dönemi geçirebilmeleri için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Yurtlarımız, öğrencilerimizin hem akademik hem sosyal gelişimlerini destekleyecek şekilde dizayn edildi. Ancak bu ortamın temelinde güvenlik yer alıyor. Güvenlik personelimiz, öğrencilerimizin gece gündüz emniyette olmasını sağlayarak onların huzurlu bir şekilde konaklamalarına büyük katkı sağlıyor." Toplantının sonunda, güvenlik personelleriyle karşılıklı fikir alışverişinde bulunularak, eğitim yılı boyunca karşılaşılabilecek olası sorunlara karşı çözüm önerileri tartışıldı. Yurt müdürleri ve güvenlik personeli, yeni eğitim yılı için hazırlıkların tam olduğunu ve öğrencilerin güvenliği konusunda her türlü tedbirin alındığını belirttiler.
Kayseri ‘Doğrulanmış İlan Sistemi’ sahte emlakçı sorununa çözüm sunacak Ticaret Bakanlığı tarafından uygulamaya alınan ve resmi olarak 1 Ocak 2025 tarihinde hayata geçirilecek olan Doğrulanmış İlan Sistemi hakkında bilgi veren Kayseri Emlakçılar Odası Başkanı Selim Atasoy, “Yeni sistemin fiyat spekülasyonlarının önüne geçeceğini düşünüyoruz” dedi. Sistem ile yetkisi olmayan emlakçıların artık ilan giremeyeceklerini söyleyen Kayseri Emlakçılar Odası Başkanı Selim Atasoy, “5 Haziran 2018 tarihi itibariyle Taşınmaz Ticareti Yönetmeliğimiz hayata geçti. Burada bazı değişiklikler, revizeler oldu. 15 Eylül 2024 tarihi itibariyle de Elektronik İlan Doğrulama Sistemi hayata geçmiş durumda. Tam anlamıyla 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren hayata geçecek. Burada yapılmak istenen sistem şöyle; vatandaş artık birinci derece akrabaları ve kendisi ile Taşınmaz Ticareti Yetki Belgesi olan emlak ofisine yetki verebilecek e-devlet üzerinden. Ancak bunlar ilana girebilecek. Bununla da şöyle yapılmak isteniyor; alıcı vatandaşların ve yetki belgeli emlak firmalarının mağduriyetinin önüne geçilmek isteniyor. Her önüne gelen kafasına göre ilana giremeyecek. Eş, dost, ahbap ilişkisi olmayacak, sadece yetki belgeli emlak ofisleri ilana girebilecek. Vatandaş da kendi mülkünü kendisi satabilecek. Burada bizim rahatsız olduğumuz bir konu da vatandaşlar yetki verirken birden fazla emlak ofisine veriyorlar. Biz bu rahatsızlığımızı geçen ay içerisinde Ticaret Bakanlığı toplantısında dile getirdik. Tek yetkili olmasını istedik. Çünkü çoklu yetkili olan bir durumda gerekli görevleri emlakçıların yerine getiremeyeceğini ifade ettik” dedi. Atasoy, yeni sistemin fiyat spekülasyonlarının da önüne geçeceğini söyleyerek, “Bunun için de çalışmalar devam ediyor, bizler takipçisi olacağız. Fakat şu an itibariyle geçmişten beri bizim uğraştığımız bir sistemdi ve biz bundan memnunuz. Eksiklileri var tabi zamanla bunlar da giderilecek. Revizyona uğrayan durumlar oldu tabi yönetmelikle ilgili. İyi bir uygulama. Vatandaş mağduriyetinin de giderileceğini düşünüyoruz, bizlerin mağduriyetinin giderileceğini düşünüyoruz. Fiyat spekülasyonlarının önüne geçeceğimizi düşünüyoruz. Örneğin 2 milyonluk bir dairenin fiyatını kaçak diye tabir ettiğimiz emlak ofisleri 2.5-3 milyon TL’den giriyordu ya da vatandaşlar giriyordu. Bunların da önüne geçilmiş olacak ve vatandaş da bu işlerle ilgili e-devlet üzerinden onay verecek. Onay vermeden de zaten ilana girilemeyecek. İyi bir uygulama, hayata yeni geçti. Bizler de hep beraber bekleyip göreceğiz. İnşallah hayırlısı olur. Artık dediğimiz gibi kendisini emlakçı diye tabir eden kişiler, ilan giremeyecekler çünkü zaten öyle bir yetkileri de yok. Bizler de ilana girerken yetki numaralarımızla birlikte ilana gireceğiz. Sektör açısından ve vatandaşlarımız açısından önemli bir gelişme. Memnuniyetle karşılıyoruz. İlerleyen zamanda daha da iyi sonuçlar alacağız inşallah” ifadelerini kullandı.