KÜLTÜR SANAT - 02 Temmuz 2024 Salı 11:01

Finike’de 3 günlük festival coşkusu

A
A
A
Finike’de 3 günlük festival coşkusu

Antalya’da Finike Belediyesi tarafından bu yıl 34’üncüsü düzenlenen Finike Festivali kapsamında,1 Temmuz Kabotaj Bayramı’nın 98’inci yıl dönümü büyük bir coşku ile kutlandı. Üç gün süren ve Finikelilere unutulmaz anlar yaşatan festival, konserler, yarışmalar ve gösteriler ile tamamlandı.



3 güne 3 konser


Finike Belediyesi tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen Finike Festivali ve 1 Temmuz Kabotaj Bayramı kutlamaları, 3 gün boyunca unutulmaz anlara sahne oldu. 29 Haziran’da yapılan Görkem Durmaz konseri ile başlayan festival, ardından son dönemlerin popüler sanatçısı Reynmen ve 1 Temmuz’da düzenlenen Berkay konserleriyle tamamlandı.


İlçede yaşayan vatandaşların yanı sıra ilçe dışından da çok sayıda turistin katıldığı etkinliklerin açılışında konuşan Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, festivalin Finike’de bir geleneğe dönüştüğünü ifade ederek, Finike’nin 3 gün boyunca büyük bir hareketlilik yaşadığını dile getirdi. Mustafa Geyikçi, “Bizler, sizler için her zaman en iyiyi ve en güzeli yapmak için çalışıyoruz. Bu motivasyonumuzu da sizlerin güzel kalplerinden ve dualarından alıyoruz” dedi.



Akdeniz’in mavisine her bakışımızda Ata’mızın gözlerini görüyoruz


Konuşmasına Kabotaj Bayramı’nın önemine vurgu yaparak devam eden Başkan Mustafa Geyikçi, “Antalya’yı dünyanın en güzel kenti olarak tarif eden Büyük Atatürk’ün ordularımıza da ilk hedef olarak gösterdiği Akdeniz’den tüm yurdumuzu selamlıyoruz. Bizler Finike’de Akdeniz’in sonsuz mavisine her baktığımızda Büyük Atatürk’ün gözlerine bakıyoruz. Onun bize bıraktığı bu emaneti yükseltmek için bu maviden güç alıyoruz. Bu gücü de sonsuza kadar yanımızda taşıyacağız” şeklinde konuştu.



Her alanda mutlu bir Finike için çalışıyoruz


Finike’de yaşayan her vatandaşın yüzünün gülmesi ve daha mutlu bir kentte yaşamaları için çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Başkan Geyikçi, “Bundan sonra da ilçemizin turizmini, tarımını, ekonomisini ve istihdamını büyütmek için projelerimizi geliştireceğiz. Çocuklarımız, gençlerimiz, kadınlarımız, yaş almış vatandaşlarımız için projelerimizi sürdürüyoruz. Finike’mizde yaşayan her bir vatandaşımıza dokunmaya, her bir insanımızın yanında olmaya özen gösteriyoruz. Göstermeye de devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.



Yarışmalar nefes kesti


Festival kapsamında ayrıca 1 Temmuz Kabotaj Bayramı dolayısıyla düzenlenen 400 metre açık yüzme yarışı, yağlı direk, tekne süsleme ve tekne yarışlarında dereceye giren vatandaşlara ödülleri verildi. Açık yüzme yarışlarında Kadir Gökçe birinci olurken, Burhan Kaya ikinci, Metehan Anaç üçüncü oldu. Tekne süsleme yarışmasında birinci Alp Teknesi, ikinci İlhan Kaptan Teknesi ve üçüncü de Destiny Teknesi oldu. Tekne yarışlarında Gamze Ka birinci, Burak Koç ikinci ve Tuncay Sipahi de üçüncülüğü aldı. Büyük bir heyecana sahne olan yağlı direk bayrak kapma yarışmasında da İsmail Çiftçi yarışmayı kazanan isim oldu. Kabotaj Bayramı etkinlikleri Flyboard Türkiye Şampiyonu olan Uğur Piro’nun gösterisiyle tamamlandı.


Festivale, Finike Kaymakamı Musa Kazım Çelik, Kumluca Kaymakamı Tekin Erdemir, Kumluca Belediye Başkanı Mesut Avcıoğlu, Finike Cumhuriyet Başsavcısı Vahdet Gebeş ve ilçe protokol üyeleri katıldı.



Finike’de 3 günlük festival coşkusu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Uzmanlardan sünnet uyarısı Denizli Devlet Hastanesi Çocuk Üroloji Uzmanı Op.Dr. Aykut Akıncı okulların kapanmasıyla birlikte artan sünnet işlemleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Akıncı sünnetin kesinlikle bir sağlık kurumunda, steril ortamda, uygun cerrahi yöntem ve malzemeler kullanılarak yapılması gerektiğini belirtti. Sünnet operasyonunun erkek çocuklarda en sık uygulanan cerrahi işlem olduğunu, mutlaka uygun şartlarda, steril bir ortamda ve bir cerrah tarafından yapılması gerektiğini açıklayan Op.Dr. Aykut Akıncı; “Sünnet operasyonu yapılmadan önce çocuk mutlaka ilgili uzman tarafından muayene edilmelidir. Çünkü sünnet öncesi yapılacak olan muayenede, peniste var olan gömüklük, dönüklük, eğrilik veya halk arasında peygamber sünneti (hipospadias) gibi bir durum var ise bunların çok farklı cerrahi müdahalelerle düzeltilmesi ve bu cerrahi müdahaleler öncesi çocuğun kesinlikle sünnet ettirilmemesi gerekir. Eğer bu müdahaleler gerekli ve çocuk sünnet ettirilmişse daha sonra yapılacak olan ameliyatlar sıkıntılı hale gelebilmektedir. Sünnet işlemi bazı tıbbi nedenler sebebiyle de gerekli olabilmektedir. Bu sebepler arasında; sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, penis ucunda ciddi darlıklar sebebiyle çocuğun idrarını zor yapması, ağlayarak idrar yapma, penis ucunda sürekli kızarıklık bulunması veya tekrarlayan iltihap gelme durumları sayılabilir” dedi. Herhangi bir tıbbi neden yoksa 2-6 yaş arası çocukların psikolojisinin olumsuz olarak etkilenmemesi için sünnet önermediğini söyleyen Op. Dr. Aykut Akıncı, bebeklerin 1-4 aylıkken tıbbi sıkıntısı yoksa lokal anestezi ile sünnet edilebileceğini belirterek; “Bebekler 1-4 aylıkken, penis yapıları da uygunsa, rahatlıkla lokal anestezi ile sünnet edilebilir ve çok hızlı bir şeklide iyileşirler. Daha büyük çocuklarda ise, sünnet hafif anestezi altında iken yapılması önerilmektedir. Psikolojik olarak etkilenmeyecek, uyumlu büyük çocuklarda lokal anestezi ile yapılabilir. Bu durum çocuğun bu süreci hatırlamaması ve psikolojik olarak örselenmemesi açısından son derece önemlidir. Sünnet ehil ellerde yapılmazsa sünnet sırasında da ciddi problemler olabilmektedir. Bunlar; sıklık sırasına göre kanama, enfeksiyon, derinin fazla veya az kesilmesi, ya da eğri kesilmesi, hatta sünnet sırasında kısmi veya tamamen penis kayıplarına kadar gidebilen ciddi sorunlarla karşımıza çıkabilmektedir. Bazen tedavisi mümkün olmayan problemler olabilmektedir. Bu nedenle çocukların sünnetinin mutlaka bu konuda eğitim almış, ameliyat sırasında çıkabilecek sorunlarla mücadele etmeyi ve bunları çözebilmeyi bilen uzman kişiler tarafından yapılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar: "Kocasinan, tarımın lokomotifi olacak" Kocasinan Belediyesi’nin genç çiftçilerin tarımda daha fazla yer almaları için hayata geçirdiği ‘Köyümde Hayat Var Projesi’ kapsamında ‘Tıbbi Aromatik Bitki Yetiştiriciliği ve Pazar Payı’ hakkında eğitim semineri düzenlendi. Genç çiftçilere yönelik düzenlenen eğitimde konuşan Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, geleneksel yöntemlerle teknoloji buluşturan tarımsal projelerle gençler tarıma yönelirken hem yüzlerinin güleceğini hem de ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayacaklarını söyledi. Kocasinan Belediyesi; İl Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğiyle genç çiftçilere yönelik ‘Tıbbi Aromatik Bitki Yetiştiriciliği ve Pazar Payı’ hakkında belediye seminer salonunda eğitim düzenledi. Eğitime, Başkan Çolakbayrakdar’ın yanı sıra Kayseri İl Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav, Kocasinan İlçe Tarım ve Orman Müdürü Abdülaziz Yıldırım ve genç çiftçiler katıldı. Kayseri’de Kocasinan’ın diğer ilçeler içerisinde en fazla tarımsal üretim yapan bir ilçe olduğunu vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar; "Kayseri’de tarım, hayvancılık ve ziraatın yüzde 20’si Kocasinan bölgesinde yapılmaktadır. Geriye kalan yüzde 80’lik kısmı ise şehrin 15 ilçesi paylaşmaktadır. Bundan dolayı her alanda projeler geliştiriyoruz. Metropol ilçemiz olmasına rağmen kırsal ilçelerimizde yoğun bir şekilde tarım, ziraat ve hayvancılıkla uğraşılıyor. Bu noktada kendimize bu işi görev edindik. Çiftçi kardeşlerimize daha fazla ne yapabiliriz. İşin diğer tarafında sanayi, savunma ve enerji ne kadar kıymetliyse gıda da o kadar kıymetli ve değerlidir. Bu doğrultuda yerelde kenti imkanlarımızla bu potansiyeli daha fazla yaygınlaştırmak için yoğun gayret ediyoruz. Özellikle tarım işletmeleri aile işletmeleridir ve günden güne tarım işletmeleri küçülüyor, yok oluyor. Gençler, tarımın içerisinde bulunmak istemiyorlar. Gençler, köyde kalmak istemiyorlar. Hatta ve hatta hem gittiğimiz köylerde duyduğumuz genç çiftçilerden, ‘Başkanım kız vermiyorlar’ diyorlar. Bu doğrultuda gençlerimizi bir özendirici ve tarımın içerisinde daha fazla olmaları için ‘Köyümde Hayat Var Projesi’ni hayata geçirdik. Geleneksel yöntemlerle teknoloji buluşturarak tarımın yapılmasını daha doğru olabileceği kanaatindeyiz. Bölgede yüksek gelir getirici tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimini yaygınlaştırmak amacıyla 2017 yılında yetiştirdiğimiz; lavanta, adaçayı, melisa, yaban kekiği, ekinezya ve nane gibi ürünlerin hasadını yaptık. Bizim amacımız ürün çeşitliliğini artırarak, çiftçimize ek gelir sağlamaktır. Ardından şehrimizin, bölgemizin ekonomisine daha sonrasında ise makro ölçekte ülkemizin ekonomisine katkı sağlamaktır. Tıbbi aromatik bitkilerinde seçeceğimiz pilot bölgeyle inşallah daha fazla genç çiftçilerimiz bu işin içinde olacak. Bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonrada her şartta ve her zaman çiftçilerimizin yanında ve destekçisiyiz” ifadelerini kullandı. Kayseri’nin Türkiye’de ilk 10’da 18 tane ürünü olduğunu ve ekili alan büyüklüğünde ise Türkiye’de 6’ncı sırada yer aldığına dikkat çeken İl Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav ise; "Sanayi ve ihracattaki olağanüstü başarının yanında Kayseri, tarım ve hayvancılıkta da önemli yerde bulunmaktadır. Ekili alan büyüklüğünde Türkiye’de altıncı sırada bulunan ve Türkiye’de ilk onda 18 tane ürünü olan bir şehirdir. Tıbbi aromatik bitkilerde ise Aspir de birinci ve kimyonda ikinci sırada yer alan Kayseri, Türkiye’nin yüzde 30’nü karşılamaktadır. Bu noktada belediyemizin destekleriyle genç çiftçilerimiz hem üretim yapacaklar hem de ülkemize katkı sunacaklar. Sayın Ahmet Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Nerdeyse iki günde bir tarım programında başkanımızla birlikte çiftçi kardeşlerimizle beraber oluyoruz. Başkanımızın verdiği desteklerinden dolayı cani gönülden teşekkür ediyorum. Çiftçilerimizin her zaman yanındayız” diye konuştu. Konuşmaların ardından ‘Tıbbi Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Ve Pazar Payı’ hakkında Ziraat Yüksek Mühendisi Bilal Demir ve Ziraat Yüksek Mühendisi Hasan Aslancan bilgi verirken, Tıbbi aromatik bitkilerin pazar payı hakkında Auran Şirketleri Kurucusu ve CEO’su Abdullah Karataş ise genç çiftçilere bilgiler aktardı.