GÜNDEM - 08 Kasım 2024 Cuma 13:07

ANTİAD ailesi Ata’nın huzurunda

A
A
A
ANTİAD ailesi Ata’nın huzurunda

Antalya İş İnsanları Derneği (ANTİAD), Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım nedeniyle Anıtkabir’e ziyaret düzenledi.


Antalya İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Köleoğlu’nun önderliğinde ANTİAD Yönetim Kurulu üyeleri ve dernek üyelerinin katılımıyla gerçekleşen ziyarette heyet; Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda çelenk koyma töreni gerçekleştirdi.


ANTİAD Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Köleoğlu, saygı duruşu ve mozoleye çelenk sunma töreninin ardından Anıtkabir anı defterini imzalayarak konuşmasını yaptı. Başkan Köleoğlu, "Yönetim kurulumuz ve üyelerimizle; Anıtkabir resmi töreninde Cumhuriyetimizin kurucusu, ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve özlemle andık. Antalya İş İnsanları Derneği olarak yüreğimizdeki Atatürk sevgisini sonsuza kadar yaşatacağız" diyerek duygularını ifade etti.


Yapılan ziyaretlerin sonrasında Antalyalı heyet; Anıtkabir Komutanı Piyade Albay Yaşar Karaoğlu’na nezaket ziyaretinde bulundu.



ANTİAD ailesi Ata’nın huzurunda

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Gülsoy: “Atamızın emanetlerine sonsuza kadar sahip çıkacağız” Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümü dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı. Başkan Gülsoy mesajında, “Cumhuriyetimizin kurucusu, bağımsızlığımızın mimari olan Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonu, her daim rehberimiz olmaya ve yolumuzu aydınlatmaya devam edecek. Atamızın emanetlerine sonsuza kadar sahip çıkacağız. Aramızdan ayrılışının 86. sene-i devriyesinde, Ulu Önderimizi rahmet, özlem, minnet, saygı ve şükranla anıyorum” ifadelerini kullandı. Başkan Gülsoy mesajını şu şekilde sürdürdü; “Her 10 Kasım’da olduğu gibi ruhumuzda yine derin bir üzüntü var ancak kalbimizde de bir o kadar engin bir sevgi. Bizlere, özgür ve bağımsız bir millet olarak yaşama onuru kazandıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, her zaman sevgi ve özlemle hatırlayacağız. Ata’mıza karşı en büyük hissiyatımız ise, minnet ve şükrandır. Devrimleriyle tarih yazan, koca bir ülkeyi yeniden ayağa kaldıran, kadını haklarıyla tanıştıran, çocuklara eğitimle aydınlatabildikleri bir gelecek sunan, köylüye ‘efendi’ diyen, Ülkemizi laik ve demokratik Cumhuriyet ile tanıştıran, toplum yaşamından, haklardan, insandan yana ne varsa Türk milletine sunmuş Ata’mıza, ne kadar teşekkür etsek, ne kadar saygı duysak azdır. Ata’mıza teşekkürün ve minnetin en büyük ve önemli ifadesi, onun ilke ve devrimlerini anlamak, sahip çıkmak ve gösterdiği yolda ilerlemekten asla taviz vermemektir. Atamızı andığımız bu günde onun ilkeleriyle onun gösterdiği hedefe doğru, azim ve kararlıkla aldığımız kutsal emaneti, gelecek nesillere taşıyacağız. “Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak” diyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine karşılık bizlerde bugün, her türlü kirli oyuna rağmen birlik olmayı başarmış bir milletin mirasçıları olarak, Cumhuriyetin kazanım ve değerlerine sahip çıkmak ve onun ebediyete kadar payidar kalabilmesi için var gücümüzle çalışmak zorundayız. Atatürk’ün ve aziz ecdadımızın emaneti olan lâik, demokratik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni, ülkesi ve ulusuyla bölünmez bir bütün olarak sonsuza kadar koruyacak ve yaşatacağız. Bu tarihten gelen bir sorumluluğumuz, gelecek nesillere karşı en büyük ödevimizdir. Türk İş dünyası olarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet varlığını koruması için, ekonomik bağımsızlığını sürdürmesi gerektiği bilinci içinde hareket edecek ve bu ilke doğrultusunda gayret göstereceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle Türk istiklal mücadelesinin büyük önderi, Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırasını saygı ile yâd ediyor, silah arkadaşlarını, vatanı uğruna canlarını feda etmiş tüm şehitlerimizi; şükranla, minnetle, saygıyla ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad olsun.”
Ankara TCMB Başkanı Karahan: “Asgari ücret tespitinde taraf değiliz” Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, asgari ücrete ilişkin, “Biz karar verici değiliz. Bir kurul var, burada kurul toplanıyor ve bunun süreçleri var. Süreçler işliyor, çeşitli kısımlar dinleniyor ve bir karar veriliyor. Biz bu kurulun bir tarafı olmadığımız gibi resmi ya da gayriresmi herhangi bir tavsiyede bulunmuyoruz” dedi. TCMB Başkanı Fatih Karahan, TCMB İdare Merkezinde düzenlenen 2024’ün Dördüncü Çeyrek Enflasyon Raporu bilgilendirme toplantısı sonrası TCMB Başkan Yardımcıları Osman Cevdet Akçay ve Hatice Karahan ile birlikte basın mensupları ve ekonomistlerin sorularını cevapladı. Karahan, bir gazetecinin asgari ücrete enflasyon oranında düzeltme yapılmasına dair sorusu üzerine asgari ücret konusunda TCMB’nin kesin bir yargısı veya önerisinin bulunmadığını belirterek, “Biz karar verici değiliz. Bir kurul var, burada kurul toplanıyor ve bunun süreçleri var. Süreçler işliyor, çeşitli kısımlar dinleniyor ve bir karar veriliyor. Biz bu kurulun bir tarafı olmadığımız gibi resmi ya da gayriresmi herhangi bir tavsiyede bulunmuyoruz. Bununla birlikte tabii ki raporumuzda bir enflasyon tahmini vermek durumundayız. Dolayısıyla ücret gelişmeleri dahil çeşitli varsayımlar yapmamız gerekiyor. Buradaki varsayımlarımızı yaparken de yetkili mercilerin yaptıkları açıklamalar üzerinde farklı senaryolar oluşturuyoruz. Fakat genel olarak yüksek enflasyon ortamında ücretler reel olarak erir. Ücretlerin erimesine sebep olan şey enflasyonun yüksek olması. Bizim yapmamız gereken enflasyonu kalıcı bir şekilde düşürmek ve fiyat istikrarını sağlamak” açıklamasında bulundu. “Asgari ücret artış oranlarında ücret geçişkenliğinin enflasyona etkisinin ne olacağı konusunda çalışmalarımız var” Osman Cevdet Akçay ise asgari ücret konusunda tavsiye mercii olmadıklarını belirterek, “Asgari ücret artış oranlarında ücret geçişkenliğinin ne olduğu, bunun enflasyona etkisinin ne olacağı konusunda çalışmalarımız var. Asgari ücret artışının iktisadi faaliyetin nispeten zayıfladığı bir dönemde yapılmasının geçişkenliği azaltacağı da aşikar olmak durumunda. Sadece faaliyetin yükseldiği bir dönemde yaptığınız asgari ücret artışının ücretler ve enflasyona gecişkenliği daha yüksek olacak. Ama döngünün yavaşlama döneminde yapıyorsanız bunun etkisi daha az olacak. Böyle bir şansımız var. Dolayısıyla bu dönem önemli bir dönem” ifadelerini kullandı. “Diğer ücretlerdeki artışlar asgari ücret artışının muhtemelen gerisinde kalacak" Akçay, ücret dağılımına da dikkati çekerek, “Ücret dağılımına baktığınızda asgari ücrette düşük vasıflı çalışanların ücretlerinin dağılımda zarar görmemesi için yine burada yapılacak artışın aslında böyle bir şey oluşturmayacağını söylemek lazım. Bundan kastım diğer ücretlerde yapılacak olan artış oranları, iktisadi faaliyetin böyle bir döngüsünde asgari ücret artışının muhtemelen gerisinde kalacak. Bir de bizim aslında birazcık baktığımız bütçelemeler şu anda bu rakamların düşük düzeylerde gezdiğini bize söylüyor ki bu olumlu bir şey enflasyon açısından” diye konuştu. “Ücret artışlarında illa ki ileriye dönük endekslemeye geçmeliyiz” Bir noktada illa ki ileriye dönük endekslemeye geçmek zorunda olduklarını vurgulayan Akçay, “Geriye dönük endekslemeler sürekli aslında kendi kendini oluşturan bir süreç doğuruyor. Bir noktada ileriye dönük endeksleme hem kamuda hem özel sektörde devreye girmek zorunda. Ben yine bu konjonktürün bunun için uygun bir dönem olduğu kanaatindeyim. Bunu bu dönemde başlatabilirsek hem asgari ücrette düşük vasıflı çalışan ücretlerinin dağılımında hit yemediği, darbe yemediği bir dönem olma şansı var. Bu hem de ileriye dönük endekslemenin devreye girmesi için uygun bir zaman. Karar alıcılar başlatabilirse iyi olabileceği kanaatindeyim” değerlendirmesinde bulundu.