ASAYİŞ - 10 Ağustos 2024 Cumartesi 14:17

Antalya’da iş insanlarına silahlı saldırı kamerada: 2 yaralı

A
A
A

Antalya’da kimliği belirsiz 2 kişi tarafından önleri kesilen Azeri ve Türk iş insanları silahlı saldırıya uğradı. Olayda iki iş insanı bacağından yaralanırken, diğerleri arabada eğilerek mermilerin hedefi olmaktan son anda kurtuldu. Arkadaşlarının vurulacağından habersiz cep telefonunun ile kayda giren bir kişi, vurulma anlarını saniye saniye görüntüledi.

Antalya’nın Muratpaşa ilçesi, Güzeloba Mahallesi 2207 sokak üzerinde meydana gelen olay, gece yarısı saat 02.00 sıralarında yaşandı. Azeri asıllı Türk iş insanı Bahtiyar Muradov, Rauf Denktaş Caddesi üzerinde işyeri bulunan Türk iş insanı arkadaşı Diren Aygün’ün kullandığı araç ile seyir halindeyken takip edildiklerini fark etti. İş insanı Diren Aygün, kullandığı aracı durdurarak Muradov ile birlikte otomobilin yanına gitti. Burada otomobildekilerle bir süre konuşan Bahtiyar Muradov ve arkadaşları, iddiaya göre otomobildekilerin kendilerini takip etmesini istemeleri üzerine takibe başladılar. Ancak kısa süre sonra silahlı saldırıya uğradılar. Silahlı saldırıda, iş insanı Diren Aygün ve arkadaşı Mehmet Ak (25) bacaklarından vuruldu. Vurulma anı araçta bulunan bir kişi tarafından da saniye saniye görüntülendi. Saldırganlar önce yolcu konumunda oturan Azeri iş insanı Bahtiyar Muradov’u da hedef aldı. Ancak, Muradov kurşunlardan eğilerek kurtuldu.

2 şüpheli yakalandı

Bacaklarından vurulan yaralılar ambulanslarla hastaneye kaldırılırken, olay yerine gelen polis ekipleri de kaçan saldırganların peşine düştü. İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipler, olayla ilgisi olan 4’kişiden 2’sini kısa sürede yakaladı. Ekiplerin diğer şüphelileri yakalamak için çalışması sürüyor.

"Kurşunlar başımın etrafından geçti"

İş insanı Bahtiyar Muradov, yaşadıklarını anlatırken, “İki kişi tarafından takip edildiğimizi fark ettik. Aracı durdurduk. Araçtakilerden biri bize el kol hareketi yaparak, ‘göreceksiniz, göreceksiniz’ dedi. Biz de araçtan inerek cep telefonu kamerasını açtık. ‘Ne istiyorsunuz? Amacınız ne?’ dedik. Bize tekrar ‘biraz sonra göreceksiniz’ demeye başladılar. Onları takip etmemizi istediler. Biz de takip etmeye başladık. Yaklaşık 300 metre sonra ara sokakta aracımızın önünü iki kişi kesti. Arkadaşım yine cep telefonu ile çekim yapmaya başladı. Araçtan biri iş insanı olan üç arkadaşım indi. Ben önde yolcu konumunda oturuyordum. Cep telefonu ile görüntü alan arkadaşım önünü kesen iki kişiye ‘Sizi kim gönderdi?’ dedi. Uyuşturucunun etkisinde olduğu tahmin ettiğimiz biri cevaben ‘Evet’ dedikten sonra yanındaki ile birlikte silahları çıkartarak ateş etmeye başladılar. İki arkadaşımı ayağından vurdular. Asıl hedef bendim ve benim tarafıma 7 el ateş ettiler. Kurşunlar başımın etrafından geçti. Kafamı eğmeseydim, şu an ölmüştüm.. Polise başvuruda bulunduk. Saldırganlar belli. Gereğinin yapılmasını istiyoruz” dedi.

Azeri iş insanı ve avukatı geçtiğimiz aylarda da iki kez silahlı saldırıya uğramıştı. İlkinde kimse yaralanmazken, ikinci saldırıda avukatı ağır yaralanmıştı.

Süleyman Ekin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Afyon AFJET’in GES projesi hayata geçirilecek Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, kent genelinde konut, otel ve sera ısıtmasında kullanılan jeotermal kaynağın işletmesini gerçekleştiren AFJET’in Dazkırı ilçesinde kurulacak olan Güneş Enerji Sistemi (GES) projesini hayata geçireceğini belirtti. Afyon Jeotermal Elektrik Üretim Tesisleri Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. (AFJET) Vali Yiğitbaşı’nın yoğun gayretleri ve girişimleri ile hayata geçirilen yeni yatırımlarla kente değer katmaya devam ediyor. Dazkırı’da kurulacak yeni GES için Vali Yiğitbaşı başkanlığında taraflar arasında protokol imzalandı. Jeotermal işletme faaliyetlerinin tamamının elektrikle çalışması, elektrik maliyetlerinin artmasıyla birlikte bu maliyeti en aza indirmek ve şirketin yapacağı diğer yatırımlara daha fazla kaynak aktarabilmek amacıyla AFJET A.Ş. tarafından Güneş Enerji Santrali (GES) kurulması için çalışmalar hızlandırıldı. Dazkırı’da yeni GES projesi Dazkırı ilçesinde yeni kurulacak olan trafo merkezlerine yakın alanda Dazkırı Belediyesine ait 2 adet parsel için üretimden yüzde 5 oranında pay verilmesi şartıyla belediye tarafından yapılan üst irtifak kullanım hakkı ihalesini kazanan AFJET oldu. Bu çerçevesinde Vali Yiğitbaşı başkanlığında AFJET A.Ş. ile Dazkırı Belediyesi arasında protokol imzalandı. Protokol ile gerekli çalışmaların yapılmasının ardından GES kurulum süreci başlayacak. “3 milyon 34 bin 323 metrekarelik bir alana bölgesel ısıtma sağlıyoruz” Projeyi çok önemsediğini ifade eden Vali Yiğitbaşı, “Türkiye’nin jeotermal sektöründe öncü şirket konumunda olan AFJET A.Ş. şehrimizdeki binlerce konuta ve 15 bin yatak kapasiteli termal oteller ile toplam 367 bin 455 metrekarelik 6 adet seranın ısıtılması dahil yaklaşık 30 Bin KE yani 3 milyon 34 bin 323 metrekarelik bir alana bölgesel ısıtma sağlıyor. Bunun yanı sıra 3 Mvh elektrik üretimi ile de jeotermal kaynakların entegre kullanımına en iyi örneklerden biridir. Oteller bölgesine kurulacak olan Sağlık Endüstri Bölgesindeki otellerin de ısıtma ve kullanım suları ihtiyaçlarının karşılanması da yine AFJET A.Ş. tarafından sağlanacak. Hal böyle olunca bizlerin de şehrimizin marka değeri AFJET A.Ş’yi gelecek nesillere en iyi şekilde hizmet verir konuma getirmek ve bu minvalde de jeotermal kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmak gayretindeyiz. AFJET A.Ş.’de jeotermal işletme faaliyetlerinin tamamının elektrikle çalışmasından dolayı, yüksek elektrik tüketim miktarlarını minimuma indirebilmek için yeni yatırımları şirketimize kazandırmaya devam edeceğiz” dedi.
Manisa Manisa, bağcılıkta rekabetçi gücünü artırmak için çalışmalara başladı Manisa’da bağcılıkta sürdürülebilir, yenilikçi ve çevre dostu adımlar ile rekabet gücünü ve küresel pazarlara erişimi artırmak amacıyla “Bağcılığın Yol Haritası: Manisa Üzüm Çalıştayı düzenlendi. Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Konferans Salonunda düzenlenen çalıştaya katılan Vali Vahdettin Özkan, Kaymakamlar, İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, sektör temsilcileri, akademisyenler ve üreticiler katıldı. Çalıştayda Manisa’nın üzümle olan tarihi bağını vurgulayan Vali Özkan, “Manisa deyince üzüm, üzüm görünce akla ilk Manisa gelir. Antik çağlardan günümüze üzüm ve Manisa, birbirini tamamlayan ve tanımlayan birer ikilidir. Bizler de bugün Manisa’mızın ve ülkemizin önemli tarım alanlarından biri olan bağcılık sektörümüzün geleceğine ışık tutacak, ülkemizin ve Manisa’mızın bu alandaki liderliğini pekiştirecek son derece önemli bir çalıştay vesilesiyle bir aradayız.” dedi. "Üretim gücümüzle öncü olmaya kararlıyız" İklim değişikliği, küreselleşen ekonomi ve artan dünya nüfusu gibi faktörlerin, tarımsal üretim stratejilerini yeniden şekillendirmeyi zorunlu kıldığını ifade eden Vali Özkan, “İçinde bulunduğumuz dönem, tarımsal üretim ve gıda arz güvenliğinin önem kazandığı bir süreci ifade etmektedir. İklim değişikliği, küreselleşen ekonomi, savaşlar ve artan dünya nüfusu, gıda arzının sürekliliğini sağlamaya yönelik yeni stratejiler geliştirmemizi zorunlu kılmaktadır. Gediz Ovamızın bereketli toprakları, yüksek üretim gücü ve ürün çeşitliliği ile Manisa olarak, bu stratejilerde öncü bir rol oynamaya kararlıyız.” şeklinde konuştu. ‘Türkiye’nin en önemli üzüm üreticisi ili olmanın haklı gururunu yaşıyoruz’ Manisa’nın coğrafi konumunun, ikliminin ve toprak yapısının üzüm üretimi için son derece elverişli olduğuna dikkat çeken Vali Özkan, “Manisa’da yaklaşık 871 dekar alanda, 40 bin ailemiz geçimini bağcılıktan sağlamaktadır. Hal böyle olunca Manisa, Türkiye’nin en önemli üzüm üreticisi illerinden biri olmanın haklı gururunu taşımaktadır. Aralık ayı sonuna kadar üzüm hasadı yapabildiğimiz şehrimizde, bu başarıyı sürdürülebilir bir şekilde devam ettirebilmek için yeni yöntemler ve teknolojiler geliştirmeli, üretim süreçlerimizi çevre dostu ve yenilikçi bir yaklaşımla yeniden şekillendirmeliyiz. Bağcılıkta sürdürülebilirlik, yalnızca ekonomik anlamda değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal boyutlarda da önemli bir kavramdır. Tarımda daha verimli, daha az kaynak tüketen ve daha çevre dostu üretim yöntemlerini benimsemek, gelecekteki nesillere hem daha sağlıklı bir çevre hem de daha güçlü bir tarım sektörü bırakmak adına kritik bir adımdır. Bu kapsamda iklimsel ve ekonomik dalgalanmalara karşı dayanıklılığı artırıcı, inovasyonu destekleyen ve dünyaya entegre bir bakış açısı geliştirmemiz gerekmektedir.” dedi. İhracat ve pazar gelişimi konusunda yeni adımlar Bağcılığın, Manisa’nın ihracat gelirlerinde önemli bir paya sahip olduğunu belirten Vali Özkan, ihracat pazarlarındaki rekabet şartlarının her geçen gün zorlaştığını söyledi. Bu sebeple ürün kalitesi, markalaşma ve yeni pazarlar bulmanın hedeflenmesi gerektiğinin altını çizen Vali Özkan “Ağız tadımız, şifa kaynağımız olan üzümün hem geleneksel hem de yenilikçi alanlarda kullanımını yaygınlaştırarak çeşitliliğini artırmalı ve uluslararası piyasalarda fark oluşturmalıyız.” şeklinde konuştu. “Birlikte çalışarak güçlü bir yol haritası oluşturulacak” Üreticiler, akademik çevreler, sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte gerçekleştirilen çalıştayda güçlü bir yol haritası oluşturacağını söyleyen Vali Özkan, “Bugün yapacağımız tartışma ve değerlendirmeler, bağcılığın geleceği ve Manisa’nın tarımsal potansiyelinin daha verimli kullanılması konusunda bizlere yol gösterecektir. İnanıyorum ki bu çalıştay hem gıda arz güvenliğini sağlamak hem de ihracat kapasitemizi artırmak adına yeni fikirler ve yaklaşımlar geliştirilmesine vesile olacaktır.” dedi. “Manisa’mızın üzümle olan bu özel bağını, hep birlikte daha da ileriye taşıyacağımıza inanıyorum.” diyen Vali Vahdettin Özkan konuşmasını şöyle tamamladı: “Soframıza gelen her üründe emeği, alın teri olan, şehrimize ve ülkemize katma değer sağlayan üreticilerimize ve onların emeklerinin karşılığını tam olarak alabilmesi amacıyla gerçekleştirilen çalıştayın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”