SPOR - 21 Mayıs 2021 Cuma 18:56

ALKÜ’ye “Herkes İçin Spor Onur” ödülü

A
A
A
ALKÜ’ye “Herkes İçin Spor Onur” ödülü

Gazi Üniversitesi ve Bayburt Üniversitesi’nin işbirliğiyle düzenlenen kongrede geçtiğimiz yıl ’Herkes İçin Spor Kültürünü En İyi Yansıtan Üniversite’ ödülüne layık görülen ALKÜ’ye, ’Herkes İçin Spor Onur’ ödülü verildi.

Gazi Üniversitesi ve Bayburt Üniversitesi’nin işbirliğiyle düzenlenen kongrede geçtiğimiz yıl ’Herkes İçin Spor Kültürünü En İyi Yansıtan Üniversite’ ödülüne layık görülen ALKÜ’ye, ’Herkes İçin Spor Onur’ ödülü verildi.


Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, bu yıl ilki organize edilen Herkes İçin Spor Zirvesi ve 4. Uluslararası Herkes İçin Spor Kongresi’nin açılış törenine katıldı. Ankara’da düzenlenen ve ’Salgın sürecinde fiziksel aktivite ve sağlıklı yaşam’ teması ile Covid-19 sürecinin ele alındığı zirvenin açılışı Gazi Üniversitesi Rektörlüğü’nde yapıldı. Gazi Üniversitesi ve Bayburt Üniversitesi’nin işbirliğiyle düzenlenen kongrede üniversiteler kategorisinde geçtiğimiz yıl da ’Herkes İçin Spor Kültürünü En İyi Yansıtan Üniversite’ ödülüne layık görülen ALKÜ’ye, ’Herkes İçin Spor Onur’ ödülü verildi. Ödül, Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu Başkanı Yasin Bölükbaşı tarafından ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan’a takdim edildi. Ödül için teşekkür eden Rektör Kalan, “Geçtiğimiz yıldan bu yana sağlıklı olarak hayatını sürdürebilmenin ne kadar önemli olduğunu insanoğlu olarak daha iyi anladık. Hayatımızı etkisi altına alan salgın sürecinde sporu hayatının bir parçası haline getiren insanların bu süreci daha kolay atlattığını gözlemledik. Bizler Üniversite olarak hem çalışma arkadaşlarımızı hem de öğrencilerimizi düzenlediğimiz çeşitli aktivitelerle onları spora teşvik ederek ruhsal ve bedensel sağlıklarını arttırmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda bizleri üniversite olarak ödüle layık gören herkese teşekkürlerimi bir kez daha ifade etmek isterim” dedi.


Gazi Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen zirve, yurt dışından ve yurt içinden spor yöneticileri, sektör temsilcileri ve akademisyenlerin katılımıyla çevrim içi düzenlenecek seminerlerle, 23 Mayıs Pazar gününe kadar devam edecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik Bilecik’te ‘Bağımlılık ve Depresyon’ semineri Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ), Yabancı Diller Yüksekokulu tarafından düzenlenen seminerde, Uzm. Dr. Fulya Özbolat, ‘Bağımlılık ve Depresyon’ başlıklı sunumuyla öğrenciler ve akademisyenlerle bir araya geldi. Uzm. Dr. Fulya Özbolat, sunumunda bağımlılık kavramını detaylı bir şekilde ele alarak bağımlılığın temelleri, bağımlılıkta tolerans ve bu durumun bireylerin yaşamı üzerindeki etkileri hakkında kapsamlı bilgiler verdi. Ayrıca bağımlılığın zararlarına dikkat çekerek, bireylerin bağımlı olduklarını nasıl anlayabileceklerini ve bu süreçte “hayır” diyebilmenin önemini vurguladı. Seminerde ayrıca bağımlılıkla mücadele eden merkezlerde sunulan destek hizmetleri ve bağımlılık destek hatlarının sağladığı imkânlar hakkında bilgiler paylaşıldı. Özellikle ebeveynlerin bağımlılık konusunda çocuklarına nasıl destek olabilecekleri konusunda öneriler sunuldu. "Hayır diyebilmenin önemi ve ebeveynlere tavsiyeler" Bağımlılıkla mücadelenin en önemli adımlarından birinin “Hayır” diyebilmek olduğunu belirten Uzm. Dr. Fulya Özbolat, bu becerinin kazandırılmasında ailelere ve eğitimcilere büyük sorumluluk düştüğünü ifade etti. Ayrıca, bağımlılığın sadece bireyi değil, aileyi ve dolayısıyla toplumu da etkileyen geniş çaplı bir problem olduğunu belirterek, toplumsal farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiğine dikkat çekti. Program sonunda, Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yasin Acar, Uzm. Dr. Fulya Özbolat’a teşekkür belgesi takdim etti.
Kayseri Arama kurtarmanın gönüllü kahramanı AFAD’a akrediteli Türkiye’nin ilk Su Altı Arama Kurtarma Derneği olan Türkuaz Arama Kurtarma Derneği’nin Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, vatandaşların zor zamanlarında yanlarında olmak için 7 gün 24 saat teyakkuz halinde bekleyerek hazırlıklarını sürdürüyor. Kayseri’de konuşlu olan Türkuaz Arama Kurtarma Derneği’nin Operasyon Sorumlusu 47 yaşındaki Deniz Temel, hayatını arama kurtarmaya adadı. Adana’da doğup büyüyen, küçük yaşlarda kanallarda yüzme öğrenen, arkadaşlarıyla beraber orman gezilerine çıkarak doğa sporları ile tanışan Deniz Temel, bu merakını vatandaşlara katkı da bulunmak için daha da profesyonel hale getirdi. 2003 yılında Kayseri’ye taşınan ve burada arkadaşlarının yönlendirmesi ile Türkuaz Arama Kurtarma Derneği ile tanışan Deniz Temel, kendini burada geliştirerek kentte meydana gelen kurtarma olaylarına da müdahale etmeye başladı. AFAD’a akredite olan derneği ile Türkiye’de ilk defa su altında arama yapma kabiliyetine ulaşan Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, yüzlerce olaya müdahale etti. Suda boğulan vatandaşların cenazelerine ulaşarak su yüzüne çıkaran Temel, kolluk kuvvetlerine de yardımcı olarak işlerini kolaylaştırdı. Kayseri’de bulunan akarsu ve barajlarda kaybolan vatandaşların bulunmasında önemli rol oynayan Temel, aynı zamanda eğitim de vermeye başlayarak arama kurtarma konusunda binlerce kişiyi eğiterek öncülük etti. "Hiçbir yardım almıyoruz" Kendi hikâyesini anlatan Türkuaz Arama Kurtarma Derneği Operasyon Sorumlusu Deniz Temel, “Yıllardır beri doğa sporları anlamında birçok faaliyet yaptım. Bizim neslin şansı, akarsuda yüzmeyi, küçük tepelere çıkarak dağcılığı öğrenirler. Ben de bu şekilde bugünkü yaptığım işe ilk adımımı atmış bulundum. Ben daha önce Adana’da yaşıyordum. 2000 yılında Kayseri’ye geldim ve 2003 yılında derneğimizle tanıştım. Akabinde doğa sporları faaliyetlerine katıldım ve su altına heveslendim. Bunu sportif olarak yaparken, bu işin arama kurtarma kısmına girdik. 15 yıldan beri Kayseri ve bölgede, Türkiye’nin birçok ilinde akarsularda ve barajlarda kaybolan şahısların arama faaliyetlerinde bulundum. Kayseri’de bizden başka su anlamında arama kurtarma yapan yok. Hem akarsu hem de su altı aramayı Türkiye’de tek olarak yapan sivil toplum kuruluşuyuz. İnsanların zor zamanlarında yanlarında olmanın tarifi ve ifade şekli yok. Acil durum ihbarı geldiği zaman tamamen insan hayatına odaklı olarak konsantre oluyoruz. Bölgeye gidip değerlendirme yapıyoruz ve kayıp şahısların arama faaliyetlerine başlıyoruz. Tamamen gönüllülük ilkesi ile yapıyoruz. Herhangi bir kurumdan veya kuruluştan yardım yapıyoruz” ifadelerini kullandı. “6 Şubat depremi bize ders oldu, insanlarımızın bilinçlenmesi lazım” Temel, “Özellikle 6 Şubat depremi ile birlikte farklı bir durum gerçekleşti. Ülkemiz zaten deprem bölgesi ama bu şekilde bu zamana kadar böyle bir deprem görmedik. 6 Şubat depremi de bizim vatandaşlarımıza ders olmalı. Ne zaman, neyi yapacağımızı, nasıl hareket edeceğimizi bilmeliyiz ve değerlendirmeliyiz. Aile, okul, kurumsal planlarının yapılması gibi planların hazırlanması ve hayata geçirilmesi lazım. İnsanlarımızın bu konuda bilinçlenmesi lazım. Biz sivil toplum kuruluşu olarak çok fazla kalabalık ekibe sahip değiliz ve fazla ekibin olmasını da istemiyoruz. Yatayda değil de dikeyde bu sistemi yürütmeye çalışıyoruz. Bizim ekibimizde yer alan arkadaşlarımız hem dağ arama kurtarma hem deprem arama kurtarma hem akarsu hem de sualtında eğitimleri alıyoruz. Az adamla çok iş yürütmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Muş 7 yaşındaki Nisa’nın yorgun mermiyle hayatını kaybettiği olayda fail tespit edildi Muş’un Yarpuzlu köyünde, 20 Eylül 2024 tarihinde evinin bahçesinde oyun oynayan 7 yaşındaki Nisa Sönmez, yorgun mermi isabet etmesi sonucu hayatını kaybetmişti. Olayın ardından başlatılan geniş çaplı soruşturma sonucunda, merminin ateşlendiği silahın sahibi tespit edildi. Muş İl Jandarma Komutanlığı JASAT ekipleri, olayın yaşandığı bölgeye yaklaşık 1 kilometre uzaklıkta gerçekleştirilen bir düğünde havaya ateş edildiğini belirledi. Düğünde bulunanlara ait 12 tabanca ve olay yerinden toplanan 49 boş kovan ile maktulün başından çıkarılan mermi çekirdeği, balistik inceleme için Van Kriminal Laboratuvarı’na gönderildi. İlk incelemede eşleşme sağlanamaması üzerine, bölgedeki ruhsatlı silahlar toplandı. İkinci partide 47 tabanca daha balistik incelemeye tabi tutuldu. Yapılan balistik analizler sonucunda, 7 yaşındaki Nisa Sönmez’in ölümüne neden olan merminin K.T. (26) isimli şahsa ait bulundurma ruhsatlı tabancadan ateşlendiği ve olay yerinde bulunan 8 boş kovanın da bu silahla eşleştiği belirlendi. K.T., Muş Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla 20 Aralık 2024 tarihinde Muş il merkezindeki iş yerinde gözaltına alındı. Adli işlemlerinin ardından K.T., tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konu ile ilgili Muş Valiliğinden yapılan açıklamada, “Muş ili, Merkez ilçe, Yarpuzlu köyünde 20 Eylül 2024 günü saat 19.30’da evinin bahçesinde otururken nereden geldiği belli olmayan yorgun merminin başına isabet etmesi neticesinde babası tarafından Muş Devlet Hastanesine getirilen N.S. isimli kız çocuğu aynı gece sevk edildiği Elâzığ Medical Park Hastanesi’nde ertesi gün vefat etmiştir. Muş İl Jandarma Komutanlığı Jandarma Dedektiflerince (JASAT) yapılan araştırma neticesinde olay yerine 1 kilometre uzaklıkta yapılan düğünde silahla havaya ateş edildiği tespit edilmiştir. Olay yeri inceleme neticesinde düğüne katıldığı tespit edilen şahıslara ait 12 adet tabanca, 49 adet boş kovan ve maktulden çıkarılan 1 adet mermi çekirdeği balistik inceleme için Van Kriminal Laboratuvarına gönderilmiştir. İlk partide gönderilen 12 adet silahta eşleştirme çıkmaması üzerine ikinci partide Muş Cumhuriyet Başsavcılığının verdiği talimatla bölgede ikamet eden şahısların ruhsatlı silahları toplanarak Muş İl Jandarma Komutanlığınca 39 adet ve Muş İl Emniyet Müdürlüğünce 8 adet olmak üzere toplam 47 adet tabanca Van Kriminal Laboratuvarına gönderilmiştir. Uzmanlık Raporu’na göre maktul N.S.’nin ölümüne neden olan yorgun merminin K.T.’ye ait bulundurma ruhsatlı tabancadan atıldığı ve olay yerinde ele geçirilen 8 adet boşkovanın söz konusu silahla eşleştiği tespit edilmiştir. Muş Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla K.T., 20 Aralık 2024 tarihinde Muş il merkezdeki işyerinde yakalanarak adli işlemlerinin tamamlanmasını müteakip Muş E Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumuna teslim edilmiştir” denildi.