GÜNDEM - 28 Eylül 2024 Cumartesi 09:56

4 yaşındaki çocuk öğretmenin Heimlich manevrası ile hayatta kaldı

A
A
A
4 yaşındaki çocuk öğretmenin Heimlich manevrası ile hayatta kaldı

Afyonkarahisar’da boğazına şeker kaçan 4 yaşındaki çocuk, öğretmenin zamanında yaptığı Heimlich manevrası ile hayatta kaldı.


Olay, Işıklar beldesindeki Dumlupınar İlkokulu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, M.R. isimli 4 yaşındaki çocuk annesi ile birlikte okulda eğitim gören ağabeyinin durumunu görüşmek üzere annesi ile okula geldi. Anne okulun Müdür Yardımcısı Uğur Avcı ile görüştüğü sırada küçük çocuk ağzına şeker aldı. Şeker bir anda M.R.’nin boğazına kaçtı. Durumu fark eden Avcı ise 3 defa Heimlich manevrası yaparak küçük çocuğun boğazına kaçan şekeri çıkardı. Güvenlik kameralarına yansıyan olayda Avcı’nın şekeri çıkarmak için yoğun uğraş verdiği görüldü..


Olayın görüntülerinin sosyal medyada yayılması üzerine kullanıcılar küçük çocuğun hayatını kurtaran Avcı’dan övgü ile bahsetti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 27. Uluslararası Beypazarı Festivali’nden renkli sahneler Ankara’nın Beypazarı ilçesinin kültürel öğelerini barındıran 27. Uluslararası Beypazarı Festivali; mehteran eşliğinde kortej yürüyüşü, paramotorların Türk bayrağı ile gösterisi, animasyonlar, farklı milletlerden defile ve konserler ile renkli anlara sahne oldu. 27. Uluslararası Beypazarı Festivali, hız kesmeden devam ediyor. 27 Eylül Cuma günü başlayan festival, 29 Eylül’de sanatçı İrem Derici’nin konseri ile tamamlanacak. Halk oyunlarından animasyon gösterilerine kadar birçok kültürel aktivite vatandaşlar ile buluştu. Paramotorlar ise Türk bayrağı ile Beypazarı semalarında festivale gelen yerli ve yabancı turistleri selamladı. Turistler, gökyüzünde dalgalanan dev Türk bayrağını görmesinin ardından o anları cep telefonu kamerasına kaydederek ölümsüzleştirdi. Kortej yürüyüşünü selamlayan yaşlı bir vatandaşın heyecanı ve hareketleri ise çevredeki vatandaşları hem güldürdü hem de duygulandırdı. Festivale aileleriyle birlikte gelen çocuklar ise “allı ballı şeker” tatlısı ile “çubuk patates”e yoğun ilgi gösterdi. Beypazarı’nın yöresel yemekleri de stantlarda yerini aldı. Bir tarafta baklava bir tarafta vişneli ve üzümlü yaprak sarmalarının tadına bakan turistler, doyumsuz anlar yaşadı. Festivaldeki yoğunluğu değerlendirmek isteyen ev hanımları ise yaptıkları çeşit çeşit gözlemeleri turistlere sundu. Evde yaptığı sarma yemeklerini festivalde satışa sunan Derya Yorulmaz İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Fıstıklı, kuş üzümlü Osmanlı usulü yapıyoruz bunları. Vişnenin posasını içine atıp pişiriyoruz” dedi. Festivale Ankara’nın Kalecik ilçesinden gelen Süleyman Ayyıldız ise, “Çok güzel. Canlı ve çok sevdim. İnsanı güzel, tarihi mekanlar, hanlar ve hamamlar. Kükürt aldım üzüm bağına” ifadesini kullandı. Mehteran kortejine eşlik eden bir vatandaş ise, “Harika gidiyor. Her şey çok güzel Beypazarı’nın. Meşhur Beypazarı Festivali’ndeyiz. Biz Ankara’dan geldik. Başka ülkelerden gelenler de var ve harika geçti” diye konuştu. Gencini ve yaşlısını eğlendiren animasyon ekibinden bir vatandaş da, “Kortej çok güzel gidiyor. Farklı milletlerden insanların olması da çok iyi. Eğlenerek gidiyoruz ve insanlar bizimle fotoğraf çekinmek istiyor. Çok güzel serüven dolu bir gün geçiriyoruz” şeklinde konuştu.
Erzurum Atatürk Üniversitesinin iki takımı Teknofest 2024’te ilk beşte Teknofest 2024 Dikey İnişli Roket Yarışmasında Atatürk Üniversitesi büyük bir başarıya imza attı. 17 takımın yer aldığı yarışmada, Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencilerinden oluşan iki takım, ilk beş içerisinde yer alarak gurur kaynağı oldu. Prof. Dr. Köksal Erentürk’ün danışmanlığını yaptığı TTURKS ROCKET Team ikinci olurken, Dr. Öğr. Üyesi Ruhi Yeşildal’ın danışmanlığını yürüttüğü Atauni Rocket Team V dördüncü sırayı elde etti. İlk beşte aynı anda iki takım bulundurabilen tek üniversitenin Atatürk Üniversitesi olması ise dikkat çekti. TTURKS ROCKET Team: Altı Yıldır Süren Başarı Hikâyesi 2018 yılında Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileri tarafından kurulan ve Havacılık-Uzay ve Savunma Teknolojileri Kulübü çatısı altında faaliyetlerini sürdüren TTURKS ROCKET Team, milli teknoloji hamlesine katkı sağlama vizyonuyla hareket ediyor. Farklı mühendislik disiplinlerinden gelen üyeleriyle bir araya gelen ekip, takım çalışmasının ve disiplinli yaklaşımın meyvelerini topluyor. Takım, kurulduğu günden bu yana model roketçilik, dikey inişli roket teknolojileri, model uydu, hava savunma sistemleri ve insansız hava araçları gibi birçok alanda özgün projeler geliştirdi. TTURKS ROCKET Team, uluslararası alanda da dikkat çeken bir ekip olmayı başardı. ABD’nin New Mexico eyaletinde düzenlenen Esra Irec Roket Mühendisliği Yarışmasında Boston, Yale, California, Stanford gibi dünyanın önde gelen üniversitelerinden takımlarla yarışarak finalistler arasında yer aldı. Tasarladıkları roket, tam görev başarıyla iniş yaptı. Dikey İnişli Roket Teknolojisinde Öncü TTURKS ROCKET Team’in üzerinde çalıştığı projelerden biri olan dikey inişli roket teknolojisi, soğuk gaz itki sistemi ile güvenli ve kontrollü iniş yapmayı amaçlıyor. Bu teknoloji, Türkiye’nin savunma sanayii ihtiyaçlarına çözüm bulma hedefiyle geliştirildi. Teknofest aracılığıyla dikkat çeken bu projede Muhammet Emir Akdeniz, Arda Gümrükçü, Beyza Korkmaz, Enes Gökay Nuroğlu, Abdussamet Mehlep, Muhammet Veli Sarı, Hüseyin Allale, Metehan Örs, Olkan Saraç, Ufuk Şahin, Yağmur Yurdigül’den oluşan ekip, Türkiye’de TÜBİTAK SAGE tarafından desteklenen yarışmada, inovatif tasarımlarını sergileyerek büyük bir başarı elde etti.
Bilecik Dünyanın bilinen en eski ağrı kesicileri Küllüoba’da olduğu ortaya çıktı Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde M.Ö. 3500 ile 1900 yılları arasında 1600 yıl kesintisiz yerleşik hayat sürülmüş olan Küllüoba Kazı Başkanı Prof. Dr. Türktek, "Kazı çalışmalarında bulunan bazı özel kaplar üzerinde gerçekleştirilen analizler neticesinde dünyada bilinen en eski ağrı kesici kalıntıları ve bitkisel ilaç kullanımına dair diğer kanıtlar Küllüoba’daki varlığını göstermiştir" dedi. Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde M.Ö. 3500 ile 1900 yılları arasında 1600 yıl kesintisiz yerleşik hayat sürülmüş olan Küllüoba’daki kalıntılar, Kazı Başkanı Prof. Dr. Turan Efe ile Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) Arkeoloji Bölümü Başkanı ve Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Murat Türkteki’nin öncülüğündeki 35 kişilik ekibin kazı çalışmalarıyla ortaya çıkarılıyor. Günümüzden 5 bin 200 yıl öncesi yaşama dair çok önemli buluntulara ulaşılan Küllüoba’da gerçekleştirilen çalışmaları yerinde inceleyen BŞEÜ Rektörü Prof. Dr. Kaplancıklı, Kazı Başkanı Prof. Dr. Murat Türkteki’den çalışmalar hakkında bilgi aldı. Küllüoba’da BŞEÜ’nün kazı ekibi tarafından yapılan çalışmalar, bu alanın günümüzden 4 bin 500 yıl öncesinde şehir olarak nitelendirilebilecek bir yerleşim yeri olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle kamusal yapıların varlığı bu konudaki önemli bir kanıt olarak değerlendirilmektedir. "Dünyanın bilinen en eski ağrı kesicileri Küllüoba’da" Kazı Başkanı Prof. Dr. Türkteki’nin verdiği bilgilere göre; MÖ 2500’lerden itibaren Eskişehir bölgesi üzerinden Suriye-Kilikya ve Mezopotamya ile Kuzeybatı Anadolu arasında gerçekleşen ticari ilişkileri gösteren çeşitli yağ, ilaç şişeleri ve metal eşyalar Küllüoba’da bulunmuştur. Küllüoba’da Erken Tunç Çağı’nın başlangıcına tarihlenen mezarlık alanın Batı Anadolu’da bilinen en erken yerleşim dışı mezarlık alanı olup burada farklı ölü gömme geleneklerinin diğer bir değişle farklı kültürlerin bir arada yaşadığı anlaşılmaktadır. Kazı çalışmalarında bulunan bazı özel kaplar üzerinde gerçekleştirilen analizler neticesinde dünyada bilinen en eski ağrı kesici kalıntıları (söğüt ağacı kabuğundan elde edilen salisilik asit vb.) ve bitkisel ilaç kullanımına dair diğer kanıtlar Küllüoba’daki varlığını göstermiştir. Son yıllardaki çalışmalar ise Küllüoba’da sıra dışı bir durum olarak höyüğün batı kesimindeki tüm yapıların özellikle steril bir toprakla gömülmüş olduğunu göstermiştir.
Van Van’da simülasyon anjiyo eğitimiyle geleceğin kardiyologları yetişiyor Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, kardiyoloji asistan hekimlerine simülasyon anjiyo cihazıyla eğitim verildi. Doğu Anadolu Bölgesi’nde yaklaşık 3 milyon hastaya hizmet veren Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi, son zamanlarda eğitim programlarıyla da öne çıkıyor. Hastane bünyesindeki Kalp Merkezinde asistan hekimler, anjiyografi işlemlerini gerçeğe yakın bir ortamda pratik yapma imkanı buldu. Simülasyon cihazı sayesinde, hekimler anjiyo prosedürlerini öğrenirken, hasta güvenliği üzerinde de risk oluşturmadan deneyim kazanabiliyor. Eğitimler geleceğin kardiyologlarına daha güvenli ve başarılı müdahaleler yapma becerisi kazandırırken, aynı zamanda hasta sağlığını koruma adına önemli bir katkı sağlıyor. “Asistan hekimlerimizin eğitim süreçleri başarılı şekilde sürüyor” İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi Doç. Dr. Remzi Sarıkaya, hastane olarak işin eğitim boyutunda da aktif rol aldıklarını belirtti. Hastane kliniklerinde eğitimler verdiklerini ifade eden Başhekim Doç. Dr. Sarıkaya, “Asistanlarımız doktor olduktan sonra hangi alanda ihtisas yapacaklarsa onunla ilgili eğitimler de başlatıyoruz. Bu gün de kardiyoloji kliniğindeyiz. Kardiyoloji kliniğindeki asistan hekimlerimizin eğitim süreçleri başarılı bir şekilde burada yürütülüyor. Süreçte eksiklik oluşmasın diye her türlü alanda eğitim veriliyor. Bugün de simülasyon anjiyo cihazıyla pratiklerini geliştirmeleri açısından böyle bir uygulama yapıldı. Ayrıca asistan hekimlerimiz anjiyo ünitesinde uzman hekimlerimize eşlik ederek eğitimlerini devam ettiriyorlar” dedi.